evet beyler ne kadar daşşakta geçsek yırtına yırtına gülüp eğlensekte şu sözlükte, ara sıra içime kilolarca ağırlığında oturan bir sevdam var. gibime okuyun gibime okumayın. 21 yaşında bir adamın ama sevdam aklıma düşünce hüngür hüngür ağlıyorum, tutamıyorum lan kendimi eşek kadar adam ağlıyor. Yarın 12 Ağustos ve onun doğum günü beraber 4 doğum günü geçirdik o benim 4 yılım. Beni bıraktı vedalaşmadı bile gidiyorum dedi ve gitti çok uğraştım 2 ay kapısında sabahladım ama geri dönmedi, gitti. 226 gün oldu gideli. Bir kere bile aramadı, sormadı, merak etmedi olsun be o bana hayatımın en güzel yıllarını yaşattı. Geri dönse kabul eder miyim, hayır fakat seviyorsun abi adam gibi adam bir kere sever. Ondan başkasıyla elbette birlikte olacağım, evleneceğim bile ama başkasını sevemeyeceğim biliyorum. O beni köyde büyüdüm diye çok küçümsedi, fakirim diye çok laflar söyledi ama olsun sevdim abi onu kaybetmekten korktum. O da seviyordu ama ne olduysa oldu işte sıkıldı benden. Gece derse gittim gündüz çalıştım ama o sen bana hayallerimi veremezsin, istediğim hayatı kuramazsın dedi ve gitti. Her doğum gününde kıçım yırtılana kadar çalıştım para biriktirdim en güzel hediyeyi aldım ama o gitti. Ve şuan yine kapısındayım evde ışıklar yanmıyor ama olsun büyük ihtimal tatilde ya değilse ya birazdan gelirse eve diye bekliyorum. 2 bira aldım fıstık aldım. Odasını gören bir yere oturdum bekliyorum. Bu mutlu gününün ilk dakikalarına onun yakınında girmek istiyorum sadece bunu istiyorum. Ne olur ki denk gelse onun nur yüzünü görsem, kıvırcık saçlarını görsem, gamzelerini görsem. Sağlıcakla kalın panpalarım bu gece uzun.

Bazen düşünüyorum ne yapıyorum lan ben diye. Kendi kendime konuşuyorum. Bu kız gitti seni hiçe saydı, düşünmeden gitti sen ne yapıyorsun oğlum? Sana faydası yok artık başkası bile vardır hayatında o vazgeçti sen niye vazgeçmiyorsun neden kendine eziyet çektiriyorsun? Abi emeğime kıyamıyorum 4 yıl öyle mutlu geçti ki o gidince dünyam tersine döndü yoktan var ettim ben bu mutluluğu emeğime yazık edemiyorum. Emeğime üzülüyorum. 4 yılıma ağlıyorum. Gelme ama bana 4 yılımı geri ver kıvırcığım.

Asla unutmam annesinin dediği "Sen benim kızıma güzel bir hayat sunamazsın" sözleri.

Ben hayatımda ilk defa senin için ağladım. Dağ gibi adam annesinin kucağında hüngür hüngür ağladı insafsız. De ki seni beğenmiyorum. De ki sen çirkinsin. De ki başka bir şeyler uydur. Ama böyle demeseydin be güzeller güzelim. Bana demeseydin böyle beni böyle vurup gitmeseydin. Fuların hala yastığımın yanında her gün kokluyorum ilk gün ki gibi sen kokuyor, aşk kokuyor.

O minicik ellerin, fındık burnun, gamzelerin, gözlerin, kaşların, kirpiklerin hâlâ dün gibi aklımda, hepsi ezberimde. Çıkaramıyorum aklımdan ne yapayım. Alamıyorum da hayatıma kimseyi. içimden gelmiyor içimde sen varken.

Biliyorum yarına hiç bir şeyim kalmayacak ama dindiremiyorum kendimi bu mutlu gününde yakınında olmak istiyorum.

Şimdi ise çoğu zaman oturduğumuz parkın içinde ki çardağa geldim. Herşey sanki dün yaşanmış öyle kuvvetli hatırlıyorum ki her anımızı. Allahım sen benim prensesime her şeyi gönlüne göre ver ben mutlu olamıyorum o olsun. Hep dua edeceğim senin için kıvırcığım.

Son 12-13 dakika beyler 4 yıl aradan sonra ilk kez onsuz doğum gününe gireceğim, evde yok gelmedi. Eve giden kimse olmadı. Artık eminim tatilde. Ben ise içmeye ve onunla anılarımı düşünmeye devam ediyorum.

Işte tam zamanı be sokak ortasında ağlamaklı gözler bir elde bira bir elde telefon bana yakıştı mı bu prensesim sen olsaydın yakıştırır mıydın bunu erkeğim dediğin adama? Beni bu hallere düşürdün ama kızamıyorum ki ben sana. Sen benim hayatıma giren en güzel şeylerden birisin iyi ki oldun. Iyi ki doğdun. Nice mutlu yıllarr geçirmeni istiyorum gamzelim. Güzelim. Herşeyim. Allah seni sevdiklerinden ayrı koymasın. Herşey gönlüne göre olsun. Doğum günün kutlu olsun sonsuzluğum. Seni canımdan çok seviyorum. Seni çok özledim.

Şimdi belki de birisiyle berabersin ve çok güzel zaman geçirip kutluyorsun. Belki de ailenlesin. Belki de arkadaşlarınlasın. Fakat mutlaka birileriylesin ya da sabahlara kadar telefon elinde kutlama kabul edeceksin. Biliyorum böyle şeyleri fazla abartmazsın ama bende Biliyorum ki yalnız değilsin ama ben sensiz o kadar çok yalnızım ki. Halime şükrediyorum çünkü seninle aynı şehirdeyiz Biliyorum. Bu şehrin havasını beraber soluyoruz. Ben ömrümün sonuna dek bekleyeceğim seni prensesim.

Hele ki şu saatler geldiğinde öyle sızlıyorum ki evine bakarak odana bakarak. Çokta iyi hatırlıyorum sevgilim bir gece kavga etmiştik sinirlenip kendine zarar vereceğini söylemiştin ve benden kurtulursun demiştin öyle çok korkmuştum ki gecenin ikisinde çıkıp evinin önüne gelmiştim. Aramıştım aramıştım açmamıştın uyuya kalmışsın ama sonra açtın ve ne var be ne var dedin. Sesini duyduğumda öyle rahatlamıştım ki, öyle huzur dolmuştum ki. Saat tam 02:40 civarıydı seni odanda ki balkona çıkman için ikna etmiştim uzaktan uzaktan bakışmıştık ve sonra apartmanın dibine gelmiştim. Bana bi öpücük göndermiştin ve not atmıştın. O öpücük hala yüreğimde saklı ve o not var ya o not aynen bu yazıyordu hala abim deniz adlı kitabımın arasında saklarım o notu. Ne olursa olsun, ne yaşarsak yaşayalım sonum seninle bilirim -Kıvırcığın. Notta buydu sevgilim sende unutmadın biliyorum ama aklına gelmiyor fakat benim her an aklımda her gece okuyup uyuyorum.

Destek olan herkese çok teşekkür ederim bu gece benden bu kadar. Sağlıcakla kalın dostlarım.