yüzbaşının kızı

Lise 2 de okuduydum aklimda cok yarim yamalak kalmisti actim bu gece bidaha okudum saat 23.30da basladim 02.38de bitmis kitap akici olaylar ust uste geliyo zaten adimiza rastlayinca az ara veriyosunuz ama ah be ne serefli dusman olmusuz diyosunuz okumayi dusunenler hiç sıkılmıycaklar direk okusunlar guvenin cok guzel

izmir'den dönerken aklıma geldi :/ kafama sokayım elinde olan var mı 1 hafta içerisinde geri yollarım.

rus yazar puşkin'in bir solukta okunan eseri. genç asker andrey'in başından geçen olayları görevli olduğu kaledeki yüzbaşının kızına aşık oluşunu, silahlanıp kalelere saldıran pugaçov'un maceralarını ve pugaçov andrey dostluğunu hoş bir edayla anlatır.

"pugaçov- demek sen benim çar pyotr fedoroviç olduğuma inanmıyorsun ha?
yalnız bilir misin ki hayatta hep cesurlar başarı kazanmıştır."

içinde bir de güzel bir hikaye ihtiva eder: pyotr andreyiç ve pugaçov arasında geçer.
pugaçov ayaklanmış çarlığını ilan etmiştir. andreyiç ise onun bu yoldan dönmesini yoksa onu öldüreceklerini anlatır vazgeçirmeye çalışır.
pugaçov anlatır:
bir gün kartal kargaya sormuş:" karga kardeş söyle bana sen nasıl olur da 300 yıl yaşarsın da benim ömrüm topu topu 33 yıldır," demiş. karga da "çünkü sen canlı kanı içersin bense leşle beslenirim" demiş.
kartal düşünmüş bunu bir de ben deneyeyim demiş kendi kendine.

bir gün kartalla karga birlikte uçmuşlar. birden yolda ölü bir at görmüşler.
inip üzerine konmuşlar. karga bir yandan gagalamaya koyulurken öbür yandan da yediklerini övüyormuş. kartal bir kere gagalamış iki kere gagalamış . sonra kanatlarını çırparak kargaya:" hayır krga kardeş" demiş. "üçyüz yıl leşle beslenmektense bir kere canlı kanı içeyim sonra ne olursa olsun"

ahhh maşa ahh.

(bkz: liseli erkeğin subay kızıyla imtihanı)

Aleksandr Sergeyeviç Puşkin'in bir romanı.