-
776.
0Ben olsam kızın ansınıda giberdim
-
-
1.
0Sen nasil bir picsin amk
-
1.
-
777.
+26 -1o yaz çok fazla değişik şeyler yaşadım fakat buraya not düşmemi gerektirenler bunlardı. gitme zamanı yaklaştıkça tuhaf hissediyordum. sanki bedenimde içi hava dolu bir boşluk var gibi geliyordu. ankaradayken ailemi özlemiyordum ama alanyadayken hep aklıma geliyorlardı. aynı zamanda burayı da terk etmek istemiyordum. ne evi ne arkadaşlarımı...Tümünü Göster
okulun başlamasına 2 hafta kala işi bıraktım. ukraynalıyla evdeki son gecemde hiç uyumadık konuştuk, sarıldık, seviştik, yedik, içtik... sen gittikten sonra uzun süre boşluğa düşeceğim, biliyorum dedi. sanki aklımı okudu.ben daha fena düşecektim biliyordum. evdeki herkese veda edip otogara gittim. otobüsle memleketin yolunu tuttum. otobüsün mola verdiği bir tesiste yüzümü yıkamak için tuvalete gittim. zira ha bire gözlerim doluyordu. aynaya baktığımda 3 ay önceki sira sayi sifatini düşündüm. değişmiştim. hem karakter olarak hem dış görünüş olarak. giyim tarzım, saçım, vücudum, düşüncelerim değişmişti. acaba annem, babam, abilerim fark ederler miydi?
memlekete vardığımda büyük abim ve onun bir küçüğü otogarda bekliyordu. beni karşılamaya gelmişler. gördüğüm an bile bir tuhaf oldum. sarılsam mı? acaba kollarımı açıp sıkı sıkı sarılsam abes durur muydu? sıradan bir sarılma faslından sonra eve gitmek için arabaya bindik. iki abimde neşeliydi. annemin ne yemekler yaptıklarını sayıyorlardı. alanyada neler yaptığımı sordular. sonra büyük abim değişmişsin koca adam olmuşsun bir kaç ayda dedi. öbürü spora mı başladın dedi. çalıştığım yerin yanında spor salonu vardı oraya gittim dedim.
eve varınca annem ağladı. babam her zamanki gibiydi. soğuk, sıkıcı, kasvetli. yemekten sonra
uyumak için odama çıktım. özlemişim. duş aldıktan havluyu atıp çıplak olarak yatağıma uzandım. alışkanlık olmuş resmen. daha sonra giyinip uyudum. bir gün sonra abimin dükkanına yardıma gittim. bir ödemesini alamadığı için kendisi ödeme yapamıyordu ve adamın birine telefonda dil döküyordu. telefonu kapatınca ne kadar diye sordum? 4 bin dedi. o sırada benim banka hesabında 8000 vardı. tabi ki bahsetmedim bu paradan. o gün dükkanda çay içip muhabbet ederken naaptın oralarda düştü mü hiç rus falan dedi. öbür abim de güldü. vücut yapmış o kadar kesin düşmüştür dedi. ben de, çok yoğun çalışıyordum haftanın 1 günü tatilimiz oluyordu. doğru düzgün dışarı bile çıkamadık dedim. bunlar, beceriksiz ben orada olacam varyaa... diye geyik yaptılar. orada geçirdiğim 10 gün boyunca hala buraya ait miyim diye düşündüm. okulun başlamasına 4 gün kala bindim otobüse istikamet ankara.
ders seçimimi yaptım. hazırlık bitip bölümüme geçmiştim ama içimde zerre kadar heyecan yoktu. sınıftaki diğer çocukların hevesli bir görünümleri vardı. birbirleriyle tanışıyorlardı. ben de onları izliyordum. yeni biriyle tanışmak, kendimi ona tanıtmak, geldiğim şehri söylemek, onun bana kendisi hakkında bilgiler vermesi... yük gibi geliyordu. yine de tanıştım bir kaç kişiyle. allahtan ders dinlemekten zevk alıyordum. galiba ilgimi çeken bir şeyin olmaması beni derslere odaklamıştı.
yine aynı yurtta kalıyordum. oda arkadaşlarımın bir kaçı değişmişti. bana alanyada iş ayarlayan çocukta hala o odadaydı. odadakilere benim alanyada izin günümde dışarı çıktığımızda yaptıklarımı anlatıp duruyordu. odadakiler ooooo, uuuuuu, helal falan diyordu. işin garibi anlatılanları hevesle dinleyenler. sabahın altı buçuğunda odada bazen tişörtsüz bazen de donla hiç ses çıkarmadan, onlar uyurken yoga yapmamdan rahatsız olduklarını söylüyorlardı.
