Ben kralın şehrinde sıradan pazarcılık yapan bir adamın oğlu olarak geldim. Babam pazarda anneme yaptırdığı bazlamaları satarak geçimini sağlarmış o zamanlar. Ama ben o zamanları hatırlamıyorum tabi. Benim bin babam pazarda bazlama satarken nasıl becermişse westerosun sayılı armatörlerinden biri, Sir Alexandre TAŞŞAKLIGiL olmuş. Dünyanın dört bir yanında kumaş, yağ, gıda vs. ticareti yapan Taşşaklıgil A.Ş. yi kurmayı başarmıştı. Bu ticari başarısı onu kralın konseyine kadar taşımış artık sadece ticaret yapan bir patron değil hükmeden bir adam konumuna getirmişti. Ne zaman babama "Ya baba giberim yapacağın işi pazarda bazlama satarak bu noktalara gelinir mi amk" dediğimde babamda "amk benim gibi bir adamın senin gibi bir oğlu oluyor ya giberim ben böyle dünyayı, aklını kullan bin senin okuduğun okulu gibeyim" der ve geçiştirirdi.

1-2 panpam dinlese ve dinlediğini belli etse yeter devam edeceğim

lütfen devam etme

yokluk nedir görmemiş bir çocuk olarak yetiştim. Ama gel gelelim eğlenceli bir çocukluğum olmadı, eski ve yeni tanrıların fıkıh hocaları, valyria dan gelme özel valyrian dil hocaları, matematikçiler fizikçiler kimyacılar biyoloji, felsefe hocaları, askeri hocalar derken babam çocukluğu gibmiş ama gel gelelim donanımlı bilgili bir insan olarak yetiştirilmemi sağlamıştı. Tabi bu özel hocaların yanı sıra lise eğitimime de çılgın kralın Targaryen ailesinin kurucusu olarak kabul edilen 1. Aegon Targaryen adına yaptırdığı 1.Aegon Targaryen Fen Lisesi'nde okudum. 7 krallığın hatta tüm westerosun en taşşaklı okuludur. Tabi ki burayı hakkımla kazanmadım ama babam sağolsun Kral kontenjanından yerleştirdi beni buraya. Aldığımız özel dersler sağolsun anasını gibtim ortalığın ve liseyi 1.lik ile bitirmeyi başardım. O zaman ygs-lys ilk kez uygulanıyor tabi girdik sınıfa amk ben nasıl olmuşsa 2.olmuşum.
Sınav puanının açılandığı gün akşam babam belamı gibti. Sana verilen emeklere yazıkları olsun. Annem ise bir köşeye geçmiş “Sana ekilen tuza yazık, sana bükülen dize yazık” diye ağlıyordu. Adeta dünya bizim başımıza yıkılmıştı.

tutmaz betimlemeler kötü mizah sıfır çugunu verdim

Velhasıl kelam okullar bitti. bizim ekipten kimse krallık ordusuna katılmadı. Rhaegar müstakbel kraldı takılacaktı, beni de altın pelerinlilere sivil olarak dahil ettirdi Rhaegar görevim Rhaegar ın yanında takılmak ve danışmanlığını yapmaktı. Şövalye ve Sir ünvanlarını da verdiler. Ned ve Robert da Lordluklarına döndüler. Aradan bu şekilde 1-2 yıl geçti derken bir kuzgun geldi.
"
Lord Rickhard Stark yedinin rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 2 gün sonra ikindi namazına müteakip defnedilecektir.
Kıştepesi Lordu ve Kuzeyin Koruyucusu
Lord Ned Eddard Stark
"

Rhaegar ile ben şok olduk hazırlıklar yapıldı Kral Aerys de dahil olmak üzere yola çıkıldı. Biz belki bir işe yararız Ned'in bize ihtiyacı vardır diyerek Rheagar'ın ejderhasını hazırlatıp onunla önden gittik.

Kıştepesine gittiğimizde Ned kardeşi Benjen ve bacıları Lyanna perişandı. Daha 2 ay önce Ned'in düğününü yapıp Lord Rickhard ile halay çekmiştik. Hey gidi günler hey. Yedi taksiratını affetsin Lord Rickhard

Hafta sonları evci izne çıkardı, Robert ve Ned'i de alırdık yanımıza. Soluğu Kralın Şehrinin hanlarında alır, deliler gibi içer fahişe giberdik. Hanlarda oda tutar orada kalırdık. Hepimizde para taktu, babalarımız artık bizden hiç bir şey esirmiyordu.

