1. 51.
    0
    saat: 23.47

    kaydı birkaç saniye önce başlattım,

    bu arada, bunu yazdığım için belki de sonra kendimden utanacağım ama, sanki az ihtiyacımı giderip kameramı ayarladıktan sonra banyodan çıkarken, kafamı çevirdiğim an, göz ucuyla aynada..(bu kısım karalanmış)

    tamam tamam..bu çok aptalca olacak, kendimi mızmız bir çocuk gibi hissetmeye başladım. bakalım dostumuz bu gece nelere şahit olacak.
    ···
  2. 52.
    0
    saat: 22.30(oturma odamdayım)

    bu sabaha normal uyanmış olmak biraz olsun içimi rahatlattı ki ben de yazmayı bu saate kadar erteleyebildim.

    bu gece gene kayıttayım, elimde yeterince kaset var, eğer böyle vidyoya alındığını hissedince bu gariplikler gerçekleşmeyecekse hayatımın sonuna kadar kayıt yapabilirim.
    ···
  3. 53.
    0
    eyw panpalar
    ···
  4. 54.
    0
    aynı gün, saat 19.35 (çalışma odamdayım)

    iş çıkışı mimar kaya bey ile gelip uzun uzun keşif yapmıştık, ondan yarım saat sonra gelen tesisatçıyı da 10 dakika önce yolcu ettim,
    ikisi de duruma bir anlam veremediler, herhangi bir ısısal problem, basınç ve buna benzer teknik saçmalıklarla bir alakasının olmadığını söylüyorlar. hatta kaya ile işin ruhsal boyutuyla ilgili epey gırgır da yaptık.

    fakat bu evde yaşayan benim ve havanın iyice karardığı şu saatte tek başına masamda oturmuş günlüğümü yazarken bu konu bana hiç de komik gelmiyor.

    bir şey daha var, bunu.. nasıl söyleyebilirim bilmiyorum ama bir süredir etrafımdaki insanlar da bana oldukça tuhaf davranmaya başladılar,

    önce hizmetlimiz niyazi bey, ardından ofis arkadaşlarımdan ikisi, müdürümüz nemci bey..bu gün, akşama doğru çıkmaya hazırlanırken gelen kaya..

    nasıl yazabilirim bilemiyorum gerçekten ama sanki hepsiyle ilk göz göze gelişimizde bir irkilmeye uğruyorlar gibi, saniyenin yarısı kadar bir zaman için yüzleri geriliyor, gözleri yuvalarından fırlıyor, sonra toparlıyorlar. sorduğumda ise hep aynı şeyi söylüyorlar “bir an başım döndü”

    kuruntu yapmak istemiyorum ama bu da oldukça tuhaf geliyor, odasına girdiğim esnada “başı dönen” müdür, yerleri paspaslamaya geldiğinde “bir anlık gözü kararan” hademe, uykusuzluktan hayal gören ofis arkadaşları.. hepsi de bana mı denk gelmiş dersiniz.

    neyse, biraz televizyon izlemekte fayda var, haberlerin sonunu yakalayabilirim umarım.
    ···
  5. 55.
    0
    nikin uykumu getiriyor
    ···
  6. 56.
    0
    @13 devam panpa.
    ···
  7. 57.
    0
    ANLAT SAN PANPA OKUYORUZ
    ···
  8. 58.
    0
    **arkadaşlar burada sizden eğer odanızda ışık açıksa kapatmanızı isteyeceğim, mümkünse tek ışık kaynağı olarak bilgisayarınız kalsın**
    ···
  9. 59.
    0
    @17 öyle zaten panpa. Hadi amk.
    ···
  10. 60.
    0
    ayrıca şunu söylemeliyim ki olarak takip edenler bu gece uyumakta zorlanabilirler,

    uygulamaları yapacak olanların yaşayacaklarınıysa tahmin bile edemiyorum
    ···
  11. 61.
    0
    anlat panpa dinliyorum
    ···
  12. 62.
    0
    @7 takipteyiz panpa.
    ···
  13. 63.
    0
    yok mu anlatmamı isteyen la
    ···
  14. 64.
    0
    neyse, ben başlayayım da, gelen gelir artık tutmazsa diğer öyküleri yazmam napayım aq *
    ···
  15. 65.
    0
    hikayemize başlıyorum, kemerlerinizi bağlayın..
    ···
  16. 66.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--

    uyarı:

    söz konusu hikaye dahilinde yapılacak olan uygulamalara, ileri derecede klostrofobi, kalp ritim bozukluğu, karanlık korkusu, panik atak rahatsızlığı ve epilepsi rahatsızlığı olan yazarlarımızın iştirak etmemesini önemle rica eder, bu konuda kişisel sorumluluk almayacağımı şimdiden beyan ederim.

    bu tip sağlık problemleri olan arkadaşlarımızın hikayeyi okumasını da uygun görmemekle beraber siz bin kuruları beni dinlemeyeceğiniz için o kısma karışmayacağım. ancak uygulamaları yapmaya da herhalde çoğunuzun zütü yemez zaten.

    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  17. 67.
    0
    1. hikaye, “aynalar”
    yaşayan: selim erdemoğlu-yerel gazeteci.
    kaynak: kişisel günlüğü

    19 nisan 1999 pazartesi
    12.44 (öğlen molası)

    ..çok fazla sorun var,
    bu aralar hayatımın pek de iyi gittiğini söyleyemeyeceğim. yalnızlığım zaten ayrı bir konu kendimden bile kaçıyorum, patronla aramızdaki ego problemlerini saymıyorum bile.. tüm bunların ötesinde beni rahatsız eden başka bir şey daha var.
    bu günlüğü tutmaya başlıyorum çünkü içimden bir ses daha sonra bunu bir şekilde insanlarla paylaşmam gerekebileceğini söylüyor-gazeteci sezgisi diyelim- hatta belki bir yazı dizisi bile olabilir, kim bilir..

    her şey tam bir hafta önce, geçen pazartesi başladı,
    sabah yüzümü yıkamaya gittiğimde aynamda boydan boya 3 çatlak görmemle irkilmem bir oldu.. saçmalığın daniskası diye düşünüp akşama yensiyle eve döndüm. sonuç, bir hafta içinde “tamamen kendi başına” kırılan 3 lanet olası ayna..

    hala anlam veremediğim bu olay için bu akşam eve tanıdık bir mimar arkadaşımı ve bir tesisatçı getiriyorum. bu olanların abuk bir teknik açıklaması olduğuna eminim. bunu daha önce yapmam gerekirdi belki, özellikle de son aynaya onca parayı bayılmadan önce. ne diyeceklerini merak ediyorum, akşamı beklemek zor olacak.
    ···
  18. 68.
    0
    gibleyen varsa işaret versin
    ···
  19. 69.
    0
    ferre paylaşsak doluşursunuz aah ah amk..
    ···
  20. 70.
    0
    http://inciswf.com/1292972964.swf
    ···