1. 551.
    0
    bu kadar rakıyı içtikten sonra bana benim istediğim gibi sarılacak birisine ihtiyacım vardı...

    o an bakıyordu, ben ise ona, hayatın ne kadar gerçekçilik üzerine oynanan bir oyun olduğundan, üç boyutlu olduğumuzdan, ve enerjimizin sadece ciddiyet üzerine kurulu olmuş abesle iştigal olduğundan bahsettim.

    kolumda bir sürü çizik ve dövme vardı, anlamları ve manaları önemli değildi, 5 saat içinde tanıştığım birine bunları samimiyet ile açıklayabileceğimden emin değildim, ama yine de sordu..

    bu kadar yanar dönerli konuşabiliyorsun, demagoji yaptığını düşünüyorum.. sıkılmıyorum aslında, sadece yaşıyoruz ve sen hala bunun farkında değilsin, dedi (o saniye de daha ne yaşadık ki sorusunu sorabilecek kadar ego egzersizleri olan birisiydim)
    ···
  2. 552.
    0
    reserved
    ···
  3. 553.
    0
    reserved
    ···
  4. 554.
    0
    rezerved
    ···
  5. 555.
    0
    rizörv
    ···
  6. 556.
    0
    reserved
    ···
  7. 557.
    0
    reserved
    ···
  8. 558.
    -1
    bilmeceler ile boşluğumuzun içinde ki sudoku dolmaktaydı, hayatımız da ne o nede ben bu kadar huzursuzluğun mutluluğunu yaşamamıştık, birbirini tanımayan iki insanın birbirinin gözlerine ona inanmak isteyen gözler ile bakması çok büyük bir dengesizlikti..
    ···
  9. 559.
    -1
    biramın bitmesini bekliyorum binler
    ···
  10. 560.
    -1
    gözlerimi zorlayarak kapatabildiğim sıralar aklımın köşelerinden geçen unutulmaya mahkum sevgi sözcükleri.. bu gece de güneşi koynuna alacak, sorun yok, bu sefer içimde ki deli yine ayaklanacak, yine şaşıracak, yine hayal kuracak.. sabahı uykusuz gözlerle bir yoksunluk olarak çeken ruhum, sabırlı ol, diyordu kendi kendine. güneşin doğmasına az kaldı ece sen bunu haketmiyorsun, benim gibi bir serseri ile yakınlık kurman bile saçma, dedim.

    uykuluydu, ama kaşları havaya kaldırabilecek kadar uyanık, ne olduğunu anlamaya çalışan gözlerle, yarın sabah buradan gideceksin dedi, pazar gününün gece yarısı 5'iydi ve ona şu sözleri söyledim, bir daha beni ne görecek ne duyacak ne de hissedeceksin, gitme diyemeceksin ama burada olmayacağım, kal diyemeyeceksin, ama beni göremeyeceksin, her alevinde üstüne körük ile gelen birisi olmayacak, göz altlarında ki yaşlar, ruhunu yakacak, hissizliğimi özleyecek, umarsızlığımı merak edeceksin, karanlıkların içinde ki dertleri düşünecek, acının kimlere dokunduğunu merak ediceksin..
    ···
  11. 561.
    -2
    esas son ;

    hikayeleri severiz, ağzımızı kulaklarımıza çıkaran şeyleri severiz. ama bu son öyle bitmiyor penpeler,

    sızmaya yakın, güvenden söz açtık, insanları kendimiz gibi sandığımızdan, bu zamana kadar kayıp ettiğimizi dile getirdik, bir çok ortak noktamız vardı, daha 8 saatliğine tanistigim bir insanın koynuna girebilecek kadar bin olamadım.

    yoluna düşecek kadar mecnun da olamadım.

    ama onu hala seviyorum.

    herneyse;

    şu anda okuyor eskide, o gecenin sonu..
    ···