Bugün ki son entry kimse okumuyorsa sabah başlık kendini imha edecek.

Katia beni yunanlıların kullandığı bir sohbet progrdıbına çağırdı. Teknolojik bir şey düşünmeyin mircten hallice belki daha kötü.
Katiaya da dedim bu ne amk mektup yazsanız daha iyi diye. Random bir gülüş attıktan sonra skype adresini verdi.
Skypedan hep korkarım karının çirkin çıktığında mecburen konuşmak zorunda olman acı bir şey. 1 yıl boyunca bu yüzden gudubet bir karıyla konuşmak zorunda kalmıştım. En sevmediğim huyumdur ama onu başka zaman anlatırım.

Ekleştik skypeta ama zütüm yemiyor aramaya o kadar güzel kurdum ki kafamda hayal kırıklığına uğrarsam 1 ay otuzbir çekemem. Öyle büyük beklentilerim var. Bari aşamalı gidelim sadece ses olsun bir süre dedim en azından hayallerim devam eder diye.
Konuşma metinlerini geçiyorum arada ciksli metinler yok genel konular konuşup kültür mantarı gibi davranıyoruz. Birisi görse o gün akşam yemeği için alır zütürür o derece.
Ne kadar uzarsa uzasın o günün geleceğini biliyordum ve fazla uzatmadan kendisini göstermesini istedim.

Önce sen aç kamerayı dedi Katia'cım. Kırmak istemiyorum ama hala trollse youtubedayım akşama diyorum. En ciks kıyafetlerimi giyip evde o zamanlar papağan vardı onu da yanıma alıp geçtim kamera karşısına. Ben yetersiz gelirsem hayvanda görselliği arttırsın diye aldım yanıma aklınızda pis düşünceler canlanmasın.

Daha önceleri de dediği gibi sesin datlı, yüzün datlı demeye başladı. Oysaki alakam yok sokakta görseniz de bir şey yapmazsınız ortalamayız dedik binler kendimi burada ezdirmem.

En beklenilen zaman onu göreceğim an gelmişti.
Hayatımda Allaha seslendiğim nadir anlardan birisi olmuştur o zaman.

Bir sonraki entry eğer sabaha imha etmezsem başlığı yarın akşama gelecek.

Sitenin error vermesi ve netimin gitmesi sonucu ilk başlık bin oldu.

Hayatımın en güzel ve masum zamanlarını siz panpalarımla paylaşacağım.

Rez alın yemek yiyip kendime gelince mümkün olduğu kadar bugün bitirmeye çalışırım.

Yeterli sayıda rez ve şuku geldiğine göre başlayalım *

Her şey bundan 5 sene önce başlamıştı. Connected2 me furyası yeni yeni duyuluyordu.
Her zaman yaptığım gibi elitliğin bol olduğu yeni mekanlara abaza ruhumla dalış yapar ortam bozulana kadar bu sitede de takıldım.

Abaza dediysem lafın gelişi o kadar düzgün konuşurdum ki kızlar kendini bana anlatmaya çalışırdı hiç soru sormazdım saf muhabbet o an aklıma ne gelirse onları yazardım.

Kendimden bahsetmem gerekirse sizden hiçbir farkım yok. Tip olarakta ortalamanın ortalarındayın ama kendimi hep en altta görerek konuşurdum. ( alçak gönüllü olduğum doğrudur.)

Az çok aklınızda bir profil belirdiyse bir sonraki entryde hikayeye başlayabiliriz.

Gel zaman git zaman gene bir anonim yazdı. Sıkıcı ve bozuk türkçeli bir sohbetin ardından adının Katia olduğunu söyledi. Yedim mi ?
Tabii ki de evet. O evliya takılan adam Türkçe bilen bir yabancı kız olduğunu duyunca kendinden geçti. Bir ingiliz için ingilizce bilmeniz önemsizken bir ingilizken türkçe bilmek bence büyük erdem yoksa elin gavuru niye Türkçe öğrensin amk. Bu kız hem ingilizce hem Türkçe hemde yunanca biliyordu. Yunanca yazdıklarını translateye yazdığımda onun translateden yazmadığına ikna olmuştum hınzır yöntemlerim vardı.

Kızla 3 gün bu siteden konuştum en son kız olduğunu onaylamak için (vocarooydu galiba ) sesini göndermesini istedim. Beyler size o sesi anlatmanın hiçbir yolu yok ama az çok betimleyebilirim. Tatlı bir ses , rus ve ingiliz kızın türkçe kelimeleri aynanda okuması ile oluşabilecek bir birleşim. Daha nasıl detaylandırırım bir fikrim yok.

Çıldırmıştım ama sitede trollük yaptığım ve daha önce karşılaştığım için hala ciddi şüphelerim vardı. Yine de bunun doğru olmaması için katiayı sarı saçlı her tür avrupalı kız versiyonuna sokuyordum kafamda.

Tenine dokunamasamda resmen evli hayatı yaşıyorduk.. Bu arada Katia Türkiye'ye tahmin edeceğiniz üzere daha önce gelmiş bizde yazın ne yapalım diye planlar yapıyoruz. O ara vize finaller bitti biz baya bayaa 1 yıla yakın skypedan hiç bıkmadan her gün konuştuk. Yaz tatiline 1 hafta kala daha önceden geldiğinde bir tane türk sevgilisi olduğundan bahsetti 16 yaşındayken gelmiş. (konuştuğumda 19-20 )idi.
Ah şimdi ki kafam olsa o yobazlığı yapmazdım ama boş bulundum işte. Neler yaşadınız diye sordum. Tek kuralımız dürüst olmaktır.

