1. 69.
    0
    @68 eyvallah panpa seninde öyle .
    ···
  2. 68.
    0
    Hepsini al, sevgilim, ne sevgi varsa bende,
    Çoktan senin olmayan ne sevgi sağlarsın ki?
    Gerçek der misin ona eline geçirsen de
    Sevdiklerimin hepsi sende değil mi sanki?
    Sevgilimi alırsan gerçek sevgi uğruna
    Ses çıkarmam onunla keyif sürdüğün için;
    Sevgilime sırt çevirip el uzatırsan ona,
    Kendini aldatırsan suçun büyüğü senin.
    Tatlı hırsız, yine de bağışlarım suçunu
    Sen varımı yoğumu aşırsan bile benden;
    Oysa daha acıdır, sevenler bilir bunu,
    Güzel sürtük, kötülük iyi görünür sende;
    Biz düşman olmayalım canevini söksen de...
    ···
  3. 67.
    0
    Hosca kal! Degerin cok yuksek (alıntımı yapar yatarım panpa)
    ···
  4. 66.
    0
    Hey ogul, guzel ogul, avucunda kiskivrak:

    Vaktin donek aynasi, bir de saatli orak.

    Sen ay gibi buyurken, serpilip gelisirken

    Hepten cokmus gorunur kim varsa seni seven.

    Yikimlara egemen olan Doga tanrica

    Seni geri cekiyor sen hizla yol aldikca:

    Amaci, hunerini sende kanitlayarak

    Zamani rezil etmek, sefil anlara kiymak.

    Simdi gozbebegisin, ama kork ondan, cunki

    Tuttugu hazinesi sonsuz onun olmaz ki.

    Ertelese de ergec hesabi kapanacak:

    Yapacagi odeme sen olacaksin ancak.
    ···
  5. 65.
    0
    Gün gelip artık bana değer vermez olduğunda,

    Senin yanında yer alıp kendime karşı çıkacağım,

    Hor görüp yüz çevirdiğini gördüğüm zaman bana;

    Haksızlık etsen de, senin hakkını savunacağım.

    En zayıf yanlarımı en iyi ben bildiğime göre,

    Çekinmeden açığa vurup arka çıkabilirim sana,

    Kusurlarımdan hangisi benim için en büyük lekeyse

    Beni kaybederken büyük şan kazanırsın aynı anda.

    Üstelik bu işte benim için de kazanç var;

    Çünkü seven düşüncelerim sana yöneldikçe daima,

    ister istemez kendime vereceğim zararlar,

    Sana yarar sağlarken, kat kat yarar getirecek bana.

    Öyle bağlıyım ki ben sana, öyle ki benim sevgim,

    Sen haklı olasın diye, her haksızlığı üstlenirim...
    ···
  6. 64.
    0
    Hosca kal! Degerin cok yuksek, tutamam seni,

    Biliyorum kendine ne paha bictigini;

    Ozgurluge kavustun alip deger belgeni,

    Iptal ettik sendeki hakkimin senedini

    Nasil tutarim seni, saglamadan iznini,

    Neyim var hak edecek senin zenginligini,

    Bu essiz armagana kim layik gorur beni?

    Bana verilmis berat, donup buldu vereni.

    Sen vermistin kendini, bilmeden degerini

    Ya da bana vermekle hata isledigini,

    Bir yanlis anlamanin sonucu hediyeni;

    Ama, o yine buldu hatayi duzelteni

    Sen benimdin: ruyanin gorkemleriyle doldum.

    Ben uykuda sultandim, uyaninca hic oldum
    ···
  7. 63.
    0
    Ağır gözkapaklarım, yorgun gece içinde

    Hayalinle apaçık kalsın, dileğin bu mu?

    Sana benzer gölgeler, gözümle eğlensin de

    Keyfince parçalayıp geçsinler mi uykumu?

    Gönderdiğin, ruhun mu canevinden uzağa

    işlerime gözkulak olsun, düşürsün diye

    Aylak saatlerimi, utancımı tuzağa:

    Hasedine, kuşkuna yardakçılık etmeye?

    Hayır, sevgin çoksa da büyük değil o kadar

    Benim kendi aşkımdır vermeyen uyku durak,

    işte öz sevgim, dirlik düzenliğimi bozar

    Senin uğruna bana hep nöbet tutturarak.

    Ben bekçinim, sen başka yerlerde uyanıksın:

    Benden uzaksın, sana başkaları çok yakın.
    ···
  8. 62.
    0
    Kölen olmuşum senin, elden başka ne gelir,

    Gece gündüz el pençe divanım buyruğuna;

    Geçirdiğim saatler baştan başa bir hiçtir

    Sen buyurmuş değilsen çabalarım boşuna.

