Eline Sağlık Reyiz

Kardeşim rica ediyorum devam etme.

Hikaye iyi uzun süredir buralardayik. Akit gelsin.

O gün gecenin ilerleyen saatlerine kadar beraber oturup konuşmaya devam ettik.
Herşeyden her konudan konuşuyorduk.
Laf geldi dolaştı en son Cenk’i nasıl olurda bu pislikten kurtarabilirize geldi.
Eray’a göre eğer bu grubun içinde yer almaya devam ederse mutlak surette bir eyleme katılacak ve eğer ölmezde sağ kalırsa yakalanır ve hapsi boylayacak.
Ama alperen biraz daha farklı bir senaryo olabileceğinden bahsetti.
Eğer eylemlerde boy göstermezse grup onu araba çalma işiyle görevlendirir yada tetikçi olarak kullanabilir….
iki durumda da işin sonu b.k gibi yani

Ama alperen benim cenk ile görüşüp en azından grup hakkında ne fikre sahip olduğumu öğrenmemin faydalı olabileceğini söyledi…
Bu sayede en azından grupta ne görevde olduğunu öğrenebiliriz diye de ekledi
Bu aklıma yatmıştı…
Üstelik onunla karşılaşmak belki benim için bile iyi olacaktı..
Tamam dedim….
Onunla yarın iş çıkışı görüşeceğim….ama nasıl sizi haberdar edeceğim bundan ?
O işi bize bırak dedi Eray….mesleğimizi hatırladın dimi ?
Evet….neredeyse adamların işinin ne olduğunu unutuyordum….

Yarın iş çıkışında cenk ile görüşecek tabir-i caizse ağzından laf almaya çalışacaktım.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Eray, Alpereni aldı ve kendi evine zütürdü. Geri kalanlarda o gece bizde kaldık.
Sabah erkenden kalkarak normal yaşantımdaki gibi servisime binerek işime gittim.
Çift kişilikli olmaktan korkuyordum…
Hemde çok…

Odamda normal işlerime devam ederken cep telefonum çaldı..
- Efendim….
- Ben alperen….nasılsın ?
- Hiç iyi değilim aslında….kafam kazan gibi…bir sürü şey aynı anda geçiyor aklımdan…
- Alışırsın yakında….benim yabancı olmadığım konular bunlar…
- Anladım….ne oldu neden aradın bir durummu var ?
- Yok yok…akşam için aradım….servise binme…seni ben alıcam…
- Tamam…çıkış saatimi biliyorsundur o zaman….
- Tabi ki biliyorum…
- Tamam o zaman akşam görüşürüz….
- Tamam….
Akşama kadar normal bir çalışan gibi işlerimi aksatmadan çalıştım.

Akşama doğru tekrar telefonum çaldı bu sefer arayan kişinin kim olduğunu biliyordum….
- Buyrun ben araba mühendisi Alper size nasıl yardımcı olabilirim….
- Eşşoleşşek….babasıyla dalga geçen eşşoleşşek….araba mühendisisin işte yalanmı
- Babacım lütfen beni işimde rahatsız etme araba tasarlıyorum burada….
- Kaç kere dedim sana harp okulunu kazanmışken git diye…gittin gittin araba mühendisi oldun işte ( araba mühendisi lafına her zaman çok gülmüştüm )
- Efendim baba…
- Nasılsın oğlum ?
- iyi baba ya çalışıyorum işte…siz nasılsınız…annem nasıl ?
- iyi iyi sıkıntımız yok…uğramayıda kestin p.zevenk…önceden haftanın 7 günü bizdeydin…
- Baba valla sorma çok acayip yoğumun aklımdasınız gelicemde…inan hiç boşluk zamanım olmuyor….
- Kesinlikle öyledir….Cenk’te uğramıyo….önceden senin gelmediğin zamanlarda o uğrardı….ne hayırsız evlat çıktınız lan siz…
- Baba öyle deme ya…
- Sus cevap verme babana….hafta sonu gelin ikinizde yoksa kemiklerinizi kırarım sizin…..
- Tamam baba ayarlamaya çalışırım….
- S.çarım ayarına….haftasonu gelinecek o kadar…
- Tamam
- Hadi kapattım…
- Baba ?
- Efendim…
- Kapattım diyosun ya
- Eeee
- Açık hala telefon….
- Eşşoleşşek….kapattım…
- Baba ?
- Efendim eşşek sıpası efendim ?
- Hala açık telefon…..
- ……….
- Baba ?
- ……………
Telefonu suratıma kapatmıştı…telefona baktım ve gülümsedim….babamlar işime çok sapa bir yerde oturuyorlar diye şirkete yakın bir yerden tutmuştum evimi…hafta çoğu günü onlardaydım önceden ama bu olaylar baş gösterdiğinden beri doğru dürüst uğrayamamıştım….

