Kardeşim ameliyata girmeden önce hepimizle konuştu. Odada cenaze havası vardı sanki. Ağlıyorduk hepimiz. Kardeşime mavi önlüğü giydirmişlerdi onu öyle görünce bile içim parçalandı. Gözleri mosmor olmuştu ağlamaktan. Mutlu olması lazımdı stresten uzak bir hayat sürmesi lazımdı artık onun. Yavaş yavaş hastanenin odasından çıkardılar sedyeyle, bizde yanından gidiyorduk. Ellerini tutmuştuk girdi ameliyata. Zor bir ameliyat olacağını biliyorduk. Kapının önünde perişan halde tek bir haberi bekliyorduk. O yataktan kalkmama riski vardı ama bu düşünceye hiçbir zaman kafa yormadım. Hep onun iyi olmasını düşündüm.

Kapının arkasında neler yaşanıyordu acaba? Bilinmez.. Hiçbir akrabamız yoktu yanımızda. Bu süre zarfında en çok onlara küfür etmiştim zaten. Annem ve ben içerden çıkacak bir haberi bekliyorduk. 2 saat olmuştu hala daha bir haber yoktu. içerden bir hemşire çıktı hemen atladım ne oldu daha bitmedi mi hala devam ediyor mu? Gibi sorular sormaya başladım. Hala devam ediyor dedi. Ne bitmez ameliyat lan bu dedim. Aradan 1 saat daha geçtikten sonra doktor çıktı içeriden. Hemen yapıştım yakasına. Neler oluyor lan dedim bağırdım çağırdım. Kimse bilgide vermiyor oğlum neler oluyor lan dedim. Ameliyat bitti dedi doktor. Sonucu söylesene ne bekliyorsun dedim adamın yakasına yapıştım tek kötü haberde öldürürdüm orda. Araya girdiler hemen. Ameliyat normal geçti yapabileceklerimizi yaptık artık gerisi kardeşinizde. Onun istemesi lazım dedi. içime bir nebzede olsa su serpildi. Ne zaman görebiliriz diye sordum. Şuan mümkün değil dedi. Narkozun etkisi yaklaşık 3 4 saat sürer. Uyanınca acı çekecektir ama dayanması gerekiyor dedi. Mutluluktan anneme koştum hemen sarıldım öptüm. Kardeşimi çıkardılar sedyeyle sürüte sürüte zütürdüler. Bembeyaz olmuştu teni. Korktum o an. Kantine zütürdüm annemi bir şeyler yemek içmek için.

Yemek yedikten sonra gittim bir oda kiraladım. Refakatcı odası. Annemle çıktık odaya uyuduk. Sabah erkenden hastane ortdıbının sesine uyandım. Saate baktım daha çok erkendi. Kalktım yataktan her tarafım tutulmuş, ama önemli değil önce bir lavaboya koştum. Daha sonra hızlı adımlarla kardeşimin kaldığı odaya gittim. Baktım makinaları bağlamışlar. O halde görünce üzüldüm. Gözleri açıktı tavanı inceliyordu. Önce bir hemşire buldum. Girebilirmiyim odaya diye izin istedim. Fazla sürmesin diye uyarıda bulundular. Kafaya taktım bone çektim üstüme naylonu girdim odaya. Ne haber nasılsın ağabeycim dedim. Sarılmak istedim ama sarılamadım öpmek istedim ama maske olduğu için öpemedim. Artık daha çok dikkat etmen gerekiyor dedim. Oda onayladı kafasını salladı. Cevap veremedi. Neyse dedim çok vaktimiz yok doktor amcalar kızıyorlar dedim. Gitmemi istemediği belliydi. Suratıma bakıyordu. Gitmem lazım ama dedim. Çıktım odadan. Annemin yanına gittim aldım onu kahvaltıya zütürdüm kahvaltı ettik. Daha sonra annem kardeşimin odasına çıktı.

