/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +41 -3
    Panpalar hikaye bitmiştir hepinize teşekkür ediyorum. Açıklama yapacağım sizlere.
    Son partta olan kişi tahmin edebileceğiniz üzere Selindi.
    Son sözler hastanede doktorun verdiği deftere yani babama aitti.
    Hastanede defteri aldığım zamandan son parta kadar olan zamanı belki başka bi hikayede anlatırım.

    Uğurlar ola panpalarım. Kendinize iyi bakın...

    Gözümü açtığımda ilk onu gördüm. Dün biraz yorulduk. Sonrasında malum. Okadar güzel uyuyoduki...
    +Noldu
    -Bişey yok uyu sen
    Tekrar uyumaya başladı. Kalktım, üstüme bi tshirt geçirdim perdeleri açtım. Güneş odaya girince havada uçuşan toz parçacıkları görünmeye başladı, hava sıcak. Camı açtım. Aşağıda işlerine koşuşan insanlar, arabaların sesleri, egzozlardan çıkan dumanlar... Sigaramı yaktım.
    +Yine mı içiyosun ölceksin be (yanıma geldi ve dudaklarıma o tutkulu öpüşmeyi yerleştirdi.
    -Bişey olmaz
    +Biraz ben alıyım canım. (Elimden aldı çekti bi iki fırt)
    ···
  2. 2.
    +11 -1
    +Napıyoruz bugün?
    -Dün babam aradı annem yine rahatsızlanmış. Üstüne bi şey giy camda açık. (dedim konuyu değiştirmek için)
    Konu annem olunca beni pek zorlamazdı, üzülceğimi bilirdi.
    Bana arkasını döndü beyaz südyenini taktı. Fiziği göz alıcıydı. Ardından üstüne beyaz uzun kollu ama ince tshirtünü giydi. Südyen, göğüslerini ortaya çıkarmıştı. Altına da dünden kalma bi kot şort giydi. Mavi rengi sevdiği mi bilmesine rağmen siyahtı kotu.
    Sigarayı bıraktım elimden. Koca binadan aşağı doğru süzülmeye başladı.
    +Eee ne hazırlıyım sana
    -Ne istersen
    ···
    1. 1.
      0
      Annesi ölüm döşeğinde oğlu sex peşinde amk hayırsız evlat
      ···
    2. 2.
      0
      Ulan bunu da ilk kez diyorum.Mi bitişik amk
      ···
  3. 3.
    +13
    Her zamanki gibi peynirli omlet yaptı. Yanına da yeşil çay. Yedik omletlerimizi, evden çıkmak üzereyiz.
    +Gottenbacaklibukucu ceketimi gördün müü?
    -Yatak odasındaydı hem sıcak boşver. Çıkalım hadi.
    Elinde ceket ayağındaki siyah topuklularla koşa koşa geldi.
    +Hadi çıkalım, dedi dudaklarıma öpücük vererek.
    Motorla Bebek'te bıraktım Edayı (Eda diyicem artık). Motorlara karşı kendimi bildim bileli ilgim var.
    Annemin yanına giderken boş gitmemeliydim. Çünkü o çiçekleri sever. Yol üstünde bi çingene diye tabir ettiğimiz ablalara hani çiçek satanlar. Buket, patya, gül ne varsa istedim. Hastane Etiler'deydi. içeri girdim aceleyle. Annemin kaldığı odaya doğru yöneldim.
    Babam, dağ gibi adamdı ama gözlerindeki yaşlara hakim olamıyodu. Koridorun başında ben sonunda çökmüş bir dağ. Göz göze geldik. Yıkıldım o an.
    Çiçekler zeminle bütünleşmiş. Dizlerim sert bir şekilde zemine temas etsede hissetmedim...