Adam haklıydı….
Çıkış saati geldiği zaman çalıştığım laptopumu kapatıp çıkmaya hazırlandım…
Üstümü başımı giydikten sonra on dakika içinde dışardaydım….
Dışarda beni alması için gelecek arabanın ne tür bir araba olduğunu bilmediğimden beklemeye başladım…
O sırada yanımdan MAT SiYAH RENKLi YENi KASA BiR FORD FOCUS geçti….
Araba gerçekten çok güzeldi…


Jantları…
Koyu renk camları…
Rüzgarlığı….
Yerinde kullanılan kırmızı renkleri….
Harikaydı…
Açıkçası gözüm kalmıştı arabada….
Sonra tekrar Alpereni beklemeye başladım…Focus yakınımda durmaya devam etti bu arada.

Sonra arabanın camı açıldı…
içinden tanıdık bir yüz gözüktü…
ALPEREN ARABADAYDI….
Ne bekliyorsun gelsene dedi alperen…
Şaşırmış bir vaziyette arabaya doğru gittim. bu kimin arabası diye sordum ilk başta yanındaki Eray bana bakarak “ SANADA ALEYKÜM SELAM KANKA “ dedi.
Sırıtarak bindim arabaya…
Bu araba nerden çıktı lan…Eray napıyon kardeşim dedim .
iyi ya kanka dedi Eray…sabahtan beri şu arabayı almaya çalışıyoruz daha yeni satışını yaptık dedi.
Oha dedim bunu az önce mi aldınız..
Evet dedi Alperen…kelepir…kaçırmak istemedim…

Ne kadara aldın diye sordum.
S.ktir et ya aldım işte…biraz para verdim dedi Alperen…
Ee ne yapıyoruz şimdi dedim…
Eray arkasına bakmadan konuşmaya başladı…

“ Kanka şimdi buradan direk size gidiyoruz…..malzemelerimizi aldık….senin üzerine bir adet dinleme ve bir adet takip cihazı koyacağız…evden çıktıktan sonra ben senin evde kalıcam ve bilgisayardan senden gelen sesleri ve sinyalleri direk olarak teşkilata ileticem…bu arada sen panik yapmayacaksın yoksa bütün iş b.ka batabilir…unutmadan sendede bir kulaklık olacak ve sende bizden gelen bilgilere ulaşabileceksin…zaten seni biz duyabileceğiz…senin yapman gereken sadece dinlemek o kadar….Cenk’i olabildiğince konuşturmaya bak…Alper yakınlarında olacak zaten….bir durum olursa müdahale edecek…anladınmı ? “
Evet dedim…herşey açık gibi duruyor…anladım sanırsam….
Tamam şimdi size doğru gidiyoruz dedi Alperen….ve hızını artırarak yolda ilerlemeye başladı…
Eve geldiğimiz zaman Eray arabanın bagajından iki tane büyük çanta çıkardı….

Girdiğimiz zaman Alperen Yasin ile Altay’a ulaşabilir misin ? diye sordu…
Evet dedim araya bilirim…buraya mı gelsinler
Hayır dedi Alperen buluşacağınız yere gelsinler…
Ne kadar hızlı araç olursak o kadar iyi….
Neden dedim…
Kaçma ihtimali var adamın dedi Alperen…benden kaçarsa onlara takılması lazım….sizler sokaklarda yarışıyorsunuz…benden her durumda daha iyisiniz..
Kanka soyun dedi Eray gülerek... üstünde bir şey kalmasın…
Gülmeye başladık….

Buradamı diye sordum….gülüyordum aynı zamanda….hemen şimdi mi…
Alperende gülmeye başladı….
S.kicem yapacağın şakayı dedi Eray gülerek….çıkar üstünüde şunları takıcam…
Çantanın içinden küçücük parçalar çıkartıp göğsüme yapıştırmaya başladı Eray…
Bunlar nedir diye sordum…
Takip cihazları….gps..ve mikrofon….dedi Eray…
Bu küçücük şeyler nasıl yerimi belli edicekki diye sordum….şaşırmıştım….
Uydu takip cihazları bunların yanında b.k gibi kalır kanka dedi Eray….çok güçlü cihazlar bunlar..