2.sınıftayken sen Robert okuldan kaç, nalbantın kızını al handa oda tut sabaha kadar gib. Kaçtığı farkedilince olay oldu. Okuldan atılacaktı devreye Rhaegar girdi de durumu düzeltti babası aracılığı ile.

Hepimiz çok değiştik, yakışıklı birer delikanlı olduk ama Rhaegar bambaşka olmuştu puşt. Fahişeler onun için sıraya girip para istemiyordu. Parasız gibiyordu. Bunu gören Jamie çıldırıyordu. 2. sınıftan sonra şölenlerde şövalye dövüşlerine katılmaya başladık. Hiç unutmam bizim giblette Rhaegar ile finale kaldık ikimiz. muallak beni yere fena yapıştırdı. Miğferini çıkarıp o uzun gümüş saçlarını savurduğunda bütün kızlar çığlıklar atardı. Ah deli oğlan ne vardı bu dünyadan göçüp gidecek, ne vardı aşka teslim olacak. Dinleseydin ya şu kardeşini

Cenazeden geri döndük. Bir akşam Rhaegar ile tebdil-i kıyafet Kralın Şehrinin gecelerine aktık. Karılı kızlı bir yere gideriz beklerken Rhaegar kardeşim beni Alaçatı Meyhanesine zütürdü. Neyse dedim daldık Rhaegar bir testi rakı isteyince anladım derdi var dedim.

Rakıları içerken
+oooffff halitziya off düştü yüreğime bir ataş ne yapsam bilemedim
-ne oldu gardaş
+aşık oldum lan deliler gibi Ned'in düğününden beridir atamıyorum içimden
-de bakalım hele kimdir bu prenses
+Lyanna Stark

ben bunu deyince önce puskurdum sonra kahkaha attım
-ne var lan bunda Ned bizim arkadaşımız, eniştesi olursun, şu Rickhard ın rahmetlinin yedi onu kutsasın 40 ı çıksın isteriz
+lan arkadaşımın bacısı yakışık alır mı
-lan ne olacak yedinin emri ile isteyecez ahlaksız bir şey yok ki
+Ned bozulmaz değil mi
-hayır da Lyanna nın haberi var mı
+var konuştuk, o da bana vurgun
-tamam yedinin izni ile olur bu iş, lan rakı sofrasında bana yediyi andrıyorsun

yedik içtik bizim deli oğlanın içi rahatladı biraz rahmetli Lord Rickhard ın 40 ını okutacakları mevlütü bekliyorduk artık, mevlütten kısa bir süre sonra bir söz bir nişan sonrada halaylar düğünler.

ama yedi öyle istememişti, kim derdi ki bu aşk bir devri kapatacak diğer bir devri açacak

10 gün sonra eve gelen kuzgun ile sevinç çığlıkları attım. O anda kapı çaldı gelen Rheagar dı.

+Kanka ben girmişim akademi ye peki sen
-bende girdim gardaş
+babam ikinizi istediğiniz bir yere tatlile yollayayım diyor
-valla mı lan
+hakkaten
-gelde içerde konuşalım.

Tatil mekanı hakkında uzun uzadıya konuştuktan sonra Dorne ve Yüksek Bahçe seçeneklerimiz kaldı. ikimizde o zamanlar bakirdik ve gibiş potansiyeli bir yer seçmek istedik en son Dorne da karar kıldık.

Dorne da kral muhafız birliğinden sivil korumalar ile tatile gittik. O şatafat ile gidince herkes kim olduğumuzu merak ediyordu, Rhaegar ın Targaryen olduğunu saklıyorduk ben direkt kendimi tanıtıyordum. Babam Westerosta sayılan ve sevilen bir adamdır, soyadım bana her kapıyı açıyordu. Ama tatil yaptığımız yerde bir eleman daha vardı ki bizden daha şaşaalı gelmişti. Jamie. Kızlar ölüyordu bu muallakye.

