/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    0
    peki okuyorum
    ···
  2. 25.
    0
    Rezimizi alalım
    ···
  3. 24.
    0
    izlemeyin şu westworldü aq
    ···
  4. 23.
    0
    town of salem gibi lan rbslşsb
    ···
  5. 22.
    +1
    Mert eskiden uyuşturucu kaçakçılığı yapıyordu. Sürekli içtikleriyle övünüyordu ama Barış’ı öldürmesi için herhangi bir sebep var mıydı? Melih’in en basitinden gerekli nedeni Rümeysa’yı korumak olurdu. Kaan, eskiden bu maddeleri çok kullanıyordu ve Rümeysa’yı sahipsiz bırakmak için Barış’ı öldürebilirdi. Fakat Kaan 1,80 boylarında kalıplı biriydi ve Barış’ı iple boğazlayabilecek güçteydi. Melih’in kulübesine gittiklerinde ortalıkta hiçbir kan lekesi ve ot adına hiçbir tütün yoktu.
    ···
  6. 21.
    +2
    Çağatay ve Gökhan cinayeti işleyecek kişileri azaltmaya çalıştı. En büyük iki şüpheli Rümeysa ve ondan hoşlanan Melih’ti. Kulübeye Melis gelerek “Cidden siz ikiniz önceden polis ve istihbarat çalışanı mıydınız? Yerdeki ottan çıkmış tütünü görmüyor muşunuz? Burada Mert ve benim dışında ot içen var mı sizce?”
    ···
  7. 20.
    0
    sarıyor devam et
    ···
  8. 19.
    +1
    Gökhan: “Yerde kadın ayak izleri de var?”
    “Bir kadın sence bunu yapabilir mi?”
    “Eğitimliyse, evet.”
    “Köyde herhangi bir kadın boğuşma yaşamış gibi gözükmüyordu. Kimsede ne bir morluk var ne de sargı.”
    “Bihter’de morluk var. Fark etmedin mi?”
    “Onu unutmuşum. Gece film izledik. Bir ara dirseğim yüzüne vurdu.”
    “Vay. O hatunu düşürdün mü yoksa?”
    “Düşürmek değil. Hoşlanıyorum sanırım.”
    ···
  9. 18.
    +2
    Köydekiler bu durumu görünce herkes birbirlerine şüpheyle baktı. Gökhan, Çağatay’a “Boynundaki ize göre katil, Barış’ı ilk olarak boğmaya çalışmış. Fakat gücü yetmediğinden Barış bundan kurtulmuş. Daha sonra boğuşma yaşanmış. Barış bıçaklandıktan sonra daha fazla direnemeyip ölmüş.” dedi.
    Çağatay: “Bu 1.90 boyundaki genç adamdan kuvvetli Koray dışında burada kim var ki? Belki Kaan ve Hüseyin?”
    ···
  10. 17.
    +2
    Gökhan, Barış’ın kulübesinin penceresinden baktığında küçük kandamlaları gördü ve direkt içeri girdi. Odada büyük bir hengame yaşanmış olduğu savrulmuş halılardan, devrilmiş orta sehpa ve masadan, kırılmış sandalyelerden, ekranı çatlamış televizyondan, etrafın kan gölüne dönmesinden belliydi. Ardından Barış’ın sırtından, karnından ve boynundan defalarca bıçaklanmış cesedini gördü. Ayrıca boynunda da ip izi vardı.
    ···
  11. 16.
    +2
    Çağatay, Bihter’le birkaç kere konuştuktan sonra onun davranışlarına, konuşmasına kör kütük aşık oldu. Çağatay’da 27 yaşındaydı, Bihter’de. ikisi de Broken Flowers, Bir Zamanlar Anadolu’da, Zerkalo, Birdman, Eraserhead filmlerini seviyordu. Bukowski, Georges Perec, Nietzsche’den konuşuyordu. Eraserhead’i tekrar izlediler. Hava kararmaya yakın Barış’tan halen ses seda yoktu.
    ···
  12. 15.
    +2
    II BÖLÜM: ÖLÜM
    Sabah olduğunda Rümeysa’ya kimse bela olmadı. Ne Kaan bir laf attı ne de Barış onu takip etti. Hatta Barış’ı bugün gören kimse olmadı. Melih, Rümeysa’ya silah nasıl kullanılır öğretiyor, bir yandan kur yapıyordu. Koray, Eylül’e ilgisini ciddi anlamda belli ediyordu. Murat, kızına çok benzeyen Eylül’e sürekli bir şeyler ikram ediyor ve o Koray’la konuşurken kızını kaptırıyor gibi hissettiğinden Koray’ı tersliyordu.
    ···
  13. 14.
