-
101.
+5Büyük bi hikâye olacaga benziyo reyiz
Rezz takipteyim -
102.
+5Oğlum kitap. filan yazsana sen böyle duygularimizla oynamak ayıp olmuyomu
-
103.
+6 -1#Tümünü Göster
kadın cevap vermemişti.
ama yusuf cevabını almıştı.
babanne, yusuf'a küsmüştü.
"ulan benim yüzümden olmasın sakın" dedim bir an içimden.
ama yusuf bu küslüğün sebebini çok iyi biliyordu.
kotunun arka cebinden çıkarttığı bonibon'u havada sallayarak
-eee kim yicek şimdi bunları. dedi yusuf.
kadın "sıpa seni" diyerek gülen yüzüyle arkasını döndü ve istediğini aldı.
bütün mevzu bu 1 liralık bonibondu.
kadın çocuk gibi heyecanla bonibonun kapağını açtı ve avcuna döktüğü renkli bonibonlardan bi kaç tanesini ağzına attı.
yusuf yanıma geldi tekrar.
-babannemin bütün hilelerini öğreticem sana, merak etme. dedi
"o kadar kalmıcam, gerek yok" dediysem de içimden
tebessüm ederek karşılık verdim yusuf'a.
yusuf masayı hazırlamak için mutfağa geçti, yardım etmek için ben de peşinden gittim.
dışardan getirdiği yoğurt ve ekmeği masaya koydu,
dolaptaki yemekleri ısıttı.
-babanne hadi, masa hazır. dedi biraz sonra yusuf.
babanne geldi biraz sonra.
masaya oturduk.
-babanne dün geç geldik, tanıştıramadım, kusura bakma, bu ali, yakın bir arkadaşım. dedi göz ucuyla bana bakıp yalan söyleyerek.
sonra bana döndü
-ali, bu da babannem, adı ayşe, benim canyoldaşım, biraz aksidir ama pamuk gibi bi kalbi vardır. dedi gülerek.
-sensin aksi. diyerek elindeki temiz kaşıkla yusuf'un kafasına vurdu ayşe teyze.
hepberaber gülüştük.
başta bana gayet soğuk gelen bu ev içine girdikçe daha da ısınıyordu.
varlıklı bir ev değildi burası.
bir garson maaşıyla dönüyordu ama mutluluk vardı,
neşe vardı..
bunlar bana uzak olan duygulardı,
bunlar özlemini çektiğim duygulardı..
yemek üstü sigarasını içmek için arkadaki balkona çıktım masayı yusufla beraber kaldırdıktan sonra.
biraz sonra yusuf geldi yanıma.
-babannem üzmedi di mi seni. dedi
-o nasıl laf kardeşim. dedim
-bazen beni kızdırıyor ama yine de bi şey diyemiyorum, o benim can yoldaşım. dedi
-annen, baban? diye sordum ufaktan tırsarak.
-yoklar. dedi
-öldüler mi. dedim
-belki de, bilmiyorum. dedi
-anlamadım. dedim
-çek'liyim ben kardeşim. dedi
-çek derken? dedim
-çocuk esirgeme kurumu. dedi
-hadi ya. dedim üzülerek.
ortam birden buz gibi olmuştu.
-sıkma be canını, ben alışalı yıllar oldu, bi de buna mı üzülelim şimdi. dedi gayet neşeli bir şekilde.
önce güldüm ben de onla.
sonra dayanamadım ve sordum?
-peki babannen? dedim
-öz değil, beni evlatlık alan, baba denilen adamın annesi. dedi -
104.
+5#
-efendim abi. dedi
-çok sağol. dedim
-iyi geceler abi. dedi
o görmese de gülerek karşılık verdim.
ve o günden sonra yusuf istanbul'daki en kıyak arkadaşım, tek dostum olacaktı.
yorgunluğa daha fazla dayanamayarak kapattım gözlerimi.
gözlerimi açtığımda karşımdaki duvar saati öğlen 11'i gösteriyordu.
fil gibi uyumuştum yine amk.
kendime geldiğimde yusuf'un dün gece yattığı çekyatta oturmuş beni izleyen yaşlı teyzeyi gördüm.
birden toparlanarak kalktım yattığım yerden.
-çok şükür. dedi kadın
utanmıştım, cevap veremedim.
-bu saate kadar uyunur mu oğlum. dedi kadın
-haklısınız teyzecim, yorgundum da biraz. dedim
-ne iş yapıyorsun ki sen. dedi kadın.
-müzisyenim. dedim
-işsizsin yani. dedi kadın
yusuf'un kime çektiği fazlasıyla belli oluyordu.
ufaktan tebessüm ederek karşılık verdim.