Tatilimizi yaptık döndük. Dorne lu kadınların tadı damağımızda kalmıştı. Her akşam Dorne fahişesi gibmiştik Rhaegar panpamla.

Zaman geçti okul başladı. Ben, Rhaegar, Robert ve Ned aynı odada kalıyorduk. Ben Robert tan pek hoşlanmamıştım ilk başta, halbuki aramızda gayet güzel bir dostluk başlayacaktı ve sonraki yaşananlar bütün bir tarihi değiştirecekti.

Harp Akademisinde herkesin bir uzmanlaşacağı alana gönderilir. Üniversite bölümü gibi bölümlere dağıtılır. Bunu oraya gidene kadar ne ben ne de babam bilmiyorduk. Hatta diğer elemanlar da bilmiyordu orada öğrendik. Ben ve Ned Uluslar Arası ilişkiler eğitimi alacaktık, benim Valyria dili biliyor olmamın avantaj sağlayacağını düşünerek burayı seçtim. Ned ise ilgi alanı olduğu için, bir gün Kıştepesi Lordu olacağı için seçti.

Robert ve Rhaegar ise Kamu Yönetimi eğitimi alacaklardı. Rheagar Kral olacağını düşünerek seçti, Robert da bir gün lord olacaktı ancak gibinde değildi neden seçtiğini o da bilmiyordu. Tek bildiği gibişmek istediğiydi ama harp okuluna gelmişti, ona kalsa Dorne Yüksek Teknoloji Enstitüsü okuyacaktı ama babası illa harp okuluna gideceksin yoksa ben hakkımı ananda südünü helal etmez sana, yedinin gazabından kork demiş o da yannan dolu bu ortama gelmişti. Hayatımda bu kadar çok 31 çeken, bu kadar abazan bir adam tanımadım.

Mülakata girdik, şinavlar mekikler, koşmaları yaptık. En son elimize bir kılıç verdiler karşımıza bir asker çıkarıp 2 dk öyle kılıç kalkan oynattılar testin amacı kılıç taşıma kuvvetini test etmekmiş, elbette bir asker gibi taşıyamazdık ama eğitmeye değer mi değmez mi anlaşılacaktı. 1 hafta sonra sonuçları kuzgun ile göndereceğiz geçenler sözlü mülakata davet edilecek dediler. Rhaegar ve ben geçmişiz. Sözlü mülakata gittiğimizde Jamie,Ned, Robert oradalardı onlar da geçmişti.
Zeka testleri ve kişilik analizine yönelik soruların ardından mülakat tamamlandı. Subaylardan birisi bu mülakat sonunda harp akademisine katılıp katılamadığınızı size kuzgun ile 15 gün içerisinde bildireceğiz, eğer kuzgun elinize ulaşmazsa lütfen buraya gelin dedi. Çıktık ve Rheagar ile kralın şehrinde biraz turladık ardından o sarayına bende saray sayılabilecek evime doğru yola koyuldum

Oda da uzun konuşmalar neticisinde Kral Aerys babamı ikna etti. Babam şirketimiz için Ekonomi, iktisat vs ya da kendi siyasi konumunu benim devam ettirmem için Kamu Yönetimi, Uluslararası ilişkiler okumam konusunda baskı yaparken Kral Aerys sen ne okudun da bu konseydesin boş versene, askeri okullardı bitirmiş güvenebileceğim adamlara ihtiyacım var benim dedi.
Konuşmanın ardından Rhaegar ve ben tercih yapmak üzere Rhaegar'ın özel rehberlik öğretmeninin yanına gittik ve tercihlerimizi yaptık.

Gazetelerde her yerde Ned Eddard Stark'ın resmi vardı, hiç kıskanmıyorduk Rhaegar ile aksine takdir ediyorduk elemanı.

Derken Atlı Kuvvetleri Harp Akademisi mülakat zamanı geldi. Mülakata Rheagar panpam ile birlikte gittik bir baktık Ned orada, yanında tombul çirkin biri var

-Rhaegar şu pislik kim
+Baratheonların oğlu Robert. Geçen babası ile babamı ziyarete gelmişti
-Peki şu yakışıklı sarı altın saçlı olan
+Lannisterların Jamie. Tywin Lannister ile 1 hafta önce buradaydı, krallığın borcu mu ne varmışta onu verdi bizimkiler.

