uyuz olduğum hocayı siktiğim hikayem

edit: hani 31 sonrası drek ferreyu kapatırsınız ya garip bi duygu eşliğinde. işte o burda yok sex sonrası muazzam tatminkarlık ve rahatlık duygusunu


yaşatacak olmaktan şimdiden gurur duyarım

bu başlığı gören siz yazar kardeşlerim şu iki soruyu hiç düşündünüzmü?

-öğrenci-öğretmen arasındaki ilişki sadece resmiyetten mi ibarettir?
-erkek hocaların abazanlıkları dile geldiği halde neden bayan hocalarda bu gözlenmez?

öğrenci öğretmen arasındaki ilişki desekte eğer bi bayan hocanız varsa şu bi gerçekki o bir kadın ve cinsel ufka geldiği anda damganız ne olursa olsun o kadın tam bir dönüşüm yaparak azgın bir canavara dönüşür. aslında bu imkansızmış gibi görünen olay kadınların muazzam sabır yeteneğinden başka bi gibim değil.

eğer karşınıza 32 yaşında olgunluğun en doruk noktasında muazzam kalçalarını ve o kalçalara destek çıkan elinize aldığınızda yumuşaklık ve sertlik arasında kalmış dolgun, insanı insanlıktan çıkaran göğüslerini sergilemekten kendini alıkoyamayan dul bir amlı hoca çıkarsa risk budur diyip yazın gitsin çünki ben öyle yaptım.

edit: beyler başlar biraz sıkıcı okumasanızda olur aslında 2. sayfadan devam edilebilir. ama bilgi vermem gerekiyordu

bir hoca sizi her derse girdiğinde erekte edebiliyorsa hem güzel hemde bundan zevk duyan biridir kısacası siz gençlerin ilgi odağı olmaktan hoşlanıyorum demek istemiştir. yani ben bu tavırlardan bunu anlarım siz asossyal kevaşeleri bilemem ama itiraf ediyorum ki o kadın yüzünden defalarca kez günah işledim

beyler bu betimlemelerle anlattığım tanım tarzında ukalalıkla dolu iki entrymden tamamen farklı bir anlatım şekline dönüyorum artık. çünki bu ilk izlenim denilen gibimsonik alışkanlık malesef bendede oldu. zaman içinde ondan nefret eden bir grup haline gelmeniz kaçınılmaz ve size eziyet ettiren bu kaltakusu etiket etmek için kaç gece düşündüğümü bile tam olarak bilmiyorum.

- her şey üniversite hayatına atılmamla başladı

beni takip etmenizi öneririm valla buna değer

biraz uplanmasını istiyorum diğer yazarlar bu hikaye başlamış diyip kaçar aksi takdirde

ap ap ap

@10 olm bana sıra gelene kadar zaten 30 kez boşalıcan

ap ap ap

ilk anlatımlarım net anlaşılması için biraz jargona tersti artık öz ve abazan mod on beyler

ap ap ap ap

ap ap ap

ap ap ap

bu kadar yeter bi sigaradan sonra başlıyorum

ailem büyüdüğümü nedense kabul edemedi bu yüzden onların yanında kalmamı ve özel üniversiteye gitmemi dahi kabul edemediler bende bu duruma inat hazırlandığım sene boyunca sürekli gitme sinyalleri verdim.

teknolojiye kısacası geç ilgi duydum ta ki steve reyizz hazreti ıphone u çıkarana dek. o saatten sonra varsa yoksa teknoloji dedim ve bilgisayar mühendisliğine kafayı taktım. ailem beni süper zeki olarak görüp durdu ve bu süreç içerisinde başarısızlığa inat etmek kaçınılmaz oldu benim için. sonuç olarak onlardan kaçmak için puanımın tuttuğu herhangi bi şehire bilgisayar mühendisi adayı olarak kapak atmak bana şart oldu. sonuç olarak gayet güzel bi şehiri ailemden gizli yazıp amacıma ulaştım

ailemi şoka sokan bu sonuç yüzünden onlarla aram baya açıldı ve yollamayacaklarını söylediler. bense bu saçmalıktan olumlu etkilendim. yaklaşık 5 bin liralık birikimime güvenmek aptallık olsada onları pes ettireceğimi düşünüp gizli bi uçak bileti satın aldım ve ardından evden kısmen kaçtım. ne kadar inançlı olduğumu anlamaları için bunu yapmam gerekliydi.

@24 kardeşim elimden geleni yapıcam

şehire vardığım anda direk evi arayıp durumu anlattım ardından bağrışmalara kulak dahi asmayıp telefonu kapattım. doğruca özel bi yurda kayıt olmayı amaçladım. yalvar yakar 3.5 bin liraya kadar ücreti indirip kayıt oldum. artık tek para kaynağım geri ödemeli kredi idi. cebimde kalan bi miktar para ise bi süre yeter sanmaya o zaman başladım. bi sorun var ki ben para harcamayı bilmiyordum bunu öğrenmek zor olucaktı.

bölümümde hazırlık eğitimi falan yoktu direk bilgisayardan başlamak beni heyecanlandırıyordu. elimde apple bi dizüstü olması beni rahatlatıyordu o benim herşeyimdi artık. eğer parasız kalırsam satmayı düşünmediğim tek aletti. onun haricindeki eşyalarımı feda etmeye hazırdım. yeterki o bilgisayar elimde kalsın.

şehire aşık olmuştum. ben burayı terketmem düşüncesi beni alıp zütürmüştü ta ki 2 ay sonrasına kadar. zaten sıkıntılı halim bana ağır stres yaşatırken bi de bunun üzerine yaşadığım ve beni olağanüstü sinirendiren ve karakterimdeki değişikliklere iten olaylar serisine gelmeden önce bi iki entry daha yazmak istiyorum

sıkıntı dolu geçmek bilmeyen bi kaç haftadan sonra nihayet okul dönemi gelmişti. son bir hafta dğer 2 oda arkadaşımla kaynaşmam kaçınılmazdı. biri matematik okuyordu diğeri ise mimarlıktaydı. matematikte okuyanla kafa dengiydik ve o da benim gibi yazılımlarla uğraşıyordu. ikimizde birbirimizden bir şeyler öğrenelim çabasındayken gayet samimi olduk. bu deneyim ileride çok ama çok işime yarıyacaktı

derken okulun ilk günü geldi çattı. sınıfa girdiğimdeki beni ağır moral bozukluğuna sokan kız sayısını atlatmam için 3. dersi beklemem gerektiğini bilmiyordum.

sınıfa giren şey insan olamazdı bu yaratık başlı başına bir sex objesiydi

up up up

takip eden bi kişi bile varsa ses versin ki gibleyenim olduğunu anlayayım :d