    +2
    Kimsenin haberi olmaması gereken bir şeyi hemen kim ispiyonlamıştı ki? Çağatay mesleği gereği ağzı sıkı olmalıydı. Melih belki de ona iyi davranan tek kişiydi. Koray’da vurdumduymaz biriydi. Barış hava atmak için konuşmuş olabilirdi. Kaan söylese linç edilirdi. Rümeysa, önceden tecavüz edilip, bakireliği bozuldu diye yaşlı bir adamla evliliğe zorlanan Aslı’ya bu durumu kimden öğrendiğini soramadı. Çünkü kendisinin tecavüze uğramasından dolayı böyle bir şey başına geldiği için inanılmaz üzgündü.
    ···
  14. 13.
    +3
    Rümeysa köyden iyice uzaklaşınca ona tecavüz girişiminde bulundu. Durmadan Rümeysa’yı gözleyen Barış bu durumu fark edip Kaan’la dövüşmeye başladı. Çok geçmeden Rümeysa’nın çığlıklarını duyan Çağatay, Melih ve Koray kavgayı ayırdı. Köyün huzuru bozulacağından diğerlerinin bu durumu fark etmemesi istenildi. Köye evine döndüklerinde Aslı, Rümeysa’ya acıyan gözlerle baktı. Bilmiyormuş gibi davranamadı ve onu teselli etti.
    ···
  15. 12.
    +2
    Melih, Rümeysa’dan ciddi anlamda hoşlanmıştı. Barış bunun siniriyle bütün köye onun eskiden hayat kadını olduğunu anlattı. Hayatına her zaman güzel bulmadığı ama yalnız kalmamak için o beğenmediği kızlarla takılmak zorunda kalan Kaan’ın bu durum çok hoşuna gitti. Rümeysa başkalarına verdiyse, kendisine de vermek zorunda olduğunu düşündü. Rümeysa rahat bir nefes almak için ormanlık alanda meyve toplamaya gittiğinde Kaan’da onu takip etti.
    ···
  16. 11.
    +3
    Köyde Bihter meydanda yürüdüğü zaman gencinden yaşlısına herkesin gözü onda oluyordu. 64 yaşında Murat, 50 yaşlarında Haşim ve Hüseyin bile, kızlarından bile küçük yaşta 27 yaşındaki Bihter’i inanılmaz arzuluyordu. Rümeysa’nın belalısı Barış dahi önünden Bihter geçince ona bir müddet bakıyordu. Rümeysa, Barış’la konuşmuyordu. Barış onu defalarca baş başa yakalamaya çalışsa da, bazen kendisi uzaklaşıyor bazen de Melih araya giriyordu.
    ···
  17. 10.
    +3
    Emekli Başçavuş Murat, Gardiyan Hüseyin, Temizlik görevlisi Haşim rakı sofrası kurmuş içiyordu. Eski bağımlılardan güvenlik görevlisi Kaan ile eski kaçakçılardan Mert ile uyuşturucu hakkında konuşuyordu. Futbolcu Koray, tek tabanca takılıyordu ve Eylül’den çok hoşlanmış olacak ki gözü sadece onun üzerindeydi. Melis ise başta Bihter’le konuşsa da burada da umduğunu bulamamıştı. Hiçbir zaman kafa yapısına uygun birini bulamıyordu.
    ···
  18. 9.
    +4
    Her kalabalıkta olduğu gibi, bu yerleşim yerinde de yakın özellikteki arkadaşlar gruplaşma oluşuyordu. Komiser Çağatay ile MIT çalışanı Gökhan meslek maceralarını anlatıyordu. Hayat kadını Rümeysa, kendisine deli gibi aşık olan Barış’tan korkuyordu ve mümkün olduğunca ondan uzak durmaya çalışıyordu, Aslı’yı ürkek bir halde görünce onla konuşmaya başladı ve böylece hem Barış’tan mümkün olduğunca uzak duruyor hem de Aslı’ya yardım edebiliyordu.
    ···
  19. 8.
    +4
    Hepsinin ayrı kulübeleri hazırdı. Tek yaptıkları valizleriyle gelmek oldu. ilk gün herkes birbiriyle tanışıp şen şakrak eğlendiler. Alice Merton’un No Roots şarkısıyla başlayıp roman havalarına kadar türlü türlü müziklerle dans edip oynadılar. Müslüm Gürses’ten Aleyna Tilki’ye geçecek kadar birçok şarkıcının şarkılarını söylediler. Herkes birbirlerine hayatlarını anlatıyordu ve herkes bulunduğu yaşamdan kaçmak için buraya yerleşmişti.
    ···
  20. 7.
    +2
    Bu 15 kişiye istanbul’a uçak bileti verildi. Oradan tenha bir açık arazide, camları dışardan gözükmeyen uçağa bindirildi. Ardından uygulamanın tanıtımlarında bulunan köylerden birine yerleştiler. Şahane kulübeler, yeşil doğa manzarası, berrak dere, sağlıklı hayvanlar…
    ···