1. 51.
    0
    ingiliz subayı ile imam arasında nasıl bir ilişki olabilirdi? derken birkaç arap askeri hikmet çavuş'u alıp zütürmek üzere yanına gelmiş, çavuş arkadaşlarıyla vedalaşıp helallik alıp onların da yazdığı mektupları almış ailelerine göndermek için.
    ···
  2. 52.
    0
    çavuş'u bir su birikintisine zütürmüşler, bir kalıp sabun vermişler yıkanması için. orada yıkandıktan sonra temiz bir kıyafet verip ingiliz subayının karşısına çıkartmışlar. subay buna mühürlü bir zarf vermiş, yanına da yolluk ve biraz altın vermiş. başka da birşey yok...
    ···
  3. 53.
    0
    var mı lan okuyan 1-2 kişi?
    ···
  4. 54.
    +1
    yok herhalde neyse devam edeyim... bulan okur birgün
    ···
  5. 55.
    0
    ···
  6. 56.
    +1
    men avrım
    ···
  7. 57.
    0
    1 kişi olsa bile kardır...
    ···
  8. 58.
    0
    yolculuğa başlıyor, iki yıla yakın bir süre sonra kilis'e ulaşıyor. fakat kafasındaki soru içini kemiriyor iyice. zarfın içinde ne var, mektup varsa ne yazıyor. köyüne gitmeden dayanamayıp mühürü kırıyor çok dağıtmadan ve zarfı açıyor. zarfın içinden 10 sayfaya yakın ingilizce mektup çıkıyor.
    ···
  9. 59.
    0
    hepsinin sonun ingiliz komutanlarının imzaları ya da mühürleri var. isimler birbirinden farklı. hikmet çavuş'un ingilizce çevirtecek birini bulamayacağı aşikar bir şekilde o mühürü tekrar döktürüp köyüne dönüyor.
    ···
  10. 60.
    0
    (ha alıp okumuş bir katibe yollayamaz mı derseniz eyvallah ama eski insanlar bilirsiniz sözlerine sadık adamlardır) köye gider gitmez bitkin ve perişan bir halde camiye bakıyor, hacı'yı bulabilmek için.
    ···
  11. 61.
    0
    o dönemlerde camilerin hücreleri olurmuş, yani ibadet saati dışında caminin hocası o hücrede otururmuş gelenlerin sorularına, sorunlarına cevap verirmiş. neyse hoca hikmeti karşılamış, sormuş ne yapıp ne ettiğini. hikmet cebinden mektubu çıkartmış ve
    hocaya sunmuş.
    ···
  12. 62.
    0
    hoca almış ve hiçbir şey söylemeden arkasını dönüp gitmiş. hikmet çavuş peşinden koşmuş hocaya sormuş, yahu kimdir bu subay, seni nereden tanır, sen onu nereden tanırsın demiş. hoca "sen bilmediğin işlere çok karışma hadi git evine ananı babanı gör" demiş. hikmet çavuş'ta memleketine dönmenin vermiş olduğu sevinçle zaten çok da giblememiş mektubu artık
    bir an önce evine gitmek istemiş. derken 5-6 gün sonra caminin hocası ortalıktan kaybolmuş. eleman apar topar kaçmış.
    ···
  13. 63.
    0
    sonuca geliyorum...
    ···
  14. 64.
    0
    mehmet amca sonra olayı bize şöyle açıkladı; bu mevzunun adı "koza" mevzusuymuş, yani zamanında yabancılar bizim toplumunun inançlarını, kültürünü yozlaştırmak için bir çalışma yapmış, bu çalışmanın prensibi; yabancıların içimizden insanlarla(kadın-erkek farketmez) evlenip onlardan çocuk dünyaya getirip, onları iyi düzeyde eğiterek, halka sözü geçen
    noktalara gelmesini sağlayıp yıpratıcı şeyleri empoze etmesini sağlamakmış. bugün ya da önceki dönemlerde baktığımızda bazı iş adamlarının, siyasilerin, sanatçıların, akademisyenlerin ve hatta din adamlarının bu sistemle yetiştirildiğini söylemek
    çok zor değil bence.
    ···
  15. 65.
    0
    hani bazen oturup tartışıyoruz ya din'le ilgili "şu mantık hatası, bu mantık hatası" diye aslında sorun dinden değil onu okuma yazma bile bilmeyen cahil insanlara "şu şöyledir" diye yutturan ve çoğunluk bu insanlardan oluştuğu için genel kanı sanki doğrusu öyleymiş gibi algılanmasına neden olan şark ulemalarından kaynaklanıyor ve bu adamların belli bir oyunun
    parçası olması bana doğal gibi geliyor.
    ···
  16. 66.
    0
    hatırlayın anadolu'nun çeşitli köylerinde bir dönem sünnetsiz imamlar falan
    yakalanıyordu. ya da kanuni viyana kapılarına dayandığında orta çağ avrupa'sının "istediğiniz dininizi yaymaksa zahmet etmeyin, biz din adamlarımızı yollayalım onlara öğretin, onlar da gelip bize öğretsin" demesi ve sonrasında osmanlı içine
    sızmaları gibi...
    ···
  17. 67.
    0
    koza denmesinin sebebi, ipek böceğinin yumurtası gibi, zamanı gelince yumurtayı çatlatıp istenilen bireyin topluma karışmasını sağlamak amaçlı olduğu için bu kavram seçilmiş.
    ···
  18. 68.
    0
    hikayem budur panpalarım. ister inanın, ister inanmayın ben de elçiye zeval olmaz diyerekten duyduklarımı aktardım.
    ···
  19. 69.
    0
    okuduğunuz için gözlerinize sağlık, hepinizi öper saygılarımı sunarım.
    ···
  20. 70.
    0
    ---fin---
    ···