/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +19 -1
    Yıl 2011, çocukluğumdan beri içime kapanık, utangaç bir insan olmuştum. Belki de insanlara karşı beni güçlendirecek bir babam olmadığı içindir, bilmiyorum. Hayatta tuttunduğum her insanı koşulsuz şartsız kaybediyordum. Babam, amcam ve son olarak kuzenim. Annem bir huur çocuğu ile evlenmiş ayda bir arayıp halimi hatırımı sormaktan ileri gidemiyordu. Herif istemiyormuş, komik bence. gibimde bile değilsiniz demek istiyorum yüzlerine. Ufacık bir saygı zerresi vardı içimde onuda kaybetmek istemediğimden ben arayıp sormuyordum. Oturduğum ev babama aitti annem babamın emekli maaşını bana veriyordu. Ezik bir muallak gibi ölmüş babamın ekmeğini yiyor evinde oturuyordum. Çalışmıyor sabaha kadar sigara içip müzik dinliyordum normal insanlar uyandığında ben uyuyordum. ilaçlarımın dozu her ay artıyordu. Zayıftım hemde çok zayıf.. Gerek pgibolojik gerek ise bedenen.. Hayatım Erkin abiyi tanıdığımda ise tamamen değişecekti..
    ···
  2. 2.
    +5
    Bir sabah yine insanlar uyandığında uyumak için yatağıma doğru yönelmiştim ki açlığımı farkettim, midem kazınıyordu. O an sıcak simit çekti canım saat sabah 07:20 civarıydı. Üzerime hırkamı giyip dışarıya çıktım. Pastahaneden simitleri aldıktan sonra sigara almak için markete yöneldim. Köşebaşındaki banka oturmuş, 1.80 boylarında 70-80 kilo civarında kirli sakallı biri telefonda küfür ede ede konuşuyordu.

    "sen kimsin dıbına koyduğumun kızı sen kimi ezmeye çalışıyorsun? senin ecdadını giberim. Ben kimseye eğilmem ulan, gibtir git hayatımdan. Bunaltma beni lan" gibi şeyler söylüyordu. Yakışıklı, güçlü kuvvetli, özgüvenli bir insandı. Benim tam tersime. Merakıma yenilerek ağaca yaslandım ve izlemeye başladım. Bir süre bankta oturdu, cebinden çıkardığı konyaktan bir yudum çekip sigara yaktı. Markete gidip sigaramı alıp bir dal ateşledim ve banka oturup çaktırmadan sabahın köründe kavga edip konyak içen bu adamı izliyordum. Bir süre sonra kalkıp yanıma oturdu. Korkmuştum rahatlıkla kafamı gözümü dağıtabilirdi;

    - selamun aleyküm ben Erkin.. dedi
    ···
  3. 3.
    +5
    - aleyküm selam abi

    Benden yaşça büyük olduğu bariz belliydi. Abi demek zorunda hissetmiştim kendimi. Sonra devam ettim ;

    - hayırdır abi sabah sabah ?

    Gülümseyerek "insanlar kendini birşey sanıyor kardeşim. Hepimiz sefil bir hayat yaşıyoruz kimisi bunun farkında kimisi değil" dedi.. ben ne diyor bu amk sarhoş galiba derken devam etti.

    "hayattan tat almak önemli, insanları giblemiyorum, herkes bir yere kadar" gibi şeyler söylemeye devam etti. Ben ise kaybettiklerim uğruna kendimi yaşarken öldürmüştüm..

