O gece kafayi koydum yastığa düşünüyorum. Bu kız icin degermiydi babamdan kalan arsayi satacaktim, sevmedigim bi bölüme gidecektim. Erken uyuyamayan biri olduğum icin baya uzun düşündüm o gece. Arsayi satacak kisiyi bulmustuk adam okul icin sattigimizi ögrenince cok daha fazla ücret vermisti buda benim katkım olsun diye. Bu sekil islemleri hallettikten sonra sıra Antalya ya gitmeye gelmisti ve icimde inanilmaz bi heyecan vardi. Gitmisken Zülal ide görürüm diye düşünüyordum ama öyle olmadi. Ben gelecegim gün memleketi Anamur a gitmisti. Bizde yola Annem kocasi ve ben çıkmıştık gayet güzel bi yolculuk olmustu. 3 gün orda kaldık. Kayitlari ilk gün hallettik diger günler sürekli geziyorduk Agustos ayı idi ben daha önce Izmir dede yaşamıştım ama böyle bi sıcak yoktu duştayken bile terliyor insan. Tatilimizi yaptik gayet güzel gecmisti eve dönünce direk Zülale yazmistim tatildeyken pek firsat olmuyordu özlemistim. Konusuyorduk ama soğuktu sürekli ara vermek felan diyordu bu dedikleri bende balyoz gibi etki ediyordu. Bunun geri dönüşü yoktu ailemi karşıma almistim arsayı sattirmistim gitme pahasina hastalanmistim halada düzelmemistim...

Ne o yaklasabiliyordu ne ben telefonlar kulagimizda. Gel diyorum ama oda gelemiyordu heyecan basmıştı ikimizide. En son Zülal avm ye gir ben arkandan geleyim dedi girdim yukari kata cik dedi çıktım ama hala birbirimizin yüzüne bakamamistik. Avm lerdeki yemek katindaydik merdivenlerin bi tarafinda ben bi tarafinda o duruyordu. Yüzümüz gözükmüyordu sadece bacaklarimizi görebiliyorduk. Orda bakarken Zülal tuvalete gidicem dedi gitti hala birbirimize bakamamistik telefon kulagimizda aramizda 5 metre mesafe konusuyorduk. Tuvalete gidince bende gideyim dedim telefonu kapattik elimi yüzümü yikadim çıktım. Ama kuytu bi yerde bekliyordum beni görmesin diye. O ara baktim telefonu cikardi beni aradi actim.
Z: Ne yapicaz
B: Bi yüz yüze bakabilsek ne yapacağımızı bulucazda
Z: Hic olmamisti böyle
B:Bendede öyle
Z: Gel D&R ye girelim kitaplara bakarken cesaret toplariz
B: Olur tamam girelim
Telefon hala açıktı 2 adim belkide 3 adım önümden gidiyordu onu izliyordum
Spor bi ayakkabısı vardi siyah dar bi pantalon ve gömlek cok hoş duruyordu.
Girdik D&R a kitaplara bakiyoruz sırtımız birbirine dönüktü telefondan konusuyoruz ama dibimde oldugu icin normal sesinide duyuyordum. O ara gözüme Spartacus ün kitabı carptı elime aldim direk ona gösterdim yüzünü dönmeden aldi kitabı. O kitabi Inceliyordu bende onu. Ama haberi yoktu ona baktigimdan kitaba dalmisti. Bazılarinizdada vardir belki gözlük takan kizlar cok sevimli gelir Zülal'dede gözlük vardi. Hayranlikla ona bakarken ayagima dogru tekme atti anlamisti galiba kitabı uzatti "cok bakmada kitabi yerine koy" dedi güldü kitabi uzattı. Alirken parmaklarini tutmustum öyle durdum biraz. 6 aylık hayalini kurdugum sey etten ve kemikten bi bicimde yanimdaydi...