    Beyler okuyan varsa belli etsin.
    ···
  4. 4.
    +20
    Bi hemşire geldi yanıma çömeldi, koluma dokundu.
    H: Beyefendi iyi misiniz? Beyefendi, beyefendi.
    Babamla birbirimize bakıyoruz, gözlerimizden süzülen yaşların haddi hesabı yok. Güçte olsa topladım kendimi tabi sürünmeye toplanmak denirse. Diz kapağıma kurşun yemiş gibi düşe kalka babamın yanına gittim.
    -Annem, dedim kekeleyerek.
    Sarıldık birbirimize ağladık. Annemin odasından doktor çıktı ve o cümleleri söyledi.
    Başınız sağolsun.
    Artık bir annem yoktu. Sadece hayalden ibaretti artık. Sesi, gülüşü, gözleri...

    Panpalar emeğe saygıdan rez alıp şuku atarsanız sevinirim 3-5 kişi okuyosa yeterli. Hikaye farklı ve güzel bi hikayedir.
    ···
  5. 5.
    +18
    Annemin cenaze töreni kalabalıktı. Babamın çevresi genişti. Geniş olsa ne yarar göstermelik geliyolardı.
    Cenaze töreni bitti. Annemi kendi ellerimle toprağa emanet ettim. Zaman geçmiyodu. Hele o ilk 2 ay. Eda'yla bile görüşmedim kendimi kapattım babamın 2 yıl önce aldığı Eda'nın bilmediği bi dağ evine. Saçım, sakalım birbirine girmiş, pis kokuyorum. Evden markete, marketten eve...
    Annemi kaybettikten 2 ay sonra telefonu ilk kez elime aldım adamakıllı. 742 Mesaj gelmişti sadece wp den. Hepsi de Eda'dan. Nerdesin, neden cevap vermiyosun klagib laflar.
    Elimi yüzümü yıkadım, tıraşımı oldum. Evi tak zütürüyodu o ayrı bi mesele.
    Evi temizlerken hocalara yazdırdığım bi anı defterim vardı onu gördüm. Tozlanmış, yıpranmış... ilk sayfasında şu kelimeler yazıyodu:
    "Bazen yolunda gitmez işler şu hayatta. işte o anlarda şuna inan:
    'Bir şey olmuyorsa, olmaması gerektiği içindir.'...
    ···
  6. 6.
    +12
    Defteri tozlara emanet ettim ve evden çıktım ve Eda'yı aradım. Aradığınız kişiye ulaşılamıyor diyen sekreterin yüzüne kapattım telefonu. Babamı aradım.
    Ba: Alo oğlum
    +Baba nerdesin
    Ba: Şirketteyim oğlum daha iyi oldun mu (babamla haftada bir telefonda görüşüyoduk evide o ayarlamıştı zaten)
    +iyiyim. Ben istanbul'a gelmeyi planlıyorum, bana iş hakkında tecrübe kazandırırsın.
    Ba: Ooo hemen gel işler yoğun olcak desene ozaman.
    +Tamam sağol baba görüşürüz.
    Gözlerim hemen siyah motorumu aradı malum daha yeni başlıyoruz.
    ···
  7. 7.
    +15
    istanbul'a doğru yol almadan önce bi kafeye girmem gerek açım be. Bolu'da nerede kafeyi bulcaksam artık. Bilmediğim yer.
    En sonunda merkezde fena olmayan bir mekan buldum yoluma tersti ama karnımı doyurmam lazım.
    +Ne istersiniz beyefendi?
    -Ben serpme kahvaltı alabilir miyim acaba? Omlette olursa sevinirim.
    +Peki efendim.
    Yer güzeldi cam kenarına oturmuştum zaten. Rüzgar biraz essede yapacak bişey yok.
    Kafeden çıkınca yola koyuldum istanbul'a doğru.
    Bi kız otostop çekiyodu. Uzun, arabaların fazla geçmediği bi yol gibiydi buralar. Hem bana da yol arkadaşı olurdu. Biraz süratli kullandığımdan durmam biraz uzun sürdü. Kaskımı çıkardım, arkamı döndüm ve elimle gel işareti yaptım. Allah'tan bavulu yoktu motora bavulu nasıl tuttururum. Ama bu yolda bu şekilde otostop çekmeside garibime gitti açıkçası.
    +Teşekkür ederim durduğunuz için. (çakma sarışın ama gözleri maviydi. fiziği de yerinde. 165-170 arası bişeydi.)
    -Rica ederim, nereye gidiyosunuz sorabilir miyim acaba?
    +istanbul'a gitmek için otobüs bileti almıştım. Mola verince bi tesise girdik. Çıktığımda gitmişlerdi. Bende otoyola inip belki birisi alır diye yürümeye başladım.
    Kaskı uzattım. Koltuğun altından bi kask daha çıkardım ve başıma geçirdim.
    +Belime sarıl düşme
    -Tamam

