-
1.
+3/hatırlamadığım geçmişim
Türkiye'nin en uzun yılı kabul edilen 93'ün sonlarında dünyaya geldim. taktan bi böbrek taşı yüzünden konuşmayı da yürümeyi de hastane köşelerinde öğrendim. Çıktığımda 15 aylıktım..
18 aylıkken evden kaçıp babamın şirketine gitmişim, Hoş şimdiki aklım olsa şirketin yoluna çıkmam.. Akşama kadar mahalleli, polis, zabıta bile beni aramış.. Zeki biri olduğum daha çocukken anlaşılmış.
5 yaşında anasınıfına başlamışım, ilk aşkım anasınıfı öğretmenimmiş, yaşıtlarım eve gitmek için ağlarken ben eve gideceğim için ağlarmışım. 2 yıl anasınıfı okumamın sebebi muhtemel ki budur..
8 yaşında 2. sınıf bittiğinde babamla okul müdürü arasında çıkan tatsızlıktan dolayı kaydımı özel okuldan alıp devlet okuluna yazdırmışlar. Forma çıkarıp önlük giydiğim için okula sivil gidip okulda önlük giyerek devam etmişim bikaç ay.. -
2.
+2Anlamatmazsan giberim seni
-
3.
+1Okuyanlar pek giblemez ama, yazmanın acıttığını yazanlar bilir beyler..
Daha önce 2 defa anlatmayı deneyip anlatamadığım gibik yaşamımı destek olursanız bu defa anlatacağım.
Acıya acıya, bazen ağlaya ağlaya, ama gibe gibe anlatacağım. -
4.
+1Mert'in babası da benim babam da sert adamlardı, Bir Allahtan korkardık, bir de babalarımızdan..
7. sınıfa geldiğimizde sigaraya özenmeye başladık, küçük not defteri kağıtlarını rulo yapıp, ucunu ateşleyip, kıçını ağzımıza dayayıp, sigara içtiğimizi düşünürdük.. Komik dimi? -Biz mutlu olurduk.
ilk sigaramızı 8. sınıfta içtik ikimizde, Cepteki harçlıkları topladık, bir 'bahar' parası çıktı. O güne dek hiç gitmediğimiz bir bakkaldan aldık sigarayı, Dağda ormanlık bir alana girip arka arkaya 2'şer sigara içtik öksüre öksüre, Babalardan korkuyoruz dedim ya, paketi ve izmaritleri taşla çiğneyip toprağa gömdük, şehre inip pırasa, asma yaprağı, gül yaprağı, bilmediğimiz her bi ağacın yaprağından yedik ağzımızdan kokusu, dilimizden rengi çıksın diye..
O gün akşama kadar eve gidemedik korkumuzdan, salak diyeceksiniz belki ama salak değil, hem saf hem korkak çocuklardık biz... -
-
1.
0RezZz pampa devam
-
1.
-
5.
+1/
Hayatımın gidişatını değiştirecek insanlar henüz ben 11 yaşındayken taşındı mahallemize. Üç çocuklu bir aile..
Benden bir yaş küçük olan Mert, yakın zamanda en yakın arkadaşım olacaktı,
Benimle akran olan ablası Nesli, uzun zaman sonra bambaşka biri olmamı sağlayacaktı.
O zamanlar 3-4 yaşlarında olan küçük kardeşininse hayat hikayemde hiç bir vasfı olmadı.
Mert; benim gibi kimsenin etlisine sütlüsüne karışmayan, korkak, saf, süzmenin tekiydi. O yüzden iyi arkadaş olduk, hatta çok iyi arkadaş olduk.. Her geçen gün biraz daha iyiye gidiyordu dostluğumuz.. Aramızdaki bağ aile bağından daha öteydi, sırlarımızı bilirdik, hoşlandığımız kızları, okuldaki nefret ettiğimiz çocukları ve akla gelebilecek herşeyimizi bilirdik.
Nesli sık sık akşamları ablamın kendisine ders çalıştırması için bize gelirdi. O geldiğinde babamdan fırçayı yer, söve söve bende yanlarına ders çalışmaya giderdim. Konuştuğum tek kız oydu, ondan da sırf beni ders çalışmak zorunda bıraktığı için nefret ederdim.. -
6.
+1Rez kardesim
-
7.
+1Rezervasyon kardes
-
8.
+1Daha önce 2 defa anlatmayı deneyip anlatamadığım gibik yaşamımı destek olursanız bu defa anlatacağım.
Cümlesindeki 'Destek Olursanız' kelimelerini neden yazdığımı anladığınızda anlatmaya devam edeceğim gibleyen beyler. -
9.
+1/ hatırladığım geçmişim
sümsüğün tekiydim dedim ya beyler..
Kızlarla konuşmayı hiç beceremezdim o zamanlar, Hoş! giblemezlerdi de zaten. 'Kafasına vur ekmeğini al' deyimi bana ithafen yazılmış diyebilirim. Sınıf maçlarına almazlardı beni, adam yerine koyup selam vermezlerdi.
Eski MiKRO silgileri hatırlarsınız, büyük olanları.. ondan alırdım hep. Yazılıya girerdik, kızın biri gelir silgiyi ikiye böler yarısını zütürürdü, sonra bir diğeri gelir kalan yarımı ikiye bölüp o da yarısını zütürürdü, sonra bir diğeri ve bir diğeri.. Silgi bölünemeyecek kadar kaldığında gelmeyi keserlerdi. Bir defa bile başımı kaldırıp silgiyi bölen huurya bakmışlığım olmadı, utandım bakarsam bozar diye bakamadım hiç.
Çok şey zoruma giderdi ama hiç biri yıkmazdı beni beyler.. Öyle böyle bitti ilkokul.. -
10.
+1/ yarım yamalak hatırladığım geçmişim
5. sınıf bitene kadar hiç sevemedim sınıf öğretmenimden. Herkesin geç kaldığı sınıfta sadece benim dayak yediğim zamanlar da oldu, sınıftaki diğer çocuklardan dayak yediğim için 'neden dayak yedin' diye bide öğretmenden dayak yediğim zamanlarda..
7. sınıftayken /ikinci sınıfta hoşlandığım kız 'Merve') benim okuluma, benim sınıfıma geldi, Küçük kağıtlara methiyeler düzüp kendi adımı yazmadan okul bahçesine atardım. Kime yazıldığı bilinirdi ama kimin yazdığı hiç öğrenilemedi..
Sümsüğün tekiydim lan beyler, okulda ailesi en zengin olan çocuk bendim ama hiç şımartılmadım, Sınıf arkadaşlarım günlük 2.5 lira harçlık alırken ben 1 lirayı yalvar yakar alıyordum.. Taşak konusuydum 'çakma fabrikatör' derlerdi.. Çok defa ağlaya ağlaya okuldan eve kaçtığım oldu ama hiç bi zaman sebebini ailem bilmedi, Hoş! merak da etmediler.
Merve'ye dönersek, o kağıtların birçok sahibi çıktı, kimin yazdığına dair birçok tahmin atıldı ortaya ama ben hiç bir zaman akla gelmedim. Bu yazdıklarım çok defa okul gazetesine konu oldu. Yazma yeteneğimi ilk o günlerde keşfettim. -
11.
+1Rezt in peace pampa anlat
-
12.
0Rezt in peace pampa burdayım anlat sen
-
13.
0Parliament Reserve
başlık yok! burası bom boş!