Cafeye girdik. Hoşgeldiniz hoşbulduk faslından sonra 2 kişilik güzel bi yer rica ettim. Sağolsun bize güzel bi yer ayarladı. Soğuk bişeyler söyledik onları içerken.
+Bugün doğum günün, biliyorum, daha güzel bi süpriz hazırlamak isterdim ama şimdilik elimden bu geldi. Doğum günün kutlu olsun. deyip kolyeyi çıkardım.
Görünce şaşkınlığını gizleyemedi, çok mutlu olmuştu, çok beğenmişti, eline aldı ve incelerken
-bu.bu.bu çok güzel. Çok teşekkür ederim. Bundan sonra her doğum günümüzün birlikte olması dileğiyle dedi.
Benim için en güzel dilekti o. Dünyadaki en güzel dilek. Herşeye değişirdim sadece bu sözü duymayı bile.
-takar mısın benim için ?
+ta.ta.tabi.
Elime aldım ama takmak ne mümkün. Ellerim boynuna yakın olucaktı, saçlarının kokusunj ilk defa bu kadar yakından doldurucaktım ciğerlerime. Ya akciğerlerim oksijene küsüp yaşam için onun kokusuna ihtiyaç duysaydı. O zaman napardım ?
Beceremedim. Ellerimin titremesinden dolayı takamamıştım. Güldü.
-tamam tamam ben takarım. Beni bu kadar sevdiğini bilmiyodum. Ön yargım vardı biraz ama şuan hepsi uçup gitti diyip tekrar gülümsedi.
Öyle bi kızardım ki zütümden alevler çıkarıp uzaya kadar gitmekten korktum. Ateş gibi olmuştum. Beni öyle gördükçe gülümsüyodu oda. Gülme be kadın, gülme. Bu kadar güzel yapma bu eylemi, bu kadar güzel anlamlar yüklettirme bana.

Ulan medcezir izleyen kızlar gibiyim şu an amk. Bir elimde süt diğerinde püskevit hikayeyi yazmanı bekliyorum

Bu salak birazdan mervenin arkadasi elifede cakmaya caliscak seyredin aq hshdhahdh

Ben ufakken çok salaktım aslında. Herkes gibi. Bi kız vardı ilkokulda, ta 2. Sınıftan beride onu severdim. Dedim ya salaktım işte. Gözlüklü şişman çirkin bi çocuğu kim severdi ki. gizli gizli sevdim onu. bigün cesaret edip söyledim. Yan yana oturuyoduk hep, çok yakındık. Ondan cesaret almıştım sanırım ama tahmin ettiğiniz gibi, ne yakışıklıydım nede güçlü ve söz geçirebilen birisi.. tabiki cevabı olumsuz oldu. Karamsarlık üzüntü dönemi bilirsiniz ergenlik tripleri. Sbs'ninde ilk kurbanlarındanız. Zaten çokta parlak olmayan notlara sahiptim. Son 2 hafta biraz zorlayıp idare edecek bi puan aldım.

Kanka kusra bakma ama senin ben kafana sokayım kanka senin amk insan kendi mutluligunu istemez mi amk mazojist misin kank sen

Döndüğü gibi elinin tersiyle bir yapıştırdı ki, 369 derece etrafımda döndüm, dengemi kaybettim. "Ben sana git demedim mi ?" Diyerek vurmaya devam etti. Efendim dinleyin lütfen yanlış anladınız demeye çalışıyordum fakat gözlerinden ate çıkıyodu adeta. Ne el eleydik ne sarılıyoduk ne öpüşüyoduk. Demek ki öyle görse oracıkta öldürücekti. Derken merve araya girdi.
M:dur baba napıyosun niye vuruyosun diyip tuttu. Ağlıyodu. Onu öyle çaresiz görünce iyice kahroldum. "Git burak " dedi. Yavaş yavaş yürümeye başladım. Krakerse hala elimdeydi. Düşünüyodum napardım ben, ona zarar verseydi, ona bağırıp çağırsaydı, kızsaydı. Düşünmek bile istemiyodum ama vursaydı ? Bu düşünceler arasında göz yaşlarımı tutamadım. insanlar bana bakıyodu ama hiç birş umrumda değildi o an tek düşündüğüm sevgilimdi. Otobüs geldi binip eve gittim. Ağlıyodum.
-anne napıcam ben. Babası gördü napıcaz okuldan alır, lütfen bişeyler yap deyip hüngür hüngür ağlıyodum.
+sakin ol. Ağlama tamam. Siz okuldan kaçarsanız böyke olur işte.
-ya anne ben ne diyorum sen ne diyosun.
+tamam tamam saçmalama okuldan falan almaz. Gerekirse ben konuşurum yanlış anladığını söylerim.
Dedi. içim rahatlamıştı biraz. Sarılıp öptüm bol bol. Annem benim.