Babam akşam eve geldi surat 5 karış ben odadan dışarı çıkmamışım tabi.
+laaan halitziya buraya gel dıbına koydumun çocuğu.
-buyur baba
+oğlum kim birinci olmuş baktın mı?
-yok baba bakmadım.
+gibinde mi ki amk. Utan lan utan Kıştepesi Endüstri Meslek Lisesinden Ned Eddard STARK 1. Oldu pu senin sıfatına
-napayım baba Allah Allah ya yedi böyle uygun görmüş demek ki.
+ulan şimdi yarın öbür gün iş için oraya gidecem Lord Rickard bana bir sürü hava atacak amk
-o kim baba
+olum o kadar tarih hocalarından ders aldın Stark diyorum lan beynini gibtiğim
-heee çocuk Kıştepesi Lordu nun oğlu mu
+ya ne sandın daha 6 ay önceki görüşmemizde Lord Rickard a bir sürü hava attım seninle gurur duyduğumu sandım ama şu hale bak gibtir git yat lan odana.

Odama geçtim tercih klavuzunu açtım beyler. Babam Bravoos Üniversitesi’nde Ekonomi, işletme, Kamu Yönetimi, Uluslar Arası ilişkiler gibi bölümler okumamı istiyordu. Ben ise Kralın Şehrin de Atlı Kuvvetleri Harp Akademisi ne gitmek istiyordum. Bu konuda aramızda sıkıntı yaşanacaktı bu aşikardı.Bu problemi aşmanın yollarını aradım durdum sabaha kadar. En sonunda çılgın kral diye adlandırılan Aerys Targaryen den yardım isteme fikri geldi aklıma. Beni çok severdi, bende kendilerini çok severdim Rhaegar ile de yakın arkadaştık o da üniversiteye gidecekti. Yedi Krallık ta sınava giren 600 bin öğrenciden oda 10.olmuştu.

Sabah babamla çıktım saraya gitmek üzere, konseyi toplayacaklardı gel sende, Rhaegar ile birlikte sizin tercihinize karar veririz konseyden sonra dedi. istediğim olmuştu Kral Aerys ile konuşma şansı elime geçmişti.

Konsey toplanırken Rhaegar ile biz bahçede oturup gizli saklı Bahar sigaralarımızı içiyorduk. Birimiz kralın oğlu birimiz westerosun e taşşaklı armatörü Sir Taşşaklıgil'in oğluyduk ama bin babalarımız şimarık züppe olmayalım diye bize az para veriyorlardı. Halbuki ne alakası var amk sen düzgünce yetiştirsen o adam cebinde tak gibi parasıyla da adam olurdu ama gel de bizim pedere anlat bunu. Benim pederin tak yemesine Rhaegar da aynı sıkıntıyı çekiyordu, Kral Aerys e züppe olurlar şimartma yarın karşımıza dövmelerle küpelerle çıkarlar diye gaz veriyordu. Resmen varlık içinde yokluktu dıbını gibiyim

+halitziya ne yapacağız olum ne düşünüyorsun
-gardaş ben burada Atlı Kuvvetleri Harp Akademisi okumak ve iyi bir süvari subayı olmak istiyorum.
+kanka bende öyle istiyorum sonuçta Kral olacam bir gün yedi izin verirse, savaş taktikleri askeri bilgi önemli bir şey babamda beni destekliyor.
-gardaş bizim peder Bravoos Üniversitesinde Ekonomi, iktisata, Kamu Yönetimi vs. oku diye kafamı gibti ne yapacam bilmiyorum.
+Dur bir çıksınlarda bakalım, her hafta konsey her hafta konsey bu nedir gardaş ya tercih yapacaz şurada

bu konuşmanın ardından konseyden çıktılar. Kral Aerys bizi çalışma odasına davet etti, onlar babamla şarap içeceklerdi biz de oralet

Rhaegar bana kızı kaçıracağım diye tutturmaz mı amk. La olum dur yapma etme eyleme savaş çıkar yedi krallık karışır bak ortalığı gibersin, zaten babanın katı yönetiminden herkes şikayetçi diyoru, sen Kral olacaksın, sen hükmedeceksin birlikte hükmedecez bizim gibi adamlara aşk lüks desekte Rhaegar'ın gardaşımın gönlü ferman dinlemiyordu.

