-
1.
+34 -28türklerin 70 yıl kadar süren kanlı bir tarihsel süreç ve savaşlar sonucunda arap ordularına yenilerek kılıç zoruyla müslümanlığı kabul etmek zorunda kaldıkları artık gizlenmesine gerek olmayan bir gerçekliktir. müslüman araplar kafir (!) türkleri katlederek, mallarına mülklerine el koyarak, kadınları ve kızlarını köle ve cariye yaparak, türk kentlerine arap aileler yerleştirerek, müslüman olmayanlara cizye vergisi ve çeşitli yaptırımlar uygulayarak türkleri ite kaka müslüman yapmayı başarmışlardır. kuşkusuz, müslüman olan türkler ile müslümanlığa direnen kafir (!) türkler arasında da çatışmalar ve savaşlar olmuştur. ancak, bu yazı kapsamında buna değinmeye olanak olmayıp türklerin salt araplar ile olan savaşları ve ek olarak eski türk inançları çok kısa bir şekilde anlatılacaktır.Tümünü Göster
70 yıl süren arap-türk savaşları
muhammet’in damadı halife ali’nin öldürülmesinden sonra emevi hanedanlığı (661- 744) hilafeti devralmış ve bu dönemden başlayarak araplar ile türkler arasından 670den 740 yılına kadar sürecek yoğun çatışmalar ve savaşlar süreci başlamıştır. bu 70 yıllık süreci mercek altına aldığımızda, karşımıza yağmalanan türk kentleri, katledilen, köle ve cariye olarak satılan türklerden oluşan kanlı ve karanlık bir tablo karşımıza çıkar:
658 yılında batı göktürk devleti iç karışıklık ve çin saldırıları sonucu yıkılmıştı. doğu göktürkleri ise o sırada çin baskısı altındaydılar (630- 681). bu nedenle, merkezi bir yetke ve dayanışmadan yoksun, birbirinden bağımsız başına buyruk site ve beylikler halinde “ipek yolu” üzerindeki korumasız zengin türk kentleri islam ve cihat inancıyla güçlenen araplar için kaçırılmaz bir fırsat ve av haline gelmişlerdi. o tarihlerde türkmenistan (aşkabat, merv), tacikistan-özbekistan (buhara, semerkant, taşkent, baykent), kırgızistan-afganistan (talukan) bölgeleri ile maveraünnehir denilen seyhun-ceyhun (siriderya-amuderya) nehirleri havzasında yaşayan türkler, alım, satım, takas ve ticari uğraşın yanı sıra madencilik (altın, demir, bakır) ile de uğraşıyorlardı. özellikle adı “zengin kent” anldıbına gelen semerkant o devirde çok ünlüydü.
632de muhammet’in ölümünden sonra araplarda “halifelik” düzenine geçilmiş, sırasıyla ebubekir, ömer, osman, ali halife olmuşlardı. ilk kez halife osman (644-656) zamanında 2.700 kişilik bir arap ordusu fergana’ya kadar geldiyse de türkler tarafından yok edilmişlerdi. -
2.
+6 -1Ha amina koyim yıllarca orta asyada savaş sonra elin gotu taklu arabı seni kessin bicsin ya gibtir git 3 5 tarih öğren davar
-
-
1.
-1haklısın ama batı köktürt yıkıldı doğu köktürk çin himayesinde küçük küçük beylikler cihat ordularıyla nasıl baş etsin
-
1.
-
3.