O an zaman durdu sandim cocuk yazana kadar vakit gecmiyor en son mesaj geldi açıklanan yeri kopyalamisti
"Antalya Akdeniz Üniversitesi Makine i.ö"
Bu mesaja 5 6 kere bakmisimdir emin olmak icin en son emin olunca pc den yataga dogru havada süzülerek atladim sevincimi yaşadıktan sonra kiza döndüm açıklanmış dedim. Ne oldu ne çıktı felan diyor ben mesajin aynısını ona attim belki benden daha cok sevinmiştir orda baya bi hayal kurduk sonra benden yardim istedi. Pc de bi sorun varmış teamviewer dan baglanıp halleder misin dedi pek anlamazdi o kabul ettim tabi. Dizi indiremiyormus onu hallet dedim cogunuzun bildigi Idm yi indirdim kurdum yapiyorum mesaj yazdi "ben bi duşa giricem sen halledersin o zamana kadar" tamam dedim gitti o uygulamayi ayarladim orda kontrol ettim çalışıyor tam çıkacakken bi klasör gördüm Zülal yaziyordu icine baktim baya bi fotoğraf var. Baksammı bakmasammı gidip geldikten sonra dayanamadim klasorü kopyalayip kendi bilgisayarima attim. O ara Zülal geldi yaptinmi felan dedi evet hallettim kontrol et istersen dedim. Uygulamanin unuttugum yani işlemi yaptiktan sonra ne yaptigimizin özeti yaziyormus. Zülal pc ekranini cekip bana attı orda...

Bu wp kısımlarını biraz hızlı geçeceğim sıkıyor biliyorum

Zülal yine girmiyordu uzun süre o ara Nisa ile baya samimi olmaya basladik şunuda söyleyim o zamanlar hic fotoğraf cekinmezdim hic bi yerde fotoğrafim ve sesim duyulmamisti bu yüzden galiba kizlar cok merak ediyor ve ilgi gösteriyordu günde 10 15 kere telefonum calardi sırf merak gidermeleri icin ama acmazdim biraz espriyi severdim o yüzden oluyordu galiba devam edeyim bi gece böyle Nisa ile konusuyoruz bu birsey söylemek istiyorum dedi söyle dedim birinden hoslaniyorum tepkisini bilmiyorum felan dedi ben anladim orda üzerine gittim en son kizarak senden hoşlanıyorum diye çıkıştı o an arada kaldim bi yanda Zülal bi yanda Nisa ama dedigim gibi hic olmamisti bi an heyecanla bende senden hoşlanıyorum dedim bunla cikmaya basladik ama gizliyoruz. Iliski pekde iyi gitmiyordu cok tripli bi kizdi Zülal ilede bi yandan konusuyordum ve Nisayı agzimdan kaçırdım...

Niye yazmadın aq büyük bi hevesle okuyodum

Profil fotografina bakiyordum ama tanıyamadim degigib bi pozdu. Aklıma Zülal gelmisti ona benzetmistim. Efendim yazdim müsaitmisin dedi hayir birazdan dedim haber et dedi. Oyun bittigi gibi yazdim aradı. Hikayeyi öğrenmişti tepkisini merak ediyordum. Bu hikayeyi yazmadan önce bi kac kız arkadasıma sizin icin böyle biri yapsa ne hissedersiniz diye sormustum hepsi cok hosuma giderdi degerli hissederdim demisti. Zülaldende böyle birsey bekledim ancak tam aksi olmustu kaldir hikayeyi felan demisti. Sesini duyunca başta garip olmustum ama kısa kesmek icin olur felan dedim kapattim. Ancak kaldırmayınca ertesi gün yazdı sövdü yine üste çıktı. Ayrılma nedenini yine bana yükledi orda böyle bi hikayeyi yazmaya bile değmedigini anladım devam etmemek istedim ancak bi çok mesaj geldi devam et diye kırmamak icin bitirdim suan. Bu kadar emeği böyle duygusuz bi kız icin yapmıştım her anında yanında idim ama o sadece küfrediyordu. Bu kadar anlattım ama sadece icimi dökmek icin degil burda beni dinleyen arkadaslarımı uyarmakta istedim. Kimse göründüğü gibi degil ne kadar sevsenizde böyle bi durumda arkadaslarinizi güvendiginiz dostlarinizi dinleyin. Her konuda degil tabi ama inanın bana dostlarınız o kızı sevmiyorsa ciddi bi sorun vardır biz bunu görmesekte. Dinlediginiz icin tekrar teşekkür ederim eğer merak ettiginiz birsey varsa cevaplarım

