1. 1.
    +3
    doğuyoruz. büyütülüyoruz. belli bir yaşa geldikten sonra bizi büyütenler tarafından hayatımıza yön veriliyor. onların olamadıkları, yaşayamadıkları hayatları yaşamak için birbirimizle yarıştırılıyoruz. arkadaş çevremizdeki insanları hep rakip olarak görmemiz isteniyor. insanları hep rakip olarak görmemiz sağlanıyor. sabah uyanıyoruz ve neden yaptığımız hakkında hiç bir fikrimizin olmadığı saçma sapan derslere daha küçük yaşlarda çalışmaya başlıyoruz. çocukluğumuz salakça kuralları ezberleyerek geçiyor. ardından sınavlar geliyor. sınavlara sürekli olarak giriyoruz. doldurduğumuz optik formlar tanıdığımız insanlardan daha fazla oluyor. ve girdiğimiz sınavlardan hiç bir tak elde edemiyoruz...

    dinleyecek olan varsa reserved'leri alsın.
    ···
  2. 2.
    0
    @2 dinlerseniz size birşey katıp katmayacağını bilemem. yazacaklarım alıntı değildir. belki hiç birşey yazmam. anarşist de değilim kardeşim.
    ···
  3. 3.
    0
    gece yazmaya başlıyorum.
    ···
  4. 4.
    0
    up up up
    ···
  5. 5.
    0
    sınavlar hiç bir zaman bitmiyor. liseye geçiyoruz, ergenliğimiz başlıyor bu sürede. yaşantımız okullarda yitip gidiyor. resime yeteneği olan çocuklara trigonometri gibi konuları ezberlemesini istiyoruz. okullar öğrencilere hep aynı şeyleri düşünmesini öğretiyor. öğretmen her zaman haklıdır gibi mottolar yükleniyor öğrenciye. öğrenci sorgulamadan, korkarak bir yaşantı sürmeye başlıyor. yapılan hataları, ekgiblikleri hocalarının yüzüne vuramıyorlar. çünkü öğretmen her zaman haklı. küçük bir baş kaldırı durumunda öğrenciyi okuldan atarız diye korkutuyorlar... bu durum da beynini yeni yeni kullanmaya başlayan ergenler okulu gözünde aşırı derecede büyütüyor. okuldan atılması yaşantısının geri kalanında işe yaramaz bir insan olacağını düşünmesine sebep oluyor. başarı kelimesi ergenin gözünde artık toplumum kurallarına uymak oluyor. başarı kelimesinin anlamı artık sınavlardan aldığı yüksek notlar oluyor. farklı bir şekilde düşünemiyor. ailesi çocuğunun farklı uğraşlarını desteklemiyor. aile, çocuğunu, kendi Ulaşamadığı yerlere ulaştırmak istiyor. çocuk kesinlikle başarılı olmak zorunda. başka türlü yol yok.
    ···
  6. 6.
    0
    her paragraftan sonra bir up
    ···
  7. 7.
    0
    yarış hiç bir zaman sona ermiyor. herkes her zaman için herşeyin en iyisini istiyor ve en iyisini elde edene kadar aklını kaybedermişçesine çalışıp çabalıyor. en güzel kızla çıkmak, en şekil araca binmek, en lüks evde yaşamak, en iyi eğitimi almak... en iyi'leri isitiyorlar her zaman. binlerce, on binlerce, milyonlarca insan herşeyin en iyisine sahip olmak istiyor. 16 yaşında bir insanın tek amacı üniversiteye gitmek olmuş. üniversite kavramı insanların beyninde o denli içselleşmiş ki, üniversiteyi giremeyen insanlara işe yaramaz, baba parası yiyen insanlar olarak bakıyorlar. sanılıyor ki üniversite kazanılınca birey harika bir insan olacak. işte hiç bir zaman için yıkılmayacak tabulardan birisi. size verilen notları ezberleyin ve finallerden geçin... üniversiteyi liseden ayıran bir fark yok. ezber. ezber. ezber. hiç bir şey düşünmeden, sorgulamadan herşeyi ezberlemek; kabullenmek...
    ···
  8. 8.
    0
    her paragraftan sonra 2 up
    ···
  9. 9.
    0
    her paragraftan sonra 1 up.
    ···
  10. 10.
