yaşadıklarımı anlatıyorum beyler

ilk ben kalkmıştım saate bakmak için kafamı kaldırdım , bir çınlama oldu ve buna pencereden gelen parlak ışığında gözümü gibmesi eklendi.. vampir gibi güneş ışığı bile gibiyordu ebemi.. altımı giydim ve tuvalete gittim elimi yüzümü yıkayıp , semihlerin odasına gittim. saat bu arada daha sabın 8.40 ı falandı. kahvaltının başlamasına bile 20 dakika vardı neden bu kadar erken uyandığımı bilmiyorum muhtemelen susuzluktandı çünkü 1litre ye yakın su içtim yanmıştım gece( o kızlarla alev almadığıma şükür).

beyler yarın devam edecem devam edemeyecek kadar yoruldum hepinize iyi sabahlar .. takip edenlere ve bütün gece yorumlarını esirgemeyenlere teşekkürler... bu arada şu zamana kadar 16000 kelimeden fazla kelime yazmışım bugün 4.gün günde neredeyse 4.000 kelime yazarak geçiriyoruz ve sizlerde bunları okuyorsunuz umarım bazı arkadaşlar keyif alıyordur bazıları yararlanıyordur ama eminim bazı binlerde kendini derse verdiler bende gidecem diye * özel mesaj olarak da çok soru soruyorsunuz teşekkür ederim ilginize tekrar hepinize cevap veriyorum gördükçe merak etmeyin.. iyi sabahlar tekrar

evet beyler yavaştan kaldığımız yerden devam edelim...

Uyandıktan sonra soluğu semihlerin oda da aldıysam da sabahın köründe odaya girmek istemedim ve kapıda vazgeçtim. keza benim nasıl uyandığım belli , onlar kim bilir nasıldır diye düşündüm. Kahvaltı için aşağıya inmeye ve beklemeye karar verdim uyanmalarını. Kahve mi içerken aşağıda ki holde oturduğum koltuğun karşısına 2 kız oturuyor. Ben bu arada dün geceyi parça parça hatırlayıp puzzle ı birleştirmeye çalışıyorum. O işte çok kötü bir his beyler ne yaptığınızı bilmemek , ne oldu amk dün gece modundayım.

bu 2 kız çantalarıyla muhtemelen yukarıya çıkıyorlar anladığım kadarıyla(tahmin ettiğim kadarıyla) bunlar yeni gelmişler otele ve yerleşiyorlar. aradan 5 dakika geçiyor dün geceyi düşünmeyi bırakıyorum artık çünkü bir yararı olmuyor sadece baş ağrımı arttırıyor dikkatimi yerde ki saat çekiyor. Kızlardan bir tanesinin düşürdüğünü düşünüyorum. Alıyorum saati resepsiyona mı bıraksam yoksa zütürüp kendim mi versem diye düşünüyorum. Derken aşağıya burcu iniyor ve bana günaydın diyor.

kahveyi nereden bulduğumu sorduktan sonra bende ona kimlerin kalktığını soruyorum ve sadece kendisinin uyandığını cevaplıyor..Bu arada saati cebime koyuyorum. Neden o an öyle bir şey yaptığımı şuan bile kestiremiyorum ama içimde içten içe binlik var kızlara kendim veririm saati modunda(verme imkanım olmazsa bırakırım resepsiyona diyorum içimden). aradan belli bir süre daha geçiyor saatte baktığımda kahvaltının başladığı ve hatta 15 dakika geçtiğini farkediyorum ve bu sırada burcunun kahveside bitmiş oluyor. burcuya dün ne gibiş dönmüş tarzı konuşmuyorum tabii hatta bildiğimi belirten hiç bir reaksiyonda bile bulunmuyorum.

burcu yukardakilerin çok derin bir uykuda olduğunu onları beklersek aç kalacağımızı söylüyor. Alkol sonrası hep acıkan ben gerçi her zaman yiyebilme potansiyeline sahip ben bu öneriyi geri çevirmiyorum. sabahleyin kar atıştırması durmuş. inanılmaz bir dağ manzarasına karşı bir kahvaltı yapıyoruz burcuyla ama muazzam bir de hizmet var. ben omlet söylüyorum peynirli , burcu krep yemeye karar veriyor. burcuyla kahvaltı boyunca genelde hollandayla ilgili muhabbetler ediyoruz. Işte o bana sevdiğim mekanları soruyor ben ona keşfettiğim yerleri anlatıyorum ben ona hollandalıların en sinir bozucu özelliği ne diye soruyorum keyifli bir sohbet alıp yürüyor orada.