    Bu geceki son parttı panpalar Panpalar sabah yeni part atacağım. Emeğe karşı bi şukunuzu ekgib görmeyin. Hayırlı akşamlar...
    ···
    1. 1.
      0
      Hizli pnp
      ···
  8. 8.
    +16
    Hızlı kullandığımdan haz alıyo gibiydi. Hissediyodum. Titreyişini, belindeki sıcaklığı...
    istanbul'a gitmiştik. Viaport AVM ye gitmek geldi içimden. Yıllardır istanbul'da olmama rağmen hiç uğramamıştım.
    +işin var mı? Yemek falan yeriz dinleniriz biyerde?
    -Senin için sorun değilse, derken sözünü kestim.
    +Yok canım ne sorunu.

    Kocaman kamikazesi vardı buranın. Çok severim de kamikazeyi. Ama kız vardı yanımda ayıp olur şimdi. içeri doğru girerken gözüm kamikazeye baka kaldı.
    -Adın neydi?
    +Gottenbacaklibukucu
    -Bende Selin memnun oldum.
    El sıkıştık. içerisi gerçten muhteşemdi. Yemek dükkanlarının katına doğru çıkmaya başladık geze geze.
    +Şey ben iki dakika şu mağazaya girebilir miyim. 5 dakikaya çıkarım, dedi. (kadınlarda olan bi bağımlıktır bu; Almayacağı şeye bakmak.)
    -Tamam beklerim ben burda (2saat daha buradayız bari telefondan biraz NBA Live Mobile oynıyım)
    +Tamam teşekkür ederim, dedi hoş bir tebessümle.

    23Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayrdıbınız Kutlu Olsun Panpalarım
    ···
    1. 1.
      +1
      Kardeş hikayede ismini gbb yap vala gottenbacakliyi duyunca butun ciddiyetim bozukuyor aq
      ···
    2. 2.
      0
      Kardeş hikayede ismini gbb yap vala gottenbacakliyi duyunca butun ciddiyetim bozukuyor aq
      ···
  9. 9.
    +10
    Bekliyorum... Bekliyorum... 15 dakika oldu. Şu mağazaların önünde birini beklemekse konu hiç sabredemem. En sonunda içeri girdim zaten. Mağaza sadece kadın kıyafet ve malzemeleri satan bi yerdi. Bazı kişiler bana bakıyordu, anlam veremedim. (Kendimi tanıtmam gerekirse 180-185 arası, düz ve biraz açık saçlı, kahverengi gözlü yakışıklı mıyım onu ben bilemem, aşırı kaslı olduğumu iddia etmesemde var bişeyler.) Heh buldum işte Selin'i.
    +Aaa gottenbacaklibukucu bu güzel mi, (mağazadaki makyaj malzemelerini kullanmış, belli oluyodu. Kırmızı ruj udaklarının dolgunluğunu iyice ortaya çıkarmış.)
    -5dakika demiştin ama?
    +Tamam son kez şu kıyafetleri deniyim, dedi.

