-
26.
+8 -1kadın ise her türlü yüz sinyalini okuyabilecek evrimsel donanıma sahiptir neden amk?
çok basit
bebeğe kadın bakar
bebek konuşabiliyor mu?
hayır...
kadın nereden anlayacak bebeğin aç olup olmadığını?
yüzündeki sinyalleri okuyabilme yetisinden
kadın beyni bu yüzden bu alanlarda iyi gelişmiştir.
bu yüzden erkek beyni ile kadın beyni farklıdır
ve erkek içinde bir acı taşıyorsa (bahsettiğim abimin lafıdır bu) onunla karşılaştığında bunu yüzünden okur.
ilerde kadın-erkek ilişkilerine geldiğimizde bunu tekrarlayacağım.
bu acıyı yok etmeniz, "gerçekten" hissetmemeniz lazım
bunun yolu gerçek özgüvenden geçer
bu özgüven nasıl kazanılacak?
hormonal, fiziksel, sosyal ve pgibolojik yollarla...
sabır dedim beyler
anlatacağım hepsini
bu başlığın tüm olayı budur... -
27.
+7depresyon sizin bu iki alakasız yaşam tarzı arasında yokolmanızdan kaynaklanıyor
kendin olmak denir ya
kimsenin kendi olamadığı dünyaya hoşgeldiniz beyler...
hiçbiriniz kendiniz değilsiniz.
takmayın. üzülmeyin.
bunun aslında bir avantaj olduğunu da, lehinize dönebileceğini de göreceksiniz bu başlıkta (her ne kadar bu gece oraya gelemesem de)
sizi üzüyor gibi görünen pek çok olayın aslında altında bu vardır.
bu sistemi değiştirebilir miyiz?
taş devrine dönebilir miyiz?
tabii ki hayır...
en azından bu başlıkta değil... -
28.
+7depresyon bu iki yaşam tarzı arasındaki farklardan kaynaklanıyorsa,
eskiden çok görülmeyen bu hastalık önce sanayi toplumunda ciddi bir sorun olup
günümüz modern bilgi toplumunda devasa bir hale geldiyse
demek ki çözüm de aradaki farkları azaltmadan kaynaklanıyor.
şu entrye kadar anlattıklarım size
"Artık yapacak birşey yok lan, haklı bu adam gibi yedik alayımız
bittik lan biz" dedirtebilir.
ama aslında çözüm gözününüzün önünde size bakıyor.
herşeyin çözümü vardır ölüm dışında beyler...
bunu göremeyecek kadar
sizi gözlerinize inançsız kılan sosyal şartlanmayı kırmamız lazım
depresyonunuzu çözecek büyük olaylardan biri de budur.
ilerde bunlardan bahsedeceğim
ama her problemde problemi 1 kere anlayıp
çözüme odaklanmak tek yapabileceğiniz şeydir.
bu lafı en az 10 kere tekrarlayacağıma inanıyorum bu başlıkta. -
29.
+7depresyona girmenizin bir de "sosyal şartlandırma" temelli sebepleri var.
tabii ki bunlar da hormonlarınızın anasını belliyor.
bu hormon muhabbetine şimdi girmeyeceğim
ilerde serotonin, dopamin, GABAlar nöropinephrine felan
hepsini anlatacağım ama şu an gereksiz bunlar, çok teknik detay yani.
sizin sosyal şartlandırma denen devasa huur çocukluğunu iyi anlamanız lazım
çünkü sizi hormonal sebepler de gibiyor şüphesiz ama bu daha çok gibiyor.
bunu algılamak ve bundan bağımsızlık kazanmak lazım.
içiniz önyargılarla, varsayımlarla dolu
rahat değilsiniz
korkularınız var.
en fenası da utanç denen tamamen lüzumsuz duygu.
bu dediklerimi şimdi daha iyi açacağım. -
30.
+7sosyal şartlandırma konusunda incide bazı başlıklar açıldı.
alfa başlığı bir örneğiydi bunun ama onları okumadıysanız bile sorun değil.
ben size anlatacağım herşeyi.
bu konuya başlamadan önce bizimle ne kadar oynadıklarını
ve bu oynayan şeyin ne kadar bilinçli olduğunu algılamanız açısından
birşeyi düşünmenizi istiyorum.
kadınlar günümüz toplumunda neden erkeklerle eşitler?
buna karşı olduğumdan değil, ben özgür kadınları severim beyler.
