yazlıktaki kızla yaşadığım aşk hikayesi

mına koyim ya

biraz daha havuz başına dönüp muhabbet ettikten sonra grupça dağıldık arkadaşlar evlere.. ben gökhanları eve kadar bırakma gereği duydum, (malum doğu da aynı bloktaydı ne olur ne olmaz muallaknin sağı solu belli olmaz)

bu olaydan sonra tekrar siteye döndük.. benim bu kaplumbağa olayı esnasında gamzeyle aramda geçen diyaloglar iyice aramızdaki yabancılığı kaldırıyor ve git gide yüzümüzdeki gülümsemeler artıyordu * ve ne kadar mutluydum bilemezsiniz...

hem heycan, hem gizem, hem gamze, hem ertesi gün için muhteşem bir plan, hem arkadaşlarım.. benim için bunların şuan ne kadar kıymetli olduğunu tahmin bile edemezsiniz.. hayat beni nereye getirdi be anasını satıyım

arkadaşlar o sıra kameralı telefon pek yok... ben hayal mayal bi 7210 mu ne öle bi telefon vardı efekanın onu hatırlıyorum inanılmaz iğrenç bir kamerası ile fotoğrafları çekmeye çalıştık ama zifiri zindan bir karanlıkta hiçbir şekilde görünmüyordu.. neyse ki ebrunun ışıklı telefonu ile aydınlattık biraz kaplumbağanın kafaya ama ışığı tuttuğumuzda girdiğimiz şoku anlatamam.. o nasıl bir kafadır anasını satayım, insan kafası gibi... (büyüklük olarak)

her neyse, biz hemen bitişik otelin plaj sahasında gerçekleşen bu olayı otele girip (otelin sahibinin bizim sitede de dairesi vardı oğlunun adı berke, pek takılmazdı bize) hemen güvenliğe söyledik ve o günden sonra o bölgeyi koruma altına aldılar, meğer o kaplumbağa karetta zart zurt gibi nesli tükenen bi kaplumbağa imiş ve oraya yumurtlamak için çıkmış... ama sarhoş mudur dıbına koyayım tek başına koca plajın ortasında ne işi var kaplumbağanın hayret verici garip bir enstanteneydi orası ayrı...

muhabbet başlayıverdi..

konu efekanın ilkokuldaki komik anılarından, fıkralara (çok fıkra bilirim ve iyi anlatırım) geldi. ben ard arda iki fıkra patlatıp, herkesten olumlu tepkiler alınca aşka gelsem de, * kendime hakim olup, konunun değişmesine müsade ettim. konu aquapark'a gidelimdi. hepberaber gidelimdi. hatta artık gamze ve gökhan da vardı. neden onlarda gelmesindi. iyi olmaz mıydı? ben de bu esnada okulla ilgili ufak ufak chatleşiyorum gamze ile (ortamdan izole olmuş biçimde)

gamze şişe çevirmecedeki soğukluğunu kırmak adına, "çok isterim hiç aquaparka gitmedim" deyiverdi efekanlara. hemen planı yaptık, kafalar da ufaktan güzelleşmeye başlamıştı ve tam o esnada hayatımda başıma ilk kez gelen bir şey oldu...

11 sene alanyada yaşadım hala tatillerde gidip geliyorum (artık istanbullu öğrenci olduğumuzdan biz de yazlıkçıyız) sahilde kapkara ve kocaman bir şey gördük. böyle kaya gibi, hatta direk üstüne oturmalıktı ama dümdüz kumun üzerinde, sahilde tam şezlonglardan denize doğru olmaması gereken bir yerdeydi bu kaya... kafalar da güzel tabii, merakla yanaştık yanına.. ve arkadaşlar o kayanın aslında kocaman bir kaplumbağa olduğunu farkettik... ama abartmıyorum, samimiyetime güvenin bir kaplumbağa hakkında yalan söylemem, bana ne kazandırır, hiçbişey... kafası benim kafam kadar ve hacim olarak 15 yaşındaki bir çocuktan daha geniş bir kabuğa sahipti kaplumbağa... inanılması güçtü ve hayretler içersindeydik

reserved.

anlat panpa

kıymetli arkadaşlar müsadenizle hikayeme devam ediyorum. lütfen kemerleri bağlay... tamam çıkarın ağzımdan *

gökhanın gitar çalmasıyla birlikte (benim gibi klagib şarkı çalmadığından) sazlı sözlü tam içki ortamı doğuvermişti. birkaç şarkıdan sonra ebrukız hadi sahile geçelim diye tutturdu, sonra doğu ebru ve ilksenin verdiği gazla sitenin arkasındaki marketi sömürüp adam başı en az 4-5 bira düşecek şekilde yaptığımız alışverişin ardından. sahile attık kendimizi.