    +Nasıl olmuşum?
    (Eda gibi) -Çok güzel.
    +Tamam, dedi. (Üstündekileri çıkardı ve mağazadan çıktık. Bişey almayacağını bilmeme rağmen sinirlenmiştim biraz)
    +Aaa bak burda xxx mağazası var gel sana bişeyler bakalım (gözleri öyle ışıl ışıldıki)
    -Yok ya başka zaman bakarım ben.
    Israr edince kırmadım. Haklıydı da 2 aydır aynı kıyafetleri giyiyodum nerdeyse.
    ...
    +Aaa bu çok iyi olur sana, denesene.
    Elime aldım tshirti, girdim kabine. Kabinden çıkınca gözlerim onu aradı, Selin'i.
    Pantolon reyonunda bi erkekle konuşuyordu. Daha doğrusu bu adam sulanıyo gibiydi.
    ···
  10. 10.
    +9
    Yanlarına gittim. Adam göz ucuyla bana bakıyodu. Selin geldiğimden olsa gerek sanki üstünden koca bir yük kalkmış gibiydi.
    +Aa güzel olmuş bu.
    -Sen kimsin uza. (yarıya kadar açık beyaz gömlekle kıllarını belli etmiş, altında mavi dar pantolon (paçaları kıvrılmış), ayakkabıları da Timberlake, saç sakal şık dursada hayvan olmasını değiştirmez, boyu bana yakın. Kısaca hayvan olduğunu anladım)
    +Derdin mi var
    -Var ne yapcan.?
    +Selin şunları alalımda çıkalım hadi. Sen kasaya git aynı ürünleri kabindekileri ver bende üstümdekini çıkarıyım (motorda yer olmadığı için aldığım kıyafetleri çıkarmadım, eski olan kıyafetlerimi bırakmak zorunda kaldım.)
    S: Tamam. (giderken bu şerefsiz arkadan bakıyodu. Dayanamadım.)
    +Hadi kardeşim hadi, dedikten sonra arkamı döndüm ve Selin'e doğru yöneldim.
    -Şş birader.
    +??
    Sert vurmuştu huur çocuğu.
    ···
  11. 11.
    +8
    ilk yumruk darbesinden sonra 1-2 saniye dış dünyayla ilişkim kesilmişti. Hala vuruyodu acımadan. Kendime geldim. Tam vurcakken kolunu savurdum göğsüne tekme attım ve yere düştü. Lise de bi kaç ay kick boxa gitmiştim az da olsa. Teknik biliyodum biraz.
    Güvenlikler geldi, ayırdılar. Beni bırakıp hayvan herifi tuttular (direnmeyi bırakmıştım. Uzatmaya gerek yok). Ben sadece adama attığım tekmeyle kalabildim. Selin görünce poşetleri bırakıp hemen geldi.
    +Gottenbacaklibukucu iyi misin, dedi ellerimi tutarak.
    Gözlerime baktı.
    +Neyin var? diyodu gözleriyle.
    Yanağıma dokundu, kızartmıştı yumruk.
    -Bişeyim yok, dedim etraftaki gözlere.
    Belinden tuttum kasadaki fişi alarak çıktık mağazadan. Keyfimiz kaçmıştı. ilk görüşte sevmeye inanmam. Ama ben ilk görüşte sevmemiştim onu. Sanırım hoşlanmaya başladım. Sanki beni içine doğru çekiyodu.
    Eda'ya ihanet mi ediyorum... Eda ne yapıyo acaba?
    ···
  12. 12.
    +13
    Beyler bundan sonra gottenbacaklibukucu yerine Oğuz dicem.

    Lahmacun almıştık 6 tane. Türk olduğumdan ötürü kendimi şanslı bulduğum şeylerden biridir lahmacun. Sessizlik gürültüyü esir almıştı. ikimizde birbirimize bakamıyoruz. Ben göz ucuyla baksamda görmedi.
    +Neden kavga ettin?
    -Ye de gidelim.
    Söylediğim sözden sonra sessizlik tekrar hakim oldu.
    Yemeğimizi yedik, motora doğru yol aldık.
    Gözüm tekrar kamikazeye takılmıştı. Farketmiş olacakki:
    +Gel binelim (kolumdan çekiştiriyodu)
    -Yeni yemek yedik midemiz bulanır.
    +Ya olsun geeel.
    Bilet aldık ve bindik. Deliler gibi bağırıyodu. Bi tek bağıran o değildi. Bi kaç kez de elimi tutmuş, birazda sıkmıştı.

    +Eline bişey oldu mu? dedi sırıtarak.