    - e e evet abi. dedim kekeleyerek
    "sevişeceksin, kavga edeceksin, acının bile tadını alarak acı çekeceksin. Sokak aralarında dövüşeceksin, sabahın bir körü içeceksin, kimseye köle olmayacaksın" diyordu. Ya sarhoş yada deliydi. Ama haklıydı da. Devam etti ;

    - senin neyin var ? Yüzünden umutsuzluk akıyor?
    × hiç abi, birşeyim yok.
    - bariz belli oluyor, içine kapanık bir insansın. Benimle konuşurken dizlerini oynatmandan belli. Gözlerime bakamamandan, tırnaklarını yemiş olmandan kısacası herşeyinden belli. Neden böyle hissediyorsun?
    ···
  4. 4.
    +5
    Ben konuşamıyordum. Zaten yıllardır doğru düzgün kimseyle konuşamamıştım, konuşmak istememiştim. Erkin abi bunu farketmiş olacak ki, cebinden konyağı çıkarıp bana uzattı. Bir fırt çektim, bir fırt daha, bir fırt daha. O ara erkin abi hala birşeyler anlatıyordu.

    "umursama, iç, sev, seviş, olabildiğine çılgın ol, hırsını al kime hırslıysan" falan diyordu.

    Kafam güzel olmuştu, hırs deyince annemin evlendiği muallak geldi aklıma ama tek bir halt başaramazdım. Tam soracaktım ki erkin abi cevapladı ;

    - sıkıntı yok hallederiz, aksiyon olsun dıbına koyim diyerek güldü ve ekledi erkin diyeceksin abi yok.
    × tamam. dedim

    Nedense kendimi bir anda güclü hissettim, kimsesizliğin getirisidir dedim kendi kendime. Gerçekten söyledikleri etkilemişti beni. Bende böyle olabilirdim. Güclü, hırslı, yakışıklı, özgüvenli..
    ···
  5. 5.
    +4
    Uyumaktan vazgeçip erkin ile oturmaya başladık. Her konudan bahsediyorduk. Harbiden hem bin hem adamdı. Biz muhabbet ederken insanlar dönüp dönüp bize bakıyordu. Belkide tiplerimizden ötürüydü. Ancak erkin hiç giblemiyordu insanları. Saatler saatleri kovaladı. Belki aylar sonra annemi aramıştım. O binin işte olduğunu öğrendim çalıştığı yeri annemden duymuştum. Bulunduğum yerden biraz ilerideydi.

    - hadi gidelim dedi erkin.

    Yola koyulduk, hala arada bir konyak yudumluyorduk. Içimdende ne bitmez şeymiş amk diyordum. Leyla gibiydim. Sonunda fabrikadan bozma yere gelmiştik. Forkliftçiydi bin.

    - Burada kek gibi beklemeyelim bu muallakyi dövmeyecek miyiz?
    × evet, anasını gibelim abi
    - abi deme amk, giberiz. gel biraz uzak duralım

    Biraz açıldık beklemeye koyulduk. Yarım saat sonra çıktı bin. 40'lı yaşlardaydı normalde tek dövemezdim.
    ···
  6. 6.
    +3
    Açıkcası erkinden züt alıyordum. Sonrasında elemanı takip etmeye koyulduk. Kuytu bir köşeye geldiğinde "hadi" dedi erkin.

    - lan huur çocuğu.. dedim arkasından. harbiden huur çocuğuymuş dönüp baktı. güldüm bir anlık için sonra ciddiyetimi takınıp ;

    - hayatımı gibenlerden biri sensin, ananı gibtim senin. deyip üzerine atladım. yakamdan tutup yere yatırdı sol çeneme ardından tam burnuma yumruk attı, gözlerim kör olmuştu bir kaç tane daha patlattıktan sonra üzerimden kalkıp

    - gibtir git huur çocuğu deyip dönüp gitti. Gözlerim bir anlığına erkini aradı sırtını duvara yaslamış sigara içiyordu.

    - lan amk napıyosun ?
    × aferin, güzeldi ahahaha
    - ya gibtir git niye güvenirim ki sana
    × kızma olm gel lan ahahaha
    - ananı giberim puşt gibtir git başımdan..

    delirmiştim. Ağzım yüzüm kan içinde yürümeye başladım erkinde yanımda benimle beraber hızlı hızlı yürüyordu. Sigara yakıp bana verdi, sinirlide olsam sigaraya hayır diyemedim.

