yakın arkadaşımın sevgilisiyle

yaşadığım ilginçliklerle gelen, ummadığım anda hayatıma girip sessizce ... diye devam eden gariplik ve heyecan dolu aşk hikayesini detaylı şekilde anlatıyorum, okuyan olup olmaması sıkıntı değil her gün yazmaya çalışacağım.

birazcık da karakterleri tanıtmak istiyorum hepsinin hikayemde yeri olduğu için sıkıcı değil muallakler okumamazlık yapmayın..

hikayeye en başından başlıyorum beyler. orta okula yeni başladığım dönemler daha. sülalede anlaşabildiğim tek yaşıtım kuzenim olmasından dolayı her hafta sonu ya ben sefaköyde onlarda kalırım, ya da o bağcılar parsellerde( o zmnlar fakirdim evet muallakler ) bizde kalır. ben kuzenlerde kalmaya can atıyorum onlarda bilgisayar olduğundan. neyse kuzenlere gittik bilgisayar başında takılıyoruz falan msn'in tavan olduğu dönemler. kuzen okuldan kankası ahmetle msn'de konuşuyo ben elemanı tanımıyorum ama kuzenin 1.sınıftan beri sıra arkadaşı aynı zamanda 2 alt sokaklarında oturuyor eleman. basket oynayalım falan muhabbeti derken biz çıktık gittik okul bahçesine ahmetle öyle tanışmış oldum. aa iyi kafa çocuktu derken biz bu elemanla bildiğin kanka olduk. liseye başladığım dönem artık bende bilgisayar var her gece kuzen ben bi de sarı msn'de grup açıp makaranın dibine vuruyoruz. sarı da kuzenle ahmet nasıl arkadaşsa ben de onunla öyleyim. 1.sınıftan beri beraber takılıyoruz, tükürük savaşlarına falan beraber girmişliğimiz var. bi gün yine msn'de makara gırla bizde ahmet dedi ki hşş beyler bi dk küfür etmeyelim yengenizi alıyorum sohpete. iyi al dedik hepimiz uslu uslu bekliyoruz. pat aldı kızı 3 sapın arasına. meraba meraba faslından sonra 15-20 dk öyle muhabbet ettik kızla sonrasında kız hepimizi ekledi sevdi bizi biz de onu sevdik sonra çıkmam lazım dedi kaçtı. sarıya yazıyorum ben özelden o sırada huff çirkinmiş bu kız bunu mu bulmuş falan diye de tak atıyorum, sarının ağzını yokluyorum. yoksa alakası yok, kızın ölüsü 8/10.

Edit:Hikaye kısa değil babalar 2+1 seneyi yine de en kısa şekilde sizlere anlatmaya çalışmaktayım.Çokda kısa sürmesini beklemeyin.

o günden sonra her gece msn gruplarında nil de bizimle takılıyo ama artık özelden sarıyla değil nille konuşuyorum ben tam benim kafadan kız eheheh ne güzel kanka olduk diyorum içimden. ahmetle nil hadımköyde aynı okuldalar bu arada. nil beylikdüzünde diye ahmet annesini kandırıyo anne okula yakın olsun yeaa diye beylikdüzüne taşınıyolar. o zamana kadar ahmetle 4-5 senelik arkadaşız. ahmet aradı bi gün sarıyı da al gel nil sizle tanışmak istiyo hem de yaprak sarma yapmış sizin için. ok dedim aldım sarıyı gidiyoruz beylikdüzüne, indiğimiz duraktan ahmet geldi aldı bizi geçtik eve. bizden 15dk sonra nil geldi ilk defa orda yüzyüze tanışmış olduk.

o gün sarı da sevgilisiyle sms üstünden kavga ediyo oturduk hep beraber sarıya yaratıcı laf koyma smsleri düşünüyoruz da bi gariplik var ortamda.

ben nille göz göze gelemiyorum ya o çeviriyo kafasını anında ya da ben. ben durumu iyice farkedince dedim hadi gidelim biz geç oldu ok dediler bizi otobüs durağına kadar zütürdüler bilmediğimiz için.

otobüs gelince ahmetle kafa tokuşturduktan sonra nil elini uzatınca heyecandan onunla da kafa tokuşturdum içimden hasgibtir naptım dedim de çok geçti. otobüse oturduk sarıya dedim ki yok ya çirkin bu kız fotoğraflarda daha güzel çıkıyo yine kendimi avutma çabalarım hep.

biz her geçen gün nille msn'de e daha fazla konuşmaya başlıyoruz toplu konuşmalarda en az ikimizden ses çıkıyo.

ama her taktan konuşuyoruz en olmadık şeylere gülüyoruz falan sonrasında ahmet bile şüpheleniyo durumdan beni yokluyo hep napıyosun napıyosun napıyosun ben canım sıkkın diyip geçiştiriyorum da yalan.

