yıkılmış mahvolmuş depresyonda insanlar

devam panpa

sosyal şartlanmalar bir sürü yerde
hiç üzerinde düşünmediğimiz halde bizi yönlendiren
sahip olduğumuz bir sürü gereksiz varsayıma denir.

bunlar küçüklükten bugüne kadar, sosyal ortamlar sayesinde
pavlov'un köpeği gibi şartlandırılmamızdan oluşmuştur.
• ayıp
• günah (annelerimizin, babalarımızın uydurduğu kelime olarak, dini günah anlamında değil)
• utanç
• rezilik - rezil olmak

gibi gerçekten de saçma sapan ve insanı görülmez prangalarla hapseden, olmayan kavramlar var hayatımızda.

neden sırada beklerken sıkıldığın halde
senin gibi sıkılan insanlarla muhabbet edip güzel zaman geçiremezsin?
neden o muhabbeti açmak dünyanın derdidir?
neden hayatımıza "birileri tarafından tanıştırılarak" giren insanların
sokakta geçen insanlardan daha güvenilir olduğuna inanırız?
bize bunu tanıştıran kişilere aşırı mı güveniriz?

nedir görülmez o engel aramızdaki
neden bir topluluğa konuşmak bu kadar zordur
ya da bir konserde şarkı söylemek? ya da karaokede?

bunların hepsi @111 numaralı entryde bahsettiğim şeylerden kökenini alır.

çok haklısın panpa

adamsın panpa

sosyal özgürlük size devamlı yeni insanlar getirir?

pek çoğumuz yeni insanlarla tanışmanın, farklı insanlarla vakit geçirmenin, bazen çalışmanın
bazen de eğlenmenin bir ihtiyaç olduğunun farkında değiliz.

yukardaki entrylerde yazdım, insan sosyal bir canlıdır. bu konuda çeşitli hormonlar söz konusu.
ama insanı insan yapan ne tek başına hormonlarıdır,
ne tek başına içindeki sosyal hayatı ve bunun getirdiği şartlanmalardır,
ne de tek başına içinde bulunduğu fiziksel şartlardır.
herşey bir aradadır burada.
bahsettiğimiz ne yazık ki birinci dereceden bir denklemle çözülebilecek tek bilinmeyenli lineer bir fonksiyon değil.

@114 bazılarına ben de acımıyorum haklısın o konuda, bu kadar beş para etmez adamlar zaten üşenip de bu kadar uzun yazıyı okumaz,
burada anlatılanlara değer vermezler. anancı liseli oluyor çoğu.

insanlar depresyona girme hakkı kazanmazlar, buna da inanmıyorum yani bu bir kriterleri tutturunca kazanacağın bir hak değildir. depresyon bir hastalıktır ve bir kere başladığında tekrarlama şansı yüksektir.
misal çocukken bir travma geçirdin anneni öldürdüler gözünün önünde, hayatın boyunca alakasız şeylere depresyon geçirirsin.
orada yazdıklarını "sen depresyonda değilsin bi tak yapmadan asalak gibi yaşamaya alışmış döl israfısın." lafını bu kişilere örnek olarak verdiğini, bana söylemediğini düşünüyorum. benim başımdan geçen olay pek çok türk erkeği için cinayet veya intihar sebebi bir olaydı. ama ben ne intihar ettim ne cinayet işledim. sadece taşındım küçüklüğümden beri yaşadığım mahalleden, kimsenin suratına bakacak yüzüm yoktu. o güne kadar bilmediğim şeyleri bana öğreten, bana kral gibi bir yaşamın kapısını açan bir felaket oldu.

ne demişler: "bir müsibet bin nasihatten beterdir."

depresyon ilaçları konusu çok karışık konu. bana ilaçlar çok zarar verdi, ve işin aslı şu ki bu ilaçların etkilerini ilacı yazan doktorların çoğu da adam gibi bilmiyor. doktorun da iyisini bulmak mesele. ben bulamadım, hırs yaptım, kendimi tedavi etmek için ilaç hariç her yolu aradım.
keşke aramızda doktor olsa o anlatsa bu kısmını.
pgibiyatri ve biyokimya bilimlerini küçümsemiyorum sakın yanlış anlamayın. sadece bu işi iyi bileni çok yok ne yazık ki.

ama bu başlıkta ilerki günlerde anlatacağım pek çok şeyin %80i ilaç haricinde depresyon tedavisinde de önerilen şeyler.
hiçbir doktorun karşı çıkmayacağından eminim burada diyeceklerime.
ben hayatta ilaç adı yazmam buraya, ancak bazı beslenme desteklerinden bahsedeceğim.

devam panpa

beyler birazdan ayrılmam gerekiyor.

bugün çok şey anlattım ama anlatacaklarımın ve planlayacaklarımızın yanında hiçbir şey değil.

bir dahaki sefere size insan beynini anlatacağım tabii ki çok basit bir şekilde. bunu neden anlatacağım biliyor musunuz?
size değişimin mümkün olduğunu ve herşeyin elinizde olduğunu kanıtlarıyla ispatlamak için.

bugüne kadar size çok gaz veren olmuştur, bana da oldu.
"değişebilirsin koçum
yapabilirsin
düzelebilirsin" falan felan.

bunlar doğruydu ama inanmıyordunuz bir sebepten. içinizde birşey "gibtir lan" diyordu.
o "gibtir lan" diyen şeyi ebediyen her düşündüğünüzde susturacak bir bilgi vereceğim size.

