-
26.
+3harunun ailesi memleketten harun'u ugurlamak icin geleceklerdi. esen de annesinin gonderdigi hakiki zeytinyagiyla mis gibi yemekler yapmisti. titiz ve maharetli kizdi esen. her yer temiz ve nizamli olmaliydi, bu sebeple bazen harun'un ogrenci evinde kasvet basiyordu kizcagizi.. temizle temizle bitmiyordu mubarek, temizlesen de eski haline donmesi icin birkac saat yeterdi. dus almak icin yurdu tercih ediyordu o yuzden, oh iyi ki yurt var diye dusunuyordu gib gib .. kafa dinliyordu, bir iki arkadas muhabbeti. oda arkadaslari temiz ve iyi niyetli kizlardi. yurdunu da temiz ve iyi niyetli olarak nitelendiriyordu esen, devlet yurdu olmasina ragmen istanbul bu yurda manzara acisindan baya bonkor davranmisti. yenikapi'yi boydan boya seyrediyordu her bos aninda. yurt ona terapi gibi geliyordu, harun'un evine gecerken ayaklarinin geri geri gitmesi ne demek, anliyordu. kabulleniyordu. bunca yil kendini kandirmisti, kafasinda bir kahraman yaratip ona tapmisti. harun'la zaman gecirebilmeye basladiginda, kahramaninin harun olmadigini, henuz tam olarak kendini buna inandirmamis olsa da, farkediyordu.
-
27.
+3babasi ise tam bir evcil hayvandi. yemek verirsen yer, gel dersen gelir, git dersen gider gibi bir hali vardi. harun bu baskin karakterini annesinden almis olsa gerek diye dusundu esen. domates corbasi, tavuk sote ve borulce salatasindan olusan monulerini mideye indirdikten sonra, harun, esen ve ozan'in koyu muhabbetinden rahatsiz olmus olacak ki, anne ve babasina uzun yoldan geldiklerini ve artik yatmalarini soyledi. boylece esen once bulagib isine girismek durumunda kalacak, ardindan da yataklari yapacakti. annesi ve babasi esen'den bugune kadar su bile istememislerdi.. kiyamazlardi ona is buyurmaya. 'sen dersine bak kucuk turkan soray'im..' babasinin sesi kulaklarinda cinladi, ici urperdi, gozleri nemlendi esen'in. babasi su an burada bulunmasini hic istemezdi, hayal bile edemezdi... o ise 40 yillik evli kari koca rolu kesiyordu sevgilisinin cevresine.. 'yazik' dedi esen. 'cok yazik sana saf esen..' tam isleri bitirmisti ki harun'un kalin sesiyle irkildi. 'kimi ariyosun?' cevap vermedi esen. cunku harun'un su an deli gibi kavga etme istegiyle yanip tutustugunun farkindaydi. taniyordu onu. cani eglence istiyordu harun'un. ama sirf kendi huzuru icin yine susacakti. harun'un ozani kastettigini biliyordu ve ozan, harun acisindan kavga cikarmak icin cok yerinde bir bahaneydi. objektif olmak gerekirse, harun ozan'i kiskanmiyor olamazdi. sekil itibariyle ozan, harun'a gore listenin cok uzerlerindeydi. harun gibi takintili, kendini begendirmekten baska bir derdi olmayan bi adam icin cekilmez bir dosttu ozan. bu gece olmazdi, cok yorgundu esen. kavga edemeyecekti... ama sevismekten kacamayacagina emindi. bu vazife onu ziyadesiyle rahatsiz etmeye basliyordu. ordan burdan duyduguna gore bu isten zevk almasi gerekmiyor muydu? ama ortada zevkten eser yoktu. harun'un kokusu, yapis yapis vucudu onu tiksindiriyordu. bu gece ondan intikamini, sevisirken gozlerini kapatip bir baskasini hayal ederek alacakti. bunu da yapacakti esen..
-
28.
+3gunun en sevdigi saati, ruhen kendiyle basbasa kaldigi uyku saatleriydi. dusunmeden uyumazdi hic, uyuyamazdi. o gunun muhasebesini yapar, yarinin planini cizer belki biraz hayalle susler dusuncelerini ve oylece uyurdu. bugunu dusunuyordu. zorlama hareketlerini sahte gulumsemesini dusunuyordu. sevdigi erkegi tanimaya basladiktan sonra bitmisti bu iliski belli ki ... onun dokunuslarina tahammul edemiyordu, bu ne demekti .. ? bu gece sevisirken harun'u cezalandirmak icin, harun'un deli gibi kiskandigi ozan'i duslemisti. hayvani bir durtuydu, intikamin bu denli sinsice sessiz ve acimasizi esen'in masum suratiyla tezat olusturuyordu. sirti bacaklari ve beli gibi beyni de agrimaya baslamisti... yorgundu. 20 yasinda gibi hissettigini soyleyemezdi dogrusu. harun'un gidisiyle yeni bir baslangic yapmaya, ozgurlugunun, guzelliginin ve zekasinin tadini cikarmaya karar vermisti.
-
29.
+3yarinki kritik doktor muayenesini ve akabinde kurtaj olmak icin alinacak randevuyu aklina getirmemeye calisarak ozan'in kollarinda yavru kedi gibi uyuyordu esen. Saatler once gordugu kabustan eser yoktu simdi. Kuveti doldurup sicak suyun icinde birbirlerine sarilmislardi, bir sure oylece gozleri kapali hayallere daldilar, sicak su gevsetti kaskati kesilmis bedenlerini. Simdi ise kurulanmaya gerek duymadan, uyuyacaklari en serin uykuya dalmak uzereydiler.
-
30.
+3babasi aksama balik yiyeceklerini, aksama kadar birsey yememelerini, simdi gidip doya doya gezmelerini soyledi. esen'in cebine gizliden para koyuverdi. 'arabanin anahtari zaten sendedir cadi, nasil da cebimden ucurmussun. bu seferlik affediyorum. ama yarin arabayi yikayacaksin ceza olarak.' esen babasinin yanagina bir opucuk kondurdu ve evden ciktilar. tum cesareti yitip gitmisti. bir an icin, kendisine zulum eden, o'na hic deger vermeyen, kotu bir aileye sahip olmus olmayi diledi. su anki durumu ne kolay cozulurdu o zaman. oysa ki, ailesinden gordugu her sevgi gosterisinden sonra biraz daha nefret ediyordu kendisinden.
-
31.
+3daha once buraya harun'la beraber bircok kez gelmisti esen fakat bu barin bu kadar eglenceli oldugunu farkedememis olacak ki kafasini nereye cevirse gorduklerinden zevk aliyordu. insanlar egleniyordu, ozgurce.. ozgurlugu sapkinlikla karistirmayan olgun insanlarla dolu bir ortamda olmaktan hosnuttu. yuksek muzikli ortamda sesini duyuramamis olacak ki, ozan kendini esen'e sacini cekerek farkettirdi. bunu ilk yapisi degildi. hemen her gorusmelerinde esen'e saclariyla ilgili methiyeler duzerdi. her defasinda esen de ozan'in bal renginden daha acik renkteki isil isil gozlerine ovguler yagdirmak isterdi ama bunu yapmak icin once bu dusuncesini kendine acikca itiraf etmeliydi. harun'un onurunu kiracak en ufak bir hareketten kacinirdi, eskiden... ama deyim yerindeyse harun'dan yedigi bunca kaziktan sonra vurdumduymazlik genleri hucrelerine yerlesmeye baslamisti. 20 yasindaydi, menepoza girmeye daha cok var diye dusundu, icinden kendine gulumsedi ve ozan'in koluna girdi, bos bir masaya gectiler. esen'in baslangic olarak tekila ismarlamasi ozan'i ziyadesiyle sasirtmis olacak ki suratina o sevimli sapsal ifadesini coktan takinmisti bile. 'icmezdin sen prenses?'
'uzerimden tir gecmis gibi yorgunum ozan, enerjiye ihtiyacim var, daha sen sahneye cikacaksin, bunun headbang'i var, pogo'su var.. isimiz cok.. beni buraya getirdin, enerji masraflarim da sana ait.' masum yuzu gulumsedi.. birinin kendisine birsey ismarlama yukumlulugu olmasindan nefret ederdi esen. ne yani, esen kiz da ozan erkek diye esen'in yiyip ictigini ozan mi karsilayacakti? 'igrenc' diye gecirdi icinden. esen'in de kolu bacagi beyni ve cebinde kendine yetecek parasi vardi. 'yine filozof tarafim tuttu' diye soylendi icinden ve tekilasinin bir an once gelmesini diledi. gevsemek istiyordu. -
32.
+3fırtınalı anlarda sığınacak bir limana vardır her insanın. ya da herkesin 'liman' görevini görecek bir insanı vardır, belki de hayvanı.. kedisi, köpeği.. belki kardeşi. esen'in ozan'ı vardır. teni tenine değdiğinde, kıyamet gününden, depremlerden, yeryüzüne acı verebilecek tüm felaketlerden korunuyormuş gibi hissediyordu. sevdiği adamın sıcacık kadife gibi teni, aşkın şiddetinden başını döndürürken, bir yandan da birgün kaybedebilme korkusuyla yüreğini dağlıyordu.. her duruma uygun düşen bir şarkısı vardı esen'in. şimdi, aşıktı.. https://www.youtube.com/watch?v=CpI-EvV2Pb8
-
33.
+3oha reserved .
son iki saattir soluksuz okuyorum. ozana aşık ettin bin
edit: anlattıgın tüm olaylar bnm mahallemde geçiyor panpa, bar dediğin yerde dorock amk. -
34.
+3bundan yer misin ?, 13.07.2014 22:14 tarihinde uplamışsın başlığı o gün tatil için köye gidicektim eşyalarımı topluyordum pc yi kapamadan önce açtığım son başlık buydu ilk sayfayı okuyup başlığın ismini not defterine kaydedip çıkmıştım. 2-3 gün önce geldim ve hikayeyi bitirdim. Hayatım boyunca 2 tane kitap okudum en uzunu 120 sayfa 12 yaşında çocuk kitabıydı. Şimdi 21 yaşımdayım Senin şu hikayeni okuduktan sonra diyorumki bin sayfalık roman yaz okumazsam adam değilim. Bu kadar övgüden sonra umarım sen yazmışsındır diyorum şukularını verip gidiyorum
-
35.
+3insan okuyacak pic
-
36.
+4 -1yıllarca provasını yaptıkları gece gelip çatmıştı. mesajlaşmalarında prova etmişlerdi bu geceyi, esen şimdi o mesajlaşmalara lanet ediyordu. mesajlaşmak kolaydı, yüzyüze değillerdi, bu sayede cesaretle verilmiş sözler karşısında duruyordu şimdi. peki ne oldu da birden kaç yıllık aşkını gözden geçirir hale gelmişti esen? hem de birkaç günde.. mutluluktan uçuyor olması gerekmiyor muydu bu son birkaç günde.. hayır hayır, harun'un hiç suçu yoktu, bütün suç ondaydı. yeni bir çevrenin vermiş olduğu stresten kaynaklanıyordu bu kaygılar. herşeyin en iyisini en güzelini hakkeden harunun koynuna girmeden önce güzel bir duş aldı esen.
-
37.
+3baskalarinin yanindayken samimi, yalnizken kaba davranisinin sebebi esen'in cantada keklik olmasiydi ve o artik bunun farkindaydi. cinsel anlamda da yasadiklari bazi seyler harun'a esen'in artik onun kolesi oldugunu ve ondan asla kopamayacagini dusundurse de, esen kendisinin bir mal degil, bir birey oldugunun bilincindeydi. harunun taksimde heavy metal club'da calan arkadasi, ozan , bu gece de onlarda kaliyordu. ozanin surekli bakislarindan artik rahatsiz olmamaya baslamisti esen, zaman zaman bu onu heyecanlandirir hale gelmisti. ozan onunla konusuyor, ilgileniyor, bir ihtiyaci olup olmadigini soruyordu. yalnizken bile ayni sekilde ilgili davraniyordu...
-
38.
+2testlerin verilme saati nihayet gelmisti, yarim saat kadar sirada bekleyip birkac kagittan ibaret olan sonuclari alip evin yolunu tuttular. Esen'in cani deli gibi abur cubur cekiyor, cani birseyler cektikce ici kan agliyordu. Bu, ona icinde bir canli yasadigini hatirlatiyor, sonra da bu cana kiymak uzere oldugunu.. Yarin ayni saatte tekrar doktora gideceklerdi. Hic bir sorun olmazsa kurtaj islemi yarin gerceklesebilir diye dusunuyordu esen. Dusundukce de midesine kramplar saplaniyordu heyecan ve tedirginlikten. Stresten kendini ev temizlemeye kaptirdigi anda telefonu caldi esen'in. Arayan harun'du. Esen, endiseyle ozan'in yuzune bakti. 'ne diyeyim?', ozan temkinliydi, 'bir sekilde gecistir istersen, telefonla cozulecek bir mesele degil. Bu onu daha da delirtir.' esen istemeye istemeye cevapladi aramayi.
-
39.
+2yilgin bir sesle: 'merhaba harun.', harun'un ise sesi neseliydi, 'meraba hayatim. Hersey yolunda mi?', esen harun'u bir kagib suda bogabilirdi su an. Bazen arayip hakaretler ediyor, esen'i asagiliyor, kucuk dusuruyor, bazen de boyle ask bocegi gibi manzumeler siraliyordu. Bu harun'un pgibolojik acidan ciddi gibintilari vardi kesin. Gelgitleriyle esen'e hayati dar etmisti. O da careyi, insanin dunyasini neselendirecek kabiliyetleri olan ozan'da bulmustu. Kendini tutamadi, harun'u sert bir bille uyarmak zorunda hissetti kendini.
-
40.
+2bira sigara neyse ben alayım da ilham daha hızlı gelsin arkadaş merak ediyoruz...
-
41.
+2kendi icinde yasadigi veda torenini sonlandirmak orunda oldugunu hissetti sonra.. Eger simdi gitmezse, bir daha gidemeyecek ve sevdigi herkesin hayatini kendi elleriyle mahvetmis olacakti.. Pangalti'na yurudu.. Kucuk evlerindeydi... Esyalarini toparladi, yurda tasiniyordu, cok esyasi yoktu burada.. Zar zor isini bitirince son kez bakti salona, battaniyenin altina girip film izleyemeyecekti bir daha ozan'la.. Yatak odasina gecti.. Hayatinin tarifi imkansiz en guzel saatlerinin gectigi yataga uzandi.. Ozan'in yastigina sarildi, saclarinin sicacik kokusunu hafizasina kazidi. Bundan sonra yalniz devam edecekti, hatalarinin bedelini tek basina ustlenecek, sevdiklerini kendi pisliginden uzak tutacakti. Boylesinin en dogrusu olduguna inandirdi kendini..
-
42.
+2'harun senin aklin basinda mi? Daha gecen hafta telefon acip hayati zindan ettin bana, daha oncesinde arayip hungur hungur agladin. Kendindeki bu davranis bozuklugunun farkinda misin? Istanbul'a gelir gelmez profesyonel destek almalisin bence.'
harun'u kizdirmak kolaydi. Oyle ki esen artik onun icin kolay lokma haline gelmisti, onu zevkle eziyor, herseyin acisini ondan cikariyordu.
'kizim sen kimle konustugunun farkinda misin? Dilin uzamis senin, kimlerden aliyorsun bu cesareti. Adam gibi konus, mahvederim seni.'
bu sozler karsisinda esen'in gozlerinden yaslar deli gibi akmaya basladi. Hazmedemiyordu artik. Tek istedigi ozaniyla sessiz sedasiz yasayip gitmisti. Bugune kadar harunun maddi manevi ondan aldiklari yetmemis miydi? -
43.
+2haydaaaaa esen kızımız hamile sanırım.
-
44.
+2neyse ki aksamustu 4 bucuk gibi ozan evden ayrildi. Ilk birkac saat film izleyerek kendini oyalamayi basardi esen. Hava karardikca cirkin senaryolar yazdi. Kapiyi kilitmediginden emin olmak icin kontrol etti. Perdeleri kapatti. Harun'un neler yapabilecegi, en fazla ne kadar cirkinlesebilecegi hakkinda fikri yoktu. Bu evi biliyordu. Gelmeye cesaret edebilir miydi? Ya tahmin ettigi kadar yureksiz degilse..? Esen'i öldürür müydü?
-
45.
+2ozan'in karnini guzelce doyurabilmek, o'nu ziyadesiyle mutlu etmeye yetiyordu. Ya da, ozan bile bile en basit seylerden zevk aliyordu, boyle yaparak esen'i sevindiriyordu. Sevgi belki de, birlikteyken, tabakta kalan son elma dilimini asla yiyememekti.. Gergin saatler zor da olsa gecmis, saat ogleden sonra 3'u gostermisti. Aksi gibi ozan'in gec gidecegi tutmustu, esen, ozan'in harun meselesi yuzunden en ufak bir zarar gormesini bile kaldiramayacakti. Bu ikisinin karsi karsiya gelmesi fikrinden cekiniyordu. Biri egolari ugruna esen'e hastalik derecesinde takintiliydi, digerinin ise vazgecilmezi, sadesi, en yakiniydi.
başlık yok! burası bom boş!