-
51.
+1buhara'ya saldırma amacında olan kuteybe, merv'de büyük bir ordu toplamaya hazırlanır. bu sırada vardana ve buhara beylikleri savaş halindedir. islam tehlikesini görünce aralarındaki savaşı hemen durdurarak askeri bir ittifak düzenlerler. vardan hudat, kuteybe'ye karşı türk birliklerinin komutasını eline alır. kuteybe önce numiskent ve ramitan'a saldırarak bu şehirleri rahatlıkla ele geçirir. demirkapı önünde vardan'la çarpışır ve savaşı vardan kaybederek buhara'ya doğru çekilir. ancak kuteybe, savaş yorgunluğundan dolayı buhara'ya saldırmaz ve merv'e geri döner. haccac bunu bir başarısızlık olarak kabul eder ve kuteybe'ye buhara'yı alması için kesin talimat verir. bunun üzerine kuteybe büyük bir hazırlık yapar ve bir sene sonra buhara'yı kuşatır. türklerin direnişi karşısında kuteybe'nin ordusu kaybetmeye, askerleri dağılmaya başlar. bunun üzerine kuteybe, askerlerine her türk başı için 100 dirhem vereceğini vaat eder. para hırsıyla gözü dönen arap askerleri sonunda başarılı olur ve şehri istila eder. bütün direnen türkler kılıçtan geçirilir, türk kadınlarına tecavüz edilir, beğenilen kadınlar cariye ya da köle olarak alıkoyulur, sağ kalan erkeklerden binlercesi de köle yapılır. istiladan sonra buhara'da da baykent'teki gibi bütün idare araplar tarafından ele geçirilir. diğer türk boylarından tepkiler yükselince buhara melikesi hatun'un oğlu tuğ sad kukla hükümdar ilan edilir. türk tarihinde tuğ sad, vatanına ihanet etmiş büyük bir hain olarak geçer. öyle ki bu kişi, doğan oğluna kuteybe'nin ismini vermekten de çekinmemiştir.
-
52.
+1buhara'da sağlam temeller üzerine oturan bir asimilasyon yapmak isteyen kuteybe, bu amaçla öncelikle yerli halkı islamlaştırmaya başlar. buharalı türkler islama geçmiş gibi görünseler de aslında islamı reddetmiş, kendi dinlerinde kalmayı istemişlerdir. bunu anlayan kuteybe, türklerin evlerini araplarla paylaşma zorunluluğunu getirir. böylece türkler, yoğun bir gözlem altına alınmış olacaktır. ayrıca islami kuralları yerine getirmeyen türklere çok ağır cezalar verilmiş, işkence de edilmiştir. bu arada bugün bazı islami yazarlar, bu uygulamanın, türklerin islamı kabulü açısından olumlu bir uygulama olduğunu düşünenler vardır ki bu, burada tartışılacak bir konu değil.
-
53.
0hepimiz şamanız
-
54.
+1yazdığım son entry bilemediğim bir hata sebebiyle silinmiş. gecenin bu saatinde tekrar yazmakla uğraşmak yerine bulduğum kaynaktan aynen kopyala-yapıştır yapacağım. artık kusura bakmazsınız panpalarım
-
55.
0Kuteybe’nin bu zorlamaları karşısında, halkdan bazı direnişçiler çıkar.. Gizlice silahlanırlar..Bu durum karşısında Araplar camiye dahi silahsız gidemez olurlar.. Kuteybe baskıları arttırır, kendi aralarında örgütleşen Türkleri yakalattırıp öldürtür.. Bu arada yeni vergi yasaları getirir.. Yerli halk, halifeye senede 200000 dirhem, Horasan valisi Haccac’a da 10000 dirhem vergi ödemeye mecbur bırakılır.. Bunun dışında Arap askerlerinin atlarına yem temin etmeye, oraya getirilip yerleştirilen Arap ailelerine odun temin etmeye ve onlara tahsis edilen arazilerde çalışmaya mecbur bırakılırlar.. Kadınlar, kızlar Araplara cariye yapılırlar.. Buhara Türkleri bu yıllarda dünyadaki çok az milletin yaşadığı vahşeti ve ızdırabı yaşar.. Kuteybe’nin getirip Türk evlerine yerleştirdiği Arap’lar, Türklerin o zamana kadar yaptıkları bütün birikimlerinin üzerine konarlar, Türklerin tarlalarını alır ve Türkleri o tarlalarda çalıştırırlar.. iste Tek din islam oluncaya kadar savaşın diyen ayet, Arapları Türklerin sırtından geçimlerini sağlayacak ortamı yaratmıştır.. Allah dini dedikleri islam, Ahzab Suresi / 50 de olduğu gibi, savaşta gasp edilen Türk kızlarını da ganimet olarak görür, ve Araplara cariye olmalarını helal kılar.. Cuma namazı zorunlu hale getirilir.. Genede Türkerden rağbet görmez. Bunun üzerine Kuteybe, namaza gelenlere 2 dirhem vaad ederek önce fakirler üzerinde islamın etkili olmasını temine çalışır.. Bu uygulama nispeten başarılı olur.. Fakir halktan para için camiye gidenler olur..