-kusura bakmayın sizi de rahatsız ettim. dedim
kadın cevap vermedi.
gittikçe artıyordu yaşadığım mahcubiyet.
banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım, üzerimi değiştirdim.
tekrar içeri geçtim.
ben içeri geçtiğimde kadın televizyonu açmaya çalışıyor kendi kendine söyleniyordu.
tam "bana müsade" diyip çıkacaktım ki evden.
-bakma öyle aval aval da şu televizyonu açıver. dedi kadın.
neye uğradığımı şaşırmıştım.
kumandayı kadının elinden aldım ama ben de açamadım televizyonu.
-ver şunu ver, beceriksiz seni. dedi
kadın her cümlesinde biraz daha gömüyordu beni.
biraz sonra kumandanın pillerini oynayarak açtı televizyonu.
açtığı diziyi pür dikkat izliyordu kadın.
biraz oturduktan sonra tekrar ayaklandım.
-bana müsade. dedim
-nereye. dedi
-eve. dedim
-evin vardı da niye burda kaldın. dedi kadın
haklıydı.
-öyle gerekti. dedim
-otur oturduğun yere, bi de yusuf'la uğraştırma beni. dedi
-anlamadım. dedim
-pek saf bi şeye benziyorsun sen. dedi kadın.
saygısızlık yapmamak için bu lafı da yutmuş, cevap vermemiştim.
-ben gelene kadar gönderme hiç bi yere dedi yusuf. dedi
-ama gitmem gerek. dedim
-yusuf gelince gidersin. dedi
-ama o gece gelir, o zaman da çok geç olur. dedim
-yok, bugün sabah çalışıyor, 6 gibi gelir. dedi
-peki. diyerek oturdum çaresizce.
kadın hayatımda tanıdığım en aksi kadındı.
-açsan mutfakta var bi şeyler. dedi
-yok sağolun, aç değilim. dedim
-gece kalkıp mutfağa mı dadandın yoksa. dedi
-yok efendim. dedim -
105.
+4beyler bu akşam partlar ateş ediyor haberiniz olsun. hatta biramı da aldım, güzel bi gece olsun.
saygılar. -
-
1.
+12 part sonra
beyler son partı atıyorum -
2.
0nolur bugün seri part at
-
1.
-
106.
+4rezerved
yazara not: sonunu sırf mutlu bitirmek için uydurma bir final yaparsan tüm sözlük zütünü gibsin, yeter lan yediğimiz sazan. avilerden -
107.
+5 -1Değerlenmezse oruspu çocuğuyum
Rez -
108.
+4Baraj yolu 6,5 durak way aq. Yarım ali adanalı beyler. Hikaye geliştirilmiş, uyarlanmış basit bir yaşantı. Biz de deneme tahtasıyız.
-
109.
+4#Tümünü Göster
-hangisine girelim. dedi yusuf.
-ne biliyim olum ben. dedim
-o zaman bu olsun. dedi eliyle birtanesini gösterip.
yusuf'un da buraları bilmediği, barlara pek takılmadığı belliydi.
-iyi, olsun bakalım. dedim ve dediğimiz mekana girdik.
çok basık tavanı olan, içerde tekno tarzı müzik çalan tıklım tıklım bir yerdi burası.
herkes ayakta bistro masalardaydı.
kapıya en yakın olaa bistro boştu ve garson oraya aldı bizi.
-2 bira dedi. eliyle işaret ederek yusuf.
garson çocuk biraları getirmeye gitti.
ben bizzat kendim barda çalışmama rağmen burası çok garibime gitmişti.
insanlar iç içeydi,
ayaktaydı,
kim kiminle beraber belli bile değildi.
öyle çok alıcı gözle bakmasam da içerde ateş eden kızlar vardı.
-abi yanıyor burası. dedi yusuf çapraz masamızda oturan 3 hatunu göstererek.
-hani lan. dedim birden boş bulunarak.
gösterdiği masadaki kızlarla göz göze geldik bir anda.
kızlar birbirine bakarak gülüşmeye başladılar.
normalde kızlardan çekinmezdim ama yusuf'un göstermesiyle hanzo gibi baktığım için utanmıştım.
kafamı çevirdim hemen.
-olum mal mısın amk ya. dedim
-korkma be oğlum yemezler. dedi yusuf gülerek.
o bardaki saf garson çocuk gitmiş playpoy Yusuf gelmişti.
derken bizim biralar geldi.
2-3 yudum aldıktan sonra yusuf lafa girdi.
çalan müzikten konuştuklarımı duyamadığımız için iyice yaklaşmıştık birbirimize.
-özlediğin biri var mı abi hiç. dedi
-var. dedim
-kim. dedi
-bilmiyorum. dedim
-zor be abi. dedi
-çok zor be kardeşim. dedim
derken yanımızdan bi hatun geçti.
bizimkisi atladı hatunun arkasından.
kolundan yakaladı ve bizim masaya çevirdi.
"şimdi sıçtık" dedim içimden.