kahvaltının sonlarına doğru eva lisa ve semih iniyorlar aşağıya. içimden sanırım temiz hava herkesi erken kalkmaya zorluyor diyorum. semihle bunlar koridorda karşılaşmışlar. neyse bunlar yemeklerini yerken ben artık bir kahve daha içmeye koyuluyorum. lisa bir ara laf arası ne zaman kalktığımı soruyor. sadece erken diyerek geçiştiriyorum. aradan bir süre geçtikten sonra laf arası tekrar burcuyla ne zaman aşağı indiğimi soruyor ve bu sefer sadece ona bakmakla yetiniyorum cevap vermiyorum.

herkes kahvaltısını bitiriyor , kahvaltı faslıda kapanıyor gel gelelim hilmi ve nilah uyanmıyorlar. burcu ve semih yukarıya onları uyandırmaya çıkıyor bizde kızlarla kendi odamıza çıkıyoruz keza 2 saat içinde yukarıya kayak merkezine çıkmamız gerekiyor.oda da ben 10-15 dakikada hazır duruma geliyorum zaten 1 gün önceden ne giyeceğimi neleri yanıma alacağımı düşünmüştüm önceden. Lisa tuvaletten çıkmak bilmiyor artık kabız mı isal mi yoksa sadece makyaj mı yapıyor bilmiyorum çünkü tuvalette gerçekten bir ömür kalmıştı o gün. gerçi ben hayra yolup belki yeni yıl ciksi yaparız etek traşı oluyordur falan diye düşünmedim değil. bu arada evayla muhabbet ediyoruz , tam olarak ne konuştuğumuzu hatırlamıyorum ve hatırlamadığıma göre önemsiz havadan sudan şeyler ama sonra olay dün geceye geliyor. tabii bende kulakları açıyorum bana oyun bozan olduğumu söylüyor. bunu nereden çıkardığımı soruyorum. Dün gece oyun oynarken yatağında sızdığımı söylüyor ve gülüyor bir yandan. oyuna bensiz devam edip etmediklerini soruyorum (ki oyundan bile haberim yok amacım hayvanı ürkütmemek hatırlamadığımı anlamaması)

Herkesin hazırlığı bittikten sonra aşağıda buluşuyoruz.ben kızlara ne ara vereceğimi bilemediğim için resepsiyona bırakıyorum saati çünkü artık kayak merkezine gidiyoruz bir daha görme imkanım çok az kızları. resepsiyondan check out larımızı yaptırıyoruz eşyalarımızı araçlara yüklüyoruz.bu arada araçlarımızı otoparkta bırakacağımızı ertesi gün sabah 10 gibi alacağımızı söylüyoruz resepsiyonist sorun olmayacağını söylüyor. Hep beraber istasyona gidiyoruz. tabii muhtemelen siz içinizden arabayla neden gitmediğimizi merak ediyorsunuzdur. açıkçası bizde ikileme düşmüştük ama hemen hemen herkes daha rahat bir yolculuk yapmamız için teleferiği kullanmamızı önerdi. ben zaten teleferik taraftarıydım.

teleferik sırasında oynadığımız oyunda belli oldu. lisa sürekli kazanıyormuş o yüzden en az aramızda lisa soyunmuş zaten aramızda en az sarhoş olanda oydu onun kazanmasına şaşmamalı.Bir de bu her taku hatırlıyordu ben hatırlamıyorum diye oda sinirimi bozdu teleferikte. bizim bir shot oyunu vardı enerji içeceği vs bitince kızlar demişler ki bu shot böyle gitmez oyun oynayalım. kaybeden ve ya kaybedenler üstünden bir parça çıkarsın. bende amk tam yerine sızmışım amk.bir de hikayeyi hatırlamıyorum hani belki 10 dakika daha dirensem 3lü olacak mekanda öyle kıvılcım saçıyoruz yani ama uyuyakalmışız işte. #direnbdsm

