zengin olmak mı istiyorsunuzz

Eğer gerçekten zengin olmak, daha önemlisi zengin olarak kalmak mı istiyorsunuz?

Soruyu biraz daha netleştireyim, yılbaşı piyangosunu işleyen haberlerin birinde, kendisine 3 (üç) defa büyük ikramiye çıkmış ama sonunda ayakkabı boyacılığı yaparak hayatını devam ettirmeye çalışan (!), Bursalı şahıs, zenginliği sindiremediği için her bulduğunda kaybetmiş.

Ancak Sabancı Holding, merhum Hacı Ömer Sabancı zamanında gelen köklü ticari kültüre sahip. Aynı minvalde STFA, Erdem Holding, Eczacıbaşı, Gaziantepli Konukoğlu Ailesi ve adını yazamadığım yüzlerce firma, zenginliği mal toplamak, hedonistçe harcamak değil, nezih ticaret kültürü mantığı ile yerine getirdiler.

işin sırrı:

Bir işte çok iyi, mükemmel derecede iyiyseniz zengin olabilirsiniz, marka olabilirsiniz. Lütfen önceki cümleyi kelime kelime, zihninizde manalaştırarak en az 100 (yüz) defa okuyun. Ve odanızın duvarını kaplayacak boyutta harflerle, yağlı boya ile yazın.

Kanıt mı istiyorsunuz?

Özsüt: 1938 yılında muhallebinden kazandibini mükemmel yaparak, 2011 yılında 150 civarında bayie ulaşmadı mı?

Mado: Yaklaşık 150 yıl önce dondurmayı mükemmel imal ederek, 2011 yılında 300’e yakın bayie ulaşmadı mı?

Mc Donald’s: Hamburgeri mükemmel şekilde yapmıyor mu? Fast Fooda karşı kampanyalara rağmen dünya devi değil mi?

Burger King: Hamburger ve fast food sektöründe, kendine özgü tarifi ile rakibi ile yarışmıyor mu?

Starbucks: Yeni kahve konsepti ve tarifleri ile dünyada kahveyi telvesi ile pişiren, literatüre Türk Kahvesi’ni yazdıran, bizleri fersah fersah geride bırakmadı mı?

Gloria Jeans Cafe: Strabucks misali yeni bir konseptle, sektörde marka olmadı mı?

Wall Mart: Marketçilik anlayışını yeniden tanımlamadı mı?

Güllüoğlu: Mükemmel şekilde ürettikleri baklavalarla marka olmadılar mı?

Ritz Carlton: Otelcilik ve misafirperverlik anlayışına yeni bir boyut katmadı mı?

South West: Dünyanın en ucuz havayolu firması unvanına, müşterilerini kendi valizlerini taşıtmak mantığıyla ulaşmadı mı?

Peter F. Drücker: Yönetim biliminin babası, kürsü kurucusu. Geleceği görerek, geleceğin ihtiyacını görerek, yönetimi bir bilim dalı haline dönüştürmedi mi?

Kentucky Fried Chicken: Tavuk ürünlerini, o yıllarda yepyeni bir tarifle markalaştırmadı mı?

Çin: Taklit ürünlerin beşiği olarak, taklit etmeyi bilimsel hale getirmedi mi? 1800’lü yıllarda ingiliz Dışişleri Bakanı Çin’i ziyaret eder. Büyükelçi, bakana Çin’i gezdirmeye başlar. Her yerde Afyon kahveleri, Afyon içip uyuşmuş Çinliler… Bakan şaşkınlıkla, büyükelçiye “Bu ne hâl, bütün Çin Afyon çekmiş uyuyor” der. Büyükelçi “Aman bakanım, bir uyanırlarsa mahvoluruz”. Yıl 2011 Çin’in uyanmış haline hep beraber şahidiz.

Boeing Uçak Fabrikası: ilk “açı”lı uçak kanatları ile hava taşımacılığında öncülük yapmadılar mı? Nasıl buldukları başka bir makalemizin konusu.

Michael Dell: ilk kişiye özel bilgisayar imalatı ile doğmadı mı? “Direkt model” ile pazarlamada çığır açmadı mı?

Jack Welch: General Elektric’in efsanevi yöneticisi. Holdingin bütün projelerin o çizmedi, ar-gesini planlamadı, pazarlaması, yatırımını, genişlemesini planlamadı. Bir şeyi çok iyi biliyordu: Yönetmeyi.

Şarlo: Sessiz sinema döneminde, “beden dili” ile dünyayı kendine hayran bırakmadı mı?

Cem Yılmaz: Türkiye insanının kalıplarını kırmadı mı? Hiçbir yorumcu ve sanatçı Orta Oyunu’nda “kavuklu ve pişekâr”ın dışına çıkamazken, Cem Yılmaz yeni yorumu ile gülmekten gözlerimizden yaş getirmedi mi?

Google: internet arama motorlarında marka olmadı mı?