Kapı kilitliydi açamayacaklarını anlayınca tekrar yukarı çıktılar. Rahat bi nefes aldık ve üstümüzü giyindik güzelce. istek mistek kalmamıştı. Tek problem beni kıvrandıran kasık ağrısıydı. Sessizce kapıları açtık çıktık gittik. Heycan aksiyon dolu bi gündü. Güvenli bölgeye gelince kahkaha atmaya başladık. Ama içimde bi sıkıntı vardı. Artık sevişmelerimizde yetmez olmuştu. Evine bıraktıktan sonra sms le konuşmaya devam ettik. Durumu ona anlattım ve artık dayanamıyorum seni istiyorum. Yazdım. Oda bende dayanamıyorum artık istiyorum ama korkuyorum dedi. Bende korkuyodum. istiyodum ama bana zarar gelseydi birlikte olduktan sonra, napıcaktı ? Yada anlaşamasaydık ayrılmak isteseydik nolucaktı ? Kafamda bin bir soruyla uykuya daldım o gün. Ananemlerde gitmişti artık. Tekrar bir mart günüydü.

Ulan yorumlarınız o kadar mutlu etti ki anlatamam. Tek tek teşekkür ederim hepinize. Soru işaretleriniz olursa sorun aydınlatırım. Elimden geldiği kadar seri olmaya çalışıcam.

Salih'lerde kaldık o gün. Salih abisiyle kalıyodu burda. Geçmişi çok temiz değildi. Abisi onu buraya bu yüzden getirmişti ama onunla sohbetlere katılması şartıyla. Salih okumak istiyodu. Okuyup ailesine bakabilmek. Çok zordu omun hayatı inanın bana. Her insan dayanamaz onun yaşadıklarına. Halada görüşürüz.
Beklemek çok zordu. Sabretmek. Hele ki sevdiğini beklemek, ondan gelicek bi mesaj için sabretmek bi milyon kat daha zordu. Günler geçmiyodu. Akreple yelkovan durmuştu adeta. Öldüler mi diye kontrol ediyodum. Takvim yaprakları yırtılmamak için geçmiyordu zaman ayrıca. Acaba yırtsam çabuk geçer miydi zaman ? Bian önce gidebilir miydim bana cevap verdiği zamana. Çünkü bişeyler yapmak istiyodum. Olumsuzsa unutmaya çalışmıysak, olumluysa onunda beni, benim kadar sevebilmesi için çabalamak istiyodum. Günler geçmek bilmezken yaklaşık 1 buçuk hafta sonra, 5 mayıs 2011 günü merveden bi mesaj geldi.
-küs müyüz?
+küs olmamız için bi neden var mı ?
-seni üzdüm biliyorum. Bana küsmüşsümdür diye düşündüm. Özür dilerim.
+özür dileme. Özür dileme benden. Tek isteğim özür dilencek konuma bile düşmeyelim.
-bilmiyorum burak. ilk defa böyle bi teklif alıyorum ne yapıcağımı bilmiyodum düşünmek istedim sadece.
+sen düşünürken ben neler çektim biliyo musun? Kafayı yememek için kendimle savaş verişlerim, kaybetmekten korkup milyonlarca kez mesaj atmak için elim telefona gidip, ya sıkıp bunaltırsam diye vazgeçişlerim. Sen beklemek ne kadar zor biliyo musun?
-haklısın. Ben sana bişey sorucaktım.
Bişey sorucaktım derken ? Ne sorucaktı ne dicekti. O an heycanla karışık korkudan kalbim zütümde atıyordu adeta. Lan ne sorucaktı ki. Yicek tırnakta kalmamıştı. Napıcaktım derken telefonun titremesiyle kendime geldim.
-orda mısın?
Tabi ya salak kafam. Mesaj atmamıştım. Heycandan mesaj atmayı unutmuştum adeta halbuki milyonlarca kez cevaplamıştım aklımda. Tüm soruları sor istersen. En büyük sınavım sensin benim demiştim halbuki. Dememişim.
+özür dilerim hoca burdaydı mesaj atamamıştım. Tabi sor.
...