Nişan günü geldi, Şövalye dövüşleride olacaktı. Rhaegar katılmak istedi iyi dedim katılak amk korkanın çocuğu olmaz dedim.

Yazdırdık isimleri tabi taşşaklı adamlar dolu Kral muhafız çavuşu Baristan Selmy, Lannister muallaksi Jamie, Dağ, Tazı hepsi katıldı hepimiz genciz Baristan dayı hariç.

En sona Dağ,ben, Rhaegar ve Baristan dayı kaldık. Jamie binini yere serdim bundan önce. Bu arada demeyi unuttum Jamie muallaksi de kral muhafızlarına katılmıştı okuldan sonra.

Ben dağ olacak o alagavatı devirdim. Görseniz ortalığı yıkarak, hakemlere, Ned'e küfürler ederek gitti bin. Rhaegar da Baristan dayıyı devirdi finalde gardaşımla kapışacaktık.

Rhaegar a çocukluğumdan beri gücüm yetmezdi amk. Babalarımız hadi olum güreşin bakalım derdi biz daha sabiyken o zamanlarda yenerdi beni. Rhaegar beni gene devirdi. O an yaşananlara tarihin akışını değiştirecek türden di ki öyle de oldu.

Ben yerde yatarken Rhaegar miğferini çıkarıp gümüş saçlarını savurdu. Zırhının içinden bir gül çıkardı ve bütün kızlar çığlıklar atmaya başladılar. Acaba o gül kimin içindi?

Eh be gardaşım neden dinlemedin ki beni? O gülü zütürdü ve önünde eğilerek Lyanna ya verdi herkes şok oldu, Robert sinirini kontrol edemedi ve Rhaegar a yumruk attı. Ned ise sakin olun Prens Rhaegar sadece geline jest yapmak istedi desede olayın iç yüzü farklıydı. O mevlid gecesinden beri Lyanna yı ilk kez gülerken görmüştüm. Onun o gülümsemesi karşısında Robert tan yumruk yiyen Rhaegar da yumruğa rağmen gülümsüyordu, dünya gibinde değildi

Rhaegar ne yapacağını şaşırmış durumdaydı. Ne tak yiyeceğimizi ikimizde bilemiyorduk. Karalar bağlamıştı Rhaegar.

Günler geçti, Lyanna dan bir tek kuzgun bile gelmedi.

Günler sonra kıştepesinden gelen bir kuzgun ikimizide heyecanlandırdı. Ama kuzgun Lyanna dan değil Ned'den di.

"Kardeşim Lyanna ile Robert Baratheon'un nişan merasiminde siz dostlarımızı aramızda görmekten onur duyarız.
Kıştepesi Lordu ve Kuzeyin Koruyucusu
Lord Ned Eddard Stark
"

Rhaegar iyice çığrından çıkmıştı. Robert ve Ned e karşı öfke dolmuştu. Kuzgunla bir cevap yolladı.

"Bu davete icabet etmek bizim için bir şereftir.
Andalların ve ilk insanların Prensi, Yedi Krallığın Koruyucusu
Rhaegar TARGARYEN
"
ilk defa bu tarz bir ünvan kullandığını gördüm. Prens ünvanını ilk kez kullanmıştı.

zaman su gibi geldi geçti lakin Rhaegar a zaman geçmek bilmiyordu. Deli gibi her gece bir başka kadın giben Rhaegar gibini sadece işemek için kullanır oldu. Lyanna nın gizliden gönderdiği kuzgunlar ile mesajlaşıyorlardı. Kuzgunu yolladıktan sonra heyecanla pencere kenarlarında beklerdi. Ah fidan boylu, delikanlı gardaşım benim ah. yedi mekanını cennet eylesin senin.

Derken Kıştepesinden gelen bir kuzgun bizi Lord Rickhard Stark'ın mevlid-i şerifine davet ediyordu. Oraya gittik. westerosun bütün lordları oradaydı. mevlid okundu lokumlar gül suları dağıtıldı sonra bir sohbet ve yemek ortamı oluştu.