https://www.youtube.com/watch?v=pHYw4z0HfZE
Aradan 2 gün geçti kardeşim normal hayata döndü artık önümüzde daha zorlu bir süreç vardı. Hastalığı yenmesi için kemoterapi yapılması gerekiyordu. Her şey bu tedaviden sonra belli olacaktı. Doktordan bütün durumu öğrenmek istiyordum. Her şeyi tek tek araştırdım doktor kurtulma şansının %70 olduğunu söylemişti ameliyattan sonra. Hasteneden çıkışı yaptık evin parasının %15 gibi bir kısmı ameliyata gitmişti. Gitsin feda olsun kardeşime. Asıl sıkıntı ilaçların parasıydı. Bilenler bilir kemoterapi zor bir tedavi yöntemi. Ameliyatı desteklemek için yapılan bir yöntem. Uçakla gitmeye karar verdik . Uçaktan indikten sonra evimize 2 hafta gibi bir süre sonra ayak basmıştık.Dileğimi çok özlemiştim burnumda tütüyordu. Kardeşimi ve annemi eve bıraktıktan sonra çalıştığım dükkana gittim. Ustama anlattım olan biteni sevinmişti. Ordan çıkar çıkmaz aşkımın evine koşar adımlarla gittim. Çok özlemiştim. Evine gittim annesi açtı kapıyı . Dileği sordum içerde dedi. Çağırtdım hemen aldım gittik bir parka . Bol bol hasret giderdik. Öpüştük koklaştık.Ne tatlı bir kızdı lan bu böyle. Okulların açılmasına çok az kalmıştı. Ben çalışmaya devam ettim aynı yerde. Kardeşimde okula gidememenin acısını çekiyordu eminim. Ama üzülmemesi gerekiyordu.

https://www.youtube.com/watch?v=WrzkghpthAM

Kemoterapi tedavisi başladı işte en zor dönem buydu. Ne istiyorsa yapıyordum zaten duyarlı kardeşimin fazla isteği olmuyordu. En pahalı isteği bir çikolatalı pastaydı. Tedavi döneminde en çok korktuğum şey beline kadar olan saçlarının dökülmesiydi. Saçlarını çok seviyordu. Ama Allaha şükürler olsunki tedaviye erken cevap verdi ve kanseri yendi saçları dökülmedi. Tabi bu olay 3 ay gibi bir sürede oldu. Kardeşim kurtulmuştu lan yenmişti kanseri varmı ötesi. Babamdan sonra kardeşim gitseydi napardım ben nasıl yaşardım ne için yaşardım bu dünyada. O gün evde büyük bir yemek ziyafeti yaptık. Mangallar pastalar kardeşimin sevdiği bütün yemekler hepsi yapıldı o gün. Şenlik vardı sanki evde. Bu sene okul kaybı vardı gitmeyecekti. Üzülüyordu ama üzülmesini istemiyordum. Onu en iyi okullarda okutacağıma yemin etmiştim. Lise olmasa bile üniversite olacaktıki öylede oldu zaten. Hayat gene normale dönmüştü. Çalışıyordum dilekle konuşmaya devam bulutların üstündeyiz sanki bir ilişkide hiç kavga olmazmıydı. Evet olmuyordu 2 seneyi neredeyse geride bıraktık tek bir kavga tartışma olmadı aramızda.

Ve koca bir yazı tekrar arkada bıraktık. Kız kardeşimi annemin babasının evine yoladık. Gitsin bir tatil yapsın diye. Dede demek gelmiyor içimden. Kardeşimde hiç itiraz etmeden gitti sonuçta sahil kendi truzimin geliştiği bir kentti. Kardeşim gitti tatile . Ben çalışmaya devam. Yaz tatilinin sonunda kardeşim geri döndü Okula yeni kayıt yapılması gerekiyordu. Yeni okula yazdırdım onu başka bir okula. Daha sonra iyi bir dershaneye yazdırdım sonuçta önemli bir seneydi.

Rezleri göreyim.

Arkadaşlar şuan internetcafeyi kapatmak durumundayım. Eve geçicem bir aksilik olmazsa evden devam edicez. Gelene kadar rezleri alın.

Arkadaşlar dün eve gittim fakat bir şokla karşılaştım kafamdan tamamen çıkmış internet faturası 3 aylık faturayı evde net kullanmıyorum diye unutmuşum ödemedim. Kredi kartı kullanmıyorum ama ödiyeceğim bu gün. PTT felan açık değildir bu gün. Neyse wordde yazdım devam ediyouz. Hepinizi seviyorum.

