yaran behzat ç diyalogları

memduh başgan'la telefonda konuşan selim, cevdet'in odaya girmesiyle beraber durumu çaktırmamak için başkasıyla konuşuyor gibi davranır:

selim: anladım canım benim, merak etme sen.
memduh başgan: ne? ne dedin lan?
selim: tamam tatlım benim, canım. merak etme hallederiz.
memduh başgan: alooo?
selim: alo başgan kusura bakma, cinayet bürodan bi arkadaş burda da, böyle konuşmak zorunda kaldım. çok özür dilerim ya.
memduh başgan: ulan o zaman insan arkadaşım der, dostum der, kauçuk! tatlım ne dıbına koyim. benimle öyle ılık ılık konuşma giberim belanı.

Nasıl yok amk böyle bi başlık

Başlıyorum

http://imgim.com/beyzat.jpg

harun: abi kadının vajinal bölgesinde ağır tahribat var.
hayalet: o ne lan adam gibi söyle şunu.
harun: e kadının dıbına koymuşlar mı diyim yani?

aziz komiser ve suna arasında geçen diyalogtur;

-iyi ki geldin be kızım, kendimi tak gibi hissediyorum.
+öyle deme be abi, geçer.
-geçmez. bak, sabahleyin toplantı yapmışsınız, o behzat olacak adam beni çağırmadı.
+telaş etme abi. kızgın sana biraz... şimdilik.
-niye kızıyor ki? onu kızdıracak ne yaptım ki?
+e kendi parmağını kesip, ondan sonra da katil kesti dedin be abi.
-tak yoluna gitti zaten parmağım. suna, lan özlüyom (bizzat duygulu böyle söylendi bu kelime, içli içli) parmağımı...
+e serçe parmak be abi, yani çok ekgibliğini hissetmiyosundur heralde.
-olur mu lan, kulağımın içini kaşıyodum ben onunla.

torun: dede ben basket atmak istiyorum.
aziz başkomiser: senden basketçi olmaz. boyun kısa.
t: uzuyorum ben.
a: çok uzamazsın evladım. anne sütünü fazla emmedin, sen tıknaz olacaksın.
t: tıknaz ne demek?
a: bodur.
t: bodur ne demek?
a: cüceden hallice.
t: o ne demek?
a: zütten bacak.

ahahahahahahahahahaha

savcı esra: ne diyorsun behzat? nefret cinayeti mi?
behzat : yani pek şefkatle işlenmiş gibi görünmüyo.
akbaba: dört tane kurşunu ne kadar sevimli bulduğuna bağlı abi.

@13 he lan ekşici başlığı.. süper tespit yaptın aq..iyiki söyledin

bu ne lan ekşici başlığı gibi

Beynimin içinde bi bebek var..Üç kilo üç yüz gram.. Esra'nın bebeği o..

Arka sırada oturan kel, silik bi tipsen, kimse seni dikkate almaz..
akbaba

harun: nasıl ya? bana bi söyle nasıl, ha? abi, söyle söyle ben böyle bir şey yapmadım de. söyle abi. o selim yavşağı anlattı müfettişe de. söyle. abi bi bana bak bi bana. ben konuşmadım desene. sen mi konuştun, ben yapar mıyım oğlum bana yakışır mı böyle şeyler desene. ha? selim yaptı di mi, selim yaptı? söylesene abi niye susuyorsun ha? tahsin amirim mi yaptı, söyle tahsin amirim mi yaptı, ha? eda, bi bana bak eda eda benim edam mı konuştu ha? iyi kız ama kadın sonuçta söyle o mu yaptı, ha? bi bana bak bana, susma söyle kim yaptı, ben yapmadım desene. ulan ayıp be ayıp. yıllarca yediğimiz içtiğimiz ayrı mı gitti seninle ha, durmadan yüzyüze baktık. anamdan babamdan çok gördüm seni. ben giberim böyle hayatı, hiçbir şey umrumda değil o zaman benim. ben niye, ne anladım ben senden lan.

hayalet: anlatsana abi.

akbaba: müfettiş kadın...

harun: ne kadını be, ne kadını?

akbaba: ihraç ederim dedi, meslekten atarım dedi.

harun: e, bize de dedi aynı şeyleri. bi tane şerefsizi omzundan vurduk diye mi yaptı bunu? hem adam ölmedi bile.

akbaba: müfettiş ölene kalana bakmıyor, atarım diyor.

harun: hagibtir be ordan. aynı şeyleri bize de dedi, biz konuştuk mu konuşmadık. bak ona, konuşmadı. ben, konuşmadım.

akbaba: sizle ben aynı değiliz tamam mı, siz akademilisiniz.

harun: ne alakası var be?

akbaba: çok alakası var. ikiniz de gençsiniz. bi kıdem tenzili, küçük bi kınama yırtarsınız. behzat amirimin abisi var, onu kollayanlar var onun arkadaşları var çevresi var. benim kimsem yok tamam mı, benim kimsem yok. bende bir tek cinayet var, tamam mı. cinayet ben oldum cinayet, anladın mı. ben cinayet oldum anladın mı ha, cinayeti benden alırsan hiçbir şeyim kalmaz biterim. meslekten atarım dedi konuşmazsan, tamam mı, ha, ha?

akbaba: amirim meslekten atarım dedi. konuşmazsan atarım dedi.

akbaba: nasıl kullandım ama aga?
behzat: schumacher gibi la.
akbaba: hee toni dimi.
hayalet: o toni değil ki oğlum. michael schumacher bir defa.
behzat: oğlum ne fark eder? bunlar amcaoğlu değil mi la?

cinayet buro tiyatroya gider
hayalet: sen niye gerginsin la
akbaba: kardes ben sevmiyorum boyle ortamlari ya, geriyor beni. bundan 5-6 sene once klagib muzik dinleme muhabbeti cikardilar ya bunlar. gorev gorevdir dedik gittik. la olum ankara ankara olali boyle bir zulum gormemistir la. insan evladina yapilacak bir is degil bu yani.
hayalet: e sen niye gidiyorsun olum gitmeseydin. cins misin?
akbaba: gitmis bulundum iste. sopar mopar biseyler dinlettilerdi o zamanlar

ahahahahahahahaaa

bune lan nasıl 15 entry lan bu başlık