okuldayken sevgili olan çiftleri izliyordum. ne kadar mutlular lan. el ele, göz göze, çimlerde. kütüphanede beraber ders çalışıyorlar, kız çantasından saklama kabı çıkarıyor. beraber evden getirdikleri yemeği yiyorlar. kız çocuğa yediriyor... çok tatlılar lan valla çok tatlılar yani dışarıdan öyle görünüyor. umarım ilişkileri yalan üzerine kurulu değildir. kendimi düşünüyorum. benim hiç sevgilim oldu mu? ece desem kısmen evet, lise döneminde olması gerektiği kadar ama anlattıklarımla alakası yoktu. hazırlıktaki hocam. yok aq. ukraynalı o da değil. onunla çok şey paylaştık ama beraber ortak bir hayat kurmak çok farklıydı, yani dışarıdan öyle görünüyordu. fazla sayıda kadınla ciks yapmış olmam kadınları tanıdığım ya da aşkı/sevgiyi bildiğim anldıbına gelmiyormuş. onu anladım. -
778.
+1Rezervuar Köpekleri
-
779.
+1Ayraç 44
-
780.
+2Yıkıkkk
-
781.
+1Rez aga
-
782.
+1rezervasyon bakarım laf mı diye soran olursa olsun
-
783.
+3reserved
-
784.
+1rezervasyon
-
785.
+1Okuyacam rez
-
786.
+1Ya hızlı yaz yoksa okumayacam am biti 1 günde 1 part atıyorsun . En az 2 3 part at .
-
787.
+33 -1sınıfta gözüme çarpan bir kız vardı. güzel miydi? derseniz evet ama sadece evet. abartı bir yanı yoktu diyebilirim. bu kızı nasıl anlatsam? cool diye tabir ettiklerimizden. böyle deyince kafanızda hiçbir şeyi giblemeyen yapmacık, atarlı kızlar gelmesin tersine dikkat çekici bir sakinliği vardı ve üstünde eğreti durmuyordu. kızın doğal hali, tavrı cooldu. yürüyüşü, konuşması, bakışı, gözünü kırpışı, montunu giyme şekli, hocalara soru sorarken ki tavrı, zor bir durumunda çözüm düşünürken ki hali... bu kızın adı kübra'ydı. hatta gerçek adı da buydu. değiştirmiyorum çünkü burada kendim hakkında şuana kadar yazdıklarımdan fazlasını bilen tek kişi o.Tümünü Göster
kübranın farkına varmam aslında okulun ilk haftalarında oldu. üstünde sıradan açık mavi bir kot pantolon, beyaz v yaka bir tişört, kolunda bir kaç tane bileklik, sırtında sırt çantası ve üstünde oldukça dikkat çeken etnik desenli dediğimiz köylü kadınların giydiği hırkalar gibi bir hırka vardı. sınıfın kapısından girdiğinde ister istemez ona baktım. bir hırka bir başkasına mümkün değil bu kadar uyamazdı. aslında yürürken yavaş değildi ama diyorum ya o kadar cool bir hali vardı ki öyle görünüyordu. gözüne kestirdiği sıraya gitti. çantasını çıkarışından oturuşuna kadar izledim. o gün bana cool olmasından ziyade farklı gelmişti.
sonraki günlerden birinde kübra derse geç geldi. kapı yavaşça açıldı. içeri yine sıradan giyinen ama mutlaka bir parçayla farkını ortaya koyan kübra girdi. normalde sınıfa geç gelen kişi direk gidip yerine oturur dimi? ama kübra öyle yapmadı. sınıfa girdi. tavana baktı lambalar kapalıydı. döndü ve kapının yanındaki lambalara bastı. hoca falan herkes bir yanan lambalara bir kübraya baktı. o ise dimdik önüne bakarak gidip yerine oturdu, kitabını açtı. bu kızla tanışmak, muhabbet etmek istiyordum. beni rahatlatan bir tavrı vardı. sanki tek lafıyla tüm doğru bildiklerimi yanlış yapabilirdi. sanki dünyada bir toz zerresi kadar değersiz olduğumuz her an aklındaydı.
