Vlademir Putin bundan yıllar önce Tüpraş'ın yapımında çalışmak üzere Türkiye'ye gelmiştir. Inşaat süresince bir süre Izmir'de kalan Putin, iş bitikten sonra ülke içerisinde bazı illere turistik seyahatlerde bulunur. Istanbul seyahati sırasında Kasımpaşa'nın gol makinesi Erdogan'ı izlemek üzere maça gider. Erdogan'ın hat trick yaptığı maçtan sonra, imzalı formasını istemek üzere yanına gider ve kendisini tebrik eder. Böylece ikili arasında dostluk rüzgarları esmeye başlar. Gelecekte siyasette yollarının kesişeceğinden habersiz olan çiçeği burnunda dostlar, futbolun ve inşaatın yorgunluğunu atmak üzere Antalya'ya tatile giderler. Uçaktan indikten sonra otele gitmek için taksi çevirirler. Taksicinin 100 dolar istemesi üzerine şaşkınlık yaşayan Erdogan, Putin'in ücreti ödemesiyle rahat bir nefes alır. Otele gidip yerleştikten sonra mini bir şehir turu yapmak için merkeze inerler.

Şehri gezerlerken Erdogan'ın gözü dostu Putin'in kıyafetlerine ilişir. Dostunun inşaat kıyafetleriyle takılmasına gönlü razı olmayan Erdogan, Putin'i kıyafet almak üzere mütevazı! bir mağazaya zütürür. Bir kapri, bir tişört ve parmak arası terliğe 75 Euro ödeyen Erdogan, sonraki maçta atacağı gollerin hesabını şimdiden tutmaya başlamıştır. Alışverişten sonra yemek yemeye bir restorana giderler. Fakat kazık orada da devam eder. Eğlence mekanları, eskort hatunlar derken Putin'in amelelik paraları ve Erdogan'ın gol primleri kısa sürede tükenmiştir... Ikili o gün, yedikleri kazıkların hesabını Antalya esnafından soracaklarına ant içerler.
Yıllar sonra, yönettikleri ülkeleri uçak düşürme bahanesiyle kısa süreli krize sokan eski dostlar, Antalya esnafından intikamlarını fazlasıyla almanın haklı gururunu yaşamışlardır. Taksicilerin, otellerin, restoranların ve diğer tüm kazıkçı esnafın anası ağlamıştır artık...