+2
-1
beyler sözlükte bakıyorumda komünizmi savunan çok yazar var ve komünizm ile ilgili veya siyasi başlıklarda entrylere 'tek yol devrim' gibi gibimsonik şeyler yazanlar var. bende komünizmden nefret ettiğim için siz değerli panpalarıma bü konunun zararları hakkında ufak bi araştırma yaptım.
1. Ahlak ve vicdanın üstün geldiği her türlü anlayış kaldırılıp, yerine hak ve hürriyetleri elinden alınmış, baskıcı ve totaliter rejim altında ezilen bir toplum oluşturulmuştur. Ahlak kavramı kökünden reddedilmiş, yararcılık mantığı oluşmuştur. Mevcut dinsiz sistemin çıkarına uymayan hiçbir faaliyete izin verilmemiştir.
2. iktidardaki diktatörün asla yanılmayacağı ve her zaman doğru kararlar alacağı yönünde telkinler yapılmıştır. Tüm dine karşı rejimlerde (faşizm, komünizm) başta olan liderin ilahlaştırılması sapkınlığı komünist sistemde en üstü seviyede mevcuttur.
3. Düşünce ve din özgürlüğü tamamen ortadan kaldırılmıştır. ibadet yerlerine girişler ve dini anlatımlar tamamen yasaklanmıştır. Hatta din ile mücadele etmek için devlet bütçesinden önemli bir fon ayrılmıştır.
4. Ekonomi tamamen devlet kontrolüne geçmiş, yatırımlar durmuş, fabrikalar, üretim alanları, işletmeler, bankalar devletleştirilmiştir.
5. Özel mülkiyete komünist askerler tarafından el koyulmuş, halkın tarlaları, kazançları, ürünleri "ülkenin menfaatleri" adı altında devletleştirilmiştir.
6. Açlık ve kıtlıktan milyonlarca yaşlı, kadın, erkek, çocuk kıvranarak ölmüş, ekmek elde etmek isteyenler karnelere bağlanarak, upuzun kuyruklarda günlerce bekletilmiştir.
7. insanlar kamplarda toplanmış, toplu olarak katledilmiş, öldürülmeyenler de çok zor şartlarda çalıştırılmıştır. Hatta çalışma koşullarına uymayan kişiler Sibirya kamplarına sürülmüştür.
8. iç isyanlar kanlı şekilde komünist militanlar tarafından bastırılmış, asiler halkın gözü önünde kurşuna dizilmiştir.
9. Sistemi eleştirenler, aksi yönde fikir beyan edenler ister politikacı, ister ileri gelen, isterse fikir adamı olsun asılarak öldürülmüştür.
10. iktidardakiler zenginleşmiş, çok rahat bir hayat sürmüş, halk ise sefalet içinde yaşamıştır. Örneğin, komünist iktidarı sırasında Sovyetler'de vasat bir işçinin geliri ile yüksek bir memurun geliri arasında ortalama 25.000-30.000 ruble arası fark olduğu bilinmektedir. Komünist Partisi üyeleri 25.000 rubleden 100.000 rubleye kadar maaş almaktaydılar. Halkın büyük bir kısmının maaşı ise yalnızca 150 rubleydi. Ayrıca bunun dışında parti üyeleri köşk, otomobil, sanatoryum gibi her türlü ücretsiz imkana da sahiptiler. Oysa gerçekte emek harcayan, çalışan halka bu imkanların hiçbiri sunulmamıştır.
11. Baskıcı rejimin polisleri ülke içinde çok büyük korku yaratmıştır. Halk her an başına bir bela geleceği korkusu içinde yaşamak zorunda bırakılmıştır.
12. Ülkede çatışmaların, kavgaların, kargaşaların ardı arkası kesilmemiştir.
13. Okullarda baskıcı ve totaliter eğitim oluşturulmuştur. Eğitimin ‘tarafsız, objektif ve politika dışı olamayacağı' Lenin tarafından her fırsatta vurgulanıyordu. 25 Ağustos 1918'de düzenlenen Sovyet öğreniminin birinci kongresinde söyledikleri bunu açıkça ortaya koymaktadır: "Okul sahasında çalışmalarımızın asıl gayesi burjuvaziyi yok etmektir. Biz açıkça ilan ediyoruz ki siyaset dışı okul yoktur. Aksini iddia etmek yalan ve ikiyüzlülüktür." Amaç komünist sisteme hizmet eden, bu yolda mücadeleden başka bir şey düşünmeyen, kafaları uyuşturulmuş, inançsız ve ahlaksız nesiller elde etmektir.
14. Gençlerin beyinleri dinsizlikle yıkanmış, barışçıl bir nesil yerine savaşçı militanlar yetiştirilmiştir.
15. Aile kavramı tamamen ortadan kaldırılmış, yeni doğan çocuklar ailelerinin yanından alınıp kreşlerde büyütülmüş, komünist düşünceye ve "devlet menfaatlerine" uygun düşmeyen aile kavramı ortadan kaldırılmıştır. Hatta Komünist partinin birçok toplantısında, "aile bağları ve aile kavramları yaşadığı sürece devrim güçsüz kalacaktır" şeklinde ve benzeri çarpık mantıklar açıkça ifade edilmiştir.
16. Sanat ve bilimde hiçbir ilerleme olmamış, paralar silahlanmaya ve insan öldürmeye yatırılmıştır.
17. Hiçbir amaç ve gayesi olmayan genç nesil uyuşturucu ve alkol bağımlısı haline getirilmiş, intihar oranları yükselmiştir.
18. Basın yayın özgürlüğü tamamen ortadan kalkmış, yayınların sistemi ve lideri övücü şekilde olması zorunluluğu getirilmiştir. Aksi şekilde yayın yapanlar mutlaka susturulmuştur.
(alıntıdır)