-nesli naber. dedi yusuf.
-iyidir. dedi kız "senden naber" bile demeden.
kızın bizim yusuf'u giblemediği çok belliydi.
önce çıkaramasam da sonradan hatırladım bu kızı.
bu, yusuf'ların mekanından şarkı söyleyen o harika sesli kızdı.
-oturmaz mısın. dedi yusuf.
-arkadaşlarım bekliyor, size iyi eğlenceler. dedi ve gitti kız.
sahnede göründüğünün aksine çok havalı bir kızdı.
yusuf'un morali bozulmuştu.
-kusura bakma abi, tanıştıramadım sizi de. dedi
ama canını sıkanın bu olmadığı çok belliydi.
"seni gidi seni" der gibi güldüm yusuf'a.
o da utangaç utangaç karşılık verdi.
yusuf'un nesli'ye yanladığını on anlamıştım.
-açıldın mı hiç. dedim
-aman abi, ne açılması, arkadaşım olsun o bile yeter. dedi
-o nasıl ezik bi laf amk. dedim birden sinirlenerek.
-garson çocukla solist kızın aşkı be işte abi. dedi yusuf. -
-
1.
+2Herkes ayakta diyosun, yusuf kıza "oturmaz mısın" diyo nereye oturucak bu kız amk
-
2.
+4Bistro Amın oğlu
-
3.
0@79.2 sebebsiz kahkaha attım dıbına koyum
diğerleri 1 -
1.
-
110.
+4
-
-
1.
0https://chrome . google.com/webstore/detail/adblock/gighmmpiobklfepjocnamgkkbiglidom?hl=tr
adblock kur serkan binine para kazandırma amk hadi yalarım
-
1.
-
111.
+5 -1geldim beyler. başlıyorum.
-
-
1.
+1 -3Geldim binler olacak galiba ?
-
1.
-
112.
+5 -1beyler kimse yok diye ağır ağır yazıyordum, ne biliyim amk burda olduğunuzu, bi ses etsenize. neyse hızlandım.
-
-
1.
0Lan bin zaten dun telafi edicem diyip 3 part attin basligi giblemiyosan bizi yorma
-
2.
0devam lan
-
1.
-
113.
+5 -1yarın devam edicem, iyi geceler beyler.
-
-
1.
0iyi geceler
-
2.
+1inşallah bizi yarım birakmazsin boncuk gibi yarım ali...
-
3.
+1bu akşam viskimi açıcam, üç kadeh uzunluğunda yazarsan süper olur : )
diğerleri 1 -
1.
-
114.
+5 -1AmK poco bunu sevgi sözü olarak değil direkt küfür kabul et eski hikayeni adam gibi bitirip gibtirip gitsel din veya yeni hikayeye baslasaydin sama küfür etmezdi ama sen kisiliksiz bir picin bunu unutma başka bir entry daha girmeyecegim iyiki boncuk ömer de de senin tabirinle sinsi zütverenlerden olmuşum burda insanları kandirmayi birak
-
-
1.
0nasıl bi kandırmaca mesela? ne vaad ettim ben size okumanız için?
-
-
1.
040 kere gerçek hikaye diye bağıran babam miydi amk
-
1.
-
2.
+3 -1Final de sıçman gibi bi kandirmaca amk zütü
-
1.
-
115.
+430 dakikada 1 part atıyosun aşırı yavaşsın hızlı yazmaya çalış bu arada yalnız hissettirmeme entrysi
-
116.
+4#Tümünü Göster
-kimse yoktu yolda ve bir kaç dakika sonra etrafa saçılmış küçük paketleri gördüm. bunlar benim bir zaman önce caner'den aldığım uyuşturuculardı. o an ne yapacağımı bilmiyordum. panik halinde aradım caner'i, paketleri de alıp ortadan kaybolmam gerektiğini söyledi. aklım yerimde değildi. dediğini yaptım. etrafa saçılan poşetleri toplayıp yolun kenarına indim. polisi ve ambulansı arayıp gelmelerini bekledim. ama gelemedim görünmemek için yanına. birden dolup taşmıştı kaza yeri. yoldan geçenler kazayı gördükçe durmaya başlamışlardı. ambulans aldı zütürdü alim seni. dedi
aslı anlatıyor bense gözyaşlarıyla geçmişimi dinliyordum.