Anladım dedim….ama aslında anlamamıştım…
Birkaç parçayıda sırtıma bantladıktan sonra hazırsın dedi eray….ama son bir şey kaldı…
Elinde ten renginde küçücük bir şey vardı…bunu kulağına tak dedi…
Bu ney diye sordum…
Bi B.KUDA SORMA KANKA YA dedi Eray….KULAKLIK BU…..BiZi DUYABiLMEN iÇiN…AKŞAM KARANLIĞINDA DiKKAT ÇEKMEZ HEM….
Kulaklığı sağ kulağıma taktıktan sonra eray elindeki cihazı kafasına taktı ve mikrofonuna beni duyuyormusun diye sordu….
Ses çok yüksekti…

Evet dedim ama biraz kıs kulak zarımı patlattın….
Tamam dedi biraz kıstıktan sonra tekrar şimdi nasıl diye sordu…
Çok iyi dedim…süper….
Tamam dedi Alperene bakarak hazırız…..
Arabama bindikten sonra Eray hatta girdi….
“ Bütün sistemler çalışıyor….Cenk’i arayabilirsin Alper.”
Tamam dedim bende arıyorum….telefonu açtım ve Cenk’i aradım

- Cenk ?
- Efendim kardeşim….
- Ne yapıyorsun…sesin çıkmadı….
- iyiyim kardeşim sen nasılsın……
- iyi ya…bi sorun yok dimi ?
- Yok yok…
- Buluşalım mı ?
- Olur…nerede…
- TANDOĞAN MEYDANIN ORAYA GEL
- Tamam birazdan orada olurum…
- Tamam…
Telefonu kapattıktan sonra “ duydunuz değil mi “ diye sordum…
Kuklalıktan Eray “ evet “ dedi…duydum…..
Hızlanarak buluşacağımız yere doğru ilerlemeye başladım….
Sonra telefonu tekrar açtım….

- Yasin….
- Efendim kardeşim…..
- Tandoğan meydana ne kadar uzaksın….
- Çok değil….ne oldu ki…
- Oraya gel….
- Ne oldu lan….
- Gel işte….orada siyah bir focus göreceksin…onun yakınlarında olun…
- Olun derken ?
- Altay’a söyle o da gelsin…
- Tamam kardeşim….gelince haberleşiriz….
- Tamam….
Hızımı artırmaya başlamıştım…ama içim içime sığmıyordu…..
Tandoğan meydanına geldiğim zaman hemen sol tarafta Cenk’in Toyotasını görmüştüm arabamı onun arabasının önüne çektim….
Arabadan indim ve yanına yaklaştım….
Konuşmaya başladık….

- Cenk nasılsın kardeşim….
- iyiyim kardeşim….uzun süredir görüşemedik….
- Öyle oldu….ee sen nasılsın..
- Napalım işte…iş güç….
- Gece yarışlara devammı ?
- Arada gidiyorum….
- Diğer zamanlarda ne yapıyorsun ?
- Arkadaşlarla buluşuyoruz falan işte…..
- Hımmm yeni arkadaşların var yani…
- Öyle….işten arkadaşlar.. ordan burdan…
- Tanıştır benide hadi gidelim…
- Şimdi müsait olmazlar ya….
- Ne zaman müsait oluyolarsa o zaman gidelim….
- Tamam gidelim bi gün….
- Babamlar aradı sabah…..
- Aa ne diyolar…
- Ne desinler…bayadır gitmiyomuşun sende….haftasonuna bekliyorlar haberin olsun….
- Valla söz vermeyim kardeşim…işim çıkabilir…
- Onu bana değil g.tün yiyosa babama söyle…kızgındı sana baya…
- Sen arabaya bir şeyler mi taktırdın lan?
- Ne gibi…
- Ne biliyim….şu işaret yoktu sanki önceden ( parmakların iki halini aldığı zafer işareti )
- Aa evet….hoşuma gittide ordan aldım…
- Bi anlamı yok yani….
- Zafer işareti demek….biliyorsun…
- Ne bilicem lan nerden biliyim…
- Arkadaşların hakkında bazı şeyler duydum….
- Arkadaşlarım….?
- Kötü adamlarla arkadaşlık yapma bence….
- Tamam dikkat ederim kardeşim….
- Dikkat etmelisin….
- ……..
- …………………
- …
Konuşmaya devam ederken caddenin yukarısından çok gürültülü bir arabaya ait sesler gelmeye başladı….

O tarafa doğru baktığımızda TOFAŞ ŞAHiN marka bir arabanın gelmekte olduğunu gördük….



Arabayı izliyorduk…
Araba üzerimize doğru gelmeye başlamıştı….
Hızını artırarak olduğu gibi üzerimize geliyordu…
Eray kulaklıktan “ O SESLER DE NE ?... NE OLUYO ALPEREN “ diye sordu….
“ BiR ARABA ALPER VE CENK’iN ÜZERiNE GELiYOR…” dedi…
“ ALPER UZAKLAŞ ORDAN” dediğini hatırlıyorum Eray’ın….