up up up

reservör

https://www.youtube.com/watch?v=xUsegRrfwZ0

Iyi akşamlar kimse var mı bugün

Iyi akşamlar yaz bugün

Abi uyan artik gec oldu

Üç beş dakikaya geliyorum

Agac olduk burda hani haberin olsun :-)

Nalanın en son giydiği yeşil elbiseyi beğenmiştik yanında ayakkabı vs ıvır zıvır bikaç parça bişeyler daha aldık. Ama giyinmeden önce ütülenmesi için orada bıraktık.

+ eee küçük bey benim işi halletik sayılır sıra sende

- Sayılır derken

+ daha kuaföre gidicem ben baksana halime

Nalana döndüm baktım kaldım yine.

- E çok güzelsin

+ yaa dalga geçme bi saçlarım falan berbat durumdayım

- Nalan istanbulu perişan edeceksin daha güzel olma be

+ istanbuldan banane sen ol yeter

- Olmamış gibimiyim sence

+ banane daha çok ol

- O da olur küçük prensesim
+ e hadi oyalanma sana da bişeyler alalım sonra ben kuaföre gidicem gün bitiyo çabuk çabuk

Standart hep alışveriş yaptığım klagib giyim markası vardır. direkt oraya gittim. Bi tane siyah ceket siyah pantolon siyah ince boğazlı kazak giyindim.

+ offf çok sıkıcısın senin giyimine el atmam lazım

- standardım bu benim napıyım

+ standardının dışına çık biraz aaaa

- E çıktım ya

+ nasıl çıktın hep aynısın hep siyah takım siyah bilmem ne siyah siyah, az renk kat hayatıma

- Senin rengin bana yeter bence, seni kattım siyah hayatıma daha napıyım

+ mütevazı olamıycaam evet ben varım yeter

- Sen bi şımardın mı inceden iki gündür

+ sen şımarttın, şımarmıyım mı

- Sana bu da çok yakışıyo

+ tamam o zaman sorun yok beğendin mi bunları

- Evet sen?

+ eh işte.

- Tamam aldık o zaman

Pantolon paçası ütü vs için benim aldıklarımı da mağazada bıraktık. Nalanı alışveriş merkezinin kuaförüne bıraktım. Ben terasa çıktım. Çay aldım kendime sigaramla uzun uzun istanbulun pis nemini ciğerime doldurdum. Nalan nasıl olsa işi bitince arayacaktı. Kaç sigara kaç çay içtim bilmiyorum baya bi zaman geçmişti. Hafiften de nalanın yokluğunu hissediyodum artık yanımda. Özlemek midir bu bilmiyorum ama nalanın yanımda olmaması artık bende bi boşluk duygusuna sebep oluyodu. Tekrar bi sigara yakmıştım ki telefonum çaldı. Arayan nalanın elbisesini aldığımız mağazaydı. Hazır olduğunu söylemek için aramışlar. Kapatıp nalanı aradım kuaförde giyinmek için yer olup olmadığını sordum. Tekrar mağazayı arayıp elbiseyi ve diğerlerini kuaföre zütürmelerini söyledim. Konuşmanın hemen sonrasında benim kıyafetlerimin de hazır olduğunu söylediler nalanı beklerken gidip giyinmek istedim. Sigaramı yarım söndürüp mağazaya döndüm. Üzerimi değiştirdim. Üstümdekileri arabaya zütürmek için dışarı çıktım. Eşyaları bagaja atarken karşıda bi çiçekçi dikkatimi çekti. Oraya doğru ilerledim. Nalan için kırmızı ve mavi renkli çiçeklerden oluşan ufak bi buket yaptırdım. Çiçekçideyken nalanım aradı, hazır olduğunu söylemek için. Geri dönerken ağzıma bi sigara daha yerleştirdim. Nalan artık sigarama uyuz olmaya başlamıştı farkındaydım. Az içiyodum mecburen bari gitmeden bidaha içeyim düşüncesindeydim.

