arkadaşlar 12 yaşımdan film izlerim belki daha küçüklükten beri ve tek izlediğim film konusu 'banka soygunu' senelerdir izlerim hiç sıkılmam ve her izlediğim filmde ise yeni bilgiler topluyordum ve paranın şehvetli kokusu beni kendine çekiyordu. gelelim konuya aylardır izlediğim filmlerden uyarlayarak bir banka soygunu gerçekleştirmeyi planladım 4 kafadar da arkadaşım vardır furkan, fatih mehmet ve ben. mehmetin hayatı bilgisayar başında geçmiş ve elektrik ustasıdır .furkan kaynakçıdır endisturi meslek lisesi mezunu bir kaynakçı tersanelerde falan kaynak yapmaktan bıkmıştır artık. fatih ise en yüreklimiz yeri geldiğinde abi dediğimiz her şeyden bilgisi olan bir arkadaşımız. ve ben tek yaptığım dışarı çıkıp dediğim arkadaşlarla oturup dert anlatıp dinlemek ve futbol oynamak.ben onların da aklına girerek onları soyguna ikna ettim ve bir banka seçtim vakıfbankası neden mi? çünkü banka türkiyenin ilk bankasıdır en güveniliridir ve en çok hesap bu bankadadır hiç şüphesiz (ve ya ben öyle düşünüyorum) 1 hafta öncesinden bankanın etrafında bir tur attım iyice inceledim bir çok kez girdim ve çıktım.bu süreçte arka tarafta bir cam olduğu ve camın demirlikleri olduğunu gördüm kaç tane eleman çalıştığına baktım ve en önemli olan yer kasayı gözüme kestirdim. soygun vakti olarak 10.30 sularını seçtim çünkü o vakitlerde daha çok insan olacaktı ve aralarından sıyrılmamız kolay olacaktı furkan arka taraftaki pencereyi ve demirlikleri kaynak ile eritip içeri girecekti. mehmet biz içeri girdikten sonra elektrikleri kesecekti ve yangın alarmı polis alarmı vb alarmları devre dışı bırakacaktı ...

beyler okuyan varsa devam edeceğim

Devam ediyorum beyler

mehmet elektriği kegibten sonra alarmlar devre dışı kalacaktı fakat jenaratörün çalışması 2 dakikaydı fakat bizi ilgilendiren polis alarmıydı eğer polis alarmını elimize alırsak diğerlerini pek bi önemi kalmazdı. gün gelmişti ve her şey plana uygun gidiyordu arabayı arkaya çektik ve furkanı pencereye yerleştirdik mehmer arabada bizden gelecek işareti bekliyor ve bizde içeri doğru yürüyorduk fatih ile ikimiz içeri girmiştik tek yapmamız gereken ise silahları çıkartıp'bu bir soygundur diye bağırmaktı' biz mehmete işaret ettik ve işte o sihirli sözcüğü söyledim...

rez beyler devamı gelecek kısa yazıyorum okuyabilesiniz diye