Yada Taşı, Türk mitolojisinde bahsedilen efsanevi büyülü taştır. Bu taşın Türklere Tengri tarafından hediye edildiği söylenir. Bu taşın özelliği istenildiği gibi yağmur ve kar yağdırılabilir, hava olaylarına tesir edilebilir. Görünümü ise bir yumruk büyüklüğünde, koyu renkli ve Üzerlerinde damar damar çizgileri vardır. Bu taşı kullanabilen kişilere Yadaçı/Yatçı/Cadacı/Yayçı denir.
Çin, Hıristiyan, Osmanlı ve islâm kaynaklarında bu taş hakkında bilgiler vardır. islâm kaynaklarına göre Türklerin atası olan Yafes'in babası Türkistan'ı oğluna verir. Yafes, kurak bir ülkede ne yapacağını sorar. Babası da oğluna yada taşı’nın gücünden bahseder ve ihtiyaç duyduğunda Allah'a yağmur yağdırması için dua etmesini söyler ve taşı ona verir.
Bazı kaynaklar da 1768-1774 Osmanlı Rus savaşında yada taşının kullanıldığı söylenir ve bu savaşın da yada taşının silah olarak kullanıldığı son savaş olduğu söylenir. Osmanlı ve islam kaynaklarında bu taşa hacer-ül Matar” ya da “seng-i Cede” denilmiştir.
islâm tarihçilerinden ibn-ül Fakih’in kayıtlarında, Halife Ma’mun’un bu gizemli taş hakkında araştırma yapması için Nuh b. Esed’i vazifelendirdiği anlatılmaktadır. Nuh b. Esed Türkler arasında yaptığı incelemeler sonucunda Halifeye, söz konusu haberlerin doğru olduğunu fakat olayın nasıl meydana geldiğini anlayamadığını bildirmiştir. ibn-ül Fakih tarihi kayıtlarında, Horasan emiri ismail b. Ahmet’in Ebul Abbas’a anlattıklarına da yer vermiştir:
‘’20 bin kişi ile Türklere karşı savaşa çıktım. Karşımıza baştan ayağa kadar silahlı 60 bin Türk vardı. Bunlardan bir kısmı bizim tarafa geçti. Bunlar bize Türklerin iri dolu yağdıracaklarını söylediler. Bizde onlara “Sizin kalbinizden küfür hâlâ çıkıp gitmemiştir, böyle işleri hiç bir insan yapamaz” dedik. Onlar: “Biz haber veriyoruz, sizi ikaz ediyoruz, onların tayin ettikleri vakit yarın sabahtır ama siz daha iyi bilirsiniz” dediler. Sabah oldu. Korkunç bulutlar bizim üzerimizi kapladı. Herkes korktu. Müthiş dolu yağdı.’’
ibn-ül Fakih, bu olayla ilgili olarak ismail b. Ahmet’in 2 rekât namaz kılarak, bu dolu fırtınasını daha sonra Türklerin üzerine yönlendirdiğini yazmaktadır. Tabi doğru mudur orasını bilemeyiz. Çünkü o vakitlerde Halife’nin askerleri Allah’ın da askerleri sayılıyordu.
Osmanlı kaynakların da bu taş hakkında en iyi bilgiler “Risâle-i şifâiyye fi beyâni enva-i ahcar” adlı eserdedir. Bu taş hakkında eserde kısaca şunlar geçmektedir;
‘’Hiç bulut olmadığı halde Yada Taşı ile yapılan işlemde iki saat sonra bulutlar gökyüzünde görülmeye başlar ve ardından bereketli yağmurlar yağar. Ne kadar gerekiyorsa ihtiyaç olunan kadarıyla yağmuru yağdırmak Yadacının hünerine bağlıdır. Taşlar farklı renklere sahip olabilmektedir. Genellikle siyaha çalan toprak renginden olup üzerinde kırmızı noktalar vardır. Beyaz olup üzerlerinde kırmızı noktalar olanlara da rastlanmıştır. Büyüklükleri bir kuş yumurtası kadardır.’’
Hayla bu taşın varolduğu hatta bazı şamanların kullandığı iddaa edilir.
Evet bu kadar bilgi bulabildim umarım beğenmişsinizdir altta daha önceden yazdığım başlıkları bulabilirsiniz.
> (bkz:
atatürk ün işgalci ingilizlere verdiği ayar)
> (bkz:
dünya nın en uzun süren 10 savaşı)
> (bkz:
hitler ve pervitin)
> (bkz:
guidestones ve 10 ilkesi)
> (bkz:
dünyanın en kısa 10 savaşı)
> (bkz:
tatung fu zaferi ve başbuğumuz mete han)
> (bkz:
tarihin en belalı 8 silahı)
> (bkz:
almanya seferi)
> (bkz:
büyük komutan ın italya seferi)
> (bkz:
ilklerimizi yazıyorum panpalar)
> (bkz:
dünyanın en iyi 5 keskin nişancısı)
> (bkz:
tarihin gördüğü en tuhaf 5 savaş)
> (bkz:
dünya nın en tuhaf 5 vergisi)