Kardeşime oldukça güveniyordum. Yüzümü kara çıkarmayacağını biliyordum.Çalışıp okuyacak babamın kızı olduğunu belli edecekti. Kendine yakışanı yapacaktı. Çünkü öyle olması gerekiyordu. Onun için geleceğinden vazgeçen bir abisi vardı. Okumak için en büyük sebebi belkide bu olmalıydı. Okusaydım eğer Lise 3’e başlayacaktım. Okulun ilk günü ustadan izin alıp kardeşimi okuluna zütürdüm. Eski okuluna göre çok daha iyi bir okuldu burası. O dönemde böyle eğitim şartları olan fazla okul yoktu. Önce onu bıraktım okula daha sonra dileğin yanına gittim. Okulun ilk günü dilek beni arkadaşlarıyla tanıştırdı. iyi çocuklardı hiç birinden bir yanlış beklemezdim.O döneme göre iyi kızlarla takılıyordu o dönemdeki liseli kızlar kötü yollardaydı. Lise 1deki arkadaşlarından uzaklaşmıştı Dilek. Günler geçiyordu Dilek’i kardeşimle tanıştırdım. Kardeşimle ders çalışıyorlardı kardeşime yardım ediyordu onu sınavlara hazırlıyordu.

Dilek evime rahat rahat girip çıkmaya başladı. Annemle tanıştırdım onu. Sevdiler birbirlerini, öyle hissetmiştim. 1 ay sonra doğum günüm vardı. Aralık 17. Dilek şimdiden konuşmaya başlamıştı bile. Öyle çok şey istemiyordu. Paramızın olmadığını biliyordu. Onunda durumu pek iyi değildi. Aşkım boşver sadece ikimiz olalım dedim. Olurmu aşkım kardeşin annen olsun dedi. Tamam diyip kabul ettim. Sanada ben bir sürpriz yapıcam dedi. Pek dayanamam çok meraklıyımdır söyletmeye çalıştım söylemedi içim içimi yedi o 1 ayı zor çektim. Doğum günümün sabahı uyandım duşumu aldım mezarlığa kirli gitmek istemedim babamın huzuruna yanına tertemiz tüm kirlerimden arınmış şekilde çıkmayı istedim.

Sıcak bir duştan sonra dışarıya baktım hafif kar yağıyordu. Tutmaz dedim tutmaz. Seyrek yağıyordu. Kar sevincinden mutlu olan okula giden çocukları izledim. Babalarının annelerinin ellerinden tutmuşlar okula gidiyorlardı. Benide böyle zütürmüşlerdi okula ağlamıştım okulun ilk günü. Korkmuştum okuldan. Neyse giyindim kalın kalın bir atkı taktım atkıyı suratıma doladım. Kabanıda giyip çıktım dışarı. Kardeşim çoktan gitmişti okuluna. Annem yatıyordu uyandırmak istemedim. Önce dileğin okuluna gittim ders zilinin çalmasını bekledim çaldığında gidip öğretmenler odasına eski hocalarımla bir süre görüştüm. Müdürün yanına gittim orda bir süre muhabbet ettik. Fark etmeden muhabbete dalmışız ders zili çaldı o ara. Konuşamadım dilekle. Müdürle konuştum hocam dedim dilekle konuşabilirmiyim 5 dakika . Tamam dedi nöbetçi öğrenciyi çağırdı dileği çağırmasını istedi. 2 dakika sonra Dilek geldi beni görünce koştu boynuma atladı koridorda sarıldık. Nereye böyle doğum günü çocuğu dedi. Babamın mezarına gidiyorum gitmeden bir sana bakayım dedim. Bende geleyimmi istermisin dedi. Yok gerek yok gidip gelirim dersin bitincemi geleceksin doğum günü partime dedim güldüm. Ders bitsin gelicem dedi. Tamam dedim öpüp iyi dersler dedim çıktım okuldan. Babamın mezarına doğru yola çıktım. Kar hızlı hızlı yağmaya başladı lapa lapa. Bu kar tutar işte dedim içimden. Çocuk olmak vardı şimdi diyede iç geçirdim. Ayaklarım titriyordu mezara geldiğimde. Bayramlarda babalar gününde ve sadece doğum gününde geldiğim babama şimdide kendi doğum günüm için gelmiştim. Özlemiştim babamı.Çok özlemiştim. Neden lan neden neden böyle şeyler çekiyorum. Soğuk suratıma suratıma vuruyordu.

