Merhaba arkadaşlar. Bundan yaklaşık 5 sene önce lise 1'de başımdan geçen olayı sizlere anlatacağım. Lafı fazla dolandırmadan konuya giriyorum.
Lisenin ilk yılı, ilk dönemiydi. Herkes yavaş yavaş birbiriyle kaynaşmış, sınıf içi gruplaşmalar olmaya başlamıştı. Bende sınıfın bir-iki sağlam elemanıyla tanışmaya başlamıştım. Bi tanesi Furkan. Bununla günden güne samimi oluyorduk. Bi gün yine sınıfın penceresinden dışarıyı izliyor, karı kız analizi yapıyorduk. Bi hatun bulduk mirket gibi yapıştık pencereden kızı izliyoruz.

Biz daha lise biriz ya, boy kısa hani. Kız bizim görüş alanını daralttıkça biz onu görmek için kirişlere basıyoruz, parmak ucuna falan kalkıyoruz. Meğer bizim züt kabak gibi vurmuş dışarı. Sonra bir iki sağlam elemanla tanıştım dediğim diğer arkadaşta şakasına geliyor bizim zütü elleyip kaçıyor, ipneliğine parmak atıyor felan. Biz olaya öyle bi odaklanmışız ki, sadece kafayı 10 derece döndürüp arkadaşa küfür edebiliyoruz. Kızın zütünde köstekli saat var sanki amk hipnoz etti bizi izliyoruz.

Arkadaki eleman elliyor, tekme atıyor hâlâ. Biz bi şey demedikçe sanki tahrik oluyor amk. Sonra bizim katta nöbetçi bi hoca vardı o gün. Kısa boylu kel bi hoca. (Küçükken kafasına kaynar su dökülmüş, kafasında ve yüzünde hiç tüy yok. Lakabını söylememe gerek yok herhalde.) bu hoca kısa boylu olduğu kadar da binlikte, el şakalarında üstüne yok. Boşuna dememişler zütü yere yakın olandan korkacaksın. Meğer bu zütten bacaklı bizim elemanla organize olmuş demiş ki sen bi kere daha vur devdıbını bana bırak.
Neyse bizim eleman bi kere daha benim sırtıma vurdu güldü, sesi uzaklaştı. Beyler sonra yemin ediyorum hoca zütüme bir vurmuş. Allah çarpsın hücrelerim zütümden kaçıştı.

Ben hâlâ hoca olduğunu bilmiyorum. Yaz mevsimi olduğu için güneşlik ve perde var. Biz ikisini de arkamıza attık ya, kafayı çevirsek bile bişey görmüyoruz. Her neyse, ben o acıyla arkamı döndüm, seni dıbına kodumun yeziti! Diye elimle bi kafayı kavradığım gibi güneşliğe sardım yanımdaki elemanda bana katıldı, hatunun köstekli saati bıraktık güneşliğe sardığımız kafaya vuruyoruz. Ama vururken ağzımıza ne gelirse söylüyoruz. Ulan bi züt izletmedin., yollarını gibeyim sırtımı kırdın!. Arkadaşlar bu arada sınıfta kızlar bağırıyor ama şimdi hem güneşliğin arkasında olduğumuz için, hemde pek samimi olmadığımız içinde nooluyo lan? diyemiyoruz.

O gürültü patırtı arasında sardığımız kafadan baktım öksürme sesleri felan geliyor. Dedim son bi jübile vuruşunu yapıp bırakayım yoksa şaka arasında cidden çocuk boğulacak. Arkadaşlar o ara ben sardığımız kafaya bir vurdum. Şimdi perdelik saten ya, bi ses çıktı, Kur'an çarpsın o korkuyla yanımdaki Furkan'a dedim ki reflex olarak ananı gibtim çocuğu onu öldür gel. Biraz şaka biraz korkuyla tülü bi açtık, kıpkırmızı bi surat, bir çift mavi göz, ve kabak gibi parlayan bi kafa bize bakarak gollüm gibi gülüyor. Adamın hakkını yememek lazım Allah razı olsun hem şaka kaldıran bi hoca, hemde meslek hocası olması dolayısıyla pek bi tepki göstermedi ama o anki adrenalinle hocanın kelini avuçlayıp finalde son penaltıyı kullanmadan önce topa şans öpücüğü konduran futbolcular gibi kafasını bi öpmem var, unutamam.

Son olarak hocadan helallik aldık, aman hocam bişeyiniz var mı, biraz oturun felan diyerek güzel bi anı yaşamıştık.

Az da olsa bazı okullarda rast geliyor kardeşim

ikinci olay geliyor başka bir hocayla, yerlerinizi alınız.