Devam ettir

Tabi haritayı aklıma kazimistim Michael Scofield gibi vücudumuza dövme yapacak vaktimiz yoktu. O ara Furkan aramisti yolu tarif etmeye basladi onun tarifi ile şasırmıstım ve baska yola girince kaybolmustum arada sırada şarja bakıyordum 4 3 2 derken 1 olmustu hic görmedigim yerlere girmistim (daha sonradan yararı olmadi degil bu yollarin) 5 km olan yol bu sekilde 10 km olmustu simdiye dek 27 km yi devirmistim öglen 2 den beri suan ise saat 12 ye geliyordu. Uzun ugraslar sonucu bulmustum hastaneyi kapida Furkan bekliyordu selamlastiktan sonra içeri girdik ama açlıktan ölüyordum oda durumu anladigi gibi 2 snitzel yapmisti kola felan iyi ağırlıyordu. Bi anda hızlı yüklenince yemeğe tıkanmistim bide hala iştah sorunum vardi. Telefonu şarja taktigim gibi sohbete basladik gecirdigim günü anlatinca şaşırmıstı o kadar yürümeme " o kadar bana yürüsen ben senle evlenirdim" diyince baya bi gülmüstüm. Hala bu olayin cok dalgasını geceriz 1 senede olsa Furkan ile olan bağım kopmamisti belkide o gün olan en iyi seydi. Zülal ile gecirdigim 5 dakikadan bile. Sabaha kadar bu sekilde konusuyorduk arada hemsireler geliyordu bende çay doldurma kahve yapma işlerinde yardim ediyordum( baya güzel hemsirelerde vardi). Sabaha karsi 5 gibi uyuya kalmistim masanin birinde 7 bucuk civari beni kaldirmisti onunda gitmesi lazimdi eve. Vedalastiktan sonra yine yola koyuldum ama merak etmeyin bu sefer kaybolmadan varmıştım. Sabah 8 bucuk civariydi vardigimda direk yatagima gitmistim kahvalti olmasina ragmen cok yorgun ve uykusuzdum . Yaklagib 32 km yapmistim ve 24 saat dolmamisti. Zaten aninda uyuya kalmistim . Bi ara birinin beni uyandirmaya çalıştığını farkettim ama gözlerim acilmiyordu zar zor bakmayi basarmidtim karsimdaki Emre idi. "Kalk lan maça gidicez unuttunmu" dedi ne maci diye düşünürken aklıma üniversite nin halı saha turnuvası gelmisti. Benim yerime baskasini bulun desemde tek kaleci bendim uzun ugraslar sonucu kaldirmayı basarmisti. Zar zor hazirlandim yola çıkmıştık...