teleferikle baya bir yol aldık. bir de bende yükseklik korkusu var. dün kü içkiden dolayı ve temiz havadan dolayı zaten kendimi kötü hissediyorum amk. aşağıya bakıyor millet manzaraya ben bayılacak gibi oluyorum. bir ara gerçekten bayılıyorum dedim amk ve lisaya arkadan sarıldım ama sarılma amacım öyle pek romantik değildi. lisaya biraz son zamanlarda kötü davrandığım için istem dışı kendi iç dünyam da ki manyaklıklardan dolayı muhtemelen lisa bunu biraz romantiklik göstergesi aldı. ee kız haklı o manzarayla falan bunu bu şekilde algılaması. sonra işte güldü falan ellerimi kavradı oda bimlemle. uzun bir aradan sonra karaya ayak bastık ama ne basmak meğer biz aşağıda baharı yaşıyormuşuz beyler. yukarıda bir kar bir rüzgar , ağzımıza sıçtı. kartalkaya ya da uludağda ki gibi ben bekliyorum sucuk ekmek yapan bir yer olsun alışmışız amk. allahtan sıcak şarap yapan hippi tarzı tipler vardı da imdadıma onlar yetişti. Tadını hiç sevmememe rağmen gittim sıcak şarap aldım 2 tane. 1 tanesini de lisaya verdim bu yine gülümsedi , bende içimden amk istemdışı romantik olmaya başladım diyorum. halbuki amacım harbiden romantizm değil o soğukta.

kafam güzelken beynimi uyuşturan 2 şarkı atacam , sarhoşken o kadar güzel gidiyor ki inanamazsınız beyler.. bir de x ya da ot kafasında da mükemmel gidiyormuş bana da otçu bir arkadaş alıştırmıştı bu şarkıları dinleyin bir bende ara vereyim..

http://www.youtube.com/watch?v=4BA2POUhCOM (bu şarkı clublarda çalıyordu avrupada.)

http://www.youtube.com/watch?v=7AxI4rxCf2E (bu antalya gecelerinden)

Kayak merkezine gelmiştik. Eşyalarımız arabadaydı ve daha öğle vakitleriydi. hemen hemen 22 saat orada geçirecektik ve uyumayacaktık yılbaşı gecesiydi o gece ne de olsa. aramızda ufak bir kayak kiralasak mı tartışması başlasada fazla uzun sürmedi çünkü kimse daha önce tecrübe etmemişti ve 4-5 saatte çok çok parlak şeyler beklemiyordu kendisinden + semih ve ben araba kullanacağımızdan zaten hiç uyumayacaktık bir de kendi kendimizi yormanın alemi yoktu.. Kayak merkezinde bulunan otele girdik bilet almıştık daha önceden online olarak yılbaşı gecesi için. otelin bir balkonu vardı uçuruma bakan ama eşsiz bir manzaraya sahip en çok orada zaman geçirmeyi sevmiştim.

akşam yemeğine kadar pek bir şey olmamıştı sıradan bildiğiniz diyaloglar zaman öldürmeye çalışmalar falan. Akşam yemeğinden 1 saat önce kadar geniş lobi de kanepe servisleri ve şampanya servisleri başlamıştı.. akşam yemeğine kadar bendeniz kanepeleri öldürdüm ve üzerine şampanya içtim.. o zamana kadar şampanyayı pek sevmiyordum amma velakin orada tadı hafiften olumlu gelmeye başlamıştı. bugün ise şampanyayı seven bir yapım var damak zamanla gelişebiliyor siz siz olun ön yargıyla yaklaşmayın bu tarz şeylere.

Akşam yılbaşı yemeği için çok şıktık , bizi görmeniz lazımdı.. hepimiz bildiğin süper giyinmiştik. zaten bilet almadan önce nasıl giyinmeniz gerektiği yazıyordu. hatta restouranta kravatsız ve papyonsuz alınmıyordu.. banada garip gelmişti ama zütüm çok kalkmıştı çünkü kendimi elit , sosyeteden hissediyordum resmen. Şampanya yı tutuşum bile değişmişti. mahallede ki abiler görse ıslak odunla döverler öyle bozmuştum kendimi.