Kuaförün kapısına yaklaşırken aradım

- E hadi geldim ben kapıdayım

+ tamam geliyorum

- Bu ne kuaför aşkıymış arkadaş

+ çok konuşma bakalım beğenecek misin

Telefonu kapatmamıştık henüz. Ama nalan kuaförün kapısından çıktı. Öylece durup ona bakıyodum elim telefonda. Kapatmak fikri aklımın ucuna uğramadı bile. Nalanın yeşil elbisesinin üzerine düşen uzun siyah saçları denizin en durgun zamanı gibi dümdüz ipeksiydi. Yüzünün önüne düşen ufak bi parça saça hafif bi dalga vermişlerdi. Makyajı yok gibi sadeydi. Pembemsi bi ruj kaplıyodu o güzel dudaklarını. Gülümserken yanaklarında oluşan Gamzecikler herzamankinden daha fazla belirgindi sanki. Tırnaklarına french oje sürülmüş ama iki işaret parmağına da pembe renkli hafif desen yapılmıştı. Kirpikleri gözlerini herkese gösterip bakın bakın işte bu dünyanın en güzel gözleri burda diye bağıracak kadar siyahtı.

yine mi uyudunuz lan

+ değmiş mi küçük bey bekleyişine

- Muhteşem olmuşsun

+ ya kusura bakma yaptıkları makyajı beğenmedim kendim tekrar yaptım ondan böle uzadı

- Çok güzelsin demişmiydim

+ kimbilir kaç kadına söyledin bunları dedi gülerek

- Bu da kadınların standardı işte

+ çok konuşma çiçeğimi bana ver şu poşetleride al elimden çok ayıp

- Aaa seni görünce çiçek mi kaldı aklımda benim.

Nalan elimden çiçeği alıp yanağıma ufak bi buse kondurdu. Bende diğer poşetleri aldım. Uzun topuklu ayakkabılarıyla nerdeyse benim boyumu geçecekti. Bi eliyle koluma girip diğer eliyle de çiçeğini cümle aleme göstermek ister gibi arada koklaya koklaya arabaya kadar geldik.

Arabayı çalıştırdım ve işşte bi standart daha radyo.

https://www.youtube.com/watch?v=K7ZHU4rBFvQ

Hareket etmeden saate baktım o gün gündüz maçı vardı beşiktaşın. Ben biletleri halletmiştim bile. Daha doğrusu bizim arkadaşlarla ortak kiraladığımız bi locamız vardı orayı ayarlamıştım.

+ nereye gidiyoruz

- Tahmin bile edemezsin

+ edemiyorum zaten

- Resmen sevgilim olacaksın birazdan

+ nasıl olacakmış o

- inönüye gidiyoruz

+ inönü derken

- Beşiktaş maçına

+ ıyyy hiç sevmem maç

- Ben de sevmem ama beşiktaşı seviyorum

+ ben mi Beşiktaş mı desem miiii

- Deme nalanım sen benim hayatımın rengisin, o siyah beyazım kulvarlarınız farklı

+ tamam demedim ilk defa gidicem maça ama ben babam çok uğraştı zamanında Göztepe maçlarına zütürmeye ama hiç gitmemiştim kısmetim sanaymış

- Birazdan seni Beşiktaşlı yapıcaz yani

+ oluur

Doğruca Beşiktaş yakınlarına gittik. Çok da stada yaklaşmadım çünkü maç giriş çıkış trafiğiyle vakit kaybetmek istemiyodum. Arabamı bi otoparka bırakıp taksiyle stada doğru gittik. Nalanıma ilk siyah beyaz formasını aldım.
ilk defa Beşiktaş maçını bi kadınla izliyodum ama hiç rahatsızlık duymuyodum. Daha doğrusu maçı da pek izlediğim söylenemezdi. Nalanda halinden gayet mutlu görünüyodu. Tabi o standart kadın sorusunu sormadan edemedi.

+ ofsayt ne demek?