Bilemiyorum anlatabildim mi? Bir konuda mükemmellik derecesinde iyi olmak! Hiçbir profesyonel iki ipte oynamaz. Sabancı’nın, Zorlu Holding’in CEO’su yalnız kendi işini yapar, aynı zamanda profesyonel fotoğrafçılık yapmazlar, oto galerisi işletmezler. Hiçbir usta iş addıbının hobisi, işi ile alakasız değildir. Golf sporunu Amerika ve Avrupa’da yaygınlaştıran, iş toplantısı halinde oynanması olmuştur. “Doğru tektir yanlış çeşitli şekillerde tezahür edebilir” JJ Ruso’nun sözü, kilometre kare büyüklüğünde yazılmalı, tüm profesyonel adaylarına okutulmalı. Çünkü söylediklerim yalnız iş dünyasında değil her branşta geçerli. “Şu profesör çok iyi beyin cerrahı olup aynı zamanda mükemmel borsada oynar; bu mimar Türkiye’de kendisine sorulmadan plaza yapılmayan biri olup kendi restoran zinciri vardır….” Gibi sözleri duyamazsınız. Unutmayın insanların hobileri olur, Müteahhit Ali Ağaoğlu’nun kendi çiftliği var ama hobi düzeyinde, iş addıbının otomotiv, turizm, havayolu şirketlerinden ortaklığı ve iştiraki olabilir; ancak ustalığı bir tanedir ve iştirak gücünü, o ustalıktan alır.

işi sakın para meselesi yapmayın. Petrolden kazandıkları deli (!) paradan gözleri dönmüş Arap devletleri ne yaptı? Hangi konuda örnek, marka, önder oldular? Altın kaplama arabalar, ilahi kaseti yapan petrol şeyhi çocukları, başka… Para kapı açmaktan çok kapı kapatabilir de!

işi iyi bilmek sizi varlıklı yapabilir ancak zengin veya marka yapmaz. istemek yetmez, tutku haline getirmelisiniz.

Ali Muhittin Hacı Bekir: 1777 yılında istanbul’da kurulan firma şekerleme imalatı ve satışını yapıyor. Eminönü, Zahire Borsa’sı önünde ilk dükkanları faaliyette. Fransa’da toz şeker icat edilene kadar, pekmezle şekerleme üretiliyordu. 234 yıl önce kurulan firma, küreselleşmiş değil.

Mehmet iskenderoğlu: 1860 yılında Bursa’da, kökleri Orta Asya’ya dayanan döner kebabını farklı lezzetle sundu, iskender Kebap. Varisleri, isim tescilini yeni yaptırdılar.

Kurukahveci Mehmet Efendi ve Mahdumları: 1871 yılı, istanbul tescilli firma, kahve sektöründe gözdemiz. 140 yıllık firma, birkaç yıllık Starbucks, Gloria Jeans gibi kafe konsepti geliştirmedi, küreselleşmedi.

Karaköy Güllüoğlu: 1871, Vefa Bozacısı: 1876, Hacı Şakir: 1889 (ki kişisel temizlik ve hijyende küresel markaların sömürgesi olduk), Konyalı Lokantası: 1897.1924 yılında kurulan Hatemoğlu, italyan markalara karşı en büyük gücümüz olabilirdi.

Yukarıda adı yazılan ve yazılmayan firmalar “bir konuda mükemmel” olduklarında isimlerini yazdık. Görülüyor ki mükemmel olmak varlıklı yapabiliyor ama marka ve zengin olmak için tutkuyla istemek gerek. Bir fikrin zamanı gelmişse onu dizginleyemezsiniz. Devrim Araba Projesini ilk yıllarında, hala net anlaşılamayan mantıkla iptal ettiler. 2011 yılında Türkiye’nin Başbakanı talimatla canlandırmaya çalışıyor. Bu öneri, otomotiv sanayindeki firmalardan gelmesi gerekmez miydi?

Önerim iş kurmadan önce “hangi konuda mükemmelsiniz?” sorusuna, kendimizi kandırmadan cevap verelim. Başarılı adamların yazılmayan özelliklerinden biri de yaptıklarının %50’sinin doğru olduğudur. Yaptıkları her iki işten biri doğru. Bu kural Michael Dell, Donald Trump, Steve Jacops, Henry Ford ve diğerleri için geçerli. Eğer biz de bir konuda mükemmel olduğumuzu ve kararlarımızın %50’sinin doğru olduğunu iddia ediyorsak, bulunduğumuz yere bakalım; o bize doğruyu söyleyecektir.

Bir konuda mükemmel değilseniz, iş adamı olamaz mısınız? Tabii ki olabilirsiniz ve sizden mimar para kazanır, dekorasyoncu, emlâkçı, mobilyacı, karocu para kazanır… Ama siz kaybedersiniz, kesinlikle kaybedersiniz. Her şeyin bir kaderi var, zamanında. işlerini zaman bırakanlar, kendi kaderlerini değil, zamanın kaderini yaşarlar, zamanın getirdikleri ile yetinmek yada sabretmek zorunda kalırlar. Kendi kaderinizi yaşamak istiyorsanız, zamanı kontrol edin, zamandan hızlı hareket edin.

http://www.yenibiris.com/ BURADAN YENi BiR iŞ OLANAKLARINA BAKABiLiRiSiN KARDEŞiM.