nille yanlışlıkla kafa tokuşturduğum gün kafama koymuştum ben nili. bizim nille olan muhabbetimiz arttıkça benim elemanlarla olan muhabbetim bitme noktasına geliyodu. nil o gün aldığı bi şeyi gösterme bahanesiyle kamera açtı sonrasında bana açtırdı.

ev haliyle görünce tabii direkt pat diye "memelerin burdan daha büyük gözüküyo yeaaa" dedim yavşak yavşak, haksız değilim 90D beyler. utandı güldü, o gülünce ben de güldüm tabii.

aa gamzen varmış senin bi daha gül bakıyım dedi, ihihi yaptım muallak muallak ay çok tatlı dedi telefonu çaldı.

ahmet arıyo beyler neden cevap vermiyosun msnden bana muhabbeti. pat diye demesin mi onurla kameradayız.
eleman kızdı bi ton buna telefonda haliyle ben dedim kapatalım sıkıntı çıkmasın boşu boşuna pat diye kapadım.

o günden sonra her 10 dakikada bir ahmet bana msnden kamera isteği atar oldu.

liseliler bilmez birisine kamera açtıysan eğer diğer davet atan kişinin isteği otomatik olarak iptal oluyodu ahmet de sürekli kontrol amaçlı davet gönderiyodu bana.

meme muhabbetine verdiği hoş tepkiyi görünce durur muyum ama ben.

her geçen gün bi level daha ciksileştiriyorum muhabbeti nille ama sonrasında hemen kanka muhabbetine bağlıyorum tersler diye korktuğumdan.

aradan zaman geçti nille ahmet 1,5 senelik sevgililer artık. sarının doğumgününü yapıyoruz. bakırköy'de istasyon diye bi barımsı aynı zamanda cafemsi bi mekanda.
sarı istedi diye nille ahmeti de çağırdık geldiler.

içiyoruz hep beraber mekanda müzikte hoş kalktık oynadık kafalar hoş olunca sonrasında otururken nil benim sol kolumu ısırdı ama öyle az ısırık değil 2 hafta kolumda durdu dişlerinin izi.

sesimi de çıkaramadım ısırdığında ahmet görmesin duymasın diye.

ben hiç üstünde düşünmedim konunun kafası güzeldi yaptı dedim geçti bitti.

ahmet bildiğin köpek gibi aşıktı nile.

o gece nil sarhoş olunca eleman bakırköyden incirli otobüs durağına kadar kızı sırtında taşıdı nilin şımarıklığı yüzünden.

ertesi gün gittim okuldayım o sıralar da okulda yazdığım kız var pınar. esmer uzun ciksi bi kız, 7/10 o da memeleri ufak diye yoksa 9luk.
ben sıradayım ceketi çıkardım gömleğin kollarını sıyırıyorum cool kid gözükmek için o da yanımda oturuyo muhabbet ediyoruz aynı zamanda

gömleği sıyırınca gördü dur dur burda ne var dedi, ağzımdan pat diye sevgilim ısırdı bişi değil çıktı.

hop diye kalktı yanımdan iyi diyip. kaldım gib gibi öyle naptım ben falan derken akşam nile anlattım. kıskanmıştır kıskansın biraz iyidir diyip geçiştirdi.

peki dedim normal konuşmaya devam ederken nil dedi ki ya rüyamda seni gördüm ama anlatamam.

o an anladım ben muhabbetin nereye gideceğini aaa olmaz anlat falan diyorum.

baktım inat ediyo hala söylemiyicek ben dedim tahmin etmeye çalışıyım o zaman ölüyorum falan ondan mı anlatamıyosun dedim yok öyle değil biraz daha şey diyince kesinleşti benim kafada rüyasında ciks peşinde olduğumuz da hala o söylesin diye bekliyorum.

5 dakika uğraştırdı da sonunda söyledi ciks yapıyoduk rüyamda senle çok utanıyorum dedi.

bekleyen varsa partlara devam edicem yoksa yarın devam etmeyi düşünüyorum gençler

detayları öğrenmesem kendimi gibicem. mırın kırın etti yok işte söylemem utanıyorum gibi kezban muhabbetinden sonra en son köpek dedi ben de hakaret olarak köpek dedi sanıp sensin köpek dedim.

hayır öyle değil bildiğin doggy diyince benim gib bağımsızlığını ilan etti. ee sevdin mi bari dedim ııh hoşlanmadım çok sert davranıyodun saçımı eline dolayıp çekiyodun falan diyince sen buna sert mi diyosun dedim çünkü cidden sert giberim de saç tutup çekmekten biraz daha fazlası benim sert anlayışım.

sonrasında onun fantezileri benimkiler derken ciksli muhabbetlerin içinde bulduk kendimizi..

