yerin dibine geçti geçmeyesi sevdam

@59 YAPACAK BiR ŞEYiMiZ VAR MI? YOK.

6 yıllık ilişkim geçen hafta bitti mal oldum mal su an sadece yaşıyorum nefes alsın derler ya o işte sadece nefes alıyorum ipne şimdi yazını gördüm sıçtım iyice amk

http://inciswf.com/1296317785.swf

@50 6 sene öncesinden bahsediyorum. 17 yaşındaydım ben de.

@41 aşk dediğin böyle olmalı kardeşim, ayrıldıktan sonra saldırı ile değil.

reşat avi.

okuyanı gibsinler

***
sadece özleyebiliyorum. çok özlüyorum. ama özlediğimle kalıyorum. 4 sene kimseyle sevgili olmadı, benim tavırlarım onu çok uzaklaştırdı. sevgili yaptı. o sevgili yaptıysa çok seviyordur, biliyorum. elimden bir şey gelmiyor. nafile...

seni çok seviyorum.
hep sevdim.
seveceğim.

--spoiler--
ben yağmur ağladım bir şehre yağdı
ben şehre ağladım bir yağmur yağdı
ben bir ağladım şehre yağmur yağdı

ben...
yağmur...
ağladım...

• **

***

o gün bugündür bu konu üzerine hiç konuşmadı.
benim attığım uzun mesajları, dalga geçerek cevapladı.
şunu işte o zaman daha iyi anladım. bu fedakarlığı yapan kız artık benim değildi.
bu sene özel bi üniversitede okuyor ve benim beceremediğim; bilgisayar mühendisliği'ni okuyan bir çocukla sevgili oldu.

onu tanıyorum, sevgili olduysa; ciddidir, seviyordur.

çocuk hiçbir gibe benzemiyor ve bin tipi var.
en çok da buna üzülüyorum. benim ellerine dokunurken bile içimi titreten kıza;
muhakkak cinsellik düşünecek. bir şeyler yapmaya yeltenecek.

ama elden bir şey gelmez. ne yapayım? çocuğu mu yakayım, ayrıl diye?
yakamam.

kızı mı döveyim tekme tokat?
ne haddime.

• **

güzel bir anlatım tarzın var devam et bro

***

sene 2011 oldu.
o zamanlar staj yapıyorum ziraat bankası'nda.
her zamanki gibi aklımda, fakat acısı daha dinmiş, daha durgun şekilde.
mesaj geldi.

"konuşmalıyız."

konu belliydi, ben senden sonra kimsenin elini tutmadım. ama sen onlarca kişiyle konuştun, bunu nasıl yaptın? içinde biraz da olsa ben yok muydum? bu kadar mı kaliten? dedi.

bir şey diyemedim. çocuksu bir sıfatla:

ne istiyorsun? dedim.

" her şeye rağmen, tekrar" diye cevap verdi.

koskoca adam yolun ortasına çöküverdim. 2 yıl boyunca her gün ağladığım kız barışalım demişti. ölüyordum onun için, fakat anlık mıdır; içten gelen bir ses midir bilmiyorum.
attığım mesajı da sonradan fark ettim.

"ben seninle barışırsam, intikam alırım.
o yüzden istemiyorum."

• **

Bunu okursam beni gibsinler

***

2 sene kimseyle çıkmadı, biliyorum. takipteydim sürekli konuşmasak da.
o 2 sene çok çalkantılıydı, hayatımda yapmadığım pislik kalmadı.
onun aksine ben onlarcasıyla çıktım, sevgili oldum.
beni terk etmişti, ben de vazgeçmeliydim.
her gün yastığa başımı koyduğumda ağlıyordum, fakat elimden bir şey gelmiyordu.

• **

***

iyi de? ne oldu da böyle olduk? başka birisi mi vardı, bilmiyordum.
o tarz bi kız değildi, ben olduğum süreçte başkası olamazdı.
işte o yüzden düşünmüş olacak ki saçma bir nedenden ötürü beni terk etti.
ben hala işin çocuksuluğundayım, yine barışırız diyorum.

ama bu sefer bitmişti.

