-
1.
+1önlerden yerimi alıyorum. saat tutacam 10a kadar serkan yannanımızın altına yattı yattı, yatmadı giberiz sol taşşaa
-
2.
0oh be @2 --- sen yaptın dimi bunu olm oh be diğerinde @ leri karıstırıyodum gibim serkanı ya
-
3.
0Reserved. giberim yeni tasarimi.
-
4.
0sevmedim bunu alın gidin teknik ekibi zütünüze sokun aq ...
-
5.
0yazarlar olmadan sözlük bir hiçtir inci sözlüğü inci yapan inci yazarlardır
-
6.
0eski versyonu açamıyorum beyler yardım edin
-
7.
0updullah
-
8.
0@1 postmodern eleştirinin temel handikaplarından biri bu ve ülkemizde benim kişisel olarak 90'larda yakaladığım siyasi islamcılar da bu hatayı kendi tahayyül evrenlerinin doğası gereği çok sık yapıyor... şöyle ki, modernitenin evrenselci, yerelin olasılıklarına karşı kör ve sağır o tepeden inmeci tahakkümcü pratiğini bir sivil iktidar eleştirisi örerek, ve ne yazık ki bu itirazın tüm sivil eleştirisinin meşruluğunu da sonuna kadar siyasileştirerek kullanıyorlar... oysa aynı iktidar olgusu bireyin kendi içindeki melekle şeytanı arasındaki mücadeleden başlayıp yatak odasında, yemek sofrasında, evin salonunda, sonra apartmanda, mahallede, cemaatte, cemiyette, camiada, kısacası yerelde de kendi iktidar ilişkisini üretiyor ve bunun tu kaka bir iktidar olarak yaftalanması için ille de bach ve mozart sosuyla gelmesine hiç gerek yok... aynı şey mehter marşı ve salavat ile de bir tahakküm olarak yağmur gibi yağıyor. ama insan aklı şablonlara ve şemalara ve görselliğe ve çağrışıma ileri derecede bağımlı ve bundan 1, 10, 50, 80 ya da 100 yıl önce gündemimize girmiş bir tahakküm ile bundan 1000 sene ya da 10 bin sene evvel gündemimize girmiş bir tahakküm arasındaki fark ncedir, şayet aradan özümüz, yerelimiz, milli manevi değerimiz gibi üst yapısal kavramları çıkarırsak? çünkü doğamız da değişken. doğamızın evrenselliğini sorgulayacaksak iktidar dediğimiz olgunun yerelde de evrenselde olduğu kadar ezici ve hatta çoğu kez yerelde icra edilir bir menem olduğunu unutmasak herkes için çok iyi olacak... bir de modernitede vücut bulan tasarımcı, tanımlayıcı, şabloncu kafayı yeriyoruz. evet, hayatın ve dünyanın olasılıklarına kör ve sağır şablonlar istemiyoruz. ancak neyin dayatmacı tasarım, neyin kendini ve dünyayı değiştirme çabası olduğunun sınırları o kadar belirsiz ki... tasarımcı, dayatmacı, şabloncu olmayalım derken kendi umutsuzluğunun kişide bir tür kaderci kabulleniş ve teslimiyete evrilip kendiyle ve dünyayla hiçbir mücadelesi kalmamış bir noktaya çekilmesini görmek ne en azından çok üzücü. bir teslimiyet uğruna ya rab, ne güneşler batıyor. kavramları hayatın ve dünyanın yerçekime maruz kalıyor, ama aynı anda buharlaşıyorlar da. bence çıkış noktamız kendine ve dünyasına müdahil insanda. bunun için de eleştiriyi ve özeleştiriyi yüceltmemizde fayda var.
-
9.
0reserved , ESKi VERSiYON KALSIN AMK
-
10.
0gibtiritaktan bişey olmuş aq
-
11.
0Yeni tasarımın aq
-
12.
0reserved
-
13.
0lan yeni tasarıma yanlışlıkla geçtim eski halini getiresiye kadar beynım patladı o ne fena bişey amk
-
14.
0yeni tsarıma karşı ananı gibtim
-
15.
0rezerved
-
16.
0rezervee
-
17.
0destek veriyorum yeni tasarıma hayır
-
18.
0bundan önceki tasarımdan buna geçerkende aynı tak olmuştu alışırsın boşuna zorlama gibleyen olmuyo çünkü...
genede takipteyim silmesinler bu tasarımı -
19.
0rezerved
-
20.
0çalıntı başlık haydi git
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 05 01 2025
-
560 bine biriniz 1 tl verin de
-
kendinizi başkasına beğendirmeye çalışmak
-
market alışverişine 1200 lira verdim
-
adam sizin gibi kapitalist sisteme boyun eğmemiş
-
alkole zam gelmesi çok iyi bişeydir
-
7 aylık koreli sevgilimden az önce aldığım mesaj
-
otomobil suyla çalışan araba icat eden
-
züttte tak olmaz lan
-
su içen musluk videoları
-
feyzo kamerandayım ne demek ulan
-
30da feyzo şaklabanlığı
-
bi magnum 65 lira
-
rte yi devlet altincisi modu yapmak
-
suriyeliler gittiğine göre
-
kira gelir vergisi
-
polat yaşlanmış
-
keloğlan aramızda filminde tırtıl ile keloğlan
-
bazı şeyler çocuklukta belli oluyor
-
kadınlardan ölümüne tiksiniyorum
-
poizitif hiçbir hayalim yok
-
kalça içi tak dolu sananlar
- / 1