-
101.
0#rezarvatuarulşakşakiye
-
102.
+1Ama hepsinden öte farklı bir şey var. O kız. Hayal. Neden benim flashbacklerimde? Neden onun sesini duyuyorum? Neden? Neden girdi hayatıma o prenses? Neden?
Tam bu sırada birisi üstüme atlayarak beni karşı mevziye itti. Üzerime düştü. Düşüşün etkisiyle ilk bulanık görüyordum. Sonra yavaşça netleşti ve o. Soruma yanıt olan cevap. O. O kız. Nedenini sorduğum kız hayatımı kurtardı.
Bir an onla göz göze geldik. O benim üstümde mavi gözleriyle bakarken ben ona sadece şunu diyebildim:
B:Yanıtımı aldım.
O bana sadece gülümsedi derken
Hayal'in arkasında bir namlu. Ona doğrulmuştu. Bana korkuyla baktı. Ben ona bakarken bir anda onu sağa attım ve silahın namlusunu sola vurarak çevirdim. Rus askeri bana tekrar doğrulturken bacağına bir tekme attım ve yere düşürdüm.
Onu orada yumruk manyağı ederken Hayal kalkmaya çalışıyordu. Ben ise askere küfürler ederek yüzünü yumrukluyordum. En sonunda bana yalvardı. Az buçuk Türkçesiyle "Lütfen yapma. Dur" ben yavaşça ayağa kalktım. Şöyle bir tane de yüzüne sert mi sert bir tekme attım. Yerde artık kanlar içinde yatan bir hain vardı.
Koşarak yerden Hayal'i kaldırdım ve tankın arkasına attım. Orada :
H:Ödeştik haa...
B:Sanırım ama bir daha sakın beni korkutma.
H:Neden? (imalı bir bakışla sordu)
B:Korktum. Senin için. Sana bişey olucak diye ödüm patlıyor.
Bunu söylerken mermi kaskımdan sekti. Kaskımı geri almak için uzandığımda T-90 ın namlusu bize dönüktü. Bunu görmemle ağzımdan sadece tek kelime çıktı:
B:TANK!
-Patlama sesi- -
103.
0Rezerve
-
104.
+3
-
105.
0Ooo rez rez
-
106.
+3B:Ahh kulağım çınlıyor. DUYMUYORUM! Ahh. Allah kahretsin. Ha... Hayal. Hayal.
Yerden Allah ne verdiyse kalktım Hayal'e doğru yürürken yerde yattığını gördüm:
B:Hayal (hafif tokatlayarak) Hayal aç gözlerini Hayal.
Nabzını kontrol ediyorum ama patlamadan ellerim karıncalanıyor. Hissedemiyorum.
B:Arda! Hayal'e bak!
Arda koşarak yanıma geldi. Hayal'in nabzını kontrol ediyordu.
B:Arda. Arda lütfen bişe olmasın. Arda lütfen. Onsuz yapamam (ağlıyorum) Ar.. Arda lütfen ARDA!
A:Komutanım nabzı düşük kafası kanıyor. Hemen müdahale lazım.
B:NE B*K YAPARSAN YAP LAN! KURTAR ONU! (Arda'yı sert sert itiyorum)
A:Komutanım izin verin bakmam lazım.
O sinirle Arda'nın bixisini alıp taramaya başladım. Kum torbaları teker teker patlıyor, üstü kan oluyordu.
Bu ateşimle karşı tarafın ateşi kesilişti. Fakat ben o sinirle devam ediyordum ve bağırıyordum:
B:Ölülerine sıkın lan! Eğer Hayal'e bişe olursa sizin ölünüzü de ecdadınızıda s*kerim lan!
Tüm takımlar bana bakıyor ben ise mermi bitene kadar ölülerini tarıyordum. Yanıma Erdem ve Cengiz gelip elimden silahı aldı. O sinirle bir de Erdem'e yumruk attım. Cengiz "Hop komutanım sakin olun. Bişe yok." Derken ben ise nefret söylemlerinde bulunuyordum:
B:O hainleri teker teker mermi manyağı yapıcam. Görecekler onlar.
Derken bir anda bir bağırma sesi.
H:DUR!
B:Ha.. Hayal?.
H:Sakin ol yüzbaşım. Düşmanlar çekildi ama sen geri çekiceksi...
Cümlesini bitirmeden boynuna atladım. Sımsıkı sarıldım ona. Kokusunu içime çeke çeke sarıldım. Son kez sarılır gibi sarıldım. Gerçekten de hayal gibiydi o an.
H:Ölmedim ama sen öldüreceksin.(fısıldayarak) Bize bakıyorlar sal beni.
Sarılmayı bıraktım ve normale dönmek için emir vermeye koyuldum.