Üşümüssündür baba sevmessin sen soğuğu bilirim. Tabi sevmezsin bende sana çekmişim babam bende hiç sevmiyorum. Ama mart ayını hiç sevmiyorum .Seni benden alan ay. Ben okuyamadım babam ben okuyamadım gene eğdim boynunu yere. Gene gurur duyamadın benimle. Belkide hiç duyamayacaksın. Ama kız çocuğunla gurur duyacaksın onu okutacağım doktor olacakmış. Doktor yapıcam kardeşimi. istermisin doktor olmasını yapabilirmi sence ? Yapar yapar aslan gibi benim kardeşim. Dayanamadı yokluğuna baba yanına geliyordu. Tuttum kollarından o gelseydi bir dakika düşünmezdim baba bende yanınıza gelirdim. Kıskanırım sizi. Kardeşlerinmi hala onlarımı soruyorsun sen baba ? Yapma Allah aşkına ne yapacaksın o adi insanları. Öldükten sonra kaç kere arayıp sordular ki doğum günümü kutlasınlar. ihtiyacım da yokki baba çalışıyorum bilmiyormusun? Senden kalan evi sattım ama geri alıcam baba çok çalışıp geri alıcam. Ustam çok iyi bir usta baba. Annemde çok iyi merak etme. Ele güne muhtaç etmiyorum. Çalıştığımı ona getiriyorum. Eeee birazıda benim baba harçlığım olsun o kadar. Bir gelinin var varya baba 2 seneyi bitirdik çok iyi bir kız hayatta olsan tanıştırırdım ama en kısa zamanda getiricem buraya. Çok seveceksin emin ol. Neyse baba kalkayım ben artık. Doğum günüm bu gün hediye alamadın son iki senedir. Her doğum günümde alırdın unuttun galiba hı ? Tamam baba tamam şaka yaptım kızma hemen. Üşüyorsun değilmi. Al atkımı bırakıyorum sar onu kendine , dikkat et kendine.

internet cafeyi yeni açtım uyuya kalmışız bir geldim çocuklar sıraya girmişler hava çok iyi bu gün çok serin esiyor sürekli *

Oturdum bir süre mezarının başında dakikalarca ağladım hiç susmadan. Çok özlemiştim babamı. Çözdüm atkımı koydum mezar taşının üstüne. Sevmezdi hiç kış mevsimini. Mezarın başındayken ağlıyordum arada anılarımız aklıma geliyor hem gülüp hem ağlıyordum. Duaları ettim bana müsaade babam deyip ayrıldım mezardan. Soğuk yüzüme vura vura ayıltmıştı beni. Ağlaya ağlaya yürüdüm caddeye çıkacağım zamana yakın gözlerimi ovuşturdum ağlamamın kesilmesi gerekiyordu. Ağlamayı kestim ve dolmuş beklemeye başladım. 10 dakika sonra dolmuş geldi. Saate baktım öğlen 1 gibiydi. Erkendi daha önce sanayiye gittim ustamın yanına. Yemeğe giderken yakaladım. Kışın iş olmuyordu zaten. Gel serhat sende beraber yiyelim yemeğimizi dedi. Tamam ağabey deyip yola koyulduk . Zaten sanayi sitesiydi. Bir çok dükkan bir çok lokanta vardı sitenin içinde. Blok bloktu. Abone olduğumuz tabldotçuya gittik yemeklerimizi aldık oturduk. Nerden geliyorsun koç dedi. Babamı ziyaret ettim abi dedim. Havalar soğuk dikkat et kendine lazımsın bize dedi. Güldüm tamam abi dedim. Bu gün doğum günün senin değilmi dedi. Evet abi dedim. Hmmmmm söyle bakalım ne istiyorsun dedi. Ne istiyeyim abi canının sağlığını istiyorum dedim. Söyle aslanım söyle dedi. Yok bir şey istemiyorum abi zaten 2 senedir kutlamıyorum bu senede sırf dilek için kutlayacağım dedim. Neyse hediye işini konuşuruz bir ara dedi. Tamam abi dedim.

