bana göre baya büyük; bi hırsızlık vakasının altına imzamı atmıştım ama bir günde gelişip sonuca ulaşan bi vuku değildi yaklaşık bir yıl boyunca hemen hemen her gün. bazen iki günde bir falanda oluyodu duruma göre.

bimi soyuyodum, soyuyoduk. kör nokta tespit etmiştim. kasiyerlerinde, kameralarında gözünden ırak bi nokta. girişe yakın abur cubur reyonunda. zaten topu topu üç bölüm var en sağda kasa başında duran kasiyerlerin oldugu bölüm, ortası su un şeker tuz vb ürünlerin bulundugu bölüm en soldakiyse kör noktası oldugunu keşfettigim abur cubur bölümü. kasiyerlere en uzak reyon.

okuldan çıkardım giderdim mahalledeki bime. alırdım kekimi cipsimi ice teami atardım çantaya çıkar giderdim. kasadan geçerken şüphelenmesinler diye 25 kuruşluk su alırdım.

gün geçtikçe çaldıgım ürünlerin degeri, sayısıda artıyodu. kek, cips, kaju, badem, antep fıstıgı, çekirdek,soslu fıstık, fırında sütlaç, kazandibi, supangle daha adını hatırlamadıgım bissürü tatlı ve tuzlu yiyecek. hatta gıda ürünlerinin yanısıra, diş fırçası, parfüm, diş macunu. bi kaç seferde prezervatif çaldığımda olmuştur. çantamın içi bildigin yemini fazla yiyen japon balıgının gözleri gibiydi aq patlayacak gibi.

neyse günler günleri kovalıyodu ben sürekli çalmaya devam ediyordum, ediyorduk. ( arkadaşlarımlada bazen kaçamak yapardım) bi gün yine her zamanki gibi girdim markete işten çıkar çıkmaz, canım pek bişey istemiyordu, iki gofret aldım biri bana biri kardeşime , neyse kasaya gidiyorum kontör yükleticektim zaten 20 liralık. girmişken bişey çalmamak olmaz ayıp olur diye çaldım aslında o 2 gofreti. tamamen alışkanlık bağımlılık olmuş.

neyse beyler adama kontör yükleticektim iyi günler dedim. 'tabi buyrun' dedi numarayı aldı sonra sistemde bi hata var beyefendi bi iki dakika beklerseniz hemen geliyorum dedi fak dı sistım diyesim geldi içimden.

bi iki dakka sonra geldi yanında bi kadın var. adam sessizce yaklaşıp bizimle kamera odasına gelsene iki dakka dedi. bende rezillik çıkmasın diye tamam dedim aq müşteriler falan var etrafta. kendi mahallemde hırsız diye anılmak istemem. senin mahallendede hırsız diye anılmak istemem ama anılsamda bu pek gibimde olmaz neyse konuya döneyim

kamera odasına doğru gidiyoruz marketin içinde yukarı kamera odasına çıkan personel harici kullanımın yasak olduğu kapı var kapının ardı karanlık, merdivenleri çıkana kadar ortam tenha. cebimde iki gofret var diğer cebimdede bıçağı hazırladım elimle açık pozisyona getirdim. eğer vurmaya kalkarsalar çizerdim hepsini amk uyuşturucu kullandığım bi dönemdi zaten.

kadın "çaldığın ürünleri çıkar cebinden" dedi. çıkardım iki gofreti koydum masaya. sandığımdan daha iyi davrandılar ne yalan söyliyim. öyle tutmak çekiştirmek falan yok. yüzüm masum amk ondan heralde. "otur" dedi kadın sandalyeyi gösterdi, oturdum. seni kaç aydır nasıl takip ettiğimi bilmek istemezsin diye başladı cümleye. dıbına koyim sanki azılı bi seri katilim karşımdakide ünlü dedektif mike hammer. girişe bak sanarsın bimin sahibine suikast düzenledim amk.

bir süre bağırdı çağırdı sonra kalk dedi ve kamera görüntülerini izletti. ben hırsızlığı rutin bi olaymış gibi bellediğim için artık kör noktada çalmıyordum ürünleri, ürünün reyonu nerdeyse orda atıyodum cebe çantaya vs. hafife alınca bim elemanlarını paket olduk tabi.
"bu çaldıklarının hepsi benim maaşımdan kesildi haberin varmı senin, dua et bende bir anneyim yoksa seni farkeder farketmez polise haber verir, aylarca takip etme zahmetinde bulunmazdım o çaldığın gofretleri zütüne sokardım."

evet resmen bunları söyledi, sanırım bende şeytan tüyü var amk doğru düzgün kızamadı bile bana. masumlaştım çünkü. sonra çaldığım malların toplam fiyatını sordum ödeme maksadıyla, 750 liraymış.

cebimde 200 tl vardı geri kalan parayı 10 gün içinde getiriceğimi söyledim, aksi takdirde polise haber verirsiniz diye güvence sağladım karşı tarafa, adımı soyadımı kimlik nomu verdim. bi daha bu marketten alışveriş yaparsam zütümden kan alıcağını söylemişti belirtmeyi unuttum sorry.

çıktım marketten ama içim içimi kemiriyo anasını gibiyim 10 gün beklersem ben kafayı yerdim bi şeyler yapmalıydım, eve gittim ve kalan parayı zor günler için zulaladığımız paralardan ödün'ç'aldım.

hemen aynı hızla markete girdim açtım kamera odasına giden kapıyı yukarı çıktım parayı uzattım kadın şaşırdı kaldı " hani 10 gün sonra getiricektin parayı nerden buldun" dedi. o kadar bekleseydim kafayı yerdim motor almak için biriktirdiğim parayı getirdim dedim

otur dedi, odadaki dayıya tamam sen çık ahmet dedi, çıktı. yadırgamadı bile amk.

ketıla su koydu, nescafe yaptı ikimize, sigara uzattı. sarı izmaritliydi ama markasını hatırlamıyom. ailemden konuştu bişey (madde) içip içmediğim hakkında tahminler yürüttü kendi çocuğunu anlattı, çokta yaşlı değil 30a merdiveni dayamış gibiydi ama.

benim kleptoman olduğumu, ihtiyacım olmadığı halde sürekli bişeyler çalma isteği duyduğumu iddaa etti, biraz haklıydı aslında evet. bana tedavi olucağına söz verirsen burada istediğin zaman alışveriş yapabilirsin gibili bişeyler söyledi tam hatırlamıyom. zaten pgibyatri desteği aldığımı söyledim bende. "inan bu para benim cebime girmicek, sen hakkını helal et benim sana hakkım helal, zira çaldığın her ürün benim maaşımdan kesildi."

üzülmüştüm amk ama hala olanlara anlam veremiyodum niye hala hapiste değildim yada neden bana nescafe yapıp sigara uzatmıstı. sanırım asla bilemicem.

arada hala giderim o markete, ilk başlar her girdiğimde konuşurdu tedavimi olup olmadığımı sorardı falan. uzun süredir gitmiyodum geçende annem un aldırmaya göndermişti orta reyondaydı arkası dönüktü pardon dedim, döndü bana doğru. "un ne tarafta" diye sordum. bi kaç saniye baktı sonra tarif etti. sanırım tanımaya çalıştı o süre zarfında. " orta reyonun sonunda hemen solda." tamam teşekkürler diyip aldım çıktım.

anlattığım olay tamamen gerçektir beyler, çılgın hırsız kasiyeri coşturuyor:)