çok daha ciksi gelirler bana, köle gibi kadınlardan hoşlanmam.
ama sorum şu: kadınlar neden erkeklerle eşit haklara sahipler?
women's suffrage gibisinden devasa eylemler neden insanların %50 si olan
http://en.wikipedia.org/wiki/Women's_suffrage (kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesiyle ilgili mücadeleler bütünü)
kadınları köle statüsünden cariye statüsünden özgür bir statüye getirdi
bu iş biraz fazla kolay olmadı mı?
kölelik için böylesine dev çarpışmalar olmuşken dünyada
kadın hakları neden çok daha kolay verildi hiç düşündünüz mü?
kadınları erkekler çok sevdiği için mi oldu bu?
alakası yok. -
31.
+7(bkz: dıbına çaktığım) haricinde kimse yok galiba
giblenmiyor muyuz nedir?
kusura bakma küfür etmişim gibi geliyor nickinden dolayı alınma...
buraya kadar bir sürü şey anlattım, eğer kimse yoksa ilgi duyan rezerve alan panpalar bu başlığa yazarsa
geldiğim bir vakitte devam ederim.
çok konuşulacak konu var.
ben ilerde bu yaşadıklarımı, bahsettiğim abimle beraber
"azap çukurundan yıldızlara: intihardan mükemmelliğe giden yol" adında bir kitaba dönüştürmek hayali içindeyim.
buradaki insanlardan da, bu çabalarda katkıları bulunanlardan da bahsedeceğiz hep.
burada anlattığım şeyleri ben bir günde öğrenmedim. -
32.
+7ben istiyorum ki benim kendimi öldürecek kadar düştüğüm bu tuzağa
kimseler düşmesin istiyorum.
bizi küçüklükten beri gerçekten çok sağlam dolduruyorlar bu konuda.
sosyal şartlandırmanın aslında yalanlarla örülü karanlık bir hapishaneye bizi attığını
ve bunu sadece toplumun bekaası için yaptığını görmeye başladığınızda
bunu içselleştirmeye,
içinizdeki bu konuya yönelik nöral ağları (anlatacağım bunları beyin yapısının içinde anlatacağım hem de)
daha baskın başka nöral ağların etkisiyle zayıflattığınızda
gerçek özgürlük ve özgüven gelecek
bakın "hormonal" sorunları çözmeden hiçbir şey yapamayız
ama sadece hormonal olarak birşeyleri değiştirmek yetmez, bu iş kolay değil beyler
buna göre kuşanın silahlarınızı -
33.
+7bu yukarda bahsettiğim başlıkların hepsinde
ki hepsi uzun zaman alır çok vakit harcadım beyler
tek istediğim eskiden olduğum adama geri dönmemekti.
bugünkü hayatıma baktığımda o ezik adamı ben tanımıyorum bile beyler.
ne fotoğraflarımız benziyor, ne de yaşadığımız hayat.
bir daha kimse o adam gibi olsun istemiyorum.
vücudum girdiğim her ortamda gülüşüm kadar dikkat çeker.
işin bilmediğiniz tarafı bu cümleyi siz de inanarak kurabilirsiniz.
bu yolun varacağı yer,
hayattan en az bu kadar tat alan, kazanan adamlardır.
abi diye bahsettiğim adam da bu değişimi yaşadı.
aslında bu bilgi kaynağını membası odur beyler.
o öğretti bana bunları. sağolsun...
onun hakkını vermeden de yazmamalıyım buraya. -
34.
+8 -1bunların hepsi birer kandırmaca, bunlar sizin beyninize izlediğiniz filmlerden
okuduğunuz kitaplardan, dergilerden, haberlerden parça parça
serpiştirilmiş virüslerdir.
bunların yerine yeni nöral ağlar üretecek ve onları kullanacaksınız.
neden örneğimizdeki oğlanın parietal ve oksipital loblarından gelen bilgi frontal loba gitmedi de
döndü limbik sisteme geçti?
normalde her bilgi yeni değil midir?
neden hipokampustaki bir veriye benziyor diye
beynin yorumlayabilen akıllı tarafına değil de
direk limbik sisteme gitti kızın kaşlarını çatmasına dair bu bilgi?
işte buna döngü diyoruz.
aslında her gelen yeni bilgiyi tekrar tekrar yorumlayıp da
frontal lobu yormamak için evrimin gereği olarak gelişmiş
bir mekanızmadır döngüler.
beyin zaten çok enerji kullanır ama özellikle frontal lob çok enerji yakar.
beyin kendini tasarrufa sokuyor dersek yeridir.
bir nevi cache bellek gibi düşünün beyler.
iyi döngüler iyi çekirdek inançlarla olur yani olumlu nöral ağlarla.
ama önce kötü döngülerinizin daha fazla çalışmasını engel olmak için
onlara loop break yani döngü kırma uygulamanız lazım.
işte beyin hakkında öğrendiğiniz bunca şey burada bir işe yarayacak. -
35.