+halitziya bir baksana
-söyle Rhaegar gardaşım
+gardaş Lyanna nın suratı tere satıyor bir problem var
-babasını kaybetti normaldir.
+olum Ned gayet normal hatta Robert ile de gayet kaynatmalı sohbet ediyorlar.
-lan demekki kız dışına belli ediyor Ned biraz soğukkanlıdır.

Ned bardağına 3 kere vurdu ve bütün salon sessizliğe büründü.
ayağa kalktı ve konuşmasını yaptı.

• Çok kıymetli misafirlerim. hepimiz bu dünyada gelip geçiciyiz, ölüm hepimize gelir lakin hayat devam etmektedir. Yedi babamı kutsasın. Sizinle hayatımıza devam ederken aldığımız bir kararı paylaşmaktan şeref duyarım. Kız kardeşim Lyanna ile Baratheon ailesinden çok kıymetli arkadaşım Robert'ı önümüzde ki ay nişanlayacağız. Yedi nin bu evliliği kutsamasını ve hakkımızda hayırlı eylemesini niyaz ederim.

Lyannanın gözünden iki pul pul yaşlar dökülmeye başladı. Rhaegar ise yıkılmış ve dişleri sıkmaktan boğazına girmek üzereydi. Ben ise şok oldum o an mallaştım. Robert ve Ned bizim gardaşımızdı bunu bizimle nasıl daha önceden paylaşmazlardı.

Kaleye döndük kıştepesine Rhaegar yanıma geldi.

+Bu gece ormanda çadır kampı kuruyoruz, dönüş yok Lyanna yı da alıp öyle gideceğiz ben kendisi ile konuştum her şeyi ayarladım.
-olum bak sen prens adamsın aşk bizim gibi adamlara yaramaz yapma bir ülkenin geleceği kaderi ile oynuyorsun
+Dünya yıkılsa bile gibimde değil. O beni bende onu seviyorum zorla kaçırmıyorum şimdi bu zamanda beni yalnız bırakmak istersen durma git Kralın Şehrine
-ölüme bile gitsen peşinden gelirim. sen benim gardaşım ama mantıklı olanı söylememe izin vermelisin
+konu kapanmıştır. ben mantığı değil, krallığı değil aşkımı istiyorum. sonucu ne olursa olsun
-hem baratheonları hem de starkları karşına alacaksın ki ikiside arkadaşımız ve çok taşşaklı haneler.
+biliyorum
-starklar belki sonradan unutur ama baratheonlar affetmeyecektir
+umrumda değil
-tamam gardaşım, yedi yardımcımız olsun

ned stark ve fahişemi güldürme amk

Yola çıktım 5 günlük yolculuğun ardından Bravosa vardım. Orada beni Tyrion karşıladı. Görür görmez tanıdım.

-hoşgeldiniz, Tyrion Lannister
+Haliz Ziya Taşşaklıgil
-Buyrun lütfen.
Babam Tywin ile görüşüp ayarlama yapmıştı demekki, dayanamadım ve

+Neden burada olduğumu biliyormusun gardaş
-evet
+sende bizimle olacak mısın peki
-evet
+bunu kim söyledi de evet diyorsun lan cüce
-Tywin Lannister
+Burada Tywin Lannister ın sözü geçmez

Birden durdu ve arkasını dönüp yanıma geldi

-Babanız westerosun en zengin iş adamı lakin iş adamı Lord değil. Benim babam ise Westeros un en zengin hanedanının lordu ve Krallığı finanse eden adam. Kusura bakma ama borç verdiği Krallığın akıbeti hakkında konuşulacak çözülecek ya da çözülemeyecek meseleleri bilmek en doğal hakkı, Kral Aerys den bile daha fazla hakkı var çünkü senin maaşın bile benim babamın krala verdiği borç ile ödeniyor.
+sen de abin gibi züppenin tekisin
-aramızda ki tek fark abim benim kadar zeki ve bilgili değildir. Şimdi lütfen gidelim misafirlerimiz yarın gelecek dinlemenizde fayda var. Milyonlarca insanın kaderi yarın masaya yatırılacak

bizim için ayarlanan yere doğru gidiyorduk. Babam bana anlatmadı fakat demekki Tywin Lannister da olanların farkındaydı, o adamdan izinsiz westerosta kuş uçmazdı