Çıktım sanayiden eve gittim. Annem uyanmış evi temizlemişti. Üstümü değiştirdim. Dilek’in okul çıkışına yetişmeye çalıştım. Zar zor yakaladım dileği. Kaçta geleceksin dedim üstümü değiştirip geleceğim dedi. Tamam dedim ben alıyorum pastayı sen karışma hiç bir şeye tamamı diye uyardım.Yok ben yaptım pasta sen alma felan dedi. Aşkım niye yordun kendini alırdık dedim. Olurmu hiç öyle şey aşkım benim deyip yapıştı dudaklarıma. Sokak ortasında bir kere öpüp ittirdim. Aşkım yapma şöyle hareketler sokak ortasında ismin çıkacak başımı belaya sokacaksın dedim. Oy oy oy kıskanıyorda dedi. Neyse dedim yürü seni eve bırakayım ordanda üstünü değiştirir bize gideriz. Yok yok sen evine git ben gelirim dedi. Olurmu bari eve bırakayım dedim. Tamam bırak dedi.El ele yürüyüp evine kadar bıraktım. Ya aşkım bekliyeyim burada git üstünü değiş in gidelim işte dedim. Yok yok benim hazırlanmam uzun sürer dedi .Ben beklemeye razıyım bu soğukta bekleme git bak kızıyorum dedi. iyi dedim iyi gidiyorum eve. Zaten fazla mesaja yoktu evle arasında. Sinirli sinirli eve doğru yürüdüm. Eve vardım annem ne oldu felan dedi yok bişey dedim. Geçtim TV karşısına . Kardeşim gelmemişti daha. 15 dakika sonra geldi oda. ilgileniyordum onunla gününün nasıl geçtiğini sordum. Üstünü değiştir dedim dilek gelecek. Tamam dedi. Yaklaşık yarım saat sonra kapı çaldı. Koştum hemen dilek gelmişti. Yanında biri daha yanında getirdiği kişi annesiydi. Annesi meral teyze. Buyur ettim içeri. Girdiler elini öptüm hemen meral teyzenin . Dilek mutfağa geçti meral teyze salona annemle kaynaşmaya çalıştılar. Dileğe sormaya başladım. Annen sevgili olduğumuzu biliyor mu? Ne olarak biliyor bizi ? Ne anlattın ? Ne söyledin ? Ne dedin ? Bir ton soru soru sordum. Aşkım sakin ol sevgili olduğumuzu söyledim seni anlattım çok etkilendi dedi. Ne anlattın onları anlat bari dedim . Offff aşkım baydın gerçekten anlattım
işte seni beni nasıl sevdiğini seni nasıl sevdiğimi ortak özelliğimizi anlattım. Mutlu olmuştum anlatmasına.

Annesiyle pek bir diyolog olmadı aramızda. Doğum günümü kutladık. Dileğin yaptığı pastayı yedik hep beraber. Annemin yaptığı sarmalarıda yedik tabi. Annesi annemle kaynaştı. Hediyeleri açtım meral teyze güzel bir hırka almıştı. Dilek boğazlı bir kazak almıştı. Annemler hiç bir şey almamışlardı. Nasıl alsınlar bunca zorlukta. Öylece suratıma baktılar. Mahçup etmemek için siz zaten dün vermiştiniz hediyeleri dedim. Kardeşim güldü. Annemin gözleri doldu. Yavaş yavaş kalkmaya başladılar. Bende hazırlandım evlerine bırakmak için. 15 dakika sonra kalktılar bana sen nereye diye sordular. Eve bırakıp gelicem dedim. Kayınvalidenin hoşuna gitmişti anlaşılan. Evlerine kadar eşlik ettim. Kayınvalide önde ben arkada dilekle el ele bitirdik yolu. Kapının önüne geldiğimizde annesi önden girmişti. Dilek biraz konuşmak istedi.