    Senin için, sultanım, saatleri gözlerken

    Ben kimim ki küseyim sonu gelmez günlere,

    Kara kara düşünmem, acı çekmem özlerken

    Uğurlar olsun dersen kölene sen bir kere

    Ben kimim ki kıskanıp kuşkulanıp sorayım

    Kimle içli dışlısın, nedir yaptığın işler;

    Derdim günüm put gibi düşünmeden durayım,

    Mutlu kıldıklarını bilmek içime işler.

    Öyle körkütük sadık bir köledir ki sevda,

    Seni kötü göremez bin kötülük yapsan da.
    ···
  9. 61.
    0
    rseresvesd
    ···
  10. 60.
    0
    bakışlarda küçümeyiş okuyorum

    yalnızım, bedbahtım, tesellisizim.

    gökler sağır, sesim boğuk

    ve lanet okuyorum talihime

    kıskançlıktan kuduruyorum

    kiminin ikbalini

    aczimden utanıyorum.

    hazlarım iğrendiriyor beni.

    o zaman sen geliyorsun aklıma,

    ve birden bire kanatlanıyorum, bir tarla kuşu gibi, mest

    içim aydınlıkla doluyor, yükseliyorum yükseliyorum

    neşideler söylüyorum hayata,

    göklerin eşiğinden

    bana ne toprağın çirkinliğinden

    insanların zilletinden bana ne?

    hatıran öyle sonsuz bir hazine

    ve sevgin öyle büyük mutluluk ki dostum!

    en mağrur hakanların tacını

    hor görüyorum
    ···
  11. 59.
    0
    Gözlerim ressam rolünü aldı ve kabartma çizgilerle,

    Güzelliğinin biçimini gönlümün levhasına çıkardı;

    Bedenime gelince, o da bu resmin çerçevesi oldu işte;

    Malum, resmin konumundan bilinir usta ressamın sanatı.

    Seni olduğu gibi yansıtan resim nerde diyorsan,

    Ressamın içine bakıp hünerini orda görmelisin;

    Camlarının parlaklığını senin gözlerinden alan,

    Göğsümdeki sergide asılı resme ulaşmalısın.

    işte bak, gözler gözler için neler yapıyor!

    Gözlerim senin şeklini çizdi, seninkilerse,

    Gönlüme açılan birer pencere; güneş de bayılıyor

    Onlardan içeri bakmaya, sen varsın diye içerde.

    Ama gözlerin sanatında yine de bir ekgiblik var:

    Gördüklerini çiziyorlar yalnız, yüreği tanımıyorlar.
    ···
  12. 58.
    0
    Korkudan sahnede eli ayağına dolaşıp,

    Rolünü şaşıran kötü bir oyuncu misali;

    Ya da azdıkça içine sığmayan öfkesi taşıp

    Kendi yüreğini zayıf düşüren çılgın biri gibi,

    Unutuyorum, kendime güvenim olmadığından mutlaka,

    Tam olarak söylemeyi aşk oyununun sözlerini;

    Ve aşkımın yükü öylesine ağır geliyor ki bana,

    Kendi aşkımın gücü karşısında eziliyorum sanki.

    O halde, nedemek istediğimi bakışlarım anlatsın,

    Konuşan gönlümün sessiz sözcüsü olsun onlar;

    Aşkımı onlar açığa vursun, derdime çare arasın;

    Öyle ki, hiç kalsın yanında, durmadan konuşanlar.

    Ah, sessiz aşk neler yazmış, öğren artık okumayı,

    Aşkın sırrına ermişler bilir gözleriyle duymayı...
    ···
  13. 57.
    0
    Yaslisin deseler de bana, inanmam aynalara,

    Genclik ve sen ayni yastasiniz ya!

    Ama zamanin yol yol izler actigini görürüm de sende,

    Anlarim, ergec bana da gelip catacak ölüm.

    Seni bastan ayaga saran su güzellik var ya,

    Yüregimin en gösterisli örtüsü de o iste benim.

    Gügsünde yasadikca yüregim, yüreginse ben de arttikca,

    Kim der ki, nasil diyebilir ki, senden yasliyim?

    Yeni dogmus yavruyu sakinir gibi ebesi,

    Tasidigim yüregin üstüne ben nasil titreyeceksem.

    Nasil sakinacaksam kendimi, kendim icin degil, senin icin;

    Öyle sakin iste sen de kendini, ey sevdigim!

    Geri gelir sanma yüregin, benim yüregim öldükten sonra;

    Bana vermistin onu, unutma, geri almamak üzere bir daha.
    ···
  14. 56.
    0
    düşünüyorum da, dünyada büyüyen ne varsa,

    bir an tutunabiliyor yetkinlik noktasında;

    şu koca sahnede sergilenen tüm oyunlarsa,

    gizliden gizliye hep yıldızların etkisinde.

    bakıyorumda, bitkiler gibi çoğalıyor insanlar,

    aynı gökten açılıyor ya da kapanıyor yolları;

    gençlikte kabarıyor, inişe geçince sönüyorlar,

    silinmeye başlıyor akıllardan gösterişli günleri.

    o görkemli gençliğin geliyor gözlerimin önüne;

    savruk zaman belki çöküşle tartışmaya girdi bile,

    gençlik gününü, karanlık geceye döndürsek mi diye.