"Tanklar sığınak girişine dizilsin piyadeler çevre güvenliği alsın kapıyı açıp sığınağı aktif hale getirelim. Rıfat üsse haber ver. Hadi sallanmayın"
O sırada oturan Erdem'i gördüm. Onun yanına gidip özür dileyecekken o ayağa kalktı. Dudağı patlamıştı.
B:Otur Erdem otur. -
107.
+2Yarın devam edicez beyler şuku entryler ekgib olmasın küçük spoiler: savaş artık kişiselleşecek ve farklı bir anlam taşıyacak
-
108.
0Yaz oç
-
-
1.
0Yoruldum amaaaa
-
1.
-
109.
+1
-
110.
0devam et lan
-
-
1.
0Edeyim mi şimdi haaa
-
2.
0bu kadar komik olma lan
-
1.
-
111.
0Rezerved
-
112.
+4B:Erdem bak inan ki ben de böyle olsun istemem kardeşim. Üzgünüm. Fakat sen de beni anla. (Fısıldıyarak) Sen hiç sevmedin mi?
Erdem bi anda gözlerinin içi dolarak bana baktı. Gözlerinin içinde özlemin, acının,savaşın karanlığını görüyordum. Acıyor. Belliydi. Ama elden ne gelir ki?
B:Üzgünüm Erdem. Unutmuştum. Çok üzgünüm
Şimdi sorucaksınız:Erdem'in eşine ne oldu diye? Durun anlatıyim.
Flashback
Tarih: 19 Haziran 2027
Saat: 20.38
Erdem'le akşam yemeğinde karısı Gizem'le oturuyoruz. Evleri sarı dublex bir evdi. Müstakildi. Bahçede çocukları Sinan ve Güneş top oynarken biz de çorbamızı içiyor tatlı bir sohbet ediyoruz.
Sinan(S) Ben(B) Güneş(G) Erdem(E) Gizem(Gi)
S:Emir abi hadi gel senle oynayalım.
B:Tamam 5 dakikaya ordayım. Isının siz. Kaleleri kurun.
G:Tamam abi.
Gi:Eee yüzbaşı. Sevdiğin var mı? Bulalım mı sana bir kız?
B:Yok be yenge. Zaten şu baş belası terör örgütüyle uğraşıyoruz. Kıza haber gelse napar?
E:Allah korusun komutanım. Hem gençsin daha 27 yaşındasın. Yakışıklısın. Buluruz be birisini.
B:Ya Erdem bak şu kaşıkla kafana vurucam şimdi. Ne kızı yaa. Durduk yere iş açma.
E:(sırıtarak) Tamam tamam komutanım.
Gi:Çocuklar kapıdan uzaklaşmayın. Güneş. Oğlum nerdesin?
Gizem abla ayağa kalkarak Güneş'e giderken ardarda silah sesleri...
Ben Erdem'i yere atarak mevzi aldırdım. Silahımı çekerek ateş yönüne sıkmaya başladım. Fakat onların ateşi kısa sürdü. Hainler hemen kaçtı.
Koşarak Erdem'le beraber Gizem'i ararken Güneş'in ayakkabısını bulduk. Ardından 3 adet ceset. Sinan, Güneş,Gizem.
Erdem orada kıyameti kopardı. Cenazelerinde intikam yemini etti. Fakat hala katilleri bulamadı.
Flashback Over -
113.
0Reservedd
-
114.
0Rezervasyon
-
115.
0yaz moruq
-
116.
0rezerss
-
117.
+3E:Neyse komutanım geçmişi deşmenin anlamı yok.
Tam bu sırada Rıfat koşarak yanıma geldi. Belli ki telaşlı ve önemli.
R:Komutanım karargah yanıt vermiyor.
B:Sinyalde sıkıntı var mı parazit marazit jammer felan.
R:Yok komutanım. Alıyolar fakat yanıt yok.
B:Allah Allah yoksa...
Korktuğum inşallah başıma gelmez.
"Kırmızı takımdan 6 kişi benle gelsin diğerleri sığınağı aktifleştirsin. Erdem komuta sende"
Araca binip üsse doğru hareketlendik.
Saat: 15.23
Yer: Geçiçi hava üssü (Ankara-Kırıkkale yolu)
Üsse yaklaşık 1 km kalmıştı ki dumanlar yükseliyordu. içimden "Allahım nolur. Yarabbi lütfen olmasın" diyordum.
"Oğlum bas bas. Ne olduğu belli değil bas."diye sürekli şöföre uyarıda bulunuyordum.
B:Olamaz.
Hainler üssü yok etmişti cephanelik, yemekhane ,siviller ,herşey... Eser kalmamıştı. Sadece 4 adet havan ve mermileri, 7 roket atar ve 17 mermisi vardı.
Hepsini araca yükledikten sonra aklıma o küçük kız geldi. Acaba neredeydi? Gerçi burada sağ çıkması imkansızdı fakat bir umut araya koyulduk.
Tim kıza odaklanmıştı cesetlere bakılıyor siviller ve o kız aranıyordu. Fakat eser yoktu onlardan. Neredeydiler?