"sapanlavurbeni artık yoluna bak, bu sefer gerçekten bitti.
ve beni az biraz tanıyorsan, biliyorsun. bittiyse, bitmiştir."

• **

***

bahar geldi.
hava ısındıkça, biz soğuyorduk.
onun aşkı azalıyordu, bunu hissedebiliyordum.
uzun mesafelerden kendi isteğiyle koşa koşa gelen kız, şimdi bizim buraya gel diyordu.
o kış günü saatlerce bekleyen kız, bu değil miydi de sırf ders çalışacağım bahanesiyle 1 saat gecikiyordu? bilmiyorum.

o günü hiç unutmam optimum'un önünde buluştuk ve göksu parkına doğru gittik.
o aylar boyunca gördüğüm akıllı kız, olgun kız o kadar salak hareketler yapıyordu ki:
o günü öyle mi yaşamak istemişti, hala bilmiyorum. fakat saçma sapan koşmalar, bağırmalar ve benim ciddi olduğumu bildiği halde saçma sapan hareketler sergiliyordu.
bunları ciddiye almadım, eğlenmek istiyor sanırım dedim.
ama o gidişini unutamam. her zaman giderken bana sarılan dakikalarca bırakmayan kız aynı saçma tavırla görüşürüz aşkım deyip ellerimin arasından kayboluverdi.

ve arkasına hiç bakmadan.

• **

***

sonradan öğrendim ki, nefes alamamış kriz geçirmiş.
büşrayı arayabilmiş, büşra yanında olmuş. çocukken de başına böyle şeylerin geldiğini, bir gece uyurken birden uyanıp ağzından kanlar çıktığını biliyordum.

daha çocukken acı çekmenin ne olduğunu öğrenmişti zaten kızcağız.
babası farklı ülkede çalışıyor, ekstradan baba özlemi çekiyordu.

o gün konuştuk. ve saatlerce ağlaştık.
bir şeylerin düzelmesi için kötü, ama olumlu bir sebepti bu.

• **

yapma yahu

özet yokmu amk

***

geçen hafta doğum günüydü. ayrılığımızın üstünden 5 sene geçmesine rağmen, ilk defa unuttum o tarihi. hayat onun doğum gününü bana unutturacak kadar hızlı geçiyor.

--spoiler--
hatırlamadın...
--spoiler--

gelen mesaj bu. evet hatırlayamadım. seni başkalarında aradığımı, aslında sensiz geçen zamanlardaki bütün sevgililerimi de sen görür de "belki" sadece bir mesaj atarsın diye yaptım. sen yazmadın hiç, gelmedin. çok çocuksuydu ve hep öyle kalacak. ben seni hala çok seviyorum. gel desen yine koşarım.

--spoiler--
kaybet bu öfkeni,
içinde sakladığın.
terk et o derdini,
benden almadığın.
sabret sonu aynı değil!
söylüyorum.
dinle, rüyaların her gün aynı,
olmayacak!
şimdi vazgeçersen geriye döneceksin,
gitme! kaybedince daha çok seveceksin!
biliyorum, hiç bir anlamı yok:
yokluğunda, yokluğunda, yokluğunda...
--spoiler--

çok özledim seni, yokluğunda...

• **

***

artık doğum günlerimin de bir tadı olmayacak. bu seneye kadar bir sene boyunca konuşmaz, doğum günlerimiz olduğunda ilk mesajı atmak, ilk telefonu açmak için yarışırdık. 5 sene boyunca 11 temmuz'Un ilk saatlerinde hep mesaj attı. genelde buruk mesajlardı

"her şey gönlünce olsun."
"doğum günü çocuğu, nice senelere!"
"sezercik doğmuş bugün ehe"

şeklinde.

bu sene gelmeyecek sanırım.
ya 11 temmuz
ya da doğum günü mesajı.

• **