+5 -1muharebeTümünü Göster
halife ömer (634-644) döneminde de hazar türkleri bulan han önderliğinde arap istilasına tüm güçleriyle direnmişler, ancak, halife hişam bin abdülmelik (724 – 743) döneminde çok kalabalık cihat orduları karşısında müslümanlığı kabul etmek zorunda kalarak araplarla barış yapmışlar (737), araplar bölgeden çekildikten sonra tekrar eski şaman dinlerine dönmüşlerdir!
arap akınları türkleri müslümanlık’tan o kadar soğutmuş olmalı ki bir tepki olarak hazar türklerinde yahudilik resmi devlet dini olarak kabul edilir (799). hazar türkleri vııı-ıx. yüzyıllarda “hazar barışı” diye anılan bir çağın öncülüğünü üstlenirler. bu dönem süresince dinsel hoşgörü gelişmiş, halkın çoğunluğu şamanlığa bağlı kalırken kağan ve yönetici sınıf yahudilik, tüccar sınıf ise müslümanlığa geçmiştir. bugün kafkasya, ukrayna ve polonya’da yaşayan yahudi karaylar (karayim türkleri) bu soydandır.
türk kentlerinin yağmalanması
emevi halifesi ı. muaviye (661-680) zamanında horasan’ı (doğu iran) ele geçiren ve burasını türklere saldırı üssü olarak kullanan araplar ubeydullah bin ziyat komutasında 24.000 kişilik bir orduyla buhara’yı kuşatır (673). buhara meliki kibaç hatun diğer türk beylerinden yardım istese de yardım kendisine gelmez. arap orduları terör estirip kenti yağmalayıp geri dönerler. aynı yıl bu kere osman’ın oğlu sait komutasında bir ordu yeniden horasan’dan buhara’ya doğru yaklaşır. kibaç hatun bu kere barış antlaşması yapmak zorunda kalır. araplar bunun üzerine semerkant’a saldırır, kent baştan başa yağmalanır, binlerce semerkantlı köle olarak satılmak üzere horasan’a zütürülür.
halife abdülmelik (685-705) döneminde afganistan (sicistan) seferi başlar. bölgenin türk hükümdarı rutbil cihat ordularına direnir ve kanlı çatışmalar olur. 699 da afganistan bölgesinden irili ufaklı bir çok kent araplarca yağmalanır. abdülmelik ölünce yerine geçen oğlu halife velit’in (705-715) komutanlarından kuteybe ibni müslim baykent ve buhara’yı ele geçirir. her iki kent baştan başa yağmalanır, budist ve zerdüşt heykellerinden taş olanlar kırılır, altın olanlar ganimet olarak alınır, direnenler kılıçtan geçirilir, kadın ve erkek binlerce kişi köle yapılır . arap aileler baykent’e yerleştirilir. türk aileler evlerini arap aileler ile paylaşmak zorunda bırakılır. islami kurallara uymayanlara, sünnet olmayanlara ağır cezalar verilir, her yere camiler inşa edilir, cuma namazı zorunlu hale getirilir..
kerbela
şeriat ordularının amansız ilerleyişi karşısında talukan (kuzey afganistan) kenti teslim olur. buna rağmen kuteybe’nin askerleri 40.000 kadar türk’ü öldürüp sağ kalanları kent girişindeki ağaçlara asarlar. aral gölü’nün güneyinde bulunan harzem bölgesini yakıp yıkıp halkı kılıçtan geçirirler. bundan sonra arap ordusu semerkant üzerine yürür. taşkent ve fergana’dan yardım gönderilir, fakat birlikler araplar tarafından pusuya düşürülerek yok edilirler. semerkant teslim olur.
horasan’da ordusunu yeniden hazırlayan kuteybe en son kaşgar’a doğru yola çıkar (715). kaşgar günümüzde çin’e bağlı sincan uygur özerk bölgesi’nde bir kenttir. o sırada halife velit ölmüş yerine süleyman ibni abdülmelik (715-717) geçmiştir. bu yeni halife ile arası iyi olmayan kuteybe kaşgar seferini yarıda bırakarak ona karşı ayaklanır, ancak yakalanıp öldürülür..
yeni halife, kuteybe’nin yerine yezit ibni muhellep’i sefere gönderir. yezit’in ilk işi hazar denizinin batısına, dağıstan bölgesine saldırmak olur (716). dağıstan meliki saltekin, yezit’e karşı uzun süre dayanır. sonunda dağıstan düşer. kent yağmalanır ve 14.000 kişi öldürülür. yezit’in ordusu hazar denizinin güney doğusunda bulunan gürgan kentine yönelir. günümüzde iran’a ait bir kent olan gürgan (gorgan) savaşmadan teslim olsa da 50.000 türk acımasızca öldürülür.