şezlongları çektik ve kare oluşturduk, zaten yaklaşık 9-10 kişiydik.. şezlongları çeker çekmez ne yapıp edip kıçımı gamze ve gökhanın oturduğu şezlonga kondurmayı başardım. sonra * gökhanın gitarının sapının kulak hizama gelmesinden dolayı yer değiştirdik, ve gökhanla gamzenin arasına yerleştim :D
(bkz: I m happy as a child)

ayraç koyalım bakalım

gayet güzel okuyodum ta ki sen lenin gözlük diyene kadar amk cahili

http://inciswf.com/1296054469.swf

şukular için ayrıca teşekkür ediyorum,

demek ki aşağı yukarı birşeyler paylaşıyoruz herşeyden önemlisi bu. sizi seviyorum ulan.

beyler ara verelim yarın final var. herkese teşekkür ederim, son iki finalim yarın da yazarım sonra sınırsız sizlerleyim.. anlayış gösterenlere çok teşekkür ederim ama okulu uzatmaktan bıktım artık

gökhan gitarla birlikte geliverdi.. çalmaya pek niyetli değildi; gitar çalmayı bilen arkadaşlar bilir, hep bir çekinme, mütevazi davranma durumları olur ortamda başka gitarcı varken.. bense biraz daha kaşar sayılırdım gitar konusunda, "let he who is without the sin, cast the first stone" edasıyla açılışı yaptım. beyler açık söyliyim fena gitar çalmam, o sıralar da idare ederdi ve gökhanın gözlerini açmasından bana karşı biraz daha sempati kazandığını fark etmiştim.. ve bu hoşuma gidiyordu... ... ... hemen kötüye yorun kafalarınızı muallakler :D kızın abisi ya o açıdan yani. yanlış anlamayın. derken elif abazası hadi ya seni biliyoruz zaten modunda beni çaldığım "austurias adlı eserin sonlarına yakın biryerlerde durduruverdi. gökhan ise çalmaya ufacık hevesi varsa bile kaçmış olacak hehehe, pek istemediyse de elifin ısrarlarına dayanamayarak aldı sazı eline...

gitar çalanlar kızları zütürür efsanesi yalandır beyler, gitar çalarken kız zütürülmez... en fazla etkilersin.. ama gitar çalarken zütüremezsin çünkü elinde dana gibi gitar vardır..ve sen kız zütüreceksen eğer, çalma işi bittikten sonra,,, eğer ortada kız kaldıysa zütürürsün..

bu açıdan gökhanın bastığı üç beş akorla çaldığı aşk şarkıları ile gamzenin yanımda olması ve muhabbete girişimiz muhteşem bir şeydi benim için.. gitar çalmaktan, virtüyoz bile olsam, am suyu akıtsam da onun çalması çok daha iyiydi anlıycağınız

yarın okurum, parsel..

arkadaşlar şişe çevirmesi olayına çok daldım kusura bakmayın olaydan uzaklaşmaya başladık, hemen geri dönüş yapıyorum. şişe muhabbeti biraz daha sürüp bitti, kızlar cesaret demedi, erkekler de birbirimizi kolluyoduk absürd cesaret isteklerinde bulunmuyorduk. sonra gitar muhabbetine geldi olay, elif adlı abazan arkadaşımız sitede hiçbirimizi doğrultmayı beceremediğinden gökhanın ağzının içindeydi bildiğiniz, ve gitar lafını duyunca "ayyyyyy nolur çallllll vajişimmm" repliğini bir kez daha çınlattı kulaklarımızda.. gökhan mütevazi bir arkadaştı ve doğu gibi karizma yapmak uğruna rahatından olmak istemiyor ve ne gerek var şimdi havalarına giriyordu.. o anda ben de çalıyorum deyince, merak etmiş olacak ki nasıl çaldığımı tamm getiriyorum o zaman deyip eve uçtu. ve gamzeyle yanyana kaldık, aslında zaten yanyanaydık ama gökhan varken üzerimde bir baskı oluşuyordu, ne de olsa bizler doğu değiliz... ... ...

reserved

aman sıkıldım ak çok yawaş yazıyon ak

yahu geldim tamam biraz dedik, biraz işte, yazmak ne zormuş lan kıçım ağrıdı

gençler doğunun öpmek fiili ile kendi adının aynı cümlede geçtiğini duyması, bütün karizmasını alt üst edecek şekilde kendinden geçirip, oynadığı rolden çıkartıp özüne dönmesini sağlamıştı. çocuk güleyim derken bildiğiniz çığlık attı * ebru ise takunu çıkarmasaydık şeklinde, öpüşmeye mi geldik buraya moduna girdi. biraz hırgürün ardından, olay bağlanıp öpüşme seremoni ile gerçekleşti. bense;

muckk
noldu lan
saydın mı lan
hani 200dü
noldu lan gonan
nanik

yapıyordum içimden.

bu arada lütfen olaylarla ilgili sormak istediğiniz bir detay olursa çekinmeyin. biraz da muhabbet şeklinde gerçekleşsin istiyorum, maksat birşeyler alıp verebilmek***

sözlükteki geçici bir sarı siyah aksaklıktan dolayı hikayeye ara veriyorum. zaten bugün rekorlardayız napalım sağlık olsun :]