Ailem haftasonu köye gidiceklerini söyledi. Hemen haber verdim. O gün herşey biticekti artık. Benim olucaktı tamamen. Sabırsızlıkla bekliyoduk. Heycanlıydık. Korkuyodu..
O gün gelmişti. Annemler köye gitmişti. Yani ben öyle sanıyodum. içeri geçtik sevişmeye başladık. Annemlerin yatağına yattık. Çırılçıplaktık. Titriyodu minik bedeni korkudan. Seni istiyorum dedi bana gözleri yaşlı bi şekilde. ilk defa olcağı için deliği bulurken biraz zorlandım tabi. Ama sonunda bulmuştum. içine girmek üzereydim. Artık iyice ağlıyodu. Baş kısmı girdiği anda durdum. Sıcak ve ıslaktı. Çok yakındık birbirimizin olmaya.

Ve bir tokat geldi

bu işin sonu klagib ciks hikayesine dönmesinde

Şahin abileri gitmesi üzerine yeni 12 ler istedikleri gibi at koşturuyodu. O gün canım aşırı sıkkındı. Kafam bulanıktı. Sesler boğuk geliyorsu görüntğ karıncalı ve dönüyodu. O gün şahin abi ziyarete gelmiş hocalarını. Beni gördü geldi yanıma.
+oo hoşgeldin abi nasılsın
-hoşbuldum yiğenim sağol iyiyimde sen değilsin çabuk anlat.
+yok önemli bişey abi ya kendim hallederim.
-anlt skerim şimdi belanı.
+abi yeni 12ler istedikleri gibi at koşturuyo. Geçen birş gelip tehdit etti beni. Merveden ayrılcakmışım. Karşı çıktım görürsün dedileri ertesi tenefüs 5 kişi tuvalette sıkıştırdılar. Alay ettiler adeta ona canım sıkkın.
-kim onlar dedi
+xxx olması lazım dedim.
-Tamam yeğenim sevdiğinle hayatına bakmaya devam et bi problem olursa anında mesaj çak dedi ve gitti.
2 yada 3 tenefüs sonra beni tehdit elema geldi ne var len ne geldin yine. Diye çıkıştım. Halbuki dayak yiceğim kesindi. Bürokratım ben kavgadan anlamam ama sinirlerim zıplamıştı.
-Özür dilerim kardeşim yengeyle mutluluklar deyip gitti.
Şahin abiye hemen teşekkür mesajını çaktım. Adamın dibiydi dibi.

Sonu hic iyi yere gitmiyor hadi hayırlısı

yarra yedin demi

10 salise içerisinde gözümün önünden tüm olasılıklar geçti. Geri çekildim yanına uzanıp alnına bi öpücük kondurdum ve daha zamanı var diyip yanına uzandım. Bedenlerimiz çıplak ruhlarımız aşkla örtülmüştü. Aradan 1 2 dk geçmemişti ki dışarda bi araba sesi duydum. Bizim arabanın sesiydi. Camdan baktım. Evet bizim arabaydı. Apar topar iç çamaşırlarını giydirip kıyafetleri alıp evin üstğne çıkmasını ayakkabılarını giymeden ses çıkarmadan beklemesini söyledim. Sucuk gibi terlemiştim. Annemler geldi. Kapıyı açtım. Ben soluk soluğayım ve terden ölücem. Annem bu halin ne diye sorduğunda bi an ne diceğimi şaşırdım ve,
-anne hani ben ergenim ya. Bazı özel şeylere ihtiyavım oluyo. Ev boşken işimi hallediyodum dedim. Evet aynen böyle söylemiştim. Spor yapmadığımdan spor aklıma gelmemişti.
+salak diyip gülüp geçti. Ama aksiyon daha bitmemişti. Dışarı çıkamamıştık henüz.

