Bundan 2 sene önceydi.
Her zaman gittiğimiz cafeye arkadaşlarımla yine gitmiş ve çaylarımızı söylemiştik ama bugün bize bakan elemanda bir değişiklik yaşanmış ve daha önce hiç görmediğim bir güzellik her gün uğradığımız cafede çalışmaya başlamıştı.
ilk görüşte anlamıştım sanki farklı bir şeyler hissettiğimi..

ilk görüşte çok farklı şeyler hissettiren kızın hayatımı nasıl gibtiğini anlatıyorum.

Not : olabildiğince hızlı hızlı anlatacağım beyler.

Gece 1 gibi devam edeceğiz.

Lise yıllarında da hoşlandığım kızlar oldu ama hiç bir zaman gidip kimseyle tanışan duygularını ifade edebilen bir adam olmadım ben.
O güne kadar sadece bir kızla çıktım o da kendisi gelip benle konuşmuştu ve o şekilde başladı ilk ilişkim.
1 ay kadar sürdü.
Aldatılmayla bitti.
Bir sene kendi kendime acı çektim kimseler duymadı.
O ilişkide aldığım hasar insanlara karşı savunma mekanizmaları oluşturmam gerektiği hissini uyandırdı bende.
Özellikle de uzak durdum bu sebeple.
Her neyse o gün cafede onu gördüm.
Hiç hissetmediğim duyguları hissettim.
Hani içinizde bir boşluk hissi vardır birini görürsünüz ve sanki boşluğun dolduğunu hissedersiniz tam olarak öyle oldu benim için.
Ne alırsınız beyler sorusuna bir kaç dakika cevap veremedim öylece kaldım yüzüne bakıp.
Arkadaş siparişi vermese bir müddet daha konuşamazdım büyük ihtimalle.
Masmavi gözler.
Beline kadar uzanan sapsarı bir saç.
Bu güzelliği tamamlayan bembeyaz bir ten ve harika bir ses.
Nefesim kesildi.
Garip şeyler oluyordu.
Savunma mekanizmalarım devreye girdi yine saçmalama bakma önüne bak hem nolacak ki ne zaman kazandın ki gibi sorular soruyordu bana içimden ama göz göze geldiğimizde içimdeki bütün sesler susmuştu.

O gün öyle geçti artık rutin olarak her gün gidip geliyorduk ve her zaman çay içip tavla oynuyorduk.
Artık sipariş almaya geldiğinde çay-tavla? şeklinde soruyor biz gülerek kafa sallıyorduk.
Garip bir şey oluyordu sanki.
Her kafamı çevirdiğimde ona doğru her baktığımda göz göze geliyorduk.
ilk başlarda ben abartıyorumdur , kendi kendime uyduruyorum falan diye düşünüyordum.
Ama arkadaşın da oğlum kız içine düşecek yapmayacak mısın bir şeyler demesiyle kendi kendimi doğruladım.
Çok garipti lan.
Mekanda belki 100lerce erkek vardı.
Hepsini etkileyecek bir güzelliği vardı.
Çok daha iyisini bulabilirdi.
Çok daha zenginini, çok daha yakışıklısını , çok daha ağzı laf yapanı.
Kendi halinde saçı sakalı birbirine karışmış insanlardan kaçan aptal aptal düşünceleri olan yaşamayı sevmeyen bir adamdım ben.
Ama o sürekli bana bakıyordu.
Geçen bir ay boyunca her şeyi salmış dersi falan bırakmış deli gibi onu düşünüyordum.
Twitter adresini bulmuştum attığı tweetleri okuyordum kendi kendime anlamlar çıkarmaya çalışıyordum.
Adı da büşraydı.
Ne olacaktı nasıl olacaktı ?
Bir şeyler yapmam gerekliydi sanki.
Ama ben bu konularda yeni doğmuş bir bebek gibiydim.
Twitter hesabına bakarken ilk önce yanlışlıkla twitini favladım daha sonra da hadi bi de sıvama yapayım diye takip ettim.
Kalbim bu sefer küt küt atmaya başlamıştı.
Belki de yanlış bir yoldan yürüyordum ama sonuçta yürüyordum.

Okuyan var mı bi ses verin.