Beynim sanki ondan soğumam icin ugrasiyordu kusurlari gözüme takiliyordu. Önceki gibi göremiyordum seviyormuydum evet hala seviyordum ama niye böyle oldugunu anlayamamistim. Lakin hareketlerine baktigimda orda zorla oturdugunu ve sıkıldığını görüyordum. En son dayanamadim konusmaya basladim ; niye böyle olduğunu ne güzel mutlu bi sekilde giderken bu durumlara düşme nedenimizi soruyordum ama cevap gelmiyordu sinirlenmeye başlamıştım. Sonunda sessizliğini bozmustu "Ara verelim inan bana biraz düşününce hersey daha iyi olacak"demisti . Hep istemedigim birseydi bu ancak belki iyi gelirdi diye düşünmüştüm. Telefonunu cikarmis whatsapp da takiliyordu mesajlarda bi kac erkek olduğunu görmüstüm sorunca sınıftakiler diye gecistirmisti yalan oldugu bariz ortadaydı önceden telefonunu bana verirken artik degil vermek kabına dokunmama izin vermiyordu. Telefona daldığında onu izlemeye baslamistim yüzünün ayrintilarini izliyordum ilk defa görmüscesine belkide son defa. Bi kac dakika sonra ayaga kalkti gitmesi gerektiğini söyledi. Bende dur felan dememistim ama ayaga kalkinca sarılmak istedim yok demedi. Isteksiz oldugu inanılmaz belli oluyordu tam geri cekilirken boynundan tutmustum ve dudagindan öptüm. Durumu kabullenmesemde galiba beynim herseyden haberdardı ona göre davranıyordu ben ise kalbim ile hareket ediyordum. Niye kusurlarini gördüğümü niye yüzünü ezberledigimi niye sarılıp öptügümü kendimde anlamamistim galiba beynim bunlarin son olduğunu biliyordu. Öptükten sonra gülmüstü " Ara veriyoruz ama öpüsüyoruz" demisti bende gülümseyip "hersey bitmedi ya" demistim. Yarı yola kadar eşlik etmistim sonra fark edilmemek icin vedalasmistik. Hızlı hızlı yürüyordu ben ise gidene kadar bekliyordum. Gözden kaybolmustu bende yurda geri dönmek icin yola koyuldum...

Ikinci ögretim oldugum icin erken kalkma derdim yok sayılırdı. Ama sabah kahvaltisi 7de basladigi icin mecbur gibe gibe kalkiyordum. O saattede Zülal okula gittigi icin uyanmisken o derse girene kadar konusurduk. Ders saatim yaklasiyordu okula gittim sıkıcı derslerdi bölümden nefret etmeye baslamistim. Ders bittigi gibi çıkıp Zülale yazmaya basladim. Kafam önümde gidiyorum bi yandan yazisirken farketmeden çocuğun birine carptim. Kusura bakma desemde anlamadi ters hareketler yapiyordu. Muhtemelen üst sınıftı yanindada 2 kisi vardi ona güveniyordu. Ben pek kavgayi sevmesemde zorluyorlardi beni. Telefonu kilitleyip cebime koydum ve cocuklara baktim. Çarptığım cocuk biraz kisa ve kiloluydu yanindaki diger cocukta ona benziyordu digeriysede biraz uzundu ve atarli bi tipti. "Derdiniz ne hava atmak mı özür diledim daha ne uzatiyorsunuz" dedim. Çarptığım cocuk klagib bi Türk genci gibi cıkıstı. "Sen kimsinde derdimiz olacak senle" diyince hafiften tepem atti ama belli etmedim. "Tanımak ister misiniz " diyince hemen cevap verdi."burdan sana bakinca korkak birini görüyorum " dedi. Altta kalamazdim 3 kiside olsalar ezilmeme asla izin vermezdim. Cevap verdim bende " Hayret boyun yetiyormuydu beni görmeye" dedigim gibi cocuk üzerime dogru gelip ittirdi beni. Kavganin başladığını anladığım orda cocuk bana yaklasincada tüm gücümü toplayip saglam bi tane vurdum. Cocuk baya bi geriye dogru sendeledi yine üstüme geldi . Baktim kurtuluş yok ne varsa gireyim diyip cocuga dogru hamle yaptim. Pek dövüsmeyi bilmiyordu yere yıktım fazla zorlanmadan tam arkamı dönerken saglam bi darbenin kulagima dogru geldigini hissettim. Gözlerim karardı dizlerimin üzerine biraktim kendimi ...