    Beyler ekgib olmayın ilginizden, rezlerinizden, sukularınızdan dolayı teşekkür ederim. Yeni part en geç 13.00 da gelir. Hadi iyi günler kalın sağlıcakla.
    ···
    1. 1.
      0
      Rezervasyon
      ···
    2. 2.
      0
      Rez pnp
      ···
  13. 13.
    +16
    +Bakıyım eline, dedi.
    Hiç beklemediğim bi jest yaptı. Elimi tuttu. Elleri yumuşak ama soğuktu. Nefesim kesildi.
    Ele ele tutuşmuş yürüyoduk.
    -Nereye bırakıyım seni?
    +Kadıköy.
    Motora bindik yola koyulduk her zamanki gibi.
    +Teşekkür ederim Oğuz (yanağıma dudaklarını teslim etti.)
    -Rica ederim.
    Telefon numaralarımızı vermeden olmazdı. Motora bindim. Babam Levent'te idi. Levent'e giderken arkadan Seline bakıyodum. Gitmişti. Bende gidiyodum.
    Motorumu holdingin önüne bıraktım. Holding babamın olunca bişey diyemediler. Varlıklı biri olduğumuzu söylemiştim. Beni kapıda karşılayan Serap Hanım'dı. Anlaşılan babam yollamıştı.
    SH: Hoşgeldiniz Oğuz Bey.
    +Hoşbulduk. Babama zütürür müsün beni, diye sordum bildiğim halde. (kabalık olmasın).
    Babamla görüştükten sonra eve gittim. Yarın çalışırız dedi. Eda'yla birbirimizin olduğumuz ev. Uzun zamandır uğramamışım.
    ···
  14. 14.
    +6
    Panpalar saat başı yeni partı atıcam k.b sınava çalışmam lazım
    ···
  15. 15.
    +15
    Kapıyı açtım, içeri girdim. Ev gayet yerli yerindeydi 2-3 ay olmamama rağmen. Hemen yatak odama gidip camın önünde sigaramı yakmam gerek. Özlemişim be burayı.
    içerden sesler gelmeye başladı. Eda'nın tutkulu inlemeleri. O an duraksadım. Kapı aralıktı. Sadece baka kaldım. Ne çabuk unutmuş beni, o yatağı.
    Evin anahtarını vermekle delilik etmemişim. Hiç olmazsa ev yerli yerinde diye kendimi geçiştirmeye çalışıyodum.
    Sesleri duydukça öfkem büyüdü. O tutkulu anlar sadece benimdi benim. Dayanamadım, daldım odaya.
    -Oğuz, dedi kekeleyerek.
    Çocuk Eda'nın üstünden inerek bi köşeye çekildi.
    +Defolup gidin sigara içmek istiyorum, dedim bağırmadan, yıkılmış ses tonumla.