Günler bu şekilde geçip gitmeye devam etti.
Her geçen gün birbirimize biraz daha ısınıyorduk.
Teklife falan gerek kalmamıştı zaten sevgili gibiydik.
El ele tutuşuyorduk , birbirimizi öpüyorduk yanaktan.
Bir anda olmuştu ama çok güzel olmuştu.
Aradan geçen bir ayın sonunda arkadaşının 15 tatil için gideceğini kendisinin gitmeyeceğini söyledi bende kalır mısın dedi bana.
Kalmaz mıyım ulan hemen evden üstümü başımı çantaya attığım gibi gittim.
Harika bir masa hazırlamış bu arada söylemeyi unutmuşum 15 tatilden önce işi bıraktı.
Çok güzel bir yemek yedik önce.
Daha sonra ikimizde sevdiğimiz için bir korku filmi izlemeye başladık.
Ben zaten Türk korku filmleri dışında pek korkmam.
Yabancı bir film izliyorduk.
Filmden korktuğundan mı yoksa farklı amaçlarla mı bilmiyorum gittikçe dibime girmeye başladı.
Böyle nefes nefeseyiz nerdeyse.
Yaklaştım ve öptüm dudağından.
Kısa süre öpüştük sonra kendini geri çekti.
Yaramazlık yok filmi izleyelim dedi ama sesi falan değişti.
Zorlamadım bende filmi izledik.
Filmi izlerken dizime yatmıştı uyuyakaldı.
Sabaha kadar uyuyamadım ama rahatını bozmamak için hareket bile etmedim.
Sonra bende uyumuşum öylece uyuduk.

Müşteri çok olmadığı sürece bekletmeden cevap yazdı hep.
Müşteri oldukça bekledim ben.
Geceye kadar aralıksız konuştuk.
Normalde bir arkadaşımla oturayım en fazla 15 dakika konuşuruz sonra muhabbet kalır ortada tavlaya başlarız.
Önceden de söylemiştim ağzım pek laf yapmaz.
Ama konular konuları kovaladı.
Aslen bursalı olduğunu üniversite 1.sınıfta yani benle yaşıt olduğunu ve gıda mühendisliği okuduğunu söyledi bana bende kendi durumumu anlattım.
Konuştuk konuştuk gece cafenin kapanma saatinde beni eve bırakır mısın dedi
Hemen gittim aldım cafenin önünden yavaş yavaş yürüyerek evlerine geldik.
Öğrenci evinde kalıyor 2 kızla birlikte.
Eve bıraktım iyi geceler yakışıklı dedi.
Kilitlendim bir kaç dakika.
iyi geceler güzellik diye cevap verebildim sonra.
Aslında 4-5 kez söyledim ama sonuncusuna kadar sesim çıkmadı.
Gece 3-4 e kadar da konuşmaya devam ettik.
Sonra uyuyakaldı.
Ömrümün en huzurlu uykusuna daldım bende.

Wp dan baktım fotoğrafına.
Fotoğrafa bakmamla evde sevinç çığlıkları atmam arasında saniyeler vardı.
Hemen cevap yazdım.
Konuşmaya başladık, tanıştık.
Cafeye gelecek misin bugün diye sordu.
Çay hazırsa dedim.
Bekliyorum o zaman dedi.
Heyecandan titriyordum.
Cafeye gittim gülümseyerek merhaba dedim.
Merhaba dedi sen sigaranı yak çayları alıp geliyorum ben dedi.
Dediği gibi yaptım elinde iki çayla geldi.
Oturdu karşıma ilk başlarda pek konuşamadım ben sesim titredi falan.
Sonra baktım kırk yıllık tanıyormuş gibi birbirimizi konuşmaya başladık.
Uzun uzun anlatıyordu gözlerime baktıkça içimde bir şeyler tamamlanıyordu.
Çaylarımızı sigaralarımızı içtik.
Saatler geçti.
O saatlerde pek gelen müşteri olmuyordu cafeye.
Zaten bir kaç eleman daha var onlar idare ediyordu ki yavşak patron gelene kadar.
Patron geldi.
Patron gelince çay topluyor gibi yapıp kalktı masadan göz kırparak.
Göz kırpmasından anladım lan böyle yıllardır sevgili gibiydik o an.
Biraz oturduktan sonra bende kalktım , mesajlarıma cevap yaz bekletme beni dedi gülümseyerek.
Çıktım cafeden eve geldim.
Sevinçten kendimi duvarlara vurmak istiyordum.
Yıllar sonra ilk kez bu kadar huzurlu ilk kez bu kadar mutluydum.