Arada özlesemde zamanla bu azalmıstı. Doğum gününde yinede insanlık yapıp kutlamıstım sadece "sag ol" demisti.1 ay sonrasında benim doğum günümdü kutlama tenezzülüne bile girmemidti.Bu öfkesi niyeydi hala anlamıs degilim .Aldatmamıstım, üzmemistim elimden gelen herseyin 2 katını yapmıstım. Yaptığım seyleri düşünüyorum ama böyle öfke nefret edilecek birsey yapmamistim nefret duyacak kisi bendim. Tek tahminim vardı egosuydu. O yüzden benden nefret ediyordu benim ondan nefret etmeme izin vermeden. Doğum gününden sonra hic irtibata gecmemistik taaki bu hikayeyi yazdığımı ögrenene dek. Yıl bası gecesi tanımadığım bi numara arıyordu oyun oynadigim icin acmamıstım ama arka arkaya 6 7 kere aramisti whatsapp a baktigimda o kişiden mesaj vardı "Mustafa"

Arkadaslar sormak istediginiz birsey var mı whatsapp kısımlarinı çabuk gectim sıkılmayin diye ama cok sey var o kısımlarda aslinda

Cafenin hemen yaninda bank vardi gectim oturdum orda yaklagib yarim saat kadar. En son dayanamadim aradim.
B:2 saattir bekliyorum nerdesin
Z: Uzadi işte ne yapayim
B:Tamam hadi gel
Telefonu ben kapatmayi sevmem karsidakinin kapatmasini beklerim genelde ama Zülal kapatmayi unutup cebine koymustu galiba çünkü sesler biraz boğuk geliyordu. Dinlemeye basladim kız sesleri geliyordu gülüyorlardi tam kapatayim derken bi erkek sesi duydum. Kalındı biraz ama yaşı büyük degildi belliydi. Cok fazla konusuyordu telefon kulagimda dinlerken vedalasmaya basladilar ama sesler net degildi anlamiyordum. Erkeginde sesi sürekli geliyordu. En son Zülal yanima geldi kalktim banktan bana bi poşetde kutu verdi icinde pasta varmis. O an onu umursamadan konuya girdim
B: kimdi o erkek?
Z: ne erkegi?
B:Anlamamazliktan gelme telefonu acik biraktin konusmalari duydum orda hic erkek olmayacak dedin ama sürekli senle konusan bi erkek vardi. (Az cok konustuklarini duymustum zorda olsa)
Z: Kimse degildi yan masamizda oturuyorlardi onun sesi geliyordur.
B: sürekli senle konusuyordu galiba
Dedim ama yüzüm asılmış. Oda bunu farketti asma yüzünü felan desede olmuyordu. Yürüyorduk beraber şans eseri kuytu bi yer buldum. Gel buraya oturalim dedim oturduk ama aklim hala o erkekteydi ve bana yalan söylüyordu bu barizdi ama neden...

Cumartesi sabahi olmustu bulusma öğlen 2 gibiydi ama ben 9 da kalkmistim normaldede erken uyanmakta cok zorlanirim ama kendiligimden kalkmistim. Hafta sonu oldugu icin yurtta herkes uyuyordu kahvalti yeni baslamisti ama fazla giden yoktu. Kıyafetlerimi ütüledim saclarimi yapip parfümümü sıktıktan sonra hazırdım. Kahvaltiya gittim fazla birsey yememistim hemen yola çıktım. O gün ayrica Zülal in arkadaşının doğum günü vardi güzel bi cafede kutlayacaklardi ben davetli değildim tabi. Üzerime siyah bi pantolon ve nickimdeki gibi Dexter tişörtümü giymistim. Yine ilk bulusmadaki yerdeydik beklemeye baslamistim fazla beklemeden gelmisti. Sinemaya girecektik ben yukari çıktım lavaboya gidicem diyip gitti ama ben gelmeden biletleri alma desede ben dinlemedim gittim aldim. Vizyonda o zaman Dabbe ve Marsli vardi. Zülali bekledim geldi ama bu sefer öyle utanma pek olmadi biletleri gösterdim cok kizdi orda ama girdik filme. 3d filmdi ama o gözlükleri takmayi sevmiyormus normal izliyordu şansima sinema tıklım tıklımdı. Ikimizde gergindik filmin baslarinda pek odaklanamamistik daha sonra rahatlayinca izlemeye basladik. Ortalarina dogru Zülal uyuya kalmisti orda filmi izlemeyi biraktim çünkü omzuma yaslanip uyuyordu. Ordaki duygu tarif edilemezdi belki aranizda bunu yasayan olmustur gercekten insan cok huzurlu oluyor. Aklima alnindan öpmek geldi ama cesaret edemiyordum tam egiliyordum öpecekken geri cekiliyordum ne tepki verecegini kestirememistim. En son Zülal dayanamadi "Ne eğilip duruyorsun öpeceksen öp " dedi gözlerini acmadan hafiften gülümsemisti. Orda ilk kez öpmüstüm alnındandı ama büyük birseydi. Film bitmişti çıktık doğum gününe gidecekti cafeye kadar biraktim kapinin önünde beklemeye basladim içimde bi huzursuzluk olusmustu...