717 yılından itibaren arapların kendi aralarındaki çatışmalar nedeniyle islam ordularının saldırıları hız keser. bunu fırsat bilen sogdia (özbekistan-tacikistan) bölgesindeki türgişler (türkeşler) araplara başkaldırır (720). türgiş başbuğu sulu çor müslümanlara karşı başlatılan isyanın liderliğini üstlenir . türk ordusu karşı saldırıya geçerek 728 yılında buhara’yı geri alır. semerkant’ı araplardan geri almak için kuşatır. ancak, araplara destek birliklerin gelmesiyle türkler kuşatmayı kaldırmak zorunda kalır. 732’de buhara’yı da terk ederek geri çekilirler. sulu çor yardımcısı tarafından bir komplo sonucu 737 yılında öldürülür. sulu çor’nun öldürülmesinden sonra türkler bir daha toparlanamazlar.. -
-
1.
0Sana iş bulmak lazım
-
1.
-
4.
+4turklerin-musluman-olusuTümünü Göster
bu arada arap saldırıları hız kesmeye başlarken müslümanlığı kabul eden türklere ekonomik çıkarlar sağlanmakta, cizye olarak alınan vergiler düşürülmekte, çok daha yumuşak politikalar uygulanmaktadır. halife hişam bin abdülmelik (724 – 743) döneminde taşkent ve fergana da arap ordularına teslim olduktan sonra (740) savaşlar sona erer. araplar semerkant’a tamamen yerleşirler. yurtlarını terk ederek giden türklerin geri dönmeleri halinde vergi borçları affedilir, halkın kendiliğinden müslüman olması teşvik edilmeye başlanır.
türkler müslüman olduktan sonra…
görüldüğü gibi islam’ın türklere kabul ettirilmesi hiç de öyle güle oynaya olmamış 70 yıl kadar süren bu kanlı süreç sonunda arap egemenliğine boyun eğen türkler müslüman olanlara sağlanan ayrıcalıkların da etkisiyle eski dinleri olan şaman- göktürk dinini terk etmeye başlamışlardır. zaten bir süre sonra abbasi devleti (750-1258) dönemi başlayacak, türk savaşçılar arap ordularına katılacaklardır.
nitekim 751 yılında talas ırmağı (güney kazakistan) kıyısında gerçekleşen bir savaşta ilk kez birleşik arap – türk orduları çin ordusunu yenince bu başarı da türklerin müslüman olmasını hızlandırmış, karlukların ardından oğuzlar da islam’a geçmişlerdir. ilk müslüman türk devleti olan karahanlılar’dan (840) sonra oğuzlar büyük selçuklu devleti’ni (1040) kurmuşlardır.
arapların türk egemenliğine girmesi !
abbasi devletinin son dönemlerinde büyük selçuklu ve anadolu selçuklu devletinin dağılmasıyla anadolu’da bir sürü türk beyliği/devletçiği oluşmaya başlar. bunlardan osmanoğulları 1224 yılından itibaren güçlenmeye başlayarak hızla devlet olmaya yönelir ve anadolu birliğini sağlar. bu arada abbasi hanedanlığının sona ermesiyle hilafet ve yönetim memluk hanedanlığına geçmiş ve memluklar (mısır) devleti (1259-1517) dönemi başlamıştır.