Şimdilik burda bırakıyorum geceye doğru bir işim çıkmazsa devam edeceğim beyler.

Lise yıllarıyla başlayalım.
Liseye kadar her zaman sessiz sakin içine kapanık kimselerle konuşmayan bir adamdım.
Lise 1 de babamı da kaybetmenin etkisiyle daha da içime kapandım.
iyi kötü bir şekilde lise bitti.
Üniversiteye hazırlandım ilk sene kafam çok incintı sonuç olarak kazanamadım.
Çok fazla arkadaşım da yoktur benim liseden dostum diyebileceğim 3 tane arkadaşım vardı.
Onların ikisi ilk sene kazanıp gitti sadece biri kaldı benimle aynı şehirde.
Her şeyi bir kenara bırakıp deli gibi ders çalışmaya başladım.
Geceleri pek uyuyan bir adam olmadığımdan akşama doğru başlayıp geceleri ders çalışıyordum sabaha doğru uyuyup öğlen kalkıyor burda kalan arkadaşımla buluşuyordum cafeye gidiyorduk zaten yapacak başka bir şeyde yok bu şehirde.
Cafede oturup çayımızı içiyor sigaramızı içiyor tavla oynuyorduk günler bu sığlıkla devam ediyordu.
Ta ki o güne kadar.
23 Aralık 2014.

rezerved

ilk görüşte aşık oldum bende

reserved, pembe pembe ne güzel olumuş la bura

Kusura bakmayın dün gece acil bir işim çıktı giremedim.
Devam ediyorum.
Takip ettim twitterdan beklemeye aldım kendimi zaman geçmek bilmiyor lan.
Önce dedim ki cafede bakamıyor olabilir gece 12 gibi kapanıyor cafe.
Benim takip ettiğimde saat 11 falandı ve her gece 2-3 gibi tweet atıyordu.
Dakikalar geçmek bilmiyor beyler.
O kadar şartlamışım ki kendimi takibe geri dönecek hemen konu açayım tanışayım falan diye.
Artık dakika sayıyorum cafenin kapandığı saat geldi.
Aradan bir yarım saat daha geçti yıl gibi geliyor.
Saatler geçiyor ve her gece tweet attığı saat oldu.
Ömrümden ömür gitti ama umutla beklemeye devam ediyorum.
Bu kadar güzel gülünmez ki. Yakışıklı. içerikli bir tweet attı, takibe geri dönmedi.
Profil fotoğrafıma baktım ben fotoğrafta cidden gülüyorum tek çekinmişim.
Tamam dedim aha bana yazdı bu tweeti.
Ama takip etmedi beni dm de atamıyorum.
Bugda kaldım.
Lan diyorum kesin bana yazdı bunu ama niye takip etmedi?
O gece boyunca elimde telefon bekledim öyle geri dönecek diye, dönmedi beyler.
Bir yandan düşündükçe mutlu oluyorum.
Bir yandan da başka biri mi acaba diye kendi kendimi yiyorum.
Bu düşüncelerle uyuyakalmışım, sabah uyandım.
Direk elim telefona gitti baktım takip falan yok yine.
Sinirlendim bu sefer çıktım takipten.
O gün arkadaşla buluşmadık.
Aradan da 2-3 gün geçti.
Sürekli profilindeyim yine bakınıyorum hiç bir şey yazmıyor 2-3 gündür.
3.günün gecesinde gözlerim seni arıyor, seni görememek pazartesi sabahı gibi içerikli bir tweet attı.
Tamam dedim bana yazıyor kesin.
Sonra ertesi sabah hiç bilmediğim bir numaradan günaydın mesajı aldım.

ayraç

rezix devam et panpa

Rezervasion

başı okudum kızı gibecek kesin pekekent rez

ilk görüşte gibiştim o da bişeymi QanQi?

rezzz zzz