Menü baya bir garip ve karmaşıktı ama çok zengin bir menüydü. masamız hınca hınç doluydu. Ahtapottan tutunda antrikota kadar ara sıcak meze tarzı saçma sapan otumsu şeylerden tutunda yengeç bacağına kadar her şey vardı.
yaş ortalamasını çok düşürmüştük çünkü genelde yaş ortalaması 35-45 yaş arası bende para tak diye bağıran kişilerle doluydu.Şeytan diyordu ki şuradan ayarla bir tane 37 yaşında ultrazengin bir kadın tamam işte kurtuldu olum hayatın. Yanımda çıtır bir kız otururken bile sapkın düşüncelerime hakim olamıyordum açıkcası.7 kişi 4 kız 3 erkek olduğumuzdan kız erkek kız erkek kız erkek kız şeklinde oturmuştuk masamıza. Masada kocaman şamdanlar yanıyordu. Yemek yerken bir yandanda bazen hafif bir keman çalıyor bazende piyano eşlik ediyordu yemeğe.

bunlara yazarken bile şuan nerden nereye dediğim oluyor çünkü acıktım 3 tane yumurta kırsam mı diye düşünmüyor değilim şuan dolapta bi tak yok çünkü şuan *

Akşam yemeği faslıda geçtikten sonra garsona istediğiniz tatlıyı falan söyleyebiliyordunuz isterseniz daha yemek isteyebiliyorsunuz isterseniz içki isteyebiliyorsunuz size kalmış bu arada bir tane kadın çıktı inanılmaz bir ses var kadında fransızca şarkılar okumaya başladı falan. benim pek tatlıyla aram yoktur ben bir krem karamel söyledim burcu ben yemiycem dedi bende burcuya profiterol de söyle senden tadarım ben yemediğin kalır dedim. bak bak bak türk mantığına bak kaçırıyorlar sanki amk * tatlıyla arası olmayan ben hem krem karameli hemde profiterolü bitirdim beyler.

saatime baktım saat 11 di beyler içimden dedim ah ulan türkiye şuan yeni yıla girdi , millet kutluyor amk. Neyse uzatmıycam işte biliyonuz ne olduğunu bu dünyanın her yerinde aynı 4,3,2,1 sonra sevgilini öpüyorsun neden ne biliyim neden amk. otelin dışında koca bir ateş falan vardı millet orada eğleniyordu. aldık şampanyaları gittik ateşin oraya , şık giyincez diye zütümüz donuyor ama. oysa giyseydim bir kazak bir kaban abiler moduna girseydim öyle mi olurdu.

şampanyalar falan içtik bu arada çevrede hiç bir şey yok bir kaç havai fişek böyle küçüklerinden ama fiyuv fiyuv diye otel attı işte.. zaten 15-20 dakika ateş başında takılabildik sonra tekrar otele. otelin içinde 2-3 ayrı konsept parti yapıldığını öğrendik.

1.si maskeli balo tarzında girişte maske dağıtılıyor ama genelde bekarlar tercih ediyor.
2.si hareketli parçalardan oluşan cluba benzer bir tarz
3.sü de slow tarzı ellerde şaraplar falan sarılıp dans etmelik.. biz 2 ye de 3 e de girdik o gece.

Yine herşeyden orta ya karışık içtik ama o kadar fazla içmedim hem araba kullancağım için hemde o gece skor yapmak istiyorum

bu arada burcu ve nilay bir ara beraber tuvalete gittiler bilirsiniz kızları. türkçe anlayan 3 erkek kaldık ve ben direk kısaca mevzu ya girdim beyler fazla vakit yok skor yaptınız mı. ikisi de skor yapmıştı beyler. bu gece yapacak mısınız? 2 si de yapmak istiyorlar tabii ki bugün yılbaşı diyorlardı ama dertler ortaktı. bu otelde tüm herşeyden yararlanabiliyorduk ama otelde konaklamamız yoktu. çok detaylı konuşmadık bir türlü..

sabah 3 e geliyordu biz hala dans etmeye çalışıyorduk hollandalılarda ve nilayda tık yoktu ama ben çok yorulmuştum. adım gibi eminim semih ve hilmi de beddua ediyorlardı.eva zaten yavaştan kafa olmaya başlamıştı , lisada yine tık yoktu.

ben bir ara lisayı dışarı çektim. bunu gören semih ve hilmi de cesaret bulacaklar ki kızlarla yalnız kalmak için dışarı çıkmışlar eva da gib gibi kalmış orada tek başına. lisa ya bugün yılbaşı yalnız kalamayacak mıyız dedim? oda niyetimi anlamış olacak ki cevap bile vermedi öptü beni kolumdan tuttu içeri doğru sürükledi. kalabalığı yararak yine dans pistine döndük.