kendimce bir plan kurdum. derse birkaç dakika kala gidersem onun yanına arkasına falan oturabilirdim. aynen dediğim gibi yaptım. yanı doluydu tam arkasına oturdum. imza kağıdı dolaşırken omuzuna dokundum bana döndü kağıdı uzattım. teşekkürler dedi. kağıtta imza attığı noktaya odaklandım. kağıdı tam yanındakine verirken tekrar dokundum omuzuna. arkada imza atmayan bir kişi var galiba geri alabilir miyim? dedim. verdi kağıdı. soyadına baktım. akşam faceten profilini buldum herkese açık olan bir iki resmi vardı. o resimlere, altında yorum yapan insanların profiline, beğendiği kanallara her şeye baktım.
yanına oturma planı bir sonraki hafta işe yaradı. yan yana oturunca ister istemez muhabbet ediyorsunuz. nereli olduğunu sordum. adıyaman dedi. derslerden konuştuk, okul dışında yaptıklarından konuştuk. part-time çalışıyormuş. çıkışta bahçede oturmayı teklif ettim. olur dedi. daha çok konuştuk, çok güldük. uzun zamandır kendimi bu kadar rahat hissetmemiştim. o günden sonra yanına oturmak için bahaneye ihtiyacım yoktu. kim erken gelirse öbürüne yer tutuyordu. tanıdıkça daha çok sevdim onu. sınıfta olan bir olay hakkında, bir siyasetçinin söyledikleri hakkında, tarihte yaşanmış bir şey hakkında ya da benim hakkımda yüzüme yaptığı yorumlar o kadar açık ve netti ki. hocaların dediğinin tam tersini iddia ettiğinde bile hocalar hafif bir geri vites yapıyordu. o açıdan bakarsan ııııı evet doğru ama biz şu yönden konuşuyoruz, bu dediklerini zaten göz ardı etmiyoruz ancak... gibi cevaplar geliyordu hep. çünkü çok insani açıdan düşünüyordu. egolarından, takıntılarından, değer yargılarından tamamen sıyrılmıştı. 'insanın olduğu yerde nasıl kesin yargılarla konuşabiliriz' bu lafı her yorumunda tekrarlıyordu. hayatımda gördüğüm en rasyonel aykırı insan kendisiydi.
okulun başlayalı neredeyse 2 ay olmuştu. sınavlar yaklaşırken benden ders notu istemişti. notları almaya geldiği gün kantinde ona açılmaya karar verdim. önce notlarda nerelerin ekgib olduğunu, önemli yerleri gösterdim. notları aldıktan sonra nereye gideceğini sordum. yurda dedi. beraber yürüyelim mi dedim. olur ama senin yurdun o yolda değil dedi. ben de seninle zaman geçirmek hoşuma gidiyor. kendimi rahat hissediyorum dedim. güldü, başkalarının yanında neden rahat hissetmiyorsun dedi. bu kez ben güldüm biraz yürüdükten sonra ekledi. bende seninle vakit geçirmeyi seviyorum. acaba nezaketen mi söylemişti? yoksa ciddi miydi? şimdi açılırsam ve olumsuz cevap alırsam benden uzaklaşır mıydı? yok yok mümkün değil uzaklaşmazdı. zaten insanım sonuç olarak şaşırtan eylemlerim olabilirdi. direk söylemeye karar verdim.
ben senin elini tutmak istiyorum dedim. bana baktı ve elimi tuttu. ben mavi ekran. insan ne demek istiyorsun falan der... o andan sonra el ele yürümeye başladık hatta okuldan tanıdık birkaç kişi gördük onlarda bizi el ele görünce dik dik baktılar. bir kaç dakika sonra sessizliği o bozdu. ne kadar daha tutmak istiyorsun elimi? dedi. gittiği yere kadar dedim. yurda vardık sayılır dedi. kahkaha attım. o da attı. sen bırak diyene ve ben bırakmak isteyene kadar dedim. yurdun önüne geldiğimizde dibime yaklaştı göğüsü göğüsüme değiyordu. parmak uçlarında yükselip kısacık, sade bir öpücük kondurdu. yurdun önündeki güvenliğe aldırmadan içeri girdi.
ben kendi yurduma gittim. o gün çok mutlu ve sakindim. içimde ilişkimiz hakkında bir merak vardı ama sakin ve huzurluydum. bulaştırdı mı nedir? anlamamıştım. -
788.
+1ayraççç
-
789.
+1Rez babus okurum
-
790.
+3Ne yani aq bu kadar kolay mı kız bulmak üni de neyse rez 33
-
791.
+1Rezznznznnxnxkdd
-
792.
+1Rezerve @20
-
793.
+1Rezervasyon
-
794.
+1Rezerved
-
795.
+1iŞTE BÖYLE REZ REZ
başlık yok! burası bom boş!