Ufak bi not geçeyim. 2 katlı müstakil bi evde yaşıyoruz. Üst katta biz alt katta babannemler yaşıyodu. Babannemler genelde köyde oluydu. Bu yüzden alt kat genelde boştu. Bu partta komik bi olay geçicek başımdan neyse devam ediyorum

Mesajda yazanlar:
+burak bilmiyorum. Açıkcası ilk defa böyle bi teklif alıyorum ve ne yapıcağımı ne diceğimi hiç bilmiyorum. Biraz zamana ihtiyacım var düşünmem gerek. Yazıyodu mesajda.
Başımdan aşşağı kaynar sular dökülmüştü. Bi gelen numaraya bakıyodum, bi mesajı tekrar okuyodum. Gözlerimi ovuşturup tekrar kontrol ediyodum. Salih fark etmiş halimi, yanıma geldi.
-hayırdır kardeşim yüzün düştü bi anda. Çok mutluydun bi anda yüzün düştü.
+merveyle mesajlaşıyoduk kardeşim. Al oku.
...
-ne var bunda üzülcek kardeşim. Düşünmek istemiş sadece.
+abi o kadar zaman geçti ne düşünmesi hala ya.
-gibtir et bugün bizdeyiz. Dertleşiriz biraz.
Son dersti zaten. Yapmadığı şebeklik kalmadı kendime gelmem için. Okul çıkışı durağa gittik.
+yarın çiçeği çikolatayı alıp ayçadan istiyoruz merveyi.
Öyle bi güldük ki bu adamınsevmem için bir neden daha dedim. Kardeşimdi benim. Özkardeşim.

Denize karşı oturup geleceğimiz hakkında konuşuyoduk. Ben kızımız olsun istiyodum o oğlumuz. 2 çocuk yapmaya karar vermiştik. Öyle köşk villa havuzlu ev falan istemiyoduk. Sadece birliktw olabilceğimiz, bizi koruyan bi ev istiyoduk. Araba gibi hayalimizde yoktu. Beraber yürürdük ne olurdu ki. Tutardım elinden göğsümü gere gere gezerdim. O yanımda olsa yeterdi. Yağmurda başlamıştı. Ufak bedeni titriyodu. Dayanamazdım. Doğru dürüst bişey yoktu üstümde ama yinede kapşonlunu çıkarıp omuzlarını örttüm. Kapşonu başına örtüp ıslanmasın diye uğraştım. Tek gömlek vardı üstümde. üşüyodum ama meleğimin karşımda olması bile ısıtıyordu içimi. Karlı çıkmıştı ama dinlememiştim. Ayağa kalktım. Ellerinden tutup onuda kaldırdım. Beline sarıldım. Seni seviyorum diyip öpüşmeye başladık. inanın bana, dünyanın en güzel şeyi olabilir yağmurun altında öpüşmek. Meleğimden sonra. Ha bide hasta olmamak önemli. Ben olmuştum.. kafamı gibeyim. Kışın gömlek ve kapşonlu mu giyilir sadece ?

Sadece ikimizdik. Ayça yoktu bu sefer. ikimizdw sadece önümüze bakabiliyorduk, tek bir kelime eedemiyorduk. Kelimeleri zar zor toparlayıp,
+şu banka oturalım mı ?
-o.o.oluurr
Oda kekeliyodu. Oda heycanlıydı. Bakmak istiyodum yüzüne. Kendi içimde savaş veriyodum adeta. Bakmakıydım, bqkmalıydım, evet, başarmıştım. Bakmıştım yüzüne. Yanakları kıpkırmızı olmuştu. Utangaç bir melek gibiydi adeta. Melekler görse kıskanırdı. Bi insan bu kadar tatlı olamazdı. imkansızdı. Daha önce hiç rastlamamıştım. Gözlerimi ovuşturup tekrar baktım. ilk baktığımdan daha tatlıydı. Baktıkça güzelleşiyo muydu ne. Oturduk banka, 40 dk boyunca tek bir kelime edemedik. Sadece nefes alışverişini dinlemek beni huzurla dolduruyodu. Ürkek bi kuştu o benim için, elimle sıkıp öldürmek istemşyodum ama servest bırakıp kaçırmakta istemiyodum. Napmalıydım nasıl davranmalıydım. Allahım çok zordu bu sevgililik işi. Napıcağım hakkında hiç bi fikrim yoktu. Sevdiğim, meleğim yanımdaydı, ama tek bir kelime edemiyordum. Dilim mühürlenmişti adeta, bedenim tutuklanmıştı hareket edemiyordum. Oda bi tepki veremiyodu. Çok komik görünüyoduk biliyorum ama bi o kadarda saf ve masumduk. O yanımdaydo ya artık hiç bişey umrumda değildi. Dayanamadım
+yürüyelim mi biraz?
-oluuur
Diyebildi sadece. Aramızda 10 cm mesafe utangaç birbirine yaklaşamayan 2 saf tertemiz bedenlerdik. Nerden bilebilirdik hep öyle kalamıcağımızı ki.