    - başardın, bu dayak kendine gelmen içindi ben olsam hırslanırdım. dedi..
    ···
  7. 7.
    +2
    evet hırslanmıştım ancak neden böyle bir huur çocukluğu yapmıştı. biraz yürüdükten sonra ;

    - dıbına koyayım başka şekilde de hırslandırabilirdin? taku takuna dayak yedik anasını gibeyim
    × canın acımadan can acıtmayı öğrenemezsin dostum dedi ve devam etti.
    × bak bence gayet açıldın anama sövmeler falan ahahaha

    Bence kesinlikle ruh hastasıydı. bu tavırları ne kadar ilginç gelsede olmak istediğim kişi erkindi. Yürümeye devam ettim bir ara sormadan ceketinin cebinde konyağı alıp bir iki fırt çektim. erkinin elleri cebinde ağzında sigara benim yanımda birşeyler mırıldanarak yürüyordu.

    - ne diyorsun ?
    × gel meyhaneye gidelim ama önce eczaneden batikon falan alda pansuman yapayım
    - sen ne anlarsın lan pansumandan
    × sana bir ara yaralarımı gösteririm boş konuşma hadi

    eczaneden batikon ve gazlı bez alıp evime geçtik. erkin kaşımı, dudağımı pansumanlayıp bantladı. ilk defa böyle dayak yemistim, kısa ama etkiliydi. O ara erkin bir sigara yakıp ayaklarını kanepeye uzattı ;

    - ilk darbeyi sen vuracaksın, sakin olacaksın. yaraların yarına iyileşir antreman yaparız ahaha dedi..
    ···
  8. 8.
    +2
    "yapalımda ağzını yüzünü gibeyim" dedim içimden ancak beni yerden yere vuracağı kesindi. hava kararmıştı, birer sigara yakıp meyhaneye doğru yola koyulduk. dar ve uzun bir sokak vardı semtimizde sağlı sollu meyhaneler pavyonlar bulunuyordu bilirsiniz işte her semtte mutlaka vardır. oturduk arkalarda bir masaya

    - ne içeceksin ? dedim
    × ben dışarda birşey içmem ama sen böyle ortamları seviyorsun tahminimce kendine rakı söyle havadan sudan muhabbet edelim
    - içmeyeceksen niye getirdin bizi amk ?
    × lan sus söyle birşey işte

    yemin ediyorum ayarsız binin biriydi. ben kendime bir kadeh rakı söylemiştim, garsondan sonra erkin ;

    - mezesiz rakı mı olur olm rezil etme lan bizi birde ballı muz söyle ortaya ..
    × her takuda biliyorsun... garsonnn! birde ballı muz alabilir miyiz ?...

    ballı muzda geldikten sonra başladı anlatmaya ;

    - benim vucudumda 30dan fazla yara izi var. hepsinin bir hikayesi var.. kimseye eğilmem, kimseye ezilmem ondandır ki çok yara aldım. çalışmam genelde hırsızlık yaparım çünkü korkmam. garibandan yoksuldan çalmadım hiç bir zaman. çok para haramsız olmaz, haramında haramı olmaz. canım sıkıldıkça kavga ederim. evli değilim evlilik bana göre değil ben düzen kuramam. seninde altyapın bana benziyor. köşebaşlarındaki huurlarla sevişirim evlendiğim kadın bunlardan daha güzel olmayacak nitekim. ben değişik bir adamım. bana benze demiyorum ama benzeyeceksin..

    ne diyordu bu amk ? ben hırsızlık falan yapamazdım. kavga edemezdim ve benimle alakalı neden bu kadar net konuşuyordu ?
    ···
  9. 9.
    +2
    devam edicem beyler bu entry altından okuyup okumadığınızı belli edin amk
    ···
  10. 10.
    +4
    söyledikleri garip gelmişti aceleyle kadehimi bitirdikten sonra masadan kalktım. bu eleman hayatımı kaydıracaktı. tanışmamızda bir garipti zaten daha fazla uymamalıydım buna. koşar adımlarla meyhaneden çıkıp içeriye baktığımda muallak hala içerde oturuyor gözleriyle beni takip edip gülüyordu. bir küfür daha savurdum içimden. 2-3 kez daha gitmiştim meyhaneye. meyhaneler beni sarhoş ediyor, loş ortamından kaynaklı sanırım. hızlı bir şekilde evimin bulunduğu sokağa girdim. erkin kapıda oturuyordu, nasıl benden önce geldi bu amk derken lafa atladı.

