-
1.
+41
yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.
1947
2
diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.
diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.
diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.
yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...
1948
3
bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.
bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
böylesine sevilecek bu dünya
"yaşadım" diyebilmen için...
-
2.
0i
living is no joke,
you must live with great seriousness
like a squirrel for example,
i mean expecting nothing except and beyond living,
i mean living must be your whole occupation.
you must take living seriously,
i mean to such an extent that,
for example your arms are tied from your back, your back is on the wall,
or in a laboratory with your white shirt, with your huge eye glasses,
you must be able to die for people,
even for people you have never seen,
although nobody forced you to do this,
although you know that
living is the most real, most beautiful thing.
i mean you must take living so seriously that,
even when you are seventy, you must plant olive trees,
not because you think they will be left to your children,
because you don't believe in death although you are afraid of it
because, i mean, life weighs heavier.
ii
suppose we're very sick, in need of surgery,
i mean, there is the possibility that
we will never get up from the white table.
although it is impossible not to feel the grief of passing away somewhat too soon
we will still laugh at the funny joke being told,
we will look out of the window to see if it's raining,
or we will wait impatiently
for the latest news from agencies.
suppose, for something worth fighting for,
suppose we are on the battlefield.
over there, in the first attack, on the first day
we may fall on the ground on our face.
we will know this with a somewhat strange grudge,
but we will still wonder like crazy
the result of the war that will possibly last for years.
suppose we are in the jail,
age is close to fifty,
supose there are still eighteen years until the iron door will open.
still, we will live with the outer world,
with the people, animals, fights and winds
i mean, with the outer world beyond the walls.
i mean, however and wherever we are
we must live as if there is no death...
iii
this earth will cool down,
a star among all the stars,
one of the tiniest,
i mean a grain of glitter in the blue velvet,
i mean this huge world of ours.
this earth will cool down one day,
not even like a pile of ice
or like a dead cloud,
it will roll like an empty walnut
in the pure endless darkness.
you must feel the pain of this now,
you must feel the grief right now.
you must love this world so much
to be able to say 'i lived'... -
3.
0kaç buradan, çabuk ol!
aha geliyorlar, çok fena giberler. kaç lan! -
4.
0la vita non è uno scherzo.
prendila sul serio
come fa lo scoiattolo, ad esempio,
senza aspettarti nulla
dal di fuori o nell'al di là.
non avrai altro da fare che vivere.
la vita non é uno scherzo.
prendila sul serio
ma sul serio a tal punto
che messo contro un muro, ad esempio, le mani legate,
o dentro un laboratorio
col camice bianco e grandi occhiali,
tu muoia affinché vivano gli uomini
gli uomini di cui non conoscerai la faccia,
e morrai sapendo
che nulla é più bello, più vero della vita.
prendila sul serio
ma sul serio a tal punto
che a settant'anni, ad esempio, pianterai degli ulivi
non perché restino ai tuoi figli
ma perché non crederai alla morte
pur temendola,
e la vita peserà di più sulla bilancia. -
5.
0住在不帶玩笑,
嚴重的將有一個大
像松鼠,例如,
也就是說,住外面以後,不期待任何東西,
所有的工作,將生活的權力。
嚴重的是,你的生活,
這樣的程度,從而使
例如,在後面的武器,背牆,
或大眼鏡,
白色實驗室 gömleğinle
誰的人可能成為,
還有的人誰從未謀面,
還有我,沒有人zorlamamışken,
真實的東西和最美麗的
生活即使你知道。
所以,讓你得到認真的生活,
即使七十,例如,將植物橄欖油,
它是一些兒童,不
不怕死的“t相信死亡,但
超過生活也是如此。 -
6.
0uppppppppppppp
-
7.
0reserved.
-
8.
0reserved,
-
9.
0çok güzel tabi ama bunun için önce yaşama sevgisinin olması gerekiyo
-
10.
0
-
11.
0YAŞAMAYA DAiR
-
12.
0"yaşadım" diyebilmen için yaşayacaksın en azından..
-
13.
0Fazıl sayın bestesi ve genco erkan in seslendirmesi ile daha bi sevilmesi gereken eser
-
14.
-1bir adamın intiharı aklıma nazım hikmetin bu şiirini getirdi.
yeni yeşillenmeye başlamış bir filiz gibi bu şiir, çok güzel. -
15.
0görmediğin insanlar için ölebilceksin kimse zorlamamışken .
-
16.
+1Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.
Diyelim ki, dövüşülmeye deşer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.
Diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
Yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.
Yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak... -
17.
+1tayyib yaşama sevincimizi sömürdü amk
-
18.
0ölmekten korktuğun halde, ölüme inanmadığın için.