şimdi böyle anlatınca eheh kız da ne motormuş bilider diyiceksiniz de motorluk değil bu. biraz geniş kızdı ben ondan faydalanıyodum benim kafamda nili bi kere gibip sonra hayata normal şekilde devam etmek var da onun bundan haberi yok.

neyse aradan yine zaman geçiyo her gün okuldan sonra msn'i açıyorum amaç sadece nille konuşmak artık.

5 dakika geç cevap verdiğinde trip yapıyorum pınar falan gibimde değil.

gece yatana kadar iyiyim sonrasında kafayı yastığa koyduğumda ulan ahmete yapılmaz neyse gibtir et yarın dikkat ediyim de nille adam akıllı konuşıyım binliğe gerek yok diyorum

ama nille konuşmaya başladığım zaman ahmet aklımdan tamamen çıkıp gidiyo muhabbet yine benim gibin nili istemesine geliyo.

artık normal şeylerden konuşamıyoruz ne olursa olsun konu nasıl başlamış olursa olsun ciksle bitiyo artık iyice abartmışız diyorum 1 hafta msn'e falan girmiyorum ortalık durulsun gibisinden.

tam 1 hafta sonunda ahmet arıyo beni nerelerdesin napıyosun görüşemiyoruz kanki dıbını gibiyim içim parçalanıyo böyle diyince eleman hiç takılıyorum ders falan diyorum

gelsene bize doğru diyo ben de sıkıntıdan patlıyorum atlayıp gittim beylikdüzüne.

bi yandan ahmete yaptığım muallaklik için üzülüyorum diğer yandan eheh nil gelir nili görürüm orda diyorum,

huur çocukluğu bende.

gidince ahmetle evde takılıyoruz Zeitgeist: The Movie sonrasında bi bölüm de prison break izledik, nil geldi.

yaptığımız ciks muhabbetlerinden sonra ilk defa karşılaşıyoruz ortam gergin.

nil yine sarma yapmış anlatmayı unuttum ilk ahmetlerin evde buluştuğumuzda yaptığı sarmaları bi tek ben beğenmiştim o yüzden bu defa saklama kabını direkt elime tutuşturdu senin için yaptım bu defa dedi gülerek ahmet şaka sandığı için sıkıntı olmadı.

öyle üçümüz sohbet muhabbet derken baktım saat akşam 11 ahmet dedi hagibtir otobüs kalmadı sen bu gece burdasın aa iyi sıkıntı değil falan dedim sonra ahmet dedi ki aaa evde bi şey bitmiş hatırlamıyorum şimdi tam olarak ne olduğunu ama bakkala gidilmesi gerekiyo bakkalda satılan bi şey.

ben hemen dedim işte olm onur fırsat bu fırsat.

hemen ayağım çok ağrıyo muhabbetine girdim nil de ahmet sen al gel o zaman diyince bi nile bi bana baktı anladı ateşle barutu yanyana bırakmaması gerektiğini gibtir et nil seni bıraktıktan sonra alırız dönüşte dedi.

ben de olmaz hadi yürü git al hem ben de tuvalete gidiyorum diyince eleman sandı ki bu sıçar zaten şimdi kıza da bişi yapamaz.

ben ahmetin çıktığını kapı sesinden anladım fırladım tuvaletten nilin yanına bitti işim diye.

mutfaktaki küçük masada oturuyoruz yan yana 15 saniye göz göze bakıştık rekor bu sabahtan beri konuşuyoruz kızla birbirimizin gözüne bakabildiğimiz en uzun süre 15 saniye.

-bakma öyle dedi

-peki dedim kafamı çevirdim.

ahmetin gelmesine 3 dk var kafamdan merdivenleri dahi kaç dakikada çıkabilceğini hesaplıyorum aynı zamanda içim içimi yiyo bi daha gibsen nille baş başa kalamayacağımı biliyorum bi şey yapmam lazım. 1 dakika daha öyle sessiz durduk saçma sapan sonra baksana diyip pat diye yapıştım dudağına. 10 saniye sürdü sonra
çekti kendini

-yapma diyerek

huyumu gibeyim yapma denildiğinde duramıyorum bi daha yapıştım bu defa 10 saniyeden biraz daha uzun sonra yine çekti kendini

-yeter diyip.

-neden yaptın bunu

- bilmiyorum içimden geldi yapmasam olmazdı

- olurdu keşke yapmasaydın

yıkıldım amk. toplamda nerden baksan 30 saniye öpüştük ama hayatım boyunca öpüştüklerimi toplasan bu 30 saniyelikten aldığım hazzın yanından geçemez