    - var mı lan böyle kolay adam satmak ?
    × bana göre değilsin
    - kendini farklı mı sanıyorsun amk ? sabaha kadar sigara içip akşama kadar yatıyorsun, babanın evinde oturup maaşını yiyorsun. bir kız gibmişliğin, bir aksiyon yaşamışlığın yok lan. ilk dayağını dün yedin amcık ağızlı kendine gel lan.
    × ne diyorsun lan sen ? sana mı soracağım amk ?
    - bağırma lan bana
    × ne olacak lan bin ?

    bana bir yumruk attı. dayanamadım bende vurdum. beni çekerek duvara yapıştıracaktı ki bir hamleyle ben onu duvara yasladım yakasından tutup sırtını duvara vurdum acı ile nefes kesildi. bir kaç saniye sonra burnuma kafayı yemiştim. çatırdadığını hissettim gözlerim kör olmuştu. çelme ile yere düşürüp üzerime çıktı. yumruklamaya başlamıştı. "dur amk dur" diyebildim. beni bırakıp kaldırıma oturdu. sigara yakıp konyağı çıkardı. gülüyordu amk..

    "bak gördün mü kavga edebiliyorsun.."
    ···
  11. 11.
    +4
    bir an bunu düşündüm..
    evet benden iri bir adamdı benden güçlü olduğu kesindi ama dudağını patlatmıştım, canını acıtmıştım. gülümsedim..

    - evet amk farkettim
    × işte hayat bu dostum, dayak yemekte var dövmekte zevk al, boşver.. diyerek konyağı bana uzattı. bir fırt çektim sigara yaktım üstüm başım kan içindeydi. burnum şişmiş sol gözümün altı mosmordu. insanlar bize garip bir şekilde bakıyordu. ilk defa uykum gelmişti

    - neyse ben eve giriyorum biraz uyumam lazım.
    × tamam ben buralardayım
    - iyi..

    eve girip kendimi yatağıma attım. tek istediğim şey uyumaktı. kafam gözüm dağılmıştı ilk defa. sabahtan beri geziniyor 12 saatte bir resmen dayak yiyordum. ancak kendime "noluyor" diye soramıyordum. sadece erkini takip edebiliyor söylediklerine ise hayır diyemiyordum..
    ···
  12. 12.
    +3
    yatağa yattığım gibi uyumuştum. ne kadar geçti bilmiyorum zilin sesine uyandım. normalde arayanım soranım yoktur, şaşırmıştım. kapıyı açtığımda erkini gördüm karşımda. gömleği paramparça olmuş, sağ tarafı kan olmuştu ve terliydi.

    - ne oldu amk ?
    × para kazandım dostum, ne yapalım ? ne istersin ?
    - nasıl kazandın amk bu hal ne ?
    × boşver dedi ve içeriye adımladı.