@275 erken kaçacam kaçarım az sonra zaten bugün biraz kendim çaldım kendim söyledim yorum falan olmayınca insan motivasyonunu kaybediyormuş çok zamanda az yazabildim...

bu kollarını doladı boynuma öpmeye başladı beni aşağı iniyor yukarı çıkıyor çevremde dans ediyordu. sarhoş eva da geldi oda arkamda dans ediyor bunlar beni tosta aldılar beyler. hafiften hoşumada gitmeye başlamıştı , çünkü bir gece önce son hatırladığım şey bu şekilde dans ediyor oluşumuzdu.. bu sefer biraz daha asabiydim ama içki az içtiğimden sağlıklı düşünebiliyordum. eva arada sırada abartıyordu olayı arkadan sarılmalar falan bildiğin evayı da arkamda hissediyordum arada. bu arada dans pisti zifiri karanlık arada sis falan veriliyor ve baya kalabalık içersi ama kalabalık sürekli dağılıyordu muhtemelen alan yukarı çıkıyordu odasına..

beyler refleksen dans ederken eva arkama geldi ve hissediyorum sürtünerek dans ediyor. elimi arkaya zütürüp kıçından kendime doğru bastırdım. hiç bir itiraz olmaksızın oda eliyle belime dolandı. yalnız ben bir andan lisayla öpüşüyorum takılıyoruz öyle.

felaket arzulamaya başlamıştım evayı bir de yarı çıplak falanda görünce , dantel iç çamaşırlı. aklıma geliyordu arada sırada apansız. daha fazla uzatmadan sadede geliyorum. o gece o şekilde öpüşüldü falan sabah 4 e doğru kanepeye çöktük resmen lobide ki. biliyorum herkes benden skor yapmamı bekliyor bu yazıları da okurken ama olmayınca olmuyor napıyım amk. bu arada semihle hilmilerde 15-20 dakkalık bizim oturuşumuzdan sonra geldiler. biz geri dönmek istediğimizi , teleferiklerin çalışıp çalışmadığını sorduk. resepsiyondan da teleferiklerin durduğunu çok rüzgar ve kar yağışı olduğunu söyledi. bilmiyorum zaten gece çalışır mı çalışmaz mı o meret.

ben kanepede oturduğum yerde bi 40 dakika falan kestirdim. eva benden uzun uyudu. lisada neredeyse hiç uyumadı. sabahın ilk ışıklarında teleferikle geri döndük , konakladığımız yere. hava çok soğuk olduğundan herkes arabaları çalıştırdı kaloriferi açtı falan oturuyor. Lisa arabada uyudu , eva da arabada uyudu. semihlerin arabası ne durumda bilmiyorum ama onlarda içerdeler. yola çıkıcaz ama benden uyku akıyor en azından termos a kahve doldurtayım öyle çıkalım diyorum. resepsiyonistten rica etmeye gidiyorum. neyse gittim tabii beyfendi dedi. kahveyi doldurması için bir komiye verdi benim termosu beklerkende konuşuyoruz. siz saati veren beyfendisiniz değil mi dedi evet dedim.. kızlar aldılar saati sizinle görüşmek istiyorlardı oda numaranızı istediler işte vermedim yasak olduğundan zaten veremezdim çıkmıştınız ama sabah 10 da buraya gelecekler dedim demiş. ben ne oldu ki falan dedim. işte saat annesininmiş annesi vefat mı ne etmiş manevi değeri yüksekmiş saatin falan , teşekkür etmek istemişler yüzyüze.. saate baktım daha sabah 7 ye geliyordu saat.

ben kağıt kalem istedim.. ismimi soyismimi yazdım telefon numaramı mailimi yazdım sonra da saati buldum ve saati geri aldığınız için çok memnun oldum. umarım tatiliniz iyi geçiyordur ve saat için endişelenmemişsinizdir yazdım.. notu kıvırdım ve resepsiyoniste kıza vermesini söyledim kahve mi de alıp arabaya gittim.

semihle yarışacak halimiz kalmamıştı. ikimizde kaza yapmayalım başka bir şey istemiyorduk çünkü felaket bir uykusuzluk yorgunluk söz konusuydu. zaten geri dönüşte daha sık mola vere vere yola devam ettik. kızlar yolun ortasında uyandılar kahvaltı etmek istediler , bir kez de onlar için durduk.

araba kullanmayı çok seven bana bile bir eziyet gibi gelmişti o dönüş yolu.eve döndüğümüz gibi ben arabayı tekrar hilmiye vermiştim teslim etmesi için. döner dönmez lisanın evine bavulları çıkardıktan sonra kendi daireme bile geçmeden lisanın evinde uyuya kalmıştım oda zaten yanıma yatmış bir 30 dakika sonra.