"değişim mümkün beyler" derken öyle gaz vermek için üfürükten sallamadığımı
beynin yapısından kanıtlar göstererek anlatacağım.

bir adet nlp pattern anlatacağım size. bu nlp öğreniyoruz demek değildir.
nlp başlı başına bir alandır, öyle iki satırda anlatılacak şey değil.
bu öğreneceğimiz 1 pattern = kalıp diye çevireyim
sadece sizi beyninizin aşırı çalışan limbik sistem faaliyetinden korumak için
bir yöntem olarak düşünülebilir.

kendinizi depresyona sokarken (evet bunu siz yapıyorsunuz, başkası değil) nasıl düşündüğünüzü
ve bunu nasıl kıracağınıza yönelik bilgiler olacak.

beyni de bunun için anlatacağım.

anlat panpa

bekliyoruz kanka.

gitmeden önce son diyeceğim şey düşünceleri önemsemeniz gerektiğidir.
bu "sosyal şartlanma" denen şey bir proglamlamadır. ne demek programlama?
ortada bir program var. bayağı bilgisayar programı gibi.

beyin bir bilgisayardan çok daha karmaşıktır. biz bilgisayarı sadece basitleştirmek için bir örnek olarak kullanabiliriz orada ne olduğunu anlamak ndıbına.

burada beynin kendisini bilgisayarın donanımı olarak düşünün
düşünceler ise yazılımdır beyler.

nasıl ki virüs sayesinde bir bilgisayarın işlemcisi yakılabilirse,
olumsuz düşüncelerle birini intihara kadar sürüklemek mümkün.
kişinin kendisini bu halde tutan bir programlamaya sürüklemesi de mümkün.

sosyal şartlanma kişileri pasifize eden bir programlama. sesini çıkarırsan
sosyal kural olduğuna inanılan şeyleri bozarsan birinin seni gelip gibeceğine inanıyorsun

neden inandığını sorsalar çoğunlukla anlatamazsın
nedenini bilemediğin korkular var içinde

beyni bu yüzden anlamalıyız. beyni anlamalıyız ki düşüncelerin şaka olmadığını,
gerçekten somut şeyler olduklarını anlayalım. ve lehimize kullanırsak dünyanın anasını gibebilme yeteneğimiz olduğunu da.

bu gece çıkıyorum beyler,
muhtemelen cumartesi günü devam edebilirim
çünkü yarın akşam davetli olduğum 2 tane parti var
uğrar bir selam verir bir iki soru olursa cevaplarım belki

bu parti meselesini bilerek anlatıyorum
çünkü ilerde sizlerin de böyle sosyal alanda faaliyetleri olmalı
ama herşey adım adım...
diğer meseleleri bir çözelim de hele...

bunlara ben vakit ayırmayı bırakmamalıyım çünkü eski halime dönebilirim belki de
ama asla, herşeyi yapacağım ve herşey bir arada yürüyecek...
iki sene önceki o cesetten nasıl ki bu adamı ben yarattım
bu işi de başaracağım sizlerle beraber...

bunları okuyup da kendimi övdüğümü sananlar yanılıyor
çünkü ben başından beri mükemmel olanlardan daha iyiyim
çünkü kötü olan geçmişim beni onların bilmediği şeylerle sınadı, yetiştirdi
iki tarafı da biliyorum ben, onlar bilmez belki, hani o devamlı kazananlar...
sizler benden de iyi olun, isteğim o.

iyi geceler panpa

bir sürü şey anlattım size
bunları okuyup, iyice düşünün üzerinde
"hayatıma bu olayların nasıl etkileri var?" diye düşünün
"beni nelere şartladılar?"
"nelerden anlamsızca korkuyorum?"
"kendimle ilgili nelerin kötü olduğuna inanıyorum?"

anlatacağım şeyleri düşünüyorum da daha henüz hiçbir şey anlatmadım.
girizgahın girizgahı bunlar.
ama güzel bir başlangıç oldu.
kendinize iyi bakın beyler.
görüşmek üzere.

izliyorum seni dostum, çok güzel bir başlık olmuş bu. umarım hak ettiği ilgiyi görür.
bu başlık sayesinde insanlar, depresif olmakla, normal olmak ve normal olmakla, mükemmel olmak arasında kalın çizgilerin bulmadıklarını anlayacaklar.
ben de bu alanda uzun zamandır uğraşan biri olarak diyebilirim ki tüm olay, tamamen aynı disiplinin bir parçası.

Yarin bakarim

ulan ben raporlu major depresyon hastasıyım 60mg paxera,2mg risperdal, trankobuskas,300mg seroquel ... yaz benide amk

@129 ilaç meselesi hakkında hiç konuşmayacağım, çünkü bildiğim bir konu değil.
ben ilaçsız çözdüm problemlerimi, herkes öyle yapacak diye birşey yok tabii ki.
ama her ne sıkıntı yaşıyorsanız bu başlıkta anlatacaklarım onun semptomlarını azaltacaktır.

doktora gitmen eğer gittiğin doktor ne yaptığını bilen biriyse burada anlattığım herşeyden iyi olabilir.
doktorculuk oynamam hayatta, ama birlikten kuvvet doğacaktır, bu başlık işe yarayacaktır
bundan şüphem yok.