    Gömleğini çıkarıp attı bir köşeye herif rahattı anlam veremiyordum. ceplerindeki paraları masanın üzerine attı en az 3 bin lira vardı. ne tak yiyordu bu puşt bir fikrim yoktu. iyi amk ne tak yerse yesin diyerek dolaba yöneldim sadece zeytin vardı. bir iki zeytin yuvarladım mideme ardından salona gelerek durum analizi yapmaya çalışıyordum.
    ···
  13. 13.
    +2
    ama hiç bir şey gelmiyordu aklıma. olabildiğine sakin bir hayatım vardı şuan ise ne tak yediği belli olmayan hatta hakkında bir gibim bilmediğim biriyle resmen evimi paylaşıyor can dostluğu yapıyordum. işin garibi ise bunların tamdıbını normalde yadırgamıyordum. sadece beyin amcıklaması yaşadığım anlarda şarj ediyordu kafam. elimi yüzümü yıkamak için banyoya yöneldim. soğuk su bir nebze olsun iyi gelmişti yüzümü havluyla buluşturduktan sonra erkini işittim ;

    - hadi gidelim lan
    × nereye gidiyoruz ?
    - sana deli kafalar yaşatacağım dostum
    × ne kafası amk ?
    - boşver, moruk banada bir gömlek getir giyinip çıkalım
    × iyi ama beni bir daha satarsan ananı giberim
    - tamam be kardeşim, hadi
    ···
  14. 14.
    +2
    giyindikten sonra birer sigara ateşleyip yola koyulduk. sanırım 1 saat kadar yürüdükten sonra çingene mahallesi demek yanlış olmaz varoş bir semte gelmiştik. erkin sokağın köşesinde duraksadı cebinden 200 tl çıkarıp bana uzattı ;

    - bak şu yeşil brandalı bir yer var gördün mü ?
    × evet ?
    - oraya git topal cevatı sor muhtemelen oradadır
    × eeee ?
    - taş alacağını, sürekli müşteri olacağını söyle
    × taş ne amk ?
    - lan alda gel ..

    dönüp ellerimi cebime sokup yürümeye devam ettim, strese girmiştim sigara yakma ihtiyacı duydum. dudaklarıma kavuşturdum sigaramı, yeşil brandalı mekanın önündeydim. kara suratlı yapılı dövmeli elemanlar vardı amerikan filmindeydim sanki. içlerinden orta yaşlı olanı;

    - buyur bilader, aynısından mı ?
    × nasıl aynısından mı ?
    - taş mı ?
    × evet
    ···
  15. 15.
    +2
    çok garip şeyler oluyordu. hiç birisine anlam veremiyordum. herifi daha önce hiç görmemiş, bu semte daha önce hiç gelmemiş olmama rağmen hatta taşın ne olduğunu bilmememe rağmen herifler beni tanıyordu. oradan uzaklaşmak istiyordum sadece. hızlı hızlı adımladım. erkin köşede yine ağzında sigarayla beni bekliyordu. kolundan sıkıca tutup ;

    - olm adamlar beni tanıyor lan
    × yok be olm onların hep kafası güzel benzetmişlerdir..

    içim ferahlamıştı. aldığım şey kesinlikle uyuşturucuydu. çorabıma sakladıktan sonra ağır adımlarla eve doğru yürümeye başladık. 1 saat kadar yürüdük sanıyorum. mahallemize gelmiştik, kapıdan içeri adımladığımda ;

    - aga napacağız lan bunu ?

    erkinden ses yoktu. dönüp baktığımda erkin kayıplara karışmıştı. herif hayalet gibi olsada tüm muhakeme yeteneğimi benden söküp almıştı..
    ···
  16. 16.
    +2
    eve girip kendimi salondaki üçlü koltuğa bıraktım. ayaklarımı uzatıp bir sigara yaktım. telefon numarası yoktu arayamazdım. bir an içimi korku kapladı bu muallak beni bir kez satmıştı. bana uyuşturucuyu aldırıp kaybolmuştu. kapıma bir anda uyuşturucu ile mücadele bile gelebilirdi. şuan o kadar güvenmiyordum. paketi bir poşete koyup klozetin sifon gibi zamazingosunun içine attım. burada bulamazlardı. koltuğun kenarında erkinin konyağı duruyordu. bir iki yudum içip uzandım. ne kadar uyudum bilmiyorum, yine zil çalıyordu. kesin erkin biniydi, hava karanlıktı saati bilmiyordum. kapıyı açtığımda ise evet gelen erkindi ancak fazlasıyla gelmişti bu sefer. yanı da da bir hatun vardı. sarışın uzun boylu kaleeem gibi bir karıydı. kibar bir şekilde "buyrun"dedim. erkin yine bin bin gülüyordu..
    ···
  17. 17.
    +2
    ikimiz salona geçtik. erkin tekli koltuğu üçlü koltuğun karşısına aldı. hatun sanırım lavobadaydı bir kaç dakika sonra yanımıza geldi. karı karşımıza oturdu aramızda bir sehpa vardı. hatunu tarif edeyim, 1.75 boylarında 70 kilo üzerinde sarı bir elbise vardı, topuklu ayakkabıları oldukça ciksiydi. hatta karı komple ciksiydi. erkin lafa girdi ;

