yer verdigim kel dedenin kafasina balgam attim

sabah yine 8 de kalkıp bilgisayarı açtım. incide bi kaç bilederimin bilederi yazdıktan sonra hazırlandım. dershane 9 da başlıyordu çünkü. hızlı adımlarla otobüse yetişmek için durağa doğru yürüdüm. otobüs geldi. bindim neyse. tansaşın orda kalabalık bi yaşlı grubu bindi. kalktım yer verdim kel huysuz dedeye. hastaydım. sürekli öksürüyordum hırıltılı hırıltılı. dede benden rahatsız oldu in artık hastalıklı bin dercesine bakıyordu. çok sinirlendim. ineceğim durağa 1 durak kalmıştı.ama biraz uzaktı yine de.başladım içimdeki balgamı toplamaya. hığğğğğğaarrrrrrrrğrğğrğrrğrrğrrrğrrğrğrrğrğrğrrğrğğrğrrğrğrğrrğğrğrğrrğrğ diye rahat 3-4 dakka geçti. arkadan gelen "yeter kardeşim napıyosun","hoppala birader","akciğeri sıçtın aga" seslerine aldırış etmedim ve ineceğimiz durağa geldik. kapı açıldı.o half life daki yeşil radyasyon gibi yepyeşil ölüm saçan, felaket saçan görenlerin yeni bir elementmiş gibi inceleyecekleri balgamı kel dedenin kafasına attım ve beyblade kai edasıyla yürüyerek dershaneme girdim. arkadaki "yuhhhhh","ıslık" "ambulans çağırın" sesleri beni hiç ilgilendirmiyordu. aklımda tarih hocasını giberim düşüncesi vardı çünkü.

güzeldi biladerimin yannanı

a
n
a
n
ı
n
a
m
ı
n
a
k
o
y
u
m

olmadı bilederimin bilederi yakıştıramadım sana.

izmirli gavatın tekiydi zaten