-
56.
0sanırım ayetin mealini kopyalayıp yapıştırdım ondan dolayı kabul etmedi. merak eden ahzab/50ye bakabilir. bu arada katliamları anlatmaya geçmeden önce taberi tarihinde geçen bir konuyu anlatmak istiyorum.
yukarıda anlattığım abdurrahman bin müslim, kuteybe'ye 4000 türk esirle geldi. kuteybe, abdurrahman'ın bu kadar çok esirle geldiğini görünce tahrını söktürerek büyükçe bir arazinin tam ortasına koydurdu. daha sonra esirlerden 1000 tanesini sağına, 1000 tanesini soluna, 1000 tanesini karşısına, 1000 tanesini de arkasına dizdirdi. daha sonra bu esirlerin kafalarının koparılmasını emretti. tabi burada yaşanan vahşeti siz düşünün. taberi, tarihinde ortalığın kafa, kol, gövde, kan gölüne döndüğünü anlatıyor.
ayrıca bu vahşetten adeta gururlanan, kaah el-aşkari isimli bir arap şairi, ”kazah ve facfac önlerinde korkudan birbirlerine sarılmış zavallı türkleri öldürdüğünüz geceleri hele bir hatırlayınız. herkesi kılıçtan geçirdiniz. sadece ata dahi binmeyecek yaşta küçük çocuklar kaldı. binenlerde o hırçın atların sırtında sanki bir yük gibiydiler.” diye haykırmıştır yine taberi'ye göre. -
57.
0bu konuyu halka sorduğumuzda ne der sence... tarihinden habersiz yaşayan(yaşadığını sanan )insanlar çok malesef. ek not:araplardan ve arap kültürünü benimseyenlerden nefret ederim
-
58.
+1şimdiki konumuz talkan katliamı. buhara'da yaşanan olaylar diğer türk boylarını da derinden etkiledi. aynı şeylerin kendi başlarına da geleceğinden çekiniyorlardı. soğd lideri neyzek tarhan, şehrinin yıkıma uğramaması için kuteybe'yle anlaşmak zorunda kaldı. bu anlaşmaya göre neyzek, araplara haraç verecek ve savaşlarda tarafsız kalacaktı. neyzek bir süre sonra bu anlaşmanın faydasız olduğunu, ayrıca tarafsız kalarak diğer türk boylarına da ihanet etmiş olduğunu anladı ve tohoristan'a dönerek diğer bütün türk boylarına ittifak kurma amacında olduğunu belirten bir mektup yazdı. ilk olumlu yanıtı talkan lideri sehrek'ten geldi. ancak kuteybe, sehrek'in bu planlarını öğrenince belh'te büyük bir ordu hazırlayarak talkan üzerine doğru yürüdü. o ana kadar herhangi bir direniş hazırlığı yapamayan sehrek, kuteybe gelmeden şehri terk etti. şehre hiç savaşmadan giren kuteybe'nin askerleri, şehirde eli kılıç tutabilen ne kadar erkek varsa hepsini kılıçtan geçirdi. tarihi kaynaklara göre bu, o zamana kadar yapılan en büyük katliamdı. kuteybe'nin buradaki amacı, tabi ki hepinizin tahmin edeceği gibi diğer türk boylarına bir mesaj vermekti. kuteybe'nin askerleri öldürebildikleri kadar erkeği öldürüp kalanlarını da ağaca astılar. o zamanın ölçüsüne göre 4 fersah (bugünkü ölçüye göre yaklaşık 24 km) uzunluğunda olan talkan yolundaki ağaçlar, işte bu katledilen talkanlıların cesetleriyle doluydu. bu katliamda öldürülenlerin sayısı yaklaşık olarak 40.000 olarak tarihe geçmiştir.
-
59.
+1@49 panpa zaten bunun internetten araştırmasını yaparken bunların yalan olduğunu, hatta sovyetlerin türk birliğini bölmek adına böyle bir yalan atmış olabileceğini iddia eden kişiler vardı. bu konuyu araştırırken karşıma çıkan bir yazı üzerine başlık açtığımı belirtmiştim daha başlığın başında. onu oku ne demek istediğimi anlarsın. o yazı türkiye'de günlük yayınlanan bir gazetede çıkıyor amk
-
60.
0kuteybe, talkan katliamı'ndan sonra hareketlerine hız kesmeden devam etti. mesela harezm'de kuteybe'yle işbirliği yapan caygan, harezm halkının isyanı sonucunda öldürülmüştü. bunun üzerine harezm'e gidip şehri tamamen talan eden, halkı katliama uğratan kuteybe'nin yaptıkları karşısında, aradan yüzyıllar geçmesine rağmen harezmli türk bilgini biruni “Kuteybe, her çareye baş vurarak Harzemlilerin yazılı dilini bilenleri, geleneklerini koruyanlarını, bütün bilginleri öldürttü, böylece herşey karanlıklara gömüldü. islam Harzemlilerin içinde girerken, onların tarihi hakkında bilinenleri artık öğrenme olanağı bırakmadı." sözleriyle o yıllarda yaşanan vahşeti değerlendirmiştir.
uzun yıllar bölgede pekçok katliam gerçekleştirmiş olan kuteybe'nin yıldızı, 716'da halife velid'in ölümüyle söner. çünkü yeni halife süleyman ibni abdülmelik'le arası iyi olmayan kuteybe, bu yeni halifeye karşı bir isyan başlatır. ancak bir süre sonra, halifeyle savaşmak istemeyen komutanları tarafından başı kesilerek öldürülür. ancak kuteybe'nin ölümü, arapların türk katliamları için bir son olmayacaktır. -
61.