+7bakın size ne anlattım ben?
hipokampustaki veriler sadece kuru kuruya veridir. tek başına hiçbir hissiyatı yoktur bunların.
bu bir anıya yüklediğimiz anlamı değiştirebileceğimiz, en azından anlamsızlaştırabileceğimi anldıbına geliyor.
tek yapmamız gereken döngüler sayesinde bu nöral ağların güçlenmesini engellemek.
eski kız arkadaşını unutamıyorsun değil mi
onu her hatırladığında yaşadığın döngü seni daha fena yapıyor.
herşey unutulur derler, zaman herşeyin ilacı derler
işin aslı şudur ki eğer döngüyü sürdürürseniz
kızı yüzyıllarca görmesen bile unutmayabilir
o acıyı ilk günkü gibi yaşayabilirsin
zaman değil döngüleri kırmak ilaçtır. -
36.
+7kullanılmayan nöral ağlar zayıflar. biz buna unutma diyoruz.
aslında bir anıyı asla unutamazsın.
o her zaman hipokampusta kalır ama nöral ağları zayıfladığı için erişim zorlaşır.
kullanılmadıkça o nöral ağ zayıflar.
demiştim ki
siz o döngüye girdiğinizde
normalde frontal loba gitmesi gereken
yani mantıklı mantıklı üzerinde düşünmeniz gereken bu tip konularda
bilgiler frontal lobu benzerlikten dolayı pas geçip
direk limbik sisteme, aslında amigdalaya gider.
amigdala düğmeye basar.
acı çekeceksin! bu anı acı dolu bir anı
eski sevgilini başkasıyla gibişirken gördüğün an çok acı çekmiştin gene çekeceksin
hipotalamus hipofize emri gönderir: vücut ısısını yükselt!
yine gerilmeye başlarsın
yükselen vücut ısısı ve vücudundaki hormonlarındaki değişimler (gabalar, adrenalin, nöropinephrine gibi, bu konuyu ilerde anlatacağım)
amigdalayı yine uyarır
amigdala tekrar döngüyü başlatır. -
37.
+7en klagib örnektir.
şu cümleyi okuyun:
"bir pembe fil düşünmeyin."
ne düşündünüz?
böyle birşey olabilir:
http://boozenews.ca/nucle...09-Delirium%20Tremens.jpg
bilinçaltınız olumsuzluk eklerini görmüyor beyler.
bu önemli bir fikir verecektir size.
kendine "şunu düşünme" demek kadar yanlış bir telkin yok. -
38.
+7loop break telkini örneği yazayım ve yatayım sonra arttırırız sayılarını
"şu an hissettiğim şey
bir limbik sistem faaliyeti
herşey kontrolümde
ve düşünerek yapmam gerekeni bulacağım"
"ben hep coolluğumu korurum çünkü
kontrol benim elimde,
çünkü beynimde olanları biliyorum
bu hislerin neden olduğunu biliyorum
herşey kontrolümde." -
39.
+7çünkü ortada bilgi var boş gaz yok.
buna dayandıracaksın bilinçaltını ve şalteri yavaş yavaş indireceksin.
ben beyinle ilgili bunca şeyi laf salatası olsun güzel gözüksün diye anlatmadım
gerçekten de bunun kontrolünüzde olduğunu bilin diye
bu bilgiyi önce oturtacak
sonra da telkinlerinin bir parçası yaparak
adım adım her konuda kontrolün eline geçmesini sağlayacaksın
işte süper kısım burada başlıyor...
kendini kontrol eden adam = kendini yenebilen adam
kendini yenen adam = kendine verdiği sözleri tutan adam
kendine verdiği sözleri tutan adam = kendine güvenen adam (sözünü tutana güvenirsin)
kendine güvenen adam = karizmatik adam
sonrasında hayatınız değişiyor...
bunları hep konuşacağız.
daha anlatacak çok şey var.
iyi geceler. -
40.
+7herkes der ki: "olumsuz düşünme"
iyi de yannanım nasıl yapacaz onu diye çok sordun? cevabı yok.
kimse sana neden böyle düşündüğünü, neden buna hazır bir ortam olduğunu anlatmadı
ilk defa bu başlıkta biri bunu deniyor.
bu başlığın 1. bölümü negatif düşünmeyi hazırlayan altyapıyı anlattı.
2. bölümde ise beyinde kötü döngülerin nasıl tüm sistemi ele geçirdiği anlatıldı.
kendi hayatınızda
ne zaman saçma sapan atarlansanız
saplantıya düşseniz
daha birşey olmadan negatifleşseniz
bunu durdurabilirsiniz
ve bunu nasıl yapacağınızı anlattım size.
bilinçsiz süreçlere bilinciniz müdahale edebilir.
bu konuyu düzenli olarak çalışmalısınız. -
41.