-kazadan sonra beni görenlerin olduğunu, arandığımı duyduk, gizlendim bir süre, o çok sevdiğim adamı, seni görmeye bile gelemedim. kayboldum ortalıktan. sadece kendimi düşündüğüm için değil ali. gerekirse yakardım kendimi ama seni hiç suçun yokken "ben kullanıcıyım" diye yalanlayamayacağın kadar çok miktarda uyuşturucu taşımaktan içeri attıramazdım. bunu sana yapamazdım ali. kazadan bir zaman sonra bu uyuşturucuyu caner'den temin ettiğini, gitiğimiz yerde resmen ben kriz geçirmeyeyim diye bunları aldığını, ama paran pulun kalmadığı için bunu caner'i bıçaklayarak yaptığını öğrendim. o hastaneden sağ çıksan bile caner'in seni sağ bırakmayacağını bildiğim için bi anlaşma yaptım caner'le, ben bir daha dönmemek üzere onla gidecektim o da seni kaderinle baş başa bırakacaktı. ve o gün gittik biz ali. sen kaldın, ben öldüm ali. ben sevdamı, çocukluğumu, hasretimi, öfkelerimi, sevinçlerimi, gözyaşlarımı sende bırakarak gittim o gün. çok acılar çektim, ama büyüdüm bir süre sonra. 1 yıl boyunca her gün haber bekledim senden. sana dönmeyeceğimi bilmememe rağmen bekledim hep, ama gelmedi o haber. 2 yıl oldu sonra ali. benim hastanede yatan bir ölüden haber almam seyrekleşti, senden gelecek iyi haber imkansızlaşırken. ve sonra bir gün sen geldin adana'ya. kader seni yeniden çıkarttı karşıma. ama hissiz hissiz baktın bana. sonra öğrendim gerçeği, o kazadan sonra silmiştin her şeyi. senin yerinde olabilmek için neler vermezdim bilemezsin ali. ben bu kör kuyuda kayboldum, ama senin ışıl ışıl bi geleceğin var artık. dedi
duyduklarım birden çok ağır gelmişti.
bunlara anlam verebilmeyi bırak sindirebilmem için bile bi kaç gün geçmesi lazımdı.
kendimi çok kötü hissediyordum. kafam kesinlikle yerinde değildi.
aslı bundan sonra bi şey anlatsa bile almazdı kafam.
-kalkalım mı lütfen. dedim
-iyi misin. dedi gözyaşlarını silerken.
-sen iyi misin. dedim
-değilim ali. dedi kalktığımız yerde bana sarılarak.
yüzüne dokunarak kafasını geri çektim aslı'nın.
önce bir süre gözlerinde kayboldum.
sonra nefeslerimiz değdi birbirine.
sonra vücutlarımız.
en son kıvılcım çaktı ve kavuştu dudaklarımız.
birbirine hasret kalmış 2 sevgili yıllar sonra deli gibi öpüşüyorduk.
az önce aslı'nın ağladığını söylemiştim ya, yanılmışım, onlar provaymış.
aslı dudaklarımdayken resmen sel olmuştu gözyaşları.
acı cekiyordu beni öperken. ama bırakmıyordu da.
biraz sonra zor da olsa ayrıldı dudaklarımız.
arabaya doğru yürümeye başlamıştık ki benim telefon çaldı. tanımadığım bir numara arıyordu.
"hayırdır" diyerek açtım telefonu.
-kardeşim naptın. dedi yusuf.
-iyidir yusuf, geliyorum birazdan eve, sen naptın. dedim
-iyi evdeyim ben, araban da iyi. dedi gülerek.
-eyvallah, evde görüşürüz. diyerek kapattım telefonu.
arabaya bindik ve yol boyunca hiç konuşmadık aslı'yla. zor da olsa bulduk evi.
aslı'yla bi daha görüşüp görüşmeyeceğimi bilmeden vedalaştım. binanın kapısı kapalıydı.
giremedim binaya. yusuf'u aramak içim telefonu cebimden çıkarttım. son aranan numaraya baktım.
numarayı ilk defa gördüğüme emindim.
ve o an az önce beni arayan yusuf'a daha önce telefon numaramı vermediğimi farkettim... -
-
1.
+7demiştim bu yusufun olaylarla alakası var diye
-
2.
+5 -1kain misin bin
-
-
1.
+6hayır ama müneccim taku yemişliğim var
-
1.
-
3.
+2bir tahmin daha ama bu sefer eminim nerdeyse. aslı ve ali asla birlikte olmayacak. büyük ihtimalle aslı ölecek. ama GARANTi ediyorum, aslı ve ali kavuşamıycak birbirlerine. bu entrim çoook değerlenecek hikaye sonunda.
spoiler için kusura bakma ali ama dayanamadım aq :D
diğerleri 1 -
1.
-
117.
+4(BAŞLAYAMADI)
-
118.
+3Ömer'im naber güzel hikaye aslı da Eylül gibi be Ali demiş o da be Ömer diyodu
-
-
1.
-1Gancik ömerin hikayesi **
-
1.
-
119.
+3bu akşamlık bu kadar. mevzular bu geceden sonra başlıyor beyler.
iyi geceler.
saygılar. -
120.
+3Bu hikayede efsane olucak lan. Sonu adam akıllı olur inş bu sefer
başlık yok! burası bom boş!