Etraftaki sesler bi an gidip geliyordu o sırada yurttan arkadasim Mesut u gördüm bize dogru kosuyordu. Mesut ta uzun boyluydu 1.87 civari yakışıklı çocuktu üniversiteyi elinden gecirdi diyebiliriz ayrica sevdigi arkadaslari icin herseyi yapardi. Ben yavastan kendime geldim ayaga kalktim etrafta gözümü gezdirdim. Okulun icindeydik ama cok kişi yoktu etrafta olanlarda bizi izliyordu. Kavga ettigim cocuk hala yerdeydi yüzünü tutuyordu. Mesut vardigi gibi yanimiza bana arkadan vuran cocugu itip yumruk atti. Serseri tipli oldugundan kavgalara alışıktı güçlü biriydi. Orda bi kac kişi araya girdi kavga sona ermisti. Herkes gidince Mesut a teşekkür ettim biraz sert çıkıştı. " ne yaptığını saniyon okulun icinde bilmiyon mu kurali burda ufak bi kavgada dinlemeden uzaklastirma veriyorlar" ilk defa haberim olmustu pek böyle seyleri arastirmazdim. Haberim yoktu felan dedim tekrar teşekkür ettim yurda dogru yola koyulduk. Bi omuz carpmasindan nereye gelmistik o arada aklima Zülal geldi konusurken bi anda yazmayi kesmistim merak etmistir diye düşündüm telefona baktigimda baya bi mesaj vardi. Kavgayı söylemek istemedim bahsetmeyi sevmezdim böyle seyleri hoca geldi telefonu cikaramadim gibi bahaneler ürettim. Bu olayi fazla kafama takmadim çünkü 2 gün sonra bulusma vardi suan sadece ona odaklanmistim...

Şarj bitti arkadaslar yeni takabildim devam ediyorum.
Sırayı bırakıp direk masaya doğru hareketlendim. Yanlarina dogru gittigimde amaçlarını anladim biri tanışmak istiyordu digeride dalkavukluk yapiyordu yaninda. Zülal basindan savmaya calisiyordu gitmiyorlardi. Yanlarina geldim "Buyrun ne oldu" dedim sen kimsin tarzi konustular "arkadasim o benim siz kimsiniz esas" dedim. Orda lafi gecistirip gittiler , Zülale bakınca degigib bi bakışı vardi gurur duyar gibi hosuma gitmisti. Tekrar icecek almaya gidecektim durdurdu beni. Eve gitmem gerek dedi biraz daha dur felan desemde olmadi. Aileleri biraz sıkıyordu bu konuda bende gelecek bulusmalari riske atmamak icin tamam dedim otobüs duragina dogru hareketlendik. Icimden dua ediyorum otobüsün gec gelmesi icin ama daha durağa vardığımız saniyede mk otobüsü geldi. Otobüsü görünce "Görüşürüzzz" dedi ufak adimlarla ceylan gibi sekerek bindi otobüse. Ben ise arkada baka kaldim. Ne sarilabilmistik nede vedalasabilmistik, otobüs gidene kadar orda bekledim. Onun otobüsü gidince kendi duragima dogru hareketlendim yolda telefonu cikartip mesaj yazdim hemen. "Çok güzel ve hayatimdaki en ilginc günlerden biriydi" 1 dakika gecmeden oda yazdi " benimde öyle cok mutlu oldum" o an icimde bi ses vardi. Herseye değdiğini söylüyordu bu kadar zorluga ragmen yinede degerdi. Yurda varinca tekrar yazismaya basladik Cumartesi gününe tekrar bulusma ayarlamistik. Aklımdan o günü gecirerek yavas yavas uykuya dalmistim.

