yarrağıma mektup

sevgilli yarram.
sen ki benim banyoda ki tek oyuncağım. boyunla övündüğüm tek organım oldun.
soğuk havalarda elimi ısıtma kaynağım. sıcak havalarda vıcık vıcık olan yer oldun.
kah toplum içerisinde kaşındın. kah şahlandın. kah filmin, muhabbetin en güzel yerinde işememi sağladın.
acısıyla tatlısıyla geçen 20 yılımızda bana çok şey yaşattın. 10 yaşındaydım sen ele geldiğinde.
googleyi açıp ayıp vidyolar yazmıştım iki parmağım ile sağa sola salladım seni kalkmanı bekledim belkide
14 15 yaşlarında tükürdüğün beyaz yapışkan şey çok heyecanlandırdı beni bir an önce okula gidip bütün arkadaşlarıma bendende aktı lan demek istiyordum. ileride yavaş yavaş daha uzağı tükürdün peçetelerle zapt eder oldum daha sonra temizlemesi dert oldu küfür etmekten ciğerim soldu. 18 yaşıma girdikten bir hafta sonra mahallenin abileri tuttu kolumdan zürafa sokağın yolları taştan. ferrelarda ki gibi sanıyordum. hükümdarın ben olmadığımı tokatı yiyince anladım. yinede çok acayip bir deneyimdi. 2 gün boyunca etkisinde kaldım. herkes farkındaydı durgun olduğumun. Ama cesareti almıştık ikimizde zevke keder bir maceraya atılmalıydık artık. ilk eve kız atma çabaları peşine girdiğim yıllar.(pompa anlamında)Yaşım henüz 19. Bu anlamda pek başarılı olamadım ilk denemelerde ya cesaret edemedim. yada güven veremedim. Sonra açıldı kilitli kapılar. Döküldü kanlar. Hep ister oldun, beni zor durumlara koydun ama ben senden memnundum yannanım. Halada memnunum, taşaklara selam .