    Uzun bi hikayedir panpalar. Şukularınızı ekgib etmeyin.
    ···
  16. 16.
    +14
    O klagib açıklayabilirim lafını söylemeden:
    +Duymak istemiyorum, gibtir olun gidin evimden.
    Yatak odamın penceresini açtım, yaktım aylardır cam sehpanın üzerinde duran sigaramı. Arkamda defolmak için hazırlanıyolardı. Gittiler... Sigaram bitince bu sefer camdan aşağı atmadım. Yataktaki çarşafları toplayıp kapının önüne attım.
    Üstümü başımı çıkardım. Duşa girme zamanı.
    Akşam olmuştu. insan adam gibi film koyar şu kanallara be. Binlerce sinema filmi varken, mal mal diziler koyuyorlar. En sonunda bi belgesel programı buldum. Çok Gezenti. O gün bügündür rastgeldikçe izlerim. Bana böyle programlar hep çekici gelir. Şu köy köy gezip köyü sömüren programlar hariç.
    Telefonumu şarjdan çıkardım. Selin mesaj atmıştı. Profil fotoğrafı gözüme çarptı. Gerçekten çok çekiciydi. Belgeselimi izlerken cevabı beklemeye başladım.
    ···
  17. 17.
    +12
    +Bende iyiyim. Napıyosun.
    -Belgesel buldum bi tane onu izliyorum.
    +Hmm
    Bu şekilde konuşmalar devam etti.
    Sabah gözümü açtığımda televizyon açık kalmış, telefon yerde, mal gibi uyuya kalmışım. Saat. 9.30 Geç kalmışım.
    Apar topar hazırlandım çıktım evden.
    Yine Serap Hanım karşıladı beni. Babam bana oda ayarlamış. istediği gibi dizayn edebileceğimi söylemiş. Gayet güzel bi odaydı içine bi tane de bilardo masası atsam tamam.
    Bugün Levent'in xxx kafesinde biyerde görüşmemi ne varmış Babam benimde yanında olmamı istedi. Malum öğrenmem gerek.
    ···
    1. 1.
      0
      güzel yazıyorsun bro
      ···
  18. 18.
    +9
    +Oğlunuzu ağırlamak isteriz açıkçası.
    Ba: inşallah. Ama daha önünde öğreniceği çok şey var. Teklifiniz için teşekkür ederiz.
    iş görüşmesi babamın beklediği gibi geçmişti. Haliyle iyi geçincede beni Antalya'da ağırlamak istediler. Durun daha yeni geldim hemen ne Antalyası. Belki başka bir zaman. Babamla görüşme bitince ayrıldık. Selinle buluşmam gerkiyodu. Sağolsun beni hemen babasına söylemiş. Tanışmak istiyomuş.
    Selinlerin oturduğu yeri anlatmak gerekirse Kadıköy'ün işlek caddelerinin birinin üzerinde eski bi bina vardı. Eski diyorum da nereden baksan bi 1milyon eder.
    ···
  19. 19.
    +9 -2
    +Aaa hoşgeldiin Oğuuz, dedi neşeli bir tavırla.
    Saçlarını üstten topuz yapmış, yanlardan bazılarını açmış kulaklarının arkasına atmış.
    -Hoşbulduk, dedim ve ayakkabılarımı çıkarıp girdim. (ev halinden şık bir durumu yoktu ama göz alıcı bi güzelliği vardı.)
    Mutfaktan bi kadın seslendi. Sanırım annesi.
    +Kim geldi kızım.
    -Oğuuz geldii anneee, dedi bağırarak.
    içeri geçtim. Salon gerçekten çok şıktı ya da enstrümanları görünce bana öyle geldi.
    Salonun köşesinde beyaz bi piano vardı, üstündede bi adamın resmi. Sanırım babası müzisyen.

    Şimdiden kuusura bakmayın biraz inek olduğumdan az bişey test çözdükten sonra yeni part gelir.
    ···
  20. 20.
    +9
    Cam kenarında duran kahverengi kanepede oturdum. istanbul'a hiç bu gözle bakmamıştım. Arabalardan çıkan korna sesleri, dükkan sahiplerinin bağırışları, konuşmalar...
    +Hoş geldin oğlum
    -Hoş buldum, nasılsınız?, dedim gülerek.
    +iyiyim oğlum sağol otur şuraya, yorgun gibiydi. (ev işleri olsa gerek)
    +Selin senden bahsetti, gerçekten çok teşekkür ederim.
    (buraları geçiyorum klagib konuşmalar)
    -Resimdeki kişi kim acaba?
    Sessizlik. Yine geldi. istanbul'un gürültüsü içeriye girmiyodu. Selin'in gözleri dolmuştu, odadan çıktı.
    +Kusura bakmayın. Selin bana babama bahsettim senden diyince.
    -Selin'in babası da annesi de benim yıllardır. (onunda gözleri doldu. Kendimi öyle kötü hissettim ki) 5dakika nasıl geçti hala bilmiyorum. Selin ve annesi yok. içerde tek başıma oturup resimleri inceliyorum.
    Gözüme köşede tozlanmış, çürümek üzere terk edilmiş bi gitar selam verdi. Yıllardır çalmıyodum. Dayanamayıp aldım elime. Zaten kimse yok odada. Hafiften kendim duyabileceğim şekilde çalmaya başladım Barış Akarsu'nun Aldırma şarkısını. Çalmamla Selin'in içeri girmesi bir oldu.
    +Söyler misin, dedi gözlerime bakarak. Kıramadım.

    https://youtu.be/tImDIcRL3I4
    ···