1453 yılında istanbul’un fethinden sonra doğu roma-bizans’ın mirasına konan osmanlı devletinin güneye doğru genişlemesiyle türk-arap çatışmaları yeniden başlar. ancak, bu kere araplar kahire yakınında ridaniye’de çok ağır bir yenilgiye uğrar. üç gün süren sokak savaşlarından sonra kahire’nin düşmesiyle, mısır osmanlı topraklarına katılır. yavuz sultan selim halifeliği araplardan devralır (1517). halifelik osmanlı’nın yıkılışı (1922) ve hilafetin 1924 yılında kaldırılmasıyla sona erecektir. -
5.
+7 -3Şundan hic şüphe yokki
Müslümanlığa en cok Türkler yakışıyor -
-
1.
+1 -1Hiç yakışmıyor dıbına koyduğum
-
1.
-
6.
+2Cihat ordulari bahsettigin gibi turkleri silah zoruyla gecirmeyi emevi doneminde denedi zaten ama bi gib yapamadilar türkler abbasi dönemindeki hoşgörü politikasıyla müslüman oldular
-
7.
+1Kaba kuvvet olmuştur ama asla Türklere kimse zorla bişey kabul ettirmemiştir, ettiremezde.
-
8.
+2 -1Türkler kılıç zoruyla müslüman olsalardı Arap milliyetçisi Emeviler zamanında olurlardı, ümmetçi Abbasiler döneminde değil
-
9.
+5 -4türkler müslüman olmasaydı ne olurdu?
türkler müslüman olmakla kendilerine yabancılaşmış, özgün türk aile düzeni yıkılmış, kadını ikinci plana atan, feodal aşiret kurallarını (çok eşlilik, kölelik, ağır cezalar, cihat, vs ) dayatan gelenek, görenek ve törelerine tamamen aykırı bir dinin boyunduruğu altına girmişlerdir. hacı bektaş veli, pir sultan abdal, ömer hayyam, yunus emre, mevlana gibi düşünür, bilge ve önderler bu dinsel boyunduruğa kısmen de olsa direnmeye çalışmışlar, daha insancıl, daha sevecen ve evrensel bir inanç arayışına girişmişlerdir.
eğer türkler orta asya’dan eski komşuları çinliler ve japonlar gibi eski inançlarına bağlı kalmış olsalar, kendi göktürk alfabelerini kullanmaya devam etselerdi acaba ne olurdu? türkler de çinliler ve japonlar gibi bir dünya devi olmayı başarabilirler miydi? bu iyi mi olurdu, kötü mü olurdu? iyi ve kötüden öte nasıl bir türkiye olurdu? ileri demokrasi, açılım saçılım, zorunlu din dersi, imam-hatip vs vs olur muydu, olmaz mıydı? imdi sözü uzatmadan sanırım: ne laik anti-laik, ne imam hatip okulları, ne zorunlu din dersi, ne türban, ne çok karıyla evlenmek, ne çocuk evliliği, ne çocuk gelinler, ne huri ne gılman, ne harem ne selam, ne helal ne haram, ne kafir ne gavur, ne misvaklı diş macunu, ne haşema, ne kara çarşaf, ne saç, kıl, tüy, ne hoparlörlü cami, ne de ılımlı islam gibi dine bağlı ya da dinsel kökenli sorunlar yaşamazdık herhalde değil mi? -
-
1.
-1ananı gibiim
-
1.
-
10.
0Niye eksiliyonuz oruspu evlatları adam araştırma yapmış paylaşmış
-
11.
0TALKAN VE CURCAN KATLiAMLARI
-
12.
0Eruh ilçesine gelen
-
13.
0***
-
14.
0Okudum .
-
15.
0Araplar kadar huur çocuğu bir ırk yok
-
16.
0araplar savaşta TÜRKLERi yenicek öylemi gibtir ordan salak huur
-
17.
0Yani. Kimse durduk yere dinini değiştirmez zaten.
-
18.
0Güzel şimdi kaynak at. Yarın profesörlerime sorucam * )
-
19.
0Kardeş ilber ortaylı öyle demiyor ama
-
20.
0Şahit olmuş bi arkadaşımızdır kendisi
başlık yok! burası bom boş!