    AMA SEVGiN UĞRUNA ZAMAN'LA SAVAŞI SÜRDÜREN BEN,

    YENiDEN AŞILIYORUM SANA, O NE GÖTÜRÜRSE SENDEN...
    ···
  15. 55.
    0
    Gençliğin günden güne kalırken gerilerde

    Bir yavru yaratırsan alsın diye yerini,

    Dinçken can verirsen o körpe can ilerde

    Senden göçen gençliğe varıp yaşatır seni.

    Böyle sürecek akıl, güzellik ve başarı;

    Yoksa cinnet, yaşlanmak, çürümek var yer altında:

    Hiç kimse düşünmese gelecek kuşakları,

    insanlık sona erip giderdi üç batında.

    Dünya çoğalmak için doğmayanlarla dolu,

    Kaknem, kakavan, kaba: kısırlıktan bitsinler;

    Yaradan vermiş sana en iyiyi, en bolu,

    Bu cömert aramağana cömertçe karşılık ver

    Seni kendine mühür yapmış, bunu böyle bil:

    Sen de eşler yap diye, ölüp git diye değil.
    ···
  16. 54.
    0
    Her gözün takıldığı o bir-içim-su yüzü

    Özenle, incelikle yaratan şu saatler

    Birer zalim olup da vurunca yaman gürzü

    O eşsiz güzellikten kalmaz hiçbir hoş eser.

    Durmak bilmeyen zaman, yaz’ı söküp zütürür,

    Yok eder iğrenç kışın kucağına atarak;

    Özsu, ayazda donar, sağlam yapraklar çürür:

    Güzellik kar altında, her yöne çıplak, çorak.

    Özsuyu çiçeklerden çekip almamışsa yaz,

    Cam duvarlar içine kapatmamışsa onu,

    Güzel göçüp gidince güzellikten iz kalmaz:

    Gelir, kendisi gibi, anılarının sonu.

    Özsuyu çekilmişse, kış gelince o çiçek

    Kupkuru kalsa bile, tatlı özü sürecek.
    ···
  17. 53.
    0
    savurgan güzel, nedir bu kendini harcaman

    senin mirasın olan güzellikleri böyle?

    doğa temelli vermez ,ödünç verir her zaman

    eli açık olana borç verir içtenlikle

    böyle yanlış kullanmak olurmu güzel pinti

    miras bırakman için sana bırakılanı?

    kar etmeyen tefeci bu koskoca serveti

    niye tüketiyorsun yaşatmak varken canı

    meraklısın kendinle içli dışlı olmaya

    bu tatlı benliğin sırf aldatmağa yarar

    vaktin geldi diyerek seni çağırsa doğa

    vereceğin hesapta elle tutulur ne var?

    kullanmazsan gömülür güzellğin seninle

    kullanırsan varisin olur da sürer gider böyle
    ···
  18. 52.
    0
    Aynaya bak da şunu gördüğün yüze söyle:

    Sıra gelmiştir artık bir taze yüz yapmana,

    Güzelliğini hemen yenilemezsen şöyle,

    Yeryüzü yoksun kalır, lânetlenir bir ana.

    Hiçbir güzel var mı ki el sürülmemiş rahmi

    Senin sürdüğün çiftin ekinini tepecek?

    Sırf kendini sevmenin mezarını ister mi,

    Geleceği ahmakça durdurur mu bir erkek?

    Sen annenin aynası olmuşsun da o sende

    Bulmuştur gençliğinin güzelim baharını;

    Kendi dinç varlığınla görürsün pencerende

    Kırışıklara rağmen, şu altın yıllarını.

    istersin ki varlığın unutulsun ve bitsin,

    Bir kuru başına öl, izin de ölüp gitsin.
    ···
  19. 51.
    0
    @50 eyvallah panpa
    ···
  20. 50.
    0
    Kırk yılın kışı, güzel alnını kuşattı mı,

    Kapladı mı yüzünü derin çukurlar artık,

    Gençliğinin kibirli, süslü giyim kuşamı

    Beş para etmez olur, hırpani yırtık pırtık:

    O zaman sorarlarsa güzelliğin nerdedir,

    Dinç ve şen günlerinin hazinesi ne oldu;

    Dersen yuvaların çökmüş şu gözlerdedir,

    Bencillik utancıyla israfa övgüdür bu.

    Kavuşur güzelliğin çılgınca alkışlara

    “Benim güzel çocuğum beni kurtarır,” dersen

    “Ve yüzümü ağartır ben yaşlandıktan sonra,”

    Güzelliğinin onda sürdüğünü göstersen.

    O, sen yaşlandığında yeniler varlığını,

    Soğuktan donan kanın duyar ısındığını.
    ···