kardeşim geçmiş olsun değmezmiş o kız için sen elinden egleni fazlası ile yapmışsın. dediğin gibi ego tatmini yapmak istemiş. umarım daha mutlu olacağın birisi çıkar karşına. sıkma canını.

En cok üzüldüğüm sey babamin ölüm yıl dönümünde ayrılması olmustu. Ayrıldigimizi duyan benim bu halime şaşırıyordu çünkü en ufak kavgada bile dünyam bitmis gibi davranırken bu durumda böyle duruyordum. Nisa Müge ve Zülal eskisi gibi degildi Nisa ile Müge konusuyordu ama Zülal ikisiylede kavga etmisti konusmuyordu biraz benimde payım vardı. Nisa ile arada konusurdum ayrılsakta arkadas kalmıstık hâlâda konusuruz. Ayrıldıgımızı duymustu konusmaya basladık olanları anlatınca Zülal e baya küfretmisti gel seni bi gruba alayım dedi olur diyince aldı. Müge de vardı grupta konusmaya basladık sanki tekrar en başa dönmüstüm ama tek ekgib oydu. Onlarla konustugumu ögrenince bana yazdı.
Z: Sen nasıl karaktersiz birisin onlarla nasil konusursun
B: Kimle konusacagıma karısamazsın beraberken ben sana karısamıyordum sen simdi bana karısamazsın
Z: Nasıl karaktersiz bi insanmışsın
B: Aynı anda bi kaç kisiyi idare eden birinden iddialı sözler
Z: Keske seni hic tanımasaydım
B: Bunu benim demem gerekirdi önce umut verdin sonra baskasına kactın
Z: Ne diyorsun sen
B: Bende ayrılma nedeninin ailen olmadığını biliyorum
Bu sekil tartistik en son engelledi beni. Antalya ya gelmeden önceki kısımları cabuk gectigimden cogu yeri anlatmadım. Ama cok fazla kisiyle konusan biriydi bazen kendini dizginlerdi 3 4 gün konusmazdı ama kavga cıkarırdı hemen birileriyle konusmaya baslardı. Konustugu kisiler terbiyeli düzgün insanlarda olmazdı sapık abaza tipler olurdu ama onlarla konusmanin bi zarari yoktu ona göre. Ancak o zamanlar gözümdeki perde bunları yutmamı saglamıstı böyle bi kız memleketine gidince bi kac kisi icin benden ayrılmayı düşünen kız bana seni keske hic tanımasaydım diyordu. Insan o an ne diyebilirdiki ne dese azdı. Bu olaylardan sonra ortak arkadaslarımızın 1 2 tanesi haric hepsi onunla konusmayı bırakmıştı. Bana destek olmuslardı Zülal ise bunları yaşarkende hatta en son konusmamızda dahi benim suçlu olduğumu söylüyordu. Bu beni ayrı delirtiyordu en son birbirimizi engellemistik...