Aşkım dedi çok seviyorum seni iyiki benimlesin iyiki birlikteyiz dedi. Bende seni çok seviyorum aşkım 2 sene sonra çok güzel geldi bu doğum günü dedim. Hava karanlık yerlerde çamur. Hafiften kar ciseliyor. Öpüşmeye başladık. Aldım iki kolumun arasına. Sensiz olmaz dedim yapamam sensiz. Ayrılmayalım lütfen 2. bir ayrılık yaşamayamam ben kaldıramam dedim. Merak etme ayrılmayacağız çok mutlu olacağız dedi. Ona inandığım günü gibeyim ben. Bir öpüştük 3 dakika. Tutkulu ateşli bir öpüşme. Diğerlerinden farklıydı. Aşk doluydu bu seferki öpücük. Ağız yoluyla kalplerimizi değişmiştik sanki. Eve döndüm. Beyler yatağa girdim 18 senem flim şeridi gibi gözümün önünden geçti. Ulan 4 kişi hariç kimsemi kutlamaz doğum günümü . Tek bir arkadaşım kutlamadı. Arkadaşım yoktuki kutlasın. Ustam validem bacım sevgilim ve annesi hariç kutlamadı kimse. Ha birde babam……

Dün gece evde yazdığım partları attım arkadaşlar. Şimdi yazmaya başlıyorum en hızlı şekilde yazıcam. Sizde dinlediğinizi belli edin lütfen .

Hayat devam ediyordu benim için herkes için. Yılbaşında bile çalışmıştım. Sevgililer günündede. Özel günleri fazla takmıyorduk. Benim için özel olan günler belliydi. Annemin babamın kardeşimin ve dileğin doğum günü. Babamın ölüm günü :l Zaten paramız yok zar zor geçinip gidiyoruz. içimde hep babamın acısı ama mutluydum be bilader. Kız arkadaşımla mutlu giden bir ilişki. Paranın önemi olmayan bir hayat. Anneme yemek yapacak malzemeleri zütürmenin eve ekmek zütürmenin verdiği huzur. Kız kardeşimin derslerinin mükemmelliği. Daha ne isterimki. Keşke babamda olsaydı yanımızda. ilk dönem bitti kardeşim gene şov yaptı. Dilek’inde pek farkı yoktu çok çalışkan bir kızdı. O gün gene kuzenlerimi gördüm kuzenlerim benden bir üst sınıftaydı. En büyük kuzenim bu sene liseyi bitirip üniversiteye gidecekti. iyi bir üniye gidecekti emindim bu durumdan. Okul kapanırken dileğin yanına gittim. Arkadaşlarıyla beraberdi. Kızlı erkekli grup. Bu gruptakiler başkaydı. Farklıydı. Başkaydı. Gene o kevaşe grubun içindeydi Dilek. Yakışmadı be Dilek olmadı bu. Hani onlar gibi değildin sen onlar gibi olmayacaktın. Tamam onlar gibi değildin ama seni görenler onlar gibi zannedeceklerdi. Derler be güzelim derler yapmasada yaptı derler. Huurla takılana huur derler be güzelim derler. Beni gördü uzaktan eliyle gel gel diye işaret yaptı. Gittim yanlarına istemeye istemeye sıkıla sıkıla gittim.

Giyimim kuşamım iyi değildi zaten. Onlarında iyi değildi ama benden iyi oldukları kesindi. Sokuldum aralarına. Doğru imrenirdim onlara ama keşke imrenmeseydim. Belkide onlar yüzünden gözümü para kazanma hırsı bürümüştü. Paraları vardı onların. Dileğiminde vardı ama onlar kadar değil onunda durumu bozuktu. Bizi hiç söylemiyorum bile. Sokuldum aralarına ellerimi dileğin beline attım çektim kendime. Sahiplendim onu. Sahibi olduğunu anlamalarını istedim. Ona karşı en ufak bir şey hissedene karşı en büyük işkenceleri çektirmeye hazırdım.Çektim kendime yanağını öptüm. Hepsiyle tokalaştım tanıdılarmı beni acaba? Tanımışlardır herhalde yoksa neden konuşsunlar. Dilek sevinçli sevinçli bana notlarını gösteriyor mutluluğunu benle paylaşıyordu. Sevinmiştim onun adına. Ama bundan sonra ne olacaktı. Neden be canım neden bunlarla takılıyorsun sen. Ya seni benden alırlarsa ya onların hızına yetişemessem.