1. 1.
    0
    evet direk başlıyorum olaya yaşadıklarım gerçektir binler
    geçen yaz günü çeşme alaçatıda yazlığımızda oturuyorduk. her zamanki gırgır şamata geçiyordu tv izliyorduk vesaire. akrabalar geldi. yemek vesaire yenerken içkinin bittiği fark edildi ve ben içki almak için motora binip alaçatı pazarına doğru ilerlemeye başladım.
    ···
  2. 2.
    0
    bizim yazlıktan alaçatı pazarına kadar olan mesafe kısa fakat oldukça ormanlık bir alandan geçilerek ulaşılıyor. motorla ilerliyorum 200-300 metre kadar vardı pazara. solumda bir ışıltı vardı. gri parlak ağaçların arasından geliyordu. oralarda hiç aydınlatma falan yoktur. bir arabanın ışığıda olamaz çünki olabildiğince sık ağaçlarla kaplı bir yerdi
    ···
  3. 3.
    0
    merak ettim fakat gecikmememde gerekliydi eve. içki bekliyorlardı. neyse bir bakayım o neymiş diye motordan indim ilerlemeye başladım fakat ışık baya uzaktan geliyormuş. bana ordan yakından gibi gelmiş. motorun farlarını açık bırakıp daldım ağaçlığa ışığa doğru ilerledikçe dahada parlaklaşıyordu ışık ve gözümü ağrıtmaya başlamıştı. anormal birşeylerin olduğunu farkına varmıştım.
    ···
  4. 4.
    0
    ilerledikçe ağaçların yerlere devrilmiş olduğunu gördüm. ağaçlarda baltayla kesilmiş gibi bir iz yoktu resmen kırılmıştı ağaçlar. biraz daha ilerledim ilerledikçe ağaçların daha kötü parçalandığını gördüm. ikiye üçe dörde bölünmüş ağaçlar vardı. ışık o kadar ağırdıkı başıma ağrı vurmuştu. bir iki adım attım ışık kesildi. her yer karanlık oldu. hasgibtir dedim kendi kendime ne tak yicem. arkaya baktım motorun ışığıda göremedim. ne tak yicem diye düşünürken ilerleyim bari dedim ilerlemez olaydım.
    ···
  5. 5.
    0
    gurultu gibi sesler geliyordu. çekirge sesi gibi. iki ayrı ses vardı biri kalın biri daha ince tiz. zeminde yerden 5-6 metre boyunda 15 metre uzunluğunda metalik birşey vardı. üçgen gibiydi. ama daha yumuşak kenarlı bir okun ucu gibi. arkasında birşeyler vardı. gölgeleri yere düşüyordu iki insan gölgesi. kimse varmı diye seslendim. iki şeyin metalik şeyin içine girdiğini gördüm
    ···
  6. 6.
    0
    ilerledim. tabi aklımda bunlar insandır ve bir halt yiyorlardır düşüncesi var. tam o sırada metal şeyin ışıklar açıldı o kadar keskin bir ışık geliyorduki gri. resmen kör edecekti beynim ağrıyordu. hemen kolumla gözümü kapattım. vücudum ağırlaşmıştı ellerim karıncalandı. kendimin yere doğru çekildiğini hissettim gözlerim karardı ve kendimi kaybedip bayıldım.
    ···
  7. 7.
    0
    uyanmaya başladığımda burnuma o kadar kötü bir koku geliyorduki. koku çürük et gibiydi fakat daha ekşi bir kokusu vardı. karşımda bir pencere vardı pencereden hala ormanlıkta olduğumuzu görüyordum. kalkmayı denedim sanki vücudum 200 kilo ağırlığndaydı kaldıramıyordum kendimi hani karabasan olurya sesin çıkmaz koşamassın aynen öyleydi işte. sadece kafam oynuyordu bir duvarın kenarında yatıyordum heryer gri renkli bir bez parçasıyla kaplanmış gibi duruyordu. yumuşak görünüyordu heryer
    ···
  8. 8.
    0
    tekrar ışıkları yaktıklarını gördüm pencereden beyaz bir ışık görüyordum yine fakat bu sefer gözümü rahatsız etmiyordu. ışığın yanmasıyla bir makina seside başlamıştı. yerden yükselmeye başladığımızı hissettim bir haraketlilik olmuştu kulaklarım tıkandı ondan sonra karşımdaki bir duvardan bir kapı açıldı içeri hızlı adımlarla birşey girdi. koca kafalı küçük ve ince bedenli birşeydi kolları uzun dizlerinin biraz altına kadar geliyordu. elinde mavi renkli bir taç gibi birşey vardı yanıma gelip onu kafama geçirdi kulaklarımın tıkanması geçmeye başlamıştı. ışıkların söndüğünü farkettim pencereden baktığımda deniz görüyordum sadece.
    ···
  9. 9.
    0
    bir süre sonra istemsiz olarak kendi kendime içimden sakin ol dediğimi fark ettim bilinçsiz şekilde. içimde sanki biri konuşuyordu. karşımdaki şeye baktım. karnalıktan yüzünü tam seçemiyordum sadece gözleri parlıyordu. sanki kendi kendime istemsiz konuşuyordum kafamın içinde fazla zamanını almayacaz ne işin vardı orda dedi. konuşamıyordum fakat bırakın beni özür dilerim hataydı dediğimi anlamış gibi sana birşey yapmayacaz dedi.. altımızda sadece deniz vardı pencereden bakınca.
    ···
  10. 10.
    0
    kol saatime baktığımda saat sabah 6 yı gösteriyordu fakat daha 2dk bile geçmemişti. odaya 2 cüce daha girdi konuşmaya başladılar ama gurultu gibi sesler çıkarıyordular. hiç birşey anlaşılmıyordu garipti. saat çok çabuk ilerliyordu az önce sabah 6 olan saat akşam 9 a gelmişti. kafam allak bullaktı. kafamın içinde bir ses bu seferde bir daha her gördüğün şeyi merak edip içine atlama dedi. o sırada önümdeki şey eliyle kafamı kavradığını hatırlıyorum. kafamı kavramasıyla bayılmam bir olmuş. ayıldığımda beni aldıkları yerin ordaydım. sabah olmuştu. her yerde kırılmış ağaçlar vardı. koşarak motorumu bıraktığım yere gittim motoru aldım ve eve döndüm. evdekiler beni görünce çok sevindi başıma birşey geldiğini düşünmüşler aradan 1 hafta geçtiğini söylediler. halbuki olaylar 10dk içinde olmuş gibiydi. polise vesaire haber vermişler.

    bu olayıda kime anlatsam taşak geçti ama doğru binleeeer
    ister inanın ister inanmayın amk
    ···