Evet gençler kaldığığım yerden devam edoyorum

Evet bay kutsal gibin dersinden atılma planımız oyle ya da böyle başarıya ulaşmıştı. sırada dersten atılan barışın pencereden attıgimız maymunu alıp yatakhaneye taşıması kalmışti.

Baris dersten atılır atılmaz okulun bizim sınıfin penceresine bakan tarafına gitmış pencereden attığımız maymunu aramaya başlamıştı. okulun o tarafında çoonfazla ağaç olduğu için maymunu işaret fişeği gibi parlayan zütü sayesinde ancakokulun bitmesine 3 dk kala bulmuştu. maymun bir ağacın iki dalı arasına sıkışmiştı. barısin maymunu oraya çıkıp alması imkansızdı o da yerden bulduğu taşlarla maymunu hacda şeytan taşlar gibi taşlamaya başladı.tam zil çalmak üzereyken maymunu vurdu ve çop kutusunu düsürdu ama maymun tarzan gibi bir eli dalda asılı kalmıştı. barış da zıplayıp maymunu ayağından yakalamaya çalıştı.tam okulun zili çalcakken maymunu tuttu ama maymunun ayak tırnakları elini kestiği için dengesini kaybetti ve ağaçtan düştü(emin olun maymunun bir insana akupuntur yapması çok hoş bir manzara deil)

Barış ağaçtan düştüğünde maymun da onunla beraber düşmuştü. barış üstüne düsen maymunun şokundayken zil çaldı ve aniden şoktan uyandı. insanlar dışarıya akın ediyodu ve barışı da o insanların tam tersi yonde elinde bir maymunla dikkat çekmeden okulun en üst katındaki yatakhaneye ulaşması lazımdı.Ama bu anasını rahminde gibmiş oç ise maymunu deve güresi oynar gibi omzuna almış okulda koşuşturmaya başlamıştı. Haliyle bu hali fazlasıyla dikkat çekiyodu ama en sonunda hiçbir ögretmene yakalanmadan yatakhaneye gelmişti.

Öncelikle size bizim yatakhane hakkında biraz bilgi vermem lazım.15×4 mwtrekare. içinde ben barıs ve diğer 14 ibn kalıyoruz. kapıdan içeri girince 4-5 metrlik bir yataksız alan var. genellikle barış ben ve iyi anlaştığimız iki diğer ibn(alper ve teoman) toplanıp sabaha kadar yemeğine batak okey falan oynardık. barış yatakyane kapısından girer girmez omzundaki maymunu o boşluğa fırlattı ve yine mallık krizlerinden birine girdi ama bu sefer onu durdurmak için bişey yapamadım cünkü maymunun bir eli yoktu ve olmayan elinin içindeki boşluktan havadaki oksijenle omuz omuza savaşan ve yavaş yavaş dilde ekşimtırak bir tad bırakmaya başlayan leş gibi bir koku geliyodu. başta alper bininin balkanlardan gelen soğuk hava dalgasına karşı bütün memeleketi ısıtmak için osurduğunu zannettik ama sonra fark ettik ki maymunu doldurmadan önce zütündeki takları almayı unutmuşlar.

KONU DIŞI BILGI:Sonradan ogrendim ki doldurulan hayvanlarin züt dıb gibi deliklerini hayvana zarar vermeden kapatmak için tak değil ama taka benzer bir madde sürüyorlarmış kokuyu yapan da oymuş.

O leş gibi kokuya daha fazla dayanamayan Kasap Murat(dolabında envai çeşit kasici biçici aletbedevat taşıdıgı için ona böyle derdik. örnek vermek gerekirse şok cihazından muştaya, kelebek bıçaktan bugün cs:go da olan bayonete, kezzaptan zippo benzinine kadar hersey)dolabına koşarak gidip zippo benzinini ve kibriti alıp maymunun eli kopan kolunu yaktı.

Maymun tutuşmaya başlamıştı ama hiçbirimiz bunun farkında değildik çünkü o iğren koku beynimizi öyle bir ele geçirmişti ki gibimizin üstüne demiri eritip dokseler bile hissetmeyecek durumdaydık. bizi bu durumdan yaklaşık 2 dkdır mallık krizinde olan barışın"Yanıyom lan amk huur çocuğu yanıyom ağğğğ"diye inleyişleri çıkarmıştı. bizim o anki zihinsel halimizden farkı olmayan kasap murat zippo benzinini barışın pantalonuna da dökmüş ve onu da yakmiştı.