+6bundan bir buçuk sene önce incide bir abiyle tanıştım
kendisiyle hala görüşürüz, ifşa etmeyeceğim onu
o da aynen benim gibi aklını kaybetmişti
beraber online muhabbetler ettik onunla çok
o bana hep derdi ki "paylaşman lazım, bu evren sana bir fırsat tanıdıysa sen de birilerine o fırsatı tanımalısın"
henüz hedeflerime ulaşmadım ama katettiğim yol
ve bana tanınan 2. hayatı birileriyle, inciden isteyen birileriyle paylaşmam beni de güçlendirecek
bu başlığı bu yüzden açtım...
çünkü çok kişi eminim ki şu an
benim bundan 2 sene önceki halim gibi
belki de daha kötüsü vardır amk. -
42.
+7 -1@46 sakın panpa sakın
bu başlık bir işaret olsun sana
intiharın eşiği felan bitti artık
çektik aldık seni
yanımızda dur sadece
ve başlığı takip et -
43.
+6siz oturup düşünüp kendinize 1000000 kere
"ben mükemmelim" diye telkinde bulunsanız bile
bunun hormonal temeli yoksa
sosyal temeli yoksa patlayacaktır.
bunu ben kendim denedim vaktiyle
dedim ya olan başlıkları okudum ben
telkinler kesinlikle işe yarar ama beyler...
böyle olmuyor...
başlanacak nokta bu değil... -
44.
+6gözünün önünde olan çözüm neymiş?
çözümün ayaklarından bir tanesi neymiş?
"2 yaşam tarzı arasındaki farkları azaltmak."
yani bugünkü hayatınızı öbür hayata yaklaştıracaksınız olabileceği kadar.
bunun sınırlarını uzun zamandır zorlayan biri olarak bana güvenin işe yarıyor.
bu ölene kadar disiplinle yapacağınız bazı şeyleri getirecek beraberinde.
nasıl yapacağız? bunu anlatmak zaman alacak. o kadar süper kolay değil... biraz sabır...
az önceki entryde dediğim gibi soruna odaklanmak manasızdır.
çözüme odaklanmak lazım.
bu çerçeveden görmeye başlamanız gerekiyor.
abimin bana hep anlattığı şey buydu.
günde 8 saat okulda veya işte olmaya engel olabilir misiniz?
hayır, bu sistemin parçasısınız
peki, o zaman nasıl 2 hayatı yaklaştıracağız birbirine?
hayatımızdaki en temel şeyleri, yani en temel ihtiyaçlarımızı göz önünde bulundurarak. -
45.
+6buraya kadar size anlattığım olayın 1. kısmıydı
yani depresyona girmenizin "hormonal temelli" sebepleri...
başka sebepler de var.
içinde bulunduğunuz ortam nasıl hormonlarınızı gibiyor, neden olayları bu kadar ölümcül görüyorsunuz.
beyler neden böyle olduğunuzu anlamadan çözüm bulamazsınız
lütfen sabır gösterin ve okuyun.
önce problemi algılamak lazım adam gibi yoksa çözüme inancınız olmaz.
inanmadığınız hiçbir taku yapamazsınız.
-
yannansizliktan inci sozluge
-
mobil uygulama gelsin artık geri
-
mentalcelin babaları tam liste v1
-
eyy gwynplaine cccrammsteincc ve gran torinoo
-
kartellere karşı açtığı savaşla tanınan bir polis
-
baycerrahın anasınndan kampanya şok şok şok
-
beyler cemaat yurdunda kalırken birgün
-
hayat artigi ne zaman gelsem
-
egemen bağış kabe ziyareti
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 31 01 2025
-
frida kahlo hezeyanlarin
-
inci sözlük erkekleri neden tek eşli olamıyor
-
evet arkadaşlar 8 senedir kilo vermeye çalışıyorum
-
kayranın 4 duvar arasında sinir krizi geçirip
-
aynaya bakınca yakışıkla gibiyim
-
1 hafta sonra dna köken testi sonucu açıklanacak
-
ultimate ucube karakter yarattım
-
kaptan kirk dedikleri eleman da bu amg
-
azönce yan odadaki liseli kardeşimin bağırmasını
-
şeriatı türkçe konuşarak isteyen tipler
-
axento riyakasmış
-
teğmenler ihraç edilmiş
-
zalinazurtun basliklarini okuyan var mi la
-
ataturk saksaklama basligi
-
herkez yedigiinden ikram edermis
-
kafamıza sıkılması gereken saatler
-
siyasal islam 1 nesil sonra biter
-
huurya huur demek geri kafalılık olmuş
-
ohh usta uyuyakalmış
-
beyler bazen kendimi bu adam gibi hissediyorum
- / 2