    - moruk nevale nerde ?
    × sakladım onu ben
    - niye lan ?
    × bir kez sattın ikinciye satmayacağını nerden bileyim ?
    - şizofren huur çocuğu..
    ···
  18. 18.
    +3
    sifonumsu zamazingodan nevaleyi çıkarıp salona getirdim. erkin bir folyo çıkarmıştı, hani bu yemekleri falan sardığımız folyolardan. paketi masaya bırakıp erkinin yanına oturdum, arada hatunu kesiyordum. "şanslı huur çocuğu bunu gibiyor" dedim içimden. bir içim suydu manita. erkin ise folyoyu kapak biçimine getirip üzerine paketten çıkardığı beyaz kirece benzeyen maddeyi koydu. cebinden çıkardığı çakmak ile alttan ateş verdi. anında bembeyaz bir duman çıkmaya başladı, duman çıktığı gibi hatun kafasını uzatıp o dumanı burnundan içeri çekti ve kafasını koltuğa sakin bir biçimde bıraktı. ben hayretler içerisinde izliyordum.
    ···
  19. 19.
    +3
    sonrasında ise aynı işlemi erkin tekrarladı ve oda kafasını sakin bir biçimde koydu. hemen arkasından ben denemek istedim. o ara manita gülüyor, şarkılar mırıldanıyor, dizlerini birbirine vurarak ritim tutuyordu. kafasını merak ettiğimden bir parçada ben koyup ateşledim ve dumanı soluyabildiğim kadar soludum.. bunlar bir kaç saniye içinde oldu, soluduğum gibi içimi bir huzur kapladı, kafam hafifledi, dünya önce tamamen maviye bürünüyordu önce sarılar yok oldu sonra kırmızı sonra yeşil sonra tüm renkler. herşeyi mavi görüyordum. başımı taşıyamadığımı farkettim. ağır geldi koltuğa yasladım. manitayı azda olsa görüyordum ama erkin bakış açımda değildi.. hatun kafasını kaldırmış saçları önüne düşmüş vaziyette şarkı mırıldanıyor bir yandan da ellerini başının iki yanında yumruk şeklinde birleştirmiş oynamaya çalışıyordu..
    ···
  20. 20.
    +2
    kulaklarımda ritimleri hoş ama hiç duymadığım şarkılar gittikçe volume veriyordu. kendimi bu kadar hafif hissedeceğimi aklımın ucundan geçiremezdim. kafamı kaldırdım, hatun bana bakıp gülümsüyordu..

    - nasılğğ ?
    × güzsseel ehe..

    o ara 1 milisaniyelik bile olsa erkin geldi aklıma. dönüp baktığımda yine yoktu.. her zamanki erkin demek istedim "heeerrğğ zuuuoooamanki ööerğkin" gibi bir şey çıktı ağzımdan.. hatun kahkaha atarak

    - hıııı? dedi birşey demedim. kulaklarımda o kadar çok ses vardı ki cümle kuramıyordum. bir zaman sonra sesler kesilmeye başlamıştı. ilk çıkan tabletlerden olan taka bir tabletim vardı hatun kalkıp oradan clup parçaları açtı, sanırım onunda sesi kesilmişti..
    ···