Komuta merkezi harabe olmuştu. Fakat masa sağlamdı ve üstünde bir cd vardı. Bunu çalıştırıcak bişey olmalıydı. Yerde bir laptop buldum. Çalışır umuduyla düğmeye bastım. Allaha şükür çalışıyordu.
Hemen cd yi taktıktan sonra "play" butonuna bastım. Cd de siviller vardı. Önlerinde 3 rus askeri. Ve türkçe bir bildiri okuyorlardı:
Rus askeri:Türkiye Cumhuriyetinin kıymetli askeri hain yüzbaşı Emir. Bu rehineleri görüyosun değil mi? Bunları çok istiyosan teslim ol. Senin canına karşılık onların canı.
Şerefsizler hepsini rehin almıştı. O kız da zavallı köşeye oturmuş sessizce ağlıyordu. Gözüm ona takıldı. Sessizce ağlayışına takıldım. Minik gözyaşları masmavi gözlerinden akıyordu. Gönlüm daha fazla dayanamadı. "TAMAM LAN iT OĞLU iT" diye bağırdım. Tim ise bana şaşkınlıkla bakıyordu. Ama bu şaşkınlık iyiydi.
Benim de onlara vericek bir cevabım vardı. -
118.
+1
-
119.
+4Sığınağa tam gaz gidiyoruz. Bu hainlerin ne istediği apaçık ortada. Beni istiyolar. Ama neden? Ben onların için değersiz bir yüzbaşıyım. Neden?
Kafamda bu sorularla sığınağa vardık. Sığınağı adam etmeye başlamışlardı bile. Dışarıya kirpilerden çıkarılan uçaksavarlar yerleştirilmişti. Bizim de getirdiğimiz havanları almak için 8 kişi geldi.
içeri girerken yanıma Hayal'le Erdem geldi. Meraklı gözlerle bana bakıyorlardı. Elimden geldiğince Hayal'e bakmıyordum. Çünkü bakarsam bana kardeşini soracaktı. Erdem hemen lafa girişti:
E:Komutanım. Ne varmış? General ne dedi?
B:Üs.. üs yokki general desin.
Erdem şaşkınlık ve korkuyla karışık sinirle:Nasıl yani? Ne demek komutanım?
B:Üs.. üssü hainler yok etmiş. Bombardıman yapılmış.
Hayal'e bakmamak için g*tümden ter akıyordu. Bu meseleyi benim Timle çözmem gerekiyordu. Çünkü biliyorum ki Hayal buna karşı çıkacaktı. Sonuçta bu sığınakta onun sözü 2.ydi.
Ben içeriye bir an önce kendimi atmak için koşar adım ilerledim. Ama Hayal peşimdeydi. Bana sivilleri ve kardeşini soracaktı. Adım gibi emindim.
Bir köşede beni sıkıştırdı ve o soruyu sordu:
H:Kardeşim nerede?
B:Eee şey ee
Rıfat bir anda içeri daldı ve:
"Komutanım havanları nereye yerleştiricez?"
içimden"tam zamanında"diye söylendim ve:
"Ben size gösteririm geliyorum"
Diyip oradan ayrıldım. Hayal'den bunu saklamam gerekiyordu. Ona zarar gelmesinden korkuyorum çünkü.
Ne olursa olsun BUNU BiLMEMELi! -
120.
+3Havanların yerini belirledikten sonra olanları Erdem ve Arda'ya anlattım.
Bana hak verdiler. Ardından Arda'ya Cengiz'i çağırmasını istedim. Cengiz buraya gelince olayı anlattım ve:
B:Cengiz şimdi bir rus frekansı bul ve sız.
C:Yapamam komutanım intihar olur sizin için
B:Yap şunu
Rus frekansını duyunca bana verdi. Rusça konuşma sesleri geliyordu.
B:iyi dinle lan soysuz. Uzakta kalmaktan sıkıldım. Oraya gelip senin derini yüzücem. Anladın mı hain? SENiN DERiNi YÜZÜCEM!
X(rus komutan):Kes yüzbasi. O yok ettigimiz üsse geleceksin. Orada takasi yapajaklar. Egerki hatan olursa sivillere elveda dersin. Anladin mi?
B:Onlara tek bir zarar ver bak napıyorum sana soysuz.
Üsse gitmek için hazırlanırken Hayal yanıma geldi. Bana sımsıkı sarıldı. VE...
H:Emir. Bilmiyorum belki zamanı değil. Belki sen aynı şeyleri düşünmüyorsun ama seni seviyorum.
içses
"Tam sırasıydı ya Hayal. Ben kardeşini o p*çin elinden almaya gideyim. Sen bana seni seviyorum de. Ben de seni seviyorum Hayal'im. Ama bugün de mutlu olamayız. Olamayız"
başlık yok! burası bom boş!