    +1
    kendimizi yarışa o denli kaptırmışız ki, etrafımızdaki hiç bir şeye önem veremez hale geldik. çünkü tek amacımız en iyisine ulaşmak. herkesi geride bırakıp o en tepedekine ulaşmak. edindiğimiz arkadaşlıklar hep bir yerlere ulaşmak için birer basamaktı. ya da bizler, arkadaş sandığımız insanlar tarafından birer basamak olarak kullanıldık. dost dediğimiz insanlar, bizleri geride bırakan ilk insanlardı. sebebi belki paraydı, belki yüksek bir mevkiydi... ama yüksek bir ihtimal dost dediğimiz insan da o en tepedekine ulaşmak için bizi geride bırakmıştı. sevdiğimiz insanlar sözde hep bizim iyiliğimizi istiyordu. bu yüzden daha küçük yaşlarda bizlere okulu kutsal bir yer olarak tanıtıyorlardı. okullar, çocuklara tek tip düşünmelerini empoze ettiren kurumlardan başka bir şey değildi. bir insana sadece okuma yazma öğretmek nedense garip geliyordu. çünkü eğer bir insana okulda sadece okuma yazma öğretilirse o öğrenci istediğini yapabilecekti. bu yüzden okullar okuma yazma öğretip üzerine bir de günün 6 saatini harcaması için salakça derslerden öğretiyorlardı küçük yaşlardaki çocuklara. kafası meşgul olan çocuk sadece derslerini düşünmek zorunda. böylece hayal kurması bir bakıma ertelenebiliyordu...
    ···
  11. 11.
    0
    Her paragraftan sonra 2 up.
    ···
  12. 12.
    0
    Her paragraftan sonra 1 up.
    ···
  13. 13.
    0
    Uykularımızdan dahi zevk alamaz hale geldik... uykularımız artık dinlendirici bir eylem olmaktan çıktı. hepimiz o kadar çok çalışıyoruz ki, uykularımızdan dahi zevk alamaz hale geldik. hiç birimiz uykularımızdan dinlenmiş bir şekilde kalkamıyoruz. uyku artık, gün içerisinde bayılmamak için yaptığımız rutin işlerden biri oldu. bizler en son uykumuzdan zevk aldığımızda 5-6 yaşlarımızdaydık. çünkü o yaşlarda gelecek korkusu yoktu hiç birimizde. yarın ki işi yetiştirme derdi, sınavdan sağlam not alma derdi yoktu. aslında bizler 5-6 yaşımızdan sonra ağır ağır öldürülmeye başlandık. içimize gelecek korkusu diye bir şey ektiler. çoğumuz bu korkunun kurbanı olup gelecekte bir yerlere varabilmek adında anı yaşamamayı tercih ettik. uykularımız... bizi dinlendirmesi gereken bu eylemden hiç zevk alamaz hale geldik... uykularımız bayılmamak için yaptığımız günlük rutinlerimiz haline geldi...
    ···
  14. 14.
    0
    Her paragraftan sonra 3 up
    ···
  15. 15.
    0
    Her paragraftan sonrA 2 up
    ···
  16. 16.
    0
    her paragraftan sonra 1 up
    ···
  17. 17.
    0
    iyi bir yerlere gelebilmek için çok fazla para ve emek harcıyoruz. peki ya hepsi ne için? üç beş kuruş para ve işe biraz daha geç gitmek, biraz daha erken çıkmak için her şey. bu üç beş şey için bütün bir gençliğimizi yok yere heba ediyoruz. derslere gereğinden fazla anlam yükleniyor toplum tarafından... bazen kişisel ihtiyaçlarımızı dahi yok sayıyoruz iyi bir yerlere gelebilmek için. kendimizi unutuyoruz bazen. içimizdeki 'gelecek korkusu' bizi o denli sarıyor ki, herşeye kafa sallayıp kabul ediyoruz. birşeylere karşı çıkmayı, kafa tutmayı dahi unutuyoruz... aslında bizi bu denli pis bireyler haline getiren bu kuralları aşabileceğimiz bir yol var. hem de içimizde. sadece doğru anda çalışan bir his. tek bir kişiye karşı sadece bir defalığına çalışan bir his... hepimizin bir şekilde tanıştığı bir his...
    ···
  18. 18.
    0
    her paragraftan sonra 3 up.
    ···
  19. 19.
    0
    her paragraftan sonra 2 up.
    ···
  20. 20.
    0
    her paragraftan sonra 1 up.
    ···