Günler bu sekilde geciyordu bulusucaktik yine. Okulu yine kaytarmistim sırf bulusmak icin çünkü fazla yapamiyorduk bulusmalari. Aksam üstü idi burger da yemek yicektik ben yine erkenden gitmistim. Geldiğini gördüm uzaktan simsiyah giyinmisti sırtında canta vardi gözüme cok güzel gözükmüştü. Siparis veriyorduk 2 tane aldik burgerimizi hesap ödeme faslı gelmisti yine birbirimize girdik bu sefer o kazanmisti ilk defa bi kızın parasini yemistim ama ben yinede parayi ona vermeye calisiyorum cebine koyuyorum önüme atıp bana vuruyordu cok hoşuma gitmisti. Yemeklerimizi yedik telefonla oynuyoruz snap felan atiyorduk şansimiza burger bombostu üst kattaydik kimse yoktu rahattik yani sariliyordum yanağından öpüyordum ama saat uçup gitmisti eve gitmem gerek dedi. Lanet okuyarak yine duragina birakmaya gidiyorduk hızlı yürüyordu önden. Hic beklemedigi anda kolundan tutup kendime cektim onu arkasindan sarildim. Oda itiraz etmedi o sekil durdu kokusunu cekiyordum icine kendime gelmistim o kokuyu aldiktan sonra. Bi süre öyle bekledikten sonra duraga gidip bıraktim onu. Bu zamanlarda belki benden mutlusu yoktu sevincle yurda döndüm gectim odama yatagimda telefonla oynuyorum. Oda arkadasim Balkan vardi iyi saf cocuktu ama cok cabuk gaza gelirdi hayatimda gördüğüm en abaza insandı kızı görmeyi birak kız ismi duydugunda çavuşu hazir ola gecerdi. Yurtta herkes onla ugrasirdi severlerdi ama cokda dalga gecerlerdi buda biraz çatlak biriydi o yüzden onlara göre daha zevkli oluyordu. Telefonumla oynarken buna soru sordum tersledi hic yapmazdi bu sekil üstelemedim ama ayni sınıftaydık derse girmemistim ona soracaktim ne oldugunu yine sordum sert çıkıştı tekrar iyi neyse diyip yatagima girdim ama aklıma takilmisti bu çocuk beni cok severdi niye böyle yapiyor...

Sabah olmustu kahvaltımı yaptıktan sonra odamda takiliyordum. Balkan da duştan çıkmisti ve giyiniyordu. Telefonda oyun oynarken bu yine bana laf attı. En son dayanamadim patladim karşılık verdim. Odada bide Barış vardi ama pek sevmezdim onu çünkü ortam yapmak icin insanlarla takılır her sey iyiken bi anda selam bile vermezdi. Ayaga kalktim Balkan dibime kadar gelmisti uzak dur felan desemde dinlemiyordu. Tam o anda kafasini geriye dogru cekti ve kafa atti ama boyu benden kısa oldugu icin çenemi sıyırmıstı ben hemen geriye dogru kacarak yumruk attim sendeledi üstüme atladı. Kolumla boynunu yakaladim ama vurmak istemiyordum neden bilmiyorum ama acıyordum . Boynunu yakaladiktan sonra hala sakindim vurmak istemiyorum sana desemde dinlemiyordu. Matador karşısında duran boğa gibiydi sakinlesmiyordu. Yatağımın üzerine düşmüştük vurma şansi vermemistim ama yerinde durmadigi icin 2 kere sert bicimde duvara vurdum acımıştı. Biraz sinirlenmistim en son dayanamadim bende vurmuştu bi yandanda gözüm baristaydı. Ayırmaya tenezzül etmiyordu kaldirmayin beni bak felan diye artist laflar söylüyordu. En son kalktı Balkan ı tutup cekti ama cekerken Balkan yerinde yine durmadi bana saglam bi tane yumruk attı. O an sinirle kafasina dogru tekme atinca sersemledi biraz ama vurmaya devam etmedim. Ben tekrar sakin bicimde yatagima oturdum bu laf söylmeye devam ediyordu. Öldürücem seni tarzı seyler ben takmadim oda en son üstünü giyinip çıktı. Sinirlenmemistim bu olaya ama beni üzmüstü. Belki yurtta en iyi davranan kişi bendim ona. Besle kargayi oysun gözünü gibi olmustu. Tekrar Zülal ile konusmaya devam etmistim ancak bu olaydan ona bahsedip bahsetmedigimi hatırlamıyorum. Pazar gününe bulusma ayarlamistik tekrar sinemada olacaktık...