+1curcan katliamı ve sonraki olaylara sonra devam edeceğim panpalar. bu arada tekrar tekrar söylüyorum benim amacım burada kimseyi rencide etmek değil, tarihi gerçeklerin tam olarak yansıtılması. inanmayan taberi'nin ve diğer büyük islam tarihçilerinin kitaplarını okusun.
-
62.
0panpa bu olanlar emeviler döneminde olmuş ben azıcık tarih okuyan biri olarak anlattıklarını kısmen biliyordum yani arapların türklerle sınır çatışmaları içinde olduklarını. türklerin asıl islamlaşma süreci tarihte abbasiler döneminde yapılan talas savaşı sonrası olarak gösteriliyor, neden bu kadar katliama uğrayan insanlar kitleler halinde islam dinini kabul etmeye başlıyorlar? bilginler ve okur yazarlar kılıçtan geçirildi ve gelecek kuşak yapılanlardan habersiz kalacaktı diyorsun. peki sen bize daha o zamanı yaşamış bir sonraki kuşağın bilemeyeceği bilgileri nasıl aktarabiliyorsun, tarih bu kadar gelişmiş bir bilim mi ?
edit: emevilerin dıbına sokayım.
Ebu Cafer Taberi ? adam bu mu panpa, ona göre araştıracağım? -
63.
-1@52 panpa bu yazılanlar evet ebu cafer taberi'nin tarih kitabında yazıyor. kitabın adını unuttum şimdi. ama taberi dışında, mesela ibni haldun'un eserlerinde de buna benzer bilgiler görebilirsin. islam bilginleri arasında türkleri yecüc-mecüc olarak görenler de vardı, kendi kafalarından türkleri öven hadisler uyduran da. bugünün tarihçileri bu bilgiler arasında doğru olan bilgileri ayıklamaya çalışıyorlar. bunun için zaten pekçok yöntem mevcut. mesela muhafazid'in türkleri bilme olasılığı sıfıra yakın olduğu için onların hakkında bir hadis söylemiş olması mantıksız bilimsel olarak. ya da o zaman kullanılmayan kelimelerin sonradan türetildiği göz önüne katılarak sonradan eklendiği belli oluyor.
yukarıdaki açıklamalarım yanında tarih biliminin amacı da zaten bilindiğinden senin tarihi düşük bir bilim olarak görmene anlam veremiyorum. bu arada orada yazdığım buhari'nin sözünde "harezm tarihini ileriki kuşaklar bilemeyecek" gibi şeyler vardı yanlış hatırlamıyorsam. bugün elbette ki o bölgenin islam öncesi tarihi hakkında fazla bir bilgimiz yok. oradaki sözde "bu olanlar hiç bilinmeyecek" dememiş çünkü adamın kendisi zaten olaylardan 200-300 yıl sonra yaşamış olsa bile biliyor. sanırım bununla ilgili soruna da cevap vermiş oldum.
dikkat ettiysen henüz abbasiler dönemini ve talas savaşı'nı anlatmadım ama şu kadarını söyleyeyim, burada da siyasi çıkarlar var. unutma ki lider hangi dini kabul ederse toplum da o dini kabul eder o dönemin kurallarına göre. yoksa senin mantığına göre gök tengri dinindeki türkler gelecek, her ne kadar pek benzemese de islam'ı görüp "bu din bizim dine benziyormuş, hadi kabul edelim" diyecek. hiçbir toplum böyle bir şey düşünmez. hele ki türkler gibi savaşçı ve özgürlüğüne düşkün bir toplumun böyle bir sapkınlığa düşmesi tam bir aptallık.
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 10 02 2025
-
zalinazurt sen fazla yaşamassın
-
günaydıncan tayfa
-
koko sevmeyen insan
-
şu moto kuryeye bak
-
akomdan iatanbula kar uyarısı
-
kadınlar cinsellikten hoşlanmıyor
-
şayet fenerliyseniz
-
katil kadir şeker plak çıkarmış la
-
size 10 milyon dolar vereeceklerr
-
9 yaşındayım beyin olarak ama ehliyeti
-
taharet musluğunun tazyiki
-
makaras niye çaylak amk
-
resim açmanın başlık açmanın yolunu
-
herkes babasının hangi partiye oy verdiğini
-
bali li eski sevgilim bana döner mi
-
tom kaulitz ve kurtcocain çaylak
- / 1