Herkes salonda oturmuş kimse konuşmuyordu. bense neyin doğru neyin yanlış olduğunu düşünerek sabah olması umuduyla koltuğa kıvrılıp uzandım. Herkes aynı odada uyumuş sabaha kadar bişey duymadım. Pazartesi sabahı normal işime gittim. gün boyu düşünceliydim. bugün daha üçüncü gün olucakti. sametle tekrar konuşmayı düşünüyorum ama benim yapabileceğim bişey yok lafı aklıma gelince vazgeçiyorum. akşam nasıl olsa hep beraber olucaz onuda davet edelim gönlünü alalım.o varken belki bişey olmaz diye elemanlara söyledim. Beni dinleyip gelmez belki sizde ısrar edin diye. kabul etmiş akşam gelirim demiş.
Altı gibi evdeydim bikaç malzeme aldım akşama. Kimse gelmeden biraz ortalığı toparladım. Sonra birer ikişer dökülmeye başladılar eve ellerinde posetlerle. akşam dokuz oldu Samet hala yok ortalarda. kimsede oyun oynayacak kafa dağıtacak bir hal yok herkes birazdan nasıl basliycaz acaba düşüncesinde. derken kapi çaldı
Samettir diye fırlayıp açtım evet oydu. aslında gelmesine hepimiz seviniyorduk çünkü konuya vakıf olan bir o vardı.bu pekte hoşnut olmamış gibi konuşmadan geçti oturdu. sorarsan söylüyor sadece. çay doldurmaya mutfağa gittik uğurla samatede doldurdum. elimden tabağı alırken eli e lime dokundu.lan sanki buzluktan çıkmış gibi buz gibiydi. göz göze geldiğimizde o pis siritmasini sadece ben gördüm. Emindimki o adam Samet degildi