Birlikte olduklarını öğrendiğimde kan beynime sıçradı. Sinirlendiğim nokta adamın 28 yaşında olup böyle bir sübyancılık yapmasıydı. Karşıma gelse sorardım ulan nasıl kıydın 16 yaşında şu kıza senin ben adamlığını gibeyim it oğlu it derdim ki.
Canım Katia\'ma da direttim adamın linkini istedim. Gözüm karaydı o zamanlar. Ama o ne kadar ısrar ettiysemde vermedi o adamın bilgilerini. Mafya filan diye tanıtmış kendini bin hala sinirlenirim bu olaya.

Neyse biraz sinirlendim yazarım yine takipte kalın.

Günlerim bira, skype, oyun ve katia ile geçiyordu.
Biraz içli dışlı olmuştuk. Ailesini tanıttı kendinden küçük erkek kardeşleri vardı ikiz. Annesi türkleri sevmezmiş zoraki de olsa konuşurduk. Babasını hiç görmedim ama pekte istemezdim açıkçası.
Onlarda namus davası da olmayacağından zorla evlendireceğini de sanmam. O yüzden babası pek gibimde değildi.

Katia ile ingilizce, Türkçe ve benim 10 kelimelik yunanca bilgimle konuşuyorduk. 8 tanesini o öğretti neyse 2 ay sadece bu şekilde geçti. Aksiyon olarak sadece o büyük memesini gördüm onun dışında hiç aksiyona girmedik. Yaz tatili bitti ve üniversite için okuduğum şehre gittim.

O kadar güzeldi ki kimseye bahsetmedim ondan. Ne bir fotografını ne de başka bir şeyi gösterdim. çok güzeldi lan. Onunda üniversitesi başlamıştı ama Atinada yaşadığından ailesiyle kalıyordu.

Kardeşleriyle lol filan atıyorduk ben eski dotacı olduğumdan oyun kolaydı benim için bunları boostluyordum filan. Bildiğiniz kaleyi her yerdem feth ediyordum beyler.

Bu 3 aylık kısmı ne kadar hızlı geçerim bilemedim genel hatlarıyla bu şekilde gayet aşk dolu ilgi dolu bol sohbetli geçti günlerimiz.
Vize, final normal günler, yemek yerken filan her zaman skype açıktı. O kadar bir bağlılık vardı aramızda.

Beyler o kamera açılınca beyaz bir ışık gelir ya başta işte o beyaz ışık hiç gitmedi.

Katianın saçları beyazdı. Daha game of thronesta khaalesi yeni yeni popüler olurken böyle bir manzarayla karşılaşmak beni derinden etkiledi. Size hemen Katiayı anlatıyım.

1.73 boyunda jimnastikla uğraşan 57 kilo ve yuvarlak yüzlüydü. Memesine gelecek olursak o bambaşka bir dünyaydı. Memenin etkisine ilk defa o zaman girdim. Yine de ben aristokrat halimden hiç ödün vermiyor sohbet ediyordum.

Ben gülümsedikçe gülümsüyordu kız hani bi an tipimle taşak geçtiğimi sandık o kadar da güzel hiç uyuşmuyoruz. 30 dakikalık bakışmanın ardından.
Mu sen çok dadlısın ya dedi. O an kendi içime sperm akıttım. Türk kızlarını o günden beri 2. plana atarım. ilk gün 18 saat boyunca konuştuk skypeda. Abimle yazlıktayız bende rahatım o zamanlar.
Normalde abimle yaptığımız planları gibtir ettim. Dedim sen takıl ben evde Ceku ve katia ile kalacağım dedim. (Kızı o da skypetan görünce ses etmedi zaten.)

Artık önümde 2 aylık tatil. Ceku ve katia vardı. O günden sonra c2ye bir daha adımımı atmadım.

Okuyan tek tük panpalarım merak etmeyin anlatacağım. Az biraz destekleyin kafi sesim bir yerlere ulaşsın istiyorum sadece.

Son entrynin gibikliğini unutarak yazıyorum.
Bu muhabbetten sonra bir soğukluk girdi ama tek sebebi benim ona olan ısrarımdı.
Kız tek bir gün şikayet etmedi benden. Tipimi kötülemedi, davranışlarımı da hoş gördü.

Hatta Benim için Türkiye'ye de geldi.
Burada bitirme kararı alıyorum şuan sadece geldiği günü anlatmam gerekirse ; havaalanında karşıladım.
Otele bıraktık eşyalarını gittik birer kahve içtik. Sahilde oturduk saatlerce oturduk hemde.
Saatlerce de konuşmadık. Sarıldım o da aynı şekilde bana tek kelime etmedim, edemedim.

Hikayenin devamı bende saklı kalsın. Okuyan varsa sağolsun ve kusura bakmasın.

amk senin devam et len okuyoz işte gibtir et al rez verdimde şuku bana anlat bari mk

ellerine sağlık saol genede

yalanlarını gibim