-
1.
+798 -149Bir gün bi uçakta çeşitli ülkelerden işadamları fransız, ingiliz, alman, rus, iranlı, hollandalı ve türk, laylaylom gidiyorlarmış.
Rus her konuşmasında rus kgb sinin çok iyi çalıştığını istihbaratının herşeyden haberdar olduğunu çok iyi ajanlarının olduğunu anlatarak yolculuğu iyice sıkmış.
Uçak rotasını takip ederek giderken ingiltere'nin üstünden geçiyor. ingiliz şöyle bi aşağıları süzüyor ve lafa giriyor:
- arkadaşlar, burası benim memleketim ingiltere. Bizim biramız acayip meşhurdur, şahane biralar üretiriz, içmelere doyamazsınız.
ingiltere bitiyor, fransa'nın üstünden geçerken fransız lafa başlıyor:
- burası da fransa. Bizim kızlarımız meşhurdur, öpmelere kıyamazsın. Derken almanya'ya geliyor uçak, alman bi iç çekiyor:
- hey gidi memleket diyor. Biz bi arabalar üretiriz, binmelere kıyamazsınız. Sonra hollanda'nın üzerinden geçerken hollandalı bakıyor şöyle bi aşağıya:
- burası da hollanda diyor. Ah o güzel evler, bizim evlerimiz meşhurdur. ..Uçak geçiyor rusya'ya sonra (nasıl bi rotaysa artık) rus bakıyor aşağıya:
- bizim kgb miz meşhurdur. Dünyada sinek havalansa haberdardır. Sonra iran'a dönüyor uçak. iranlı bakıyor şöyle bi göz süzerek:
- abiler burası da iran bizim de halımız meşhurdur, yumuşacıktır. .
Geldik türkiye'ye. ..Türk sinirli muhabbetten. Koyim bakıyor aşağıya, düşün düşün nerden başlasam ki (o kadar çok meşhur şeyimiz var ki en orijinalini söylemeliyim diye) sonra başlıyor anlatmaya. ..
- arkadaşlar burası türkiye. Bizim delikanlımız çok meşhurdur. ..Öyle ki; alır fransız'ın kızını, içer ingiliz'in birasını, atar almanın arabasına, zütürür hollandalının evine, yatırır iranlının halısında çatır çutur giber. Kgb nin de bi gibimden haberi olmaz.
başlık yok! burası bom boş!