unutulmaz film replikleri yazıyoruz

(bkz: fight club)
- biz televizyon izleyerek, milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük, ama olmayacağız. şimdi bunu anlamaya başlıyoruz.




(bkz: Shawshank Redemption)
- Umut iyi bir şeydir, belki de en iyisi. Ve iyi şeyler asla ölmez.



(bkz: the man from earth)
- öğrenmenin sınırı olmaz tabi öğrenmeyi öğrendikten sonra.



(bkz: the dark knight)
- eğer bir şeyde iyiysen, asla bedavaya yapma.




(bkz: fight club)
- sahip olduğun her şeyi kaybetmeden asla özgür olamazsın.



(bkz: grand torino)
- hani bazen ara sıra dalaşmaman gereken birisine rastlarsınız ya.
işte o benim.




(bkz: fight club)
- insan sevdiğini öldürür diye bir söz vardır ya , Aslında bakın , insanı öldüren hep sevdiğidir.




(bkz: Schindler’s List)
- Karanlıktaysan gölgen bile seni yalnız bırakır.




(bkz: Il Buono Il brutto Il cattivo)
- Eğer yaşamak için çalışıyorsan neden çalışarak ölüyorsun.



(bkz: The Matrix)
– Hiç gerçek olduğunu sandığın bir rüya gördün mü ? Ya o uykudan hiç uyanmasaydın rüya olduğunu nasıl anlayacaktın ?



(bkz: v for vendetta)
- bu maskenin arkasında etten fazlası var. bu maskenin arkasında bir fikir var , mr.creedy ve fikirlere kurşun işlemez.



(bkz: Fight Club)
– Bir gün bir bakarsın sahip oldukların sana sahip olmuş.




(bkz: A Beautiful Mind)
- hayatta hiç birşeyden kesinlikle emin olamazsın john , hayatta emin olman gereken tek şey bu.



(bkz: The Butterfly Effect)
– Herşey , başlangıçta son bulur.




(bkz: ıssız adam)
- karda donmak üzeresin , uyumak tatlı geliyor, ama ölüyorsun farkında değilsin.




(bkz: Scarface)
- Ben her zaman doğruyu söylerim, yalan söylerken bile.



(bkz: house)
- insanların daha güvenli araba kullanmasını istiyorsan, hava yastıklarını çıkartıp, boyunlarını hedef alan bir maket bıçağı yerleştir. Kimse saatte 5 kilometreden fazla hız yapamaz.



(bkz: c era una volta il west)
- söylesene, hepsini öldürmen şart mıydı? ben sana sadece korkut demiştim.
+ insanlar ölürken çok korkuyorlar.




(bkz: kırık zar)
- böyle zar atmayı nerden öğrendin?
- küçükken babam kardeşimle bana hep zar attırır ve kazanan kaybedene tokat atardı.
- dayak yememek için zar atmayı öğrendin yani?
- hayır, kardeşime vurmamak için . . .





(bkz: ölü ozanlar derneği)
- Aptalca hayaller peşinde koşmayan bir kalp gösterin , ben de size mutlu bir insan göstereyim.




(bkz: serseri aşıklar)
- Frenleri kullanma ; arabalar gitmek için yapılmıştır , durmak için değil.



(bkz: reservoir dogs)
- joe , bu adamı vurmamı ister misin ?
- beni rüyanda vurur sonra da kalkıp özür dilersin.




(bkz: coffee and cigarettes)
- sigara kullanıyor musun?
- sadece içerken.




(bkz: american dream)
- ama bana elmayla bigiblet arasındaki farkı anlatan birini okumanın ne anlamı var? bigibleti ısırır, elmaya binersem, farkı anlarım.




(bkz: the godfather)
- ailesiyle vakit geçirmeyen adam gerçek bir ‘adam’ değildir.



(bkz: schindler’s list)
– güç, öldürmek için her türlü nedene sahip olupta öldürmemektir.



(bkz: scar face)
- makyajına ve yüzündeki boyalarına güvenme. yollar da güzeldir ama altından kanalizasyon geçer.


(bkz: the gotfather)
kadınlar ve çocuklar hata yapabilir ama erkeklerin hata yapma şansı yoktur.



(bkz: trainspotting)
- yaşadığınız en iyi orgazmı alın , binle çarpın , eroinin verdiği zevkin yanından bile geçemez.




(bkz: dancer in the dark)
- kimsenin bilmediği gizli bi yöntemim vardı, film bitmeden bir dakika önce sinemadan çıkardım ve o film sonsuza kadar devam ederdi ...




(bkz: raydan çıkanlar)

+ size hiç dokunmadan sizi öpebilirim.

- peki bunu nasıl yapacaksın?

+ 20 dolarına bahse girebilirim.

- peki, hadi başla o zaman

ve akabinde adam kadına yönelir ve dudaklarından öper. ve şu müthiş sözler dökülür, öpen dudaklardan:

+ her centine değerdi.




(bkz: green street holigans)
- bir kaç yumruk yiyipte camdan yapılmış olmadığınızı anladığınızdan itibaren sınırlarınızı zorlamadan yaşayamazsınız.



(bkz: the prestige)
- her sihirbazlık numarası üç bölüm ya da perdeden oluşur. birincisi "vaat" bölümüdür. sihirbaz size sıradan bir şey gösterir. iskambil destesi, bir kuş ya da bir insan. bu nesneyi size gösterir. son derece gerçek, üzerinde oynanmamış, normal bir şey olduğunu görmeniz için nesneyi incelemenizi ister. fakat gerçek, farklı olabilir. ikinci perdeye "dönüşüm" denir. sihirbaz olağan bir nesneyi alır ve onu olağanüstü bir şeye dönüştürür. hilenin sırrını arıyorsunuz, ama bulamazsınız. çünkü dikkatli bakmıyorsunuz. siz sırrı bilmek değil, kandırılmak istiyorsunuz. henüz alkışlamazsınız, çünkü bir şeyi yok etmek yeterli değildir. onu geri getirmeniz gerekir. işte bu yüzden her sihirbazlık numarasında üçüncü bir perde bulunur. içlerinde en zorlusu. bizlerin deyişiyle “prestij".




(bkz: american beauty)
- bugün geri kalan ömrünüzün ilk günüdür.




(bkz: v for vendetta)
- kurşunlarınız var, ancak silahlarınız boşaldığında ölmüş olmamı ümit edin.




(bkz: casino)
- burada işler 3 şekilde yürür: doğru şekilde yanlış şekilde ve benim istedigim şekilde ...



(bkz: the prestige)
- siz numarayı çözmek değil , kandırılmak istiyorsunuz.



(bkz: v for vendetta)
- Yasaları çiğnediğim için çok üzgünüm fakat o yasalar kabul edilirken bana danışılmamıştı.



edit : buraya eklememi istediğiniz güzel replikler varsa özelden mesaj atın ya da entry girin.