ya karahanlilar islamiyeti kabul etmeseydi beyler

türk milleti o beğenmediğiniz aleviler gibi yaşıyor olurdu. önce okuyup düşünün sonra cevap verin çünkü herhangi bir maksadım yok. müslümanlıkla beraber ister istemez arap kültürünün etkisi altında kalındı. dini yayanlar sonuçta araplardı ve islam' ı hayat şekline dönüştürdükçe türkler hem arap hem de islam yaşam tarzının etkisiyle değişti.

dönemin ali yandaşları zulüm görüp kaçtıklarından farklı bir islam anlayışına sahip oldular. alevi olan türkler ise, bu arap kültüründen ziyade islam anlayışını eski türk gelenekleriyle birleştirerek farklı bir din anlayışı ve kültürü oluşturdu. bu konuyu meraklıları araştırıp sonuçlara ulaşabilir. postmodern şamanizm diye nitelendirenler de var ama o kadar uzun boylu değil.

sonuç olarak bence türkler islam' ı kabul etmemiş olsaydı, hani başka herhangi bir dine de mensup olmadıklarını sayarsak eski geleneklerini devam ettirip, bugünün en yakın örneği olan alevilere yakın bir yaşam tarzında olurdu. şimdi buna atarlanan ergen güya milliyetçiler veya badem bıyıklılar olacaktır. giblemem bile beyinleri çalışıyorsa biraz araştırsınlar. cidden tartışmak isteyenlere de fikrimi sundum.

@6 bugün pazar panpa yatar bi saate liseliler o zaman güncellersin

@1 bu konuda bende bir kaç şey söylemek isterim. Satuk Buğra Han islamı kabul ettiğinde bütün beylikler aynı kararı almadılar. o tarihlerde karahanlılar en güçlü beyliklerdendi, belki de en güçlüsüydü. savaş olduğu doğrudur ancak islamın kabulü şu şekilde olmuştur: tek tanrı inancına sahip olan türkler, müslümanlığın öngördüğü yaşam biçimine aslında hiçte yabancı değillerdi. müslümanlık yer yüzüne inmeden önce bir çok türk beyliği tek tanrı inancıyla yaşamış, bugün islamda haram kılınan kul hakkı yeme, hırsızlık, tecavüz gibi kavramlardan uzak durarak varlıklarını korumuşlardır.

müslümanlığın kabulü ile birlikte arap kültüründe kalındığı doğrudur ancak osmanlı beyliği bu noktada incelemeye alınmalıdır ayrı bir tartışma konusu olduğundan pek girmek istemiyorum. osmanlı beyliği en güçlü beylik olmadığı halde diğer beylikler onun himayesini kabul etmişlerdir. dilerseniz onu da tartışırız.

ancak söylemek istediğim asıl nokta: o tarihte müslümanlığı kabul etmeyip, hristiyanlığı seçen ve aynı şekilde museviliği tercih eden beyliklerde olmuştur. hazar türkleri museviliği seçerek batıya göç etmişler, ikinci dünya savaşında yaşanan yahudi soykırımından sonra ne hikmetse 2 milyona yakın musevi olan hazar türkü de haritadan silinmiştir. aynı şekilde hristiyan olup batıya göçen beyliklerde vardır ki biz bugün onlara bulgarlar diyoruz. türk tarihi konusunda yeri geldiğinde sürekli aynı ismi öneriyorum önermeye de devam edeceğim. Kazım mirşan okumanızı öneriyorum, önemsiyorum.

@8 evet karahanlılar arap kültüründen etkilenme sürecinde sadece islam' ı kabul eden beylik rolündedir daha fazlası değil. peki osmanlı beyliği' nin bu kültüre geçişi nasıl olmuştur? yeniçeri ocağının hatta sarayın bektaşi inancıyla dolu olduğunu biliyorum başlangıçta. kalıntıları da bazı sözlerle devam etmiştir zaten. ama osmanlı nasıl sünni inanca geçti buradan? daha güçlü gördüğü, yayıldığı bölgelerdeki milletlerin daha çok desteğini almak istediği için mi yoksa başka sebepler var mı? asıl sormak istediğim bu arap kültürünü alma sürecinin neden veya nasıl başladığı.

@10 anadoluda ki bizans tehtidi ile en fazla uğraşan hatta bizansa set görevi gören beylikti osmanlı. karahanlılar daha güçlü beylik olmasına rağmen kol kırılır yen içinde kalır mantığıyla osmanlı devletine biat etmişler. aslında burada şunu tartışmak lazım. imam eşari ve imam Maturidi. eşari arap asıllı, maturidi türk asıllı din bilginleridir. müslümanlığın kabulünden sonra türkler maturidi yolunda inançlarını yaşamışlar ancak istanbulun fethinden sonra fatih sultan mehmet ile birlikte osmanlı yoğun bir şekilde eşari'ye yönelmiş.

bunun sebeplerini tam olarak bilmek imkansız ancak tarihçilerin tartıştıkları en önemli nokta şu: eşari hanedanlık anlayışını savunuyor devlet yönetiminde. devlet bekası her şeyden kutsaldır diyor ve devleti babadan oğla geçmesi gereken bir yapı olarak görüyor işin özeti. maturidi ise hak edenin, vasıflı olanın yönetmesi gerektiğini söylüyor ve özünde hanedanlığa karşı. kardeş katli vaciptir fetfası maturidi anlayışı tarafından verilemezdi. çünkü devlet bekası için kardeş katli vaciptir diyecekti padişahlar. eşari buna uygun olan akımdı, ve o tercih edildi. ancak hesap edilmeyen şey eşari ile birlikte arap kültürü, yaşayışı büyük oranda etkili oldu türkler üzerinde. konu ile alakasız belki ama Atatürk döneminde maturidiliğe vurgu yapılmıştır. aslında böyle 2-3 cümleyle anlatılacak konular değiller, neticede bu konu bir çok tarihçi tarafından hala tartışılıyor. imam maturidi yi araştırırsanız daha sağlıklı paylaşabiliriz bazı şeyleri, hatta belki benim bulamadığım yada okuyamadığım kaynakları elde edersiniz bende sizden bir şeyler öğrenmiş olurum. maturidi ile ilgili pek fazla türkçe kaynak yok çünkü.

diyeceğimin özeti : arap kültürü etkisinde kalma olayının eşari den kaynaklandığını düşünüyorum.

@1 türkler yinede tek tanrılı bir dine inanırdı.

Hristiyan olsalardi simdi burda asgari ucret 2500 euro idi amk *

Aslında bu sorunun cevabından çok türk kültür ve töresinin nasıl yozlaştırıldığını tartışmak en doğrusu. Senin sorunun cevabı basit aslında ya baska bir beylik kabul ederdi karahanlidan sonra yada eskisi gibi gök tengri inancına sahip olurduk. Ayrıyetten şimdi bi kaç kişi cıkar der ki şamanist olurduk onuda belirteyim bastan şamanizm bir din değildir. bir sihir büyü veyahutta bir kültür tarzında yaşam biçimidir. yanlıs hatırlamıorsam da çine giderken tunguz ların arasına ugrayan bir gezgin tunguzlarin şaman oldugunu görünce bütün türkler